Sen merak etme gidiyorum ben. Sevemezdim zaten biliyorum ben. Nasıl sevmiştim bilsen. Bilsen ne açılar çekerim. Her senden götüren minübise bindiğimde arka dörtlüde oturup sessizca ağladığımı bilsen. Şimdi git diyorsun. Ben nasıl gideyim senden.. Merhaba açılar, merhaba karanlıklar,merhaba ölüm. Bu sana son sözüm gülüm. Ölmekten korkmuyorum , korkum senden. Hem ölüler korkmaz ölümden.
Her hangi bir boş anında bir kaç saniye biel olsa düşündüğün oldu mu beni hiç? Seni sevdim.. Hem de aşkıma hiç bir zaman, hiç bir şekilde karşılık bulacağımı ummadan. Seni sevdim. Çevrende dolaşmama aldırmadan, beni görmezliğe gelmene rağmen.
Ve her sevdiğine inandığın o insanlar tüm suçu sana yükleyerek seni terk ettiği anda içine düştüğün bunalımda seni avutacak sevgimi ısrarla görmezliğe gelmene rağmen sevdim. Terk edilişin tüm acısını senden çok çekerek, sana asla isyan etmeden, kederini açını paylaşabilmeyi isteyerek, başını omuzuma yaslayıp içindeki fırtınaların dinmesini bekleyerek, efsunlu gözlerinde saklı gözyaşlarını avuçlarında toplayıp kutsal zemzem suyu gibi saklamak arzusuyla sevdim. Acılarını dindirecek, seni teselli edebilecek tek insan olma beklentsi ile sevdim. Varlığın; bir vidanın burgularının girdiği yerde açtığı oyulmaz derin izlere benzer şekilde kalbimi oymasına rağmen sevdim. Kırıcı sözlerine, öldürücü gözlerine rağmen sevdim... Sonuç olarak seni ölümüne sevdim ve de severek ölmekteyim.
Her hangi bir boş anında bir kaç saniye biel olsa düşündüğün oldu mu beni hiç? Seni sevdim.. Hem de aşkıma hiç bir zaman, hiç bir şekilde karşılık bulacağımı ummadan. Seni sevdim. Çevrende dolaşmama aldırmadan, beni görmezliğe gelmene rağmen.
Ve her sevdiğine inandığın o insanlar tüm suçu sana yükleyerek seni terk ettiği anda içine düştüğün bunalımda seni avutacak sevgimi ısrarla görmezliğe gelmene rağmen sevdim. Terk edilişin tüm acısını senden çok çekerek, sana asla isyan etmeden, kederini açını paylaşabilmeyi isteyerek, başını omuzuma yaslayıp içindeki fırtınaların dinmesini bekleyerek, efsunlu gözlerinde saklı gözyaşlarını avuçlarında toplayıp kutsal zemzem suyu gibi saklamak arzusuyla sevdim. Acılarını dindirecek, seni teselli edebilecek tek insan olma beklentsi ile sevdim. Varlığın; bir vidanın burgularının girdiği yerde açtığı oyulmaz derin izlere benzer şekilde kalbimi oymasına rağmen sevdim. Kırıcı sözlerine, öldürücü gözlerine rağmen sevdim... Sonuç olarak seni ölümüne sevdim ve de severek ölmekteyim.
Alıntı