‘Kürt açılımı’ işe yaramaz... Çözüm, ‘eroin kapanımı!’
‘Kürt açılımı’ işe yaramaz... Çözüm, ‘eroin kapanımı!’
Geçen hafta çok ilginç bir gelişme oldu ve ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi, PKK yöneticileri Murat Karayılan, Ali Rıza Altun ve Zübeyir Aydar’ı uyuşturucu ticareti listesine aldığını duyurdu.
Avrupa Polisi’ne göre de (EUROPOL) PKK, Avrupa uyuşturucu pazarında ilk sırada yer alıyor... Bu insanlık suçundan yılda 300 milyon dolar kazanıyor.
Üstelik bu rakama PKK’nın Avrupa’da “bağış” adı altında topladığı haraçlar, insan ve çocuk kaçakçılığından elde ettiği gelirler de dahil değil!
İşin ilginci bu örgüt, bütün Avrupa’da rahat rahat cirit atarken, sadece İngiltere’de ciddi sayılabilecek bir engelle karşılaşıyor.
Bunun kanıtı da örgütün bine yakın militanının uyuşturucu kaçakçılığı suçundan İngiltere’deki cezaevlerinde yatıyor olması.
***
PKK, Türkiye üzerinden kaçırıp Avrupa’da pazarladığı eroinin ham maddesini; Lübnan, Suriye, Pakistan, Afganistan, İran ve Nahcıvan’dan alıyor.
Örgüt bu ham maddeyi, baz morfin kullanarak eroine dönüştürüyor. Bunu da Kandil’de, İran-Irak sınırına yakın yerlerde ve Türkiye’de bulunan gelişmiş laboratuvarlarında gerçekleştiriyor.
Böylece, hammadde kaçakçılığında “aracı” olarak elde edeceği kazancı, üçe dörde katlıyor.
Eroinin hammaddesini aldığı aşiretlere de karşılık olarak Avrupa’dan, özellikle de Almanya’dan getirttiği çalıntı lüks arabaları veriyor... Böylece kasasından bir kuruş bile çıkmamış oluyor!
***
PKK, eroinin dağıtılmasında ve pazarlanmasında ise Güney Amerika’daki uyuşturucu kartellerini taklit ediyor.
Ama onlar gibi paravan şirketler ve maaşlı dağıtım elemanları kullanmaktansa, “siyasi amaçla kurulmuş” dernekleri ve deşifre olmamış militanları devreye sokmayı tercih ediyor.
PKK’nın uyuşturucu dağıtımını rahatlıkla yapabilmek için kurduğu bu sözde “siyasi” derneklerin sayısı ise insanın kanını donduruyor:
Almanya’da 187, Fransa’da 23, İsveç’te 20, ABD’de 13, Hollanda’da 12, Avusturya ve İngiltere’de 10’ar, Belçika ve Yunanistan’da 6’şar, İtalya’da 2 ve İspanya’da 1 dernek PKK’nın taşeronluğunu yapıyor.
Buraya kadar sıraladığım bilgilerin tamamı; OECD başta olmak üzere adı geçen ülkelerin ilgili resmî kurumlarının raporlarında yer alıyor.
***
Umarım “Kürt açılımı” yapmaya hazırlananlar, bu tatil gününden yararlanarak bu bilgileri bir kez daha okurlar...
Sözüm onlara:
İstediğiniz kadar taviz verin, istediğiniz kadar açılın, istediğiniz kadar saçılın... PKK’yı bu tür “paket”lerle yok E-DE-MEZ-Sİ-NİZ!
Bu katillerin “etnik” bahanelerle adam öldürmesini durdursanız bile, uyuşturucuyla işledikleri cinayetleri ÖN-LE-YE-MEZ-Sİ-NİZ!
Onların, büyük çoğunluğu uyuşturucu ticaretinden nemalanan yandaşlarını yasal sınırlara ÇE-KE-MEZ-Sİ-NİZ!
Bu “saadet zinciri”ni, “demokratik önlemler”le KI-RA-MAZ-SI-NIZ!
Çünkü bu örgütün elebaşları, militanları ve sempatizanları, bu tatlı kazançtan asla VAZ-GEÇ-MEZ-LER!
Dolayısıyla “Kürt açılımı” gibi iyi niyetli girişimlere harcadığınız enerjiyi “eroin kapanımı”na harcamanız gerektiğini görmenizin zamanı geldi de GE-Çİ-YOR!
*****
GÜNÜN SORUSU
Fransa’nın Avrupa Birliği’nden Sorumlu Bakanı Pierre Lellouche, PKK’lı birçok kişiyi tutukladıklarını belirterek, “Biz Türkiye’nin dostuyuz. Fransa’da Türk düşmanlığı yok” demiş...
Bu adam her şeye “Fransız kalan” safkan bir “Fransız” olduğunu kanıtlamak için daha ne söylesin?
*****
ABD’nin zavallı vatandaşları!
ABD’nin Louisiana eyaletinde beyaz bir sulh hâkimi, ırklararası evliliklerin uzun sürmediği gerekçesiyle bir siyahla bir beyazın evlenmesine onay vermemiş.
Bir “evlendirme memuru” böyle bir kararı Türkiye’de verseydi; “Kürtle Türk’ün evliliği uzun sürmez” deseydi, biz ne yapardık?
Onu doğduğuna pişman etmez miydik?
ABD Dışişleri Bakanı hemen Türk meslektaşını arayarak, bu “ırkçı” tutumu protesto etmez miydi?
Bu ülkenin ilk siyahi Başkanı Obama, “Siz ne yapıyorsunuz kardeş” diye çıkışmaz mıydı?
***
Bir de ABD’nin “özgürlükler ülkesi” olduğunu söylemezler mi?
KAYNAK: http://haber.gazetevatan.com/haberd...18.10.2009&Newsid=265404&Categoryid=4&wid=102