Çok konuşuyoruz çok!

ramo46

New member
HH Üyesi
Katılım
2 Mar 2008
Mesajlar
1,913
Reaction score
0
Puanları
0
Başbakan’ı yöneten Kasımpaşalı ruhu onu Orta Doğu diktatörlerine her gün biraz daha yaklaştırıyor.

Siyasi liderler muhalifleri ile didişebilirler ama bizimki eski kahramanlara bile tahammül edemiyor.

Onlar övüldükçe kendi yetmezliğini mi keşfediyor ne?

Dün medya başta, muhalif bildiği herkesi ve her şeyi yine yaylım ateşe tutarken sözü şuraya getirdi:

“Terör uzmanı adı altında emekli askerlerden bazıları çıkıp televizyonlardan ahkâm kesiyor...
Bu kadar mahirdin de niçin bu işin kökünü o zaman kazıyamadın? Terörün kökünü kazıyan ülke yok.”

Sorumlu kim?

Büyük haksızlık ve yanıltmadır bu sözler.

Çünkü AKP iktidara geldiğinde Uzak Doğu’dan İspanya’ya uzanan kuşakta terörü yenmiş tek ordu olarak dünya TSK’yı göklere çıkarıyordu.

Tecrübelerini paylaşarak yararlı olmaya çalışan kahramanların taçlarını onlardan kimse alamaz.

Başbakan 2000’li yılların başlarında Türkiye’nin nihaî çözüme çok yaklaştığı gerçeğini ve terör eylemleri sıfıra inmiş bir ülke devraldıklarını unutturmaya çalışıyor.

Güneydoğu Paketi’ni iş başına geldiği yıl yürürlüğe koysa ve 1 Mart tezkeresini geçirip katil sürüsüne Irak’ın kuzeyinde dirilerek çoğalacağı bir güvenli bölge armağan etmese,
şimdi eski kahramanlık hikâyelerini o da, biz de dinlemek zorunda kalmazdık!

Çaresizlik eylemi

Başbakan’ın çoğulcu ve katılımcı bir anlayışa sahip olmadığını biliyoruz. Ama terörle savaş bölünerek değil bütünleşerek kazanılır.

Muhaliflerle kuşatıldığı kuruntusuna kapılmış bir kadronun gerçekleri doğru okuması da mümkün değildir.

Son zamanlarda karşılaşılan ve pahalıya mal olan talihsizliklere rağmen terörle mücadelede bir başarısızlıktan söz edilemeyeceğini savunan uzmanlara kulak vermek lâzım.

Ortada bir er meydanı yok, kalleş bir saldırı var.

Terör örgütü, belli olmayan bir vakitte, koca ülkenin önceden bilemeyeceğimiz bir yerini vuruyor. Buna rağmen baskınlarda bile şehit ettiği her Mehmetçik’e karşı en az iki ölü veriyor.

Genelkurmay’daki brifingde Aktütün saldırısı sırasında terör örgütünün telsiz haberleşmeleri dağıtıldı. Çatışma sürerken kendi saydıkları ölü 34’tür. İntihar eylemine mahkûm bir çaresizlik yansımasın diye yaralı arkadaşlarını bile öldürüyorlar, ölülerini ya saklıyor, ya kaçırıyorlar.

PKK’nın sıklaştırdığı eylemleriyle uyandırmaya çalıştığı korkuyu hak edeceği bir gücü yoktur. Artan saldırılar, çözülme gerçeğini örtme amaçlı olabilir.

Başbakan lâf yarışına girecek yerde terörle mücadelenin ekonomik ve sosyal tedbirlerini hazır ederek dağın yolunu kapatmaya ve...

Köklü çözüm fırsatını Türkiye’ye ikinci kez kaybettirmemenin çaresine bakmalıdır!


http://www9.vatanim.com.tr/haberdet...h=18.10.2008&Newsid=204199&Categoryid=4&wid=2
 
Geri
Üst