AKP'nin Alevi Açılımı

g.haneli

Banned
Katılım
4 Eki 2007
Mesajlar
388
Reaction score
0
Puanları
0
AKP'nin Alevi milletvekili Reha Çamuroğlu, Diyanet'ten Sorumlu Devlet Bakanı Prof. Sait Yazıcıoğlu ile görüşüyor. Yazıcıoğlu saygın bir ilahiyatçıdır ve Diyanet İşleri Başkanlığı da yapmıştır. Konunun ehlidir yani...
Reha Çamuroğlu da eserleriyle tanınan saygın bir düşünürdür. Bu ikilinin kalitesi mutlu bir gelişmenin ilk adımını oluşturdu. Çamuroğlu, kısa ve orta vadeli program önerisini ayrıntılarıyla anlattı, Bakan Yazıcıoğlu da prensip olarak uygun buldu.
Özeti şu: Cemevleri ibadethane olarak kabul edilerek Alevi İslamın din hizmetleri kurumlaştırılacak... Alevi din adamları olan 'dede'ler ve 'zâkir'ler devlet kadrosuna alınarak maaş bağlanacak...
Çamuroğlu, Devlet Bakanı Prof. Mehmet Aydın'la da görüştü, onunla da prensip üzerinde mutabakata vardılar.

Başbakan'dan onay
Ve Çamuroğlu, Başbakan Erdoğan'la görüşüyor. Başbakan programın "kısa vadeli" bölümünü soruyor. Çamuroğlu anlatıyor:
- Önce kucaklaşma... Siz TC Başbakanı olarak Alevi İslamdaki 12 günlük orucun başladığı muharrem ayında Alevilerle iftara katılırsınız...
Başbakan "Onur duyarım" diyor...
Çamuroğlu program önerisinin "orta vadeli" kısmını Başbakan'a anlatıyor: Cemevlerinin ibadethane olarak kabulü, 'Alevi İslam' din hizmetlerinin kurumlaştırılması, dede ve zâkirlere kadro...
Başbakan, "Diyanet bünyesinde mi, dışında mı?" diye soruyor.
Çamuroğlu, "Tercihim Diyanet'ten ayrı bir kurum olması" diyor.
Bu tür ayrıntılar zaman içinde araştırma ve görüşmelerle oluşacak.
Başbakan Erdoğan prensip olarak bu açılımı destekliyor ve Çamuroğlu'na "bu konuda danışmanlık" öneriyor, partide makam odası tahsis ettiriyor. Çalışmaların koordinasyonu için Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'i görevlendiriyor.
Çiçek ve Çamuroğlu ilk görüşmeyi yaptılar. Çalışmalar başlıyor.
Reha Çamuroğlu ile görüştüm. Köylerden şehirlerdeki vakıflara kadar 200 civarında Alevi sivil toplum kuruluşuyla ilişki kurduğunu, tasvip aldığını söyledi. İlk elde 3 bin kadar dede ve zâkir için kadro çıkarılmasının düşünüldüğünü belirtti.

Cemevleri kutsal mekânlardır
Girişiminden dolayı Çamuroğlu'nu kutluyorum. Yıllardır konuşulup da bir şey yapılmayan bu konuda doğru bir adım attığı için Başbakan Erdoğan'ı da kutluyorum.
Sünniler "Kıblemiz mi bölünecek?" diye korkmamalı, aksine, bu yaklaşımı desteklemelidir. Cemevleri, eski tekke ve zaviyelerin manevi mirasçısıdır.
Bilimsel araştırmalar, mesela sosyolog Kamil Fırat'ın araştırması ortaya koymuştur ki, cemevlerine devam eden Alevi vatandaşlarımızda 'Alevi İslam'ın ruhani ve tasavvufi değerleri devam etmekte, cemevlerine uzak duran Alevi vatandaşlarımız ise Aleviliği sadece sosyal kültür olarak görmektedir. (Milliyet, 4-8 Temmuz 2005)
İdeolojik ve politik radikalizme kaymış birkaç örneğe bakılarak, cemevleri hakkında genel hüküm vermek yanlıştır.
Bir cemevine giden Sünni Müslüman da orada bir Mevlevi dergâhının veya Hacı Bektaş ziyaretgâhının ruhaniyetini hissedecektir. Besmeleyi beraber çekip, fatihayı beraber okuyacaklardır.
Meseleye "hangi mezhep doğru" diye bakmak yanlıştır; herkesin mezhebi kendisi için doğrudur.
Meseleye particilik açısından bakmak da yanlıştır; 'Alevi İslam'ın ruhani ve kültürel mirasına devletin din hizmetlerinde kim layık olduğu yeri verirse, doğruyu yapmış olur; AKP yapıyorsa buna köstek değil destek vermek lazımdır.

Taha Akyol / Milliyet
 
Muharrem Ayı' nda iftar verilcekmiş dayyip bey için...muharrem ayı yas ayıdır..öyle şaaşalı iftar sofraları kurulmaz..inş. böle bişe yapmazlar..kaş yapayım derken göz çıkarmasınlar..gerçi dayyipin vardır bi çıkarı...
 
erdoğan ın amacı bu zaten

kürtlere ayrı bi statü
alevilere ayrı bir statü
laza ayrı bir statü


Eskiden coğrafya derslerinde 7 coğrafi bölgemiz olduğu öğretilirdi...

Sanırım erdoğan hükümeti bu bölgeleri Etnik kökene Dinine göre bölecek

hiç bir zaman hiç kimseye ayrı statü verilemez....
 
Evet Tayyibin Oyununa Gelmiyemilim.
 
AKP'nin Alevi milletvekili Reha Çamuroğlu, Diyanet'ten Sorumlu Devlet Bakanı Prof. Sait Yazıcıoğlu ile görüşüyor. Yazıcıoğlu saygın bir ilahiyatçıdır ve Diyanet İşleri Başkanlığı da yapmıştır. Konunun ehlidir yani...
Reha Çamuroğlu da eserleriyle tanınan saygın bir düşünürdür. Bu ikilinin kalitesi mutlu bir gelişmenin ilk adımını oluşturdu. Çamuroğlu, kısa ve orta vadeli program önerisini ayrıntılarıyla anlattı, Bakan Yazıcıoğlu da prensip olarak uygun buldu.
Özeti şu: Cemevleri ibadethane olarak kabul edilerek Alevi İslamın din hizmetleri kurumlaştırılacak... Alevi din adamları olan 'dede'ler ve 'zâkir'ler devlet kadrosuna alınarak maaş bağlanacak...
Çamuroğlu, Devlet Bakanı Prof. Mehmet Aydın'la da görüştü, onunla da prensip üzerinde mutabakata vardılar.

Başbakan'dan onay
Ve Çamuroğlu, Başbakan Erdoğan'la görüşüyor. Başbakan programın "kısa vadeli" bölümünü soruyor. Çamuroğlu anlatıyor:
- Önce kucaklaşma... Siz TC Başbakanı olarak Alevi İslamdaki 12 günlük orucun başladığı muharrem ayında Alevilerle iftara katılırsınız...
Başbakan "Onur duyarım" diyor...
Çamuroğlu program önerisinin "orta vadeli" kısmını Başbakan'a anlatıyor: Cemevlerinin ibadethane olarak kabulü, 'Alevi İslam' din hizmetlerinin kurumlaştırılması, dede ve zâkirlere kadro...
Başbakan, "Diyanet bünyesinde mi, dışında mı?" diye soruyor.
Çamuroğlu, "Tercihim Diyanet'ten ayrı bir kurum olması" diyor.
Bu tür ayrıntılar zaman içinde araştırma ve görüşmelerle oluşacak.
Başbakan Erdoğan prensip olarak bu açılımı destekliyor ve Çamuroğlu'na "bu konuda danışmanlık" öneriyor, partide makam odası tahsis ettiriyor. Çalışmaların koordinasyonu için Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'i görevlendiriyor.
Çiçek ve Çamuroğlu ilk görüşmeyi yaptılar. Çalışmalar başlıyor.
Reha Çamuroğlu ile görüştüm. Köylerden şehirlerdeki vakıflara kadar 200 civarında Alevi sivil toplum kuruluşuyla ilişki kurduğunu, tasvip aldığını söyledi. İlk elde 3 bin kadar dede ve zâkir için kadro çıkarılmasının düşünüldüğünü belirtti.

Cemevleri kutsal mekânlardır
Girişiminden dolayı Çamuroğlu'nu kutluyorum. Yıllardır konuşulup da bir şey yapılmayan bu konuda doğru bir adım attığı için Başbakan Erdoğan'ı da kutluyorum.
Sünniler "Kıblemiz mi bölünecek?" diye korkmamalı, aksine, bu yaklaşımı desteklemelidir. Cemevleri, eski tekke ve zaviyelerin manevi mirasçısıdır.
Bilimsel araştırmalar, mesela sosyolog Kamil Fırat'ın araştırması ortaya koymuştur ki, cemevlerine devam eden Alevi vatandaşlarımızda 'Alevi İslam'ın ruhani ve tasavvufi değerleri devam etmekte, cemevlerine uzak duran Alevi vatandaşlarımız ise Aleviliği sadece sosyal kültür olarak görmektedir. (Milliyet, 4-8 Temmuz 2005)
İdeolojik ve politik radikalizme kaymış birkaç örneğe bakılarak, cemevleri hakkında genel hüküm vermek yanlıştır.
Bir cemevine giden Sünni Müslüman da orada bir Mevlevi dergâhının veya Hacı Bektaş ziyaretgâhının ruhaniyetini hissedecektir. Besmeleyi beraber çekip, fatihayı beraber okuyacaklardır.
Meseleye "hangi mezhep doğru" diye bakmak yanlıştır; herkesin mezhebi kendisi için doğrudur.
Meseleye particilik açısından bakmak da yanlıştır; 'Alevi İslam'ın ruhani ve kültürel mirasına devletin din hizmetlerinde kim layık olduğu yeri verirse, doğruyu yapmış olur; AKP yapıyorsa buna köstek değil destek vermek lazımdır.

Taha Akyol / Milliyet
iyi akşamlar başbakan
 
Ya tmm muhalefet olyuosunuz ama acaba muhalefet oldugunuz seyler mantiklimi. Zihniyetiniz tamamen Anti-AKP bi yaptigi icraatlara bakın biraz düşünün bakalım her konuya muhalefet oluyosunuz. Kaybettiğiniz oylr bu yuzden zaten...
 
erdoğan ın amacı bu zaten

kürtlere ayrı bi statü
alevilere ayrı bir statü
laza ayrı bir statü


Eskiden coğrafya derslerinde 7 coğrafi bölgemiz olduğu öğretilirdi...

Sanırım erdoğan hükümeti bu bölgeleri Etnik kökene Dinine göre bölecek

hiç bir zaman hiç kimseye ayrı statü verilemez....

-aleviği etnik köken olarakmı algılıyorsunn...eğer etnik köken olarak algılıyorsan sünnilikte etnik kökendir o zamann bak gördünmü ne kadar saçma olduu....

-alevi inançlara sahip etnik kökenli vatanlarımız var bunun içinde arabı da var kürdüde var çerkezide var tatarıda yörüğüde varr güzel kardeşimmm....

-bence diyanetin hizmeti sadece sünni inançlara yönelik olmamalı ve işlerliği artırılmalı...




-
 
aleviliği etnik köken olarak algılamıyorum fakat aleviliği ayrı bir statü yada ayrımcılık olarak görenler var.

Sanırım senın benı yanlış anladığın nokta kürdü çerkezi lazı ve coğrafi bölgeleri bu konuda yazmam olmuş onuda şu şekilde açıklayayım.

Aleviler bu ülkenin her yerinde yaşamaktadır fakat belli illerimizde beli bölgelerimizde daha fazla yoğunluk göstermektedir. Bugün 100 den fazla alevi derneğinin kuruluşunun istediği şeyler kürtlerin istediği gibi ayrı bir statü girişimidir...

Bu ayrı statü girişimine erdoğanın yaklaşımı pek te hoş değildir.

Bugün alevilik ülkemde hiç bir problem yaşamaktadır. Asıl problem 100 den fazla derneği ve kuruluşu olan ve bu kuruluşların aralarında ki kavgadır. Bu kavga devam ettikce alevilik bir problem gibi gözükecek...

Bugün alevilerde sunnilerde şiilerde dinini özgürce yaşamaktadır yaşayacaktırda... Fakat aleviliğe ayrı bir anlam kazandırma uğraşısı ve devletin aleviliği koruma altına alması yada korumasını istemek bence doğru değil... Bu görev alevileri temsil eden cem evleri ve dernekleri yada ileri gelenleridir.

Yukarıdaki konuda da bahsedildiği gibi aleviliğin diyanetten ayrılması ve ayrı bir krurum olması isteniyor. buna izin verilirse diğer mezheplere yada diğer semavi din olmayan inanışlarada ayrı statü verilmesi gerekir. bu da durumu içinden çıkılmaz bir hale sokar...

Saygılar
 
Geri
Üst