ÇIĞ DÜŞTÜ GECELERİME
Çığ düştü gecelerime uyuyordum,
Gözlerimi açtım ,yanımda sen yoktun.
Yaralandı yürek güller soldu.
Anlıyacağın...
Ayrılığın çığı kahbece vurdu.
Korktum ,ağladım
Küfrettim,şaşırdım.
Gece vakti çıplak ayak,
Çığ üstünde dolandım.
Kimselere gidemedim,
Gidip seni soramadım.
Ben bu aşkın sevdasını Ayrılıkla yaşadım.
Ey benim...
Yüreği güneş,
Sevdası çığ yangınım...
Sevdiğim...
Bedenim donarken ,
Yüreğim yanıyor
Ve uzaklardan bir dost,
Bana el sallıyor,
Kim diye sorma;
Herkes onu ÖLÜM diye tanıyor.
Artık beni bekliyor.
Bendende sana artık bir ELVEDA kalıyor
Ey çığ yangınım
Sevdiğim...
Elveda..
Çığ düştü gecelerime uyuyordum,
Gözlerimi açtım ,yanımda sen yoktun.
Yaralandı yürek güller soldu.
Anlıyacağın...
Ayrılığın çığı kahbece vurdu.
Korktum ,ağladım
Küfrettim,şaşırdım.
Gece vakti çıplak ayak,
Çığ üstünde dolandım.
Kimselere gidemedim,
Gidip seni soramadım.
Ben bu aşkın sevdasını Ayrılıkla yaşadım.
Ey benim...
Yüreği güneş,
Sevdası çığ yangınım...
Sevdiğim...
Bedenim donarken ,
Yüreğim yanıyor
Ve uzaklardan bir dost,
Bana el sallıyor,
Kim diye sorma;
Herkes onu ÖLÜM diye tanıyor.
Artık beni bekliyor.
Bendende sana artık bir ELVEDA kalıyor
Ey çığ yangınım
Sevdiğim...
Elveda..
--------------------------------------------------------------------------------------------------------
ÇIĞ DÜŞTÜ GECELERİME - 2
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Seni bekliyorum ansızın gelir diye.
Ansısın bir Cebrail kanadında iner diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık,hasretin dar ağacı ruhuma,
Her gün bir başım sallanır,durur urganda...
Vuslatını yüreğimde böldüm hecelere,
Bir Mekke sıcağında ey sevgili,
Yazık; Çığ düştü gecelerime...
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Gelirde; yürek ateşime gül döker diye.
Gelirde göz yaşımı siler diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık hasretin ruhumda bilekçe,
Gel artık bu sana yazdığım kaçıncı dilekçe...
Sevdandır ilaç,cemalinin delisine,
Bir Medine sıcağında ey sevgili,
Yazık; çığ düştü gecelerime...
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Gelirde;yaralarımı sarar diye.
Gelirde şikayetimi duyar diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık kapansın asırlık yaralarım,
Gel artık kışa dönmesin hazin baharım...
Seni aradım,yürüdüğün çöllerde,
Bir Ankara sıcağında ey sevgili,
Yazık; çığ düştü gecelerime...
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Seni bekliyorum ansızın gelir diye.
Ansısın bir Cebrail kanadında iner diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık,hasretin dar ağacı ruhuma,
Her gün bir başım sallanır,durur urganda...
Vuslatını yüreğimde böldüm hecelere,
Bir Mekke sıcağında ey sevgili,
Yazık; Çığ düştü gecelerime...
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Gelirde; yürek ateşime gül döker diye.
Gelirde göz yaşımı siler diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık hasretin ruhumda bilekçe,
Gel artık bu sana yazdığım kaçıncı dilekçe...
Sevdandır ilaç,cemalinin delisine,
Bir Medine sıcağında ey sevgili,
Yazık; çığ düştü gecelerime...
Seni bekliyorum...
Seni bekliyorum sevgili...
Gelirde;yaralarımı sarar diye.
Gelirde şikayetimi duyar diye.
Gelmiyorsun...! Gelmiyorsun...!
Peki ama niye..!!!
Gel artık kapansın asırlık yaralarım,
Gel artık kışa dönmesin hazin baharım...
Seni aradım,yürüdüğün çöllerde,
Bir Ankara sıcağında ey sevgili,
Yazık; çığ düştü gecelerime...
--------------------------------------------------------------------------------------------------------
HEP BENİM PAYIMA İHANET DÜŞTÜ
Köprüydüm geçenler kör sandı beni
Sırtıma binenler yer sandı beni
Candan sevdiklerim el sandı beni
Hep benim payıma ihanet düştü
Güvercindim gökyüzünde salındım
Bir buğday tanesi buldum sevindim
Şahin pençesine düştüm bölündüm
Hep benim payıma ihanet düştü
Ben bir kayıp idim soranım yoktu
Yiğittim arkamda duranım yoktu
Düştüyümü sanıp vuranım çoktu
Hep benim payıma ihanet düştü
Keşke taş olsaydım diye düşündüm
Yağmur yağdı dolu vurdu aşındım
Toprak olup elden ele savruldum
Hep benim payıma ihanet düştü
Bilgin idim her sözümde yanıldım
Aslan idim çakallara yenildim
Altın idim tunç yerine konuldum
Hep benim payıma ihanet düştü
Köprüydüm geçenler kör sandı beni
Sırtıma binenler yer sandı beni
Candan sevdiklerim el sandı beni
Hep benim payıma ihanet düştü
Güvercindim gökyüzünde salındım
Bir buğday tanesi buldum sevindim
Şahin pençesine düştüm bölündüm
Hep benim payıma ihanet düştü
Ben bir kayıp idim soranım yoktu
Yiğittim arkamda duranım yoktu
Düştüyümü sanıp vuranım çoktu
Hep benim payıma ihanet düştü
Keşke taş olsaydım diye düşündüm
Yağmur yağdı dolu vurdu aşındım
Toprak olup elden ele savruldum
Hep benim payıma ihanet düştü
Bilgin idim her sözümde yanıldım
Aslan idim çakallara yenildim
Altın idim tunç yerine konuldum
Hep benim payıma ihanet düştü
--------------------------------------------------------------------------------------------------------
HER ŞEY AYRILIKTAN YANA
bir düştü kilometreler;
yad eller olmuş,
yaban kalmışım…
dertliyim ayrılıktan yana.
henüz çok küçüğüm
bir kamyon kalkıyor
gece sapaktan,
gece memleket değiştirir
gece hasret filizi yetiştirir
gece sıla özlemi biriktirir
yaman ayrılık !
sürmüş saltanatını candan yana
onca ayrılığa rağmen
giderebilmek aile hasreti, arada.
Kızarım çalma İSTANBUL…
yollarında bıraktığım;
o temiz saflık sende
bende ayrılık türküsü
genç fidanın aleme açılışı
doksan iki güzünde
on beşinde delikanlı
hadi yol uzun !
sende yeni kilometre taşı
Gurbetin ikinci adı İSTANBUL…
tam kanım kaynadı derken sana
gözüktü ufukta yolculuğum
yolcuyum akşamdan sabaha
bir de bakınca ardıma
saflığım kaldı sende
gençlik ateşim
afacanda kaldı
dostluklarım sana emanet
Güle güle İSTANBUL…
şimdi gönlümde inceden bir yara
sızlar durur da anlatamam
bilirim uzaksın…
ne çare;
yarimde kaldı sende;
gözlerim doldu
onda kaldı göz yaşlarım…
gücüm yok !
Onu da alma İSTANBUL…
bir düştü kilometreler;
yad eller olmuş,
yaban kalmışım…
her şey ayrılıktan yana
yad eller olmuş,
yaban kalmışım…
dertliyim ayrılıktan yana.
henüz çok küçüğüm
bir kamyon kalkıyor
gece sapaktan,
gece memleket değiştirir
gece hasret filizi yetiştirir
gece sıla özlemi biriktirir
yaman ayrılık !
sürmüş saltanatını candan yana
onca ayrılığa rağmen
giderebilmek aile hasreti, arada.
Kızarım çalma İSTANBUL…
yollarında bıraktığım;
o temiz saflık sende
bende ayrılık türküsü
genç fidanın aleme açılışı
doksan iki güzünde
on beşinde delikanlı
hadi yol uzun !
sende yeni kilometre taşı
Gurbetin ikinci adı İSTANBUL…
tam kanım kaynadı derken sana
gözüktü ufukta yolculuğum
yolcuyum akşamdan sabaha
bir de bakınca ardıma
saflığım kaldı sende
gençlik ateşim
afacanda kaldı
dostluklarım sana emanet
Güle güle İSTANBUL…
şimdi gönlümde inceden bir yara
sızlar durur da anlatamam
bilirim uzaksın…
ne çare;
yarimde kaldı sende;
gözlerim doldu
onda kaldı göz yaşlarım…
gücüm yok !
Onu da alma İSTANBUL…
bir düştü kilometreler;
yad eller olmuş,
yaban kalmışım…
her şey ayrılıktan yana
--------------------------------------------------------------------------------------------------------
GECEME BİR ATEŞ DÜŞTÜ
Gecenin karanlıgında avuclarıma
Hasretinin kırmızı renk suretine giyinmis bir ateş düstü
Denizin maviliginde ay yüzünün parlak ısığı süzüldü
Uyku diye daldığım hayallerde seni ararken
Gecenin karanlıgında kor alev gibi yanıyorum
Gündüzün aydınlıgında senin gözlerinde huzur buluyorum
Sevgini dört mevsiminde
Yüregime sevdanın en güzel mutlulukları düstü
Gözbebeklerime ise yasama sevinclerinin siuleti süzüldü
Cigerlerime nefes diye seni cekerken
Umutsuz yarınlarımda senin mutluluklarına sarıldım
Sevgiyi hoyratca yasayıp tüm siirlerime seni yazdım
Yagmurdan sonra dogan günesin aydınlıgında
Sana hasret gözlerime gökkusagının tüm renkleri düstü
Avuclarıma gökyüzünden bir kac sevgi damlası süzüldü
Deli rüzgarlarda saclarının kokusunu ararken
Rengi solmus sabahlarda sevdanın rengine sıgındım
Yagan yagmura karısıp gökyüzüyle bende agladım
Sevda yolculugunun son duragında
Günesin doğuşunu bekleyen ruhuma bir umut düştü
Yorgun gecelerime tatlı yüzünden bir tebessüm süzüldü
Kollarımı acıp senin gelme ihtimalinde seni beklerken
Umudum oldun yarınlarımdak mutluluklarımda
Gülüşlerinle geceme aydınlık olup nefes oldun bu canımda
Kör kuyuların susukunlugunda
Yalnızlıgın karanlıgına inat
Aydınlık gözlerini anlatan bir siir düstü
Her satırında senin gözbebeklerine mutlulukları gülümsedi
Yüregimdeki kalemin mürekkebi bittiginde
Canımı koydum bu sevdanın her satırına
Feda olsun bedenim bu deli sevda ugruna
Hasretinin kırmızı renk suretine giyinmis bir ateş düstü
Denizin maviliginde ay yüzünün parlak ısığı süzüldü
Uyku diye daldığım hayallerde seni ararken
Gecenin karanlıgında kor alev gibi yanıyorum
Gündüzün aydınlıgında senin gözlerinde huzur buluyorum
Sevgini dört mevsiminde
Yüregime sevdanın en güzel mutlulukları düstü
Gözbebeklerime ise yasama sevinclerinin siuleti süzüldü
Cigerlerime nefes diye seni cekerken
Umutsuz yarınlarımda senin mutluluklarına sarıldım
Sevgiyi hoyratca yasayıp tüm siirlerime seni yazdım
Yagmurdan sonra dogan günesin aydınlıgında
Sana hasret gözlerime gökkusagının tüm renkleri düstü
Avuclarıma gökyüzünden bir kac sevgi damlası süzüldü
Deli rüzgarlarda saclarının kokusunu ararken
Rengi solmus sabahlarda sevdanın rengine sıgındım
Yagan yagmura karısıp gökyüzüyle bende agladım
Sevda yolculugunun son duragında
Günesin doğuşunu bekleyen ruhuma bir umut düştü
Yorgun gecelerime tatlı yüzünden bir tebessüm süzüldü
Kollarımı acıp senin gelme ihtimalinde seni beklerken
Umudum oldun yarınlarımdak mutluluklarımda
Gülüşlerinle geceme aydınlık olup nefes oldun bu canımda
Kör kuyuların susukunlugunda
Yalnızlıgın karanlıgına inat
Aydınlık gözlerini anlatan bir siir düstü
Her satırında senin gözbebeklerine mutlulukları gülümsedi
Yüregimdeki kalemin mürekkebi bittiginde
Canımı koydum bu sevdanın her satırına
Feda olsun bedenim bu deli sevda ugruna
Hepsi Alıntıdır ..!