.: ‘Ekşili Yemek’ Sevmeyenleri İttifak’la Suçlamak! :.

Uzunefe

Altın Üye
Katılım
22 Haz 2005
Mesajlar
13,353
Reaction score
0
Puanları
0
Karşınıza geçip desem ki:
“Ey ahali Atatürk ekşi yemezdi... Şeyh Sait de yemezdi... Hatta Hitler ekşili yemeği görünce deliye döner, üç-beş bin Yahudi’yi daha toplama kampına gönderirdi... Stalin de limonu, sirkeyi; yemek masasına bile koydurtmazdı... Bunlar, ekşiye karşı ittifak içindeydiler...”
Gülersiniz değil mi?

“Saçmalama be adam, ittifakla ne ilgisi var! Adamlar alt tarafı ekşiyi sevmiyorlarmış” deyip geçersiniz...

***

Başbakan referandumda vatandaşlardan “Evet” oyu kullanmalarını isterken, böyle bir “strateji” izliyor...
Diyor ki:
“Anayasa değişikliğine CHP karşı çıkıyor.
MHP karşı çıkıyor.
BDP karşı çıkıyor.
Bir kısım medya karşı çıkıyor.
Karanlıktan medet uman çeteler karşı çıkıyor.
Statükoya sırtını dayamış, tuzu kuru seçkinler karşı çıkıyor.

Bir de terör örgütü karşı çıkıyor.
Bundan daha açık, net ne olabilir? CHP, MHP, BDP, YARSAV, terör örgütü bir araya toplanmış. Kime karşı, ‘Evet’ diyenlere karşı... Bu ittifaktan Türkiye menfaat sağlayabilir mi?”

***

Başbakan’ın amacı belli:
Bu sözlerle, CHP’yi ve MHP’yi ayrılıkçı teröristlerin “yol arkadaşı” gibi gösterip, saf vatandaştan oy almak...
Peki; bu doğru mu?

Habur’da teröristler için özel mahkemeleri CHP ya da MHP mi kurdurdu?

Sadece teröristlere özgürlük ve dokunulmazlık öngören, başka da hiçbir toplumsal sorunu çözmeyen “açılım paketi”ni bu iki parti mi hazırladı?

***

Evet; Başbakan’ın saydıklarının hepsi bu referanduma karşı çıkıyor...

Ama farklı farklı gerekçelerle!
CHP’nin tavrı zaten net; tüm endişelerini ilk günden beri söylediler. İstedikleri olmayınca da Anayasa Mahkemesi’ne gittiler:

“Değişiklik paketinden yargıyla ilgili düzenlemeler getiren üç maddeyi çıkarın... Çünkü bu düzenlemeler yargının iktidar tarafından kuşatılmasını öngörüyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil... Ama bunun dışındaki tüm maddelere ‘Evet’ demeye hazırız...”

***

MHP de tavrını açık koydu:
“Bu paket, yargı bağımsızlığını ortadan kaldıracak ve terörle mücadeleye büyük darbe indirecek...”

***

BDP ve PKK ise aslında pakete Başbakan’ın iddia ettiği gibi, “Hayır” demiyor...
Çünkü pakette işlerine gelen düzenlemeler var...
Onlar; MHP’nin tam aksi gerekçelerle vatandaşı sandık başına gitmemeye, yani oy kullanmamaya çağırıyor... MHP, “Bu anayasa ayrılıkçılara hizmet eder” derken; onlar daha “ileri” adımlar atılmadığı için “Evet” demiyor...

***

YARSAV’a, aydınlara ve benim de içinde olduğum “bir kısım medya”ya gelince... Bizim karşı çıkış nedenimiz ise, aslında tamamen referandum tekniğiyle ilgili:
“Onlarca farklı düzenlemeye vatandaştan sadece ‘Evet’ ya da ‘Hayır’ demesini istemek hem mantıksız, hem de haksız bir taleptir... Maddeler tek oylanmalıdır. Hiçbir gerçek demokrasi, böylesine toptancı bir oylama yöntemiyle halkı zor durumda bırakmaz...”

***

Bu değişikliklere kimin, hangi gerekçeyle karşı çıktığını gizleyerek, tüm karşı çıkanları aynı “cephede”ymiş gibi gösterirseniz...
Bunun adı, en hafif deyimle, “kirli siyaset” olur...
O zaman adama sorarlar:
“Bu pakete kim ‘Evet’ diyor? AKP diyor... Fethullah Gülen diyor... Liboş yazar ve aydın takımı diyor... Dönek solcular diyor... Ordu ve yargı karşıtları diyor... Bunlar ittifak oluşturarak, yargı bağımsızlığını yok etmek mi istiyor?”

***

Kısacası, Başbakan’ı “temiz siyaset” yapmaya davet ediyorum.
Peki; o bu “davet”i umursar mı?
Tabii, tabii!

*****

GÜNÜN SORUSU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliğinin sadece Başbakan’ın Yüce Divan sorununu çözmeye yönelik olduğunu belirterek, “Soruyorum size, Recep Bey Yüce Divan’a gitsin mi gitmesin mi?” demiş...
Acaba bu konuda bir referandum yapılsaydı, sonuç ne olurdu?

*****


Propaganda faaliyetlerinde devlet olanaklarını kullanmak!


Hatırlarsınız; eski Tunceli Valisi Mustafa Yaman, 2009’daki yerel seçimlerden önce devlet olanaklarıyla halka beyaz eşya ve mobilya dağıtmış, yetmezmiş gibi AKP’nin propaganda malzemelerini valilik binasının deposunda saklamıştı... Bu nedenle hakkında açılan davada da yedi ay hapis ve memuriyetten men cezası çıkmıştı.
Ancak mahkeme, kararı ertelediği için Vali Bey o defa bu cezalardan kurtulmuştu...

***

Bu hatırlatmadan sonra asıl konumuza gelelim:
Başbakan Erdoğan, referandumda “Anayasa değişikliklerinin kabul edilmesi” için ülkeyi karış karış dolaşıyor,,,
O illere “Başbakanlık uçağı”yla gidiyor, gittiği yerde kendisini “Başbakanlık otobüsü” bekliyor...
“Başbakanlık bürokratları ve çalışanları” kendisine eşlik ediyor...
Tunceli Valisi hangi suçtan mahkûm olmuştu?
Devlet olanaklarını siyasi propagandaya alet etmekten...
Peki; Başbakan’ın yaptığı ne?

***

Tamam; dokunulmazlığı var ama YSK’nın ve savcıların yine de bu konuda harekete geçmesi gerekmiyor mu?

Mustafa Mutlu | Vatan Gazetesi
 
Geri
Üst