Brükseldeki 2inci Dijital Gündem Kurultayında konuşan Kaspersky Lab CEOsu Eugene Kaspersky, şu anda kullanılan yazılımların, geleneksel silahlar kadar tehlikeli olduğu uyarısında bulundu. Kasperskye göre endüstriyel sistemler yeniden tasarlanmazsa, at bindiğimiz, mum ışığı kullandığımız günlere geri dönebiliriz
Güvenli içerik yönetim çözümleri alanındaki lider marka Kaspersky Lab CEO su ve eş kurucusu Eugene Kaspersky, konuşma yaptığı 2inci Dijital Gündem Kurultayında, günümüzde dünyada yükselen siber savaş tehdidi hakkında katı bir uyarıda bulundu.
Kısa bir süre önce Brükselde gerçekleşen ve dijital gelecek, güvenlik, gelişim ve inovasyon konularına odaklanan 2inci Dijital Gündem Kurultayında konuşan Kaspersky, siber suç sorunlarına karşı artan küresel önlemleri takdir ettiğini vurguladı.
Ancak Kaspersky aynı zamanda, toplumda yıkıcı bir etkisi olacağına inandığı bir kıyamet günü senaryosu da özetledi. Kasperskye göre bu tehditlere ancak, endüstriyel sistemlerle altyapı merkezlerinin çevrimiçi güvenliğini yeniden tasarlamakla gerçek anlamda çözüm oluşturmak mümkün.
Fabrikalar ve Askeri Üsler Tehlike Altında
Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlementosunun ortak oturumundaki bu konuşmasının ardından Kaspersky, konuyla ilgili olarak, Hükümetler, UN-IMPACT ve Interpol gibi bağımsız uluslararası kuruluşlar, siber suçun boyutlarını anladı. Bununla savaşmada işbirliğine başlamış olmaları da iyi bir haber dedi. Kaspersky, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ancak kötü haber, şu anda kullanılan yazılımların da, geleneksel silahlar kadar fiziksel objelere hasar verebilecek şekilde kullanılabileceğidir. Endüstriyel, taşımacılık ve elektrik sistemleri, fabrikalar ve askeri üsler tehdit altında.
Korkutucu olan, en kötü senaryolardan birini Yüzlerce yıl geriye gidebiliriz. Ata bindiğimiz, kağıttan kitaplar okuduğumuz, geleneksel posta ve mum ışığı kullandığımız günlere diye özetleyen Kaspersky, En kötüsü ise, şu anda bu saldırılara karşı korunmanın imkansız olması. Tüm endüstriyel sistem yazılımlarının yeniden tasarlanması gerekiyor. Bu tasarım 10-20 yıl alabileceğinden, neredeyse imkansız bir görev olduğunu söyleyebilirim diye konuştu.