Anıtkabir'de 222-A eylemi( Biz bu filmi daha önce çok gördük)

kanıdeli

New member
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
17
Reaction score
0
Puanları
0
Anıtkabir'de 222-A eylem​



Kadın Platformu üyesi 58 dernek, 2. ayın 2. günü, saat 2'de Atatürk'ün huzurunda buluştu. Ellerinde Türk bayrakları ile Anıtkabir avlusunu dolduran kalabalıkta her yaştan insan mevcut.

Kadın Platformu üyesi dernek ve diğer derneklerden oluşan toplam 58 dernek ve sivil toplum örgütü, 2. ayın 2. gunu, saat 2'de Anıtkabir'de Atatürk'ün huzurunda buluştu. Kadın derneklerinin organize ettiği türban düzenlemesine tepki eylemine kadınların yanı sıra her yaştan insan katıldı. Binlerce kişi de Anıtkabir'in avlusuna giremedi.

Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Saruhan, yaptığı açıklamada, "Anayasa bir yerinden delinirse bunun bütüne yayılacağına ininıyoruz" dedi. "Türban sorunu bir kadın ve erken sorunudur" diyen Saruhan, "AKP ve MHP'ye sesleniyoruz; bu mutabakatı bozun. Cumhuriyetin kazanımlarını yok etmek için iş birliği yapmayın" çağrısında bulundu. Saruhan, türban ile ilgili kanun düzenlemesinde bütün aşamalarda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde hazır bulunacaklarını ifade etti.

222 A: 2. ayın 2'sinde saat 2'de Anıtkabir'de" sloganıyla hareket eden ve öncülüğünü Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD), Cumhuriyet Okurları (CUMOK), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Hacıbektaş ve Yükseköğretim Kurumlarına Yardım Derneği (HAYOKDER), Avrasya Kültür ve İşbirliği Lobisi Vakfı (AKVİL) ile Yerel Yönetim, Araştırma, Yardım ve Eğitim Derneği'nin (YAYED) yaptığı toplumsal hareket, türbana karşı tepkilerini ortaya koymak için saat 12.00'den itibaren Anıtkabir'e akın etti.

SLOGANLARLA TEPKİ

Aslanlı Yol'dan birlikte yürüyen katılımcılar adına, ÇYDD Ankara Şubesi Başkanı Ülkü Günay mozoleye çelenk koyup saygı duruşunda bulundu. Daha sonra İstiklal Marşı okundu. Kalabalık alkışlarla, "Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganları atarak tepkilerini dile getirdi.

Ardından, hazırlanan ortak metin, Anıtkabir Ziyaretçi Defteri'ne Günay tarafından yazıldı.

Kadın dernek temsilcileri, "Biz birilerini Ata'ya şikayete gelmedik, birilerinin yüzüne aynayı tutmak için geldik" diye konuştu.

MHP'YE DE TEPKİ

Bir süre laiklikle ilgili ve hükümet karşıtı sloganlar atan kalabağın ellerinde sadece Türk bayrağının taşınması dikkat çekti. Protestocular zaman zaman türban konusunda AK Parti'ye destek veren MHP'ye de tepki gösterdi.

Kalabalık programın ardından gruplar halinde Atatürk'ün mozelesinin önünden geçerek saygı duruşunda bulundu.

Aynı eylemin aynı sloganla Türkiye'deki 17 il ve ilçede gerçekleştirildiği bildirildi.



http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=297581
 
eylemi anlamakda zorluk cekiyorum...
yapilmak istenen nedir.???
ataya yuruyus yapiliyor nedeni turban..ataturk un hanimi basortuluydu..
 
amaç gerginlik olacak gerginlik olacak diye diye ortamı germek...bu işten ne kazanacaklar çok merak ediyorum.....
 
arkadaslar bız laıklıgı ole bır anlamısız kı onu bır elbıseyle yada bır bez parcasıyla esıt tutuyoz dunyanın hıcbır yerınde yok madem bızı yonetenler avrupayı ornek alıyo o zaman turban konusunda nıye aynı seyı yapmıyolar avrupanın hıcbır yerınde yasak degıl turkıye harıc: hatta avrupa kılıseler ve kılısenın egıtım verdıgı yerler desteklenıyor

yanı bızım vatandaslarımızı bırılerı yanlıs yonlendırıp te ulke elden gıdıyor ayagına getırıyor ama ulke bunuda atlatacaktır::::UNUTMAYIN BU ULKEDE KILIK KIYAFET DUZENLENMESI BIR GECEDE YAPILDI BU KONU OZAMAN HASSSATI CUNKU ULKE ONEMLI BIR DONEMDEN GECIYODU AMA SUAN FARKLI


TURKIYE CUMHURİYETI BIR BASORTUSU UZERINE KURULMADI KI BU ULKE ELDEN GITSIN



ayrıca asgıda gordugum gıbı bu olayın cok ŞAKŞAKCISI VAR HE YANLIS BUNLAR TERS DUSER
 
sanki daha onceden başortusu serbest değil miydi...yani o zamanlar turkiye laik değil miydi ki şimdi tekrar serbest olunca laikliğe zarar vereceği iddia ediliyor...
 
Atanın mezarında gürültü çıkarıp şov yapmışlar... tebrikler kime oynuyorsunuz ? bi daha düşünün ... Türkiye dine bağlı bi ülke olmıyacak ama bunun anlamı dini inanç gereği başörtü giymek zorunlu değilse çıkarmakta zorunlu olmıyacak.. bunu savunmuyosan çok yırtma kendimi laikliği savunuyorum diye...
 
türban inanç simgesi değil,siyasi simgeye dönüştürülmek istendiği için bu yürüyüş yapılıyor.
 
Boşuna hiç yırtınmayın bu yasak kalkacak.Böyle anlamsız şov gösterileri ile engelleyemezsiniz.

Toplumda yapılan araştırma ve anketlere göre her dört kişiden üçü bu saçma yasağın kalkmasını istiyor. Bazılarında araştırmalarda ise yüzde 80 lerde bu oran

Bu da demek oluyorki istemeyler CHP(DSP) nin yüzde 20 lik kesimi.

Mecliste içinden ve dışından destekleyen partiler ise;
AKP+MHP+DP+ANAP+BBP+ÖDP+DTP +SP=%80
Desteklemyenler ise

CHP+DSP+İP=%20

bu da demek oluyor ki bu ülkede azgın azınlığın dediği değil çoğunluğun dediği olcak
 
ben de bu ve bunun gibi diğer eylemleri sonuna kadar destekliyorum...
buarada türbanın dini bişey olmadığını herkes çok iyi biliyor hatta aşırıcı dinci yazarların birçoğu aslında bu yasağın kaldırılmaması taraftarı çünkü sebepleri okadar mantıklı ki!! "Eğer yasak kalkarsa türbanı koz olarak kullanamayız" diyorlar ki isteyen istediği yere baksın bu benim aklımdan uydurduğum bişey değil. Bu cümleyi duyunca aklıma iki şey takıldı:
1) Eğer türban dini bi gereklilikse,bu sözdeki gibi din'i kendi çıkarları için kullanmak sizce herhangi bir dine yakışırmı hatta ve hatta İslam'a hele ki kendine "gerçek Müslüman"!! diyen kesime??
2)Öte yandan eğer türban dini bi gereklilik değilse,yine bunu sadece kendi çıkarlarına kullanmak için dini olduğunu öne sürüyorlarsa bu yine dini İslam'ı kendi oyuncağıymış gibi kullanmaktan başka nedir??

yukarda %80'lik çoğunluk içindeki partilerin ne olduğu ortada... bitanesi artık dünyaca kabul edilmiş PKK terör örgütüne "onlar kardeşimizdir onlara terör örgütü diyemeyiz" diyen bölücü bir partidir bir diğerinin -ki bu %80'in büyük bir kısmını oluşturan- başındaki kişilerin neler yaptıklarını,söylediklerini, nelerden hüküm giydiklerini,Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına hakaret edecek kadar "görgülü"!! olduklarını hepimiz biliyoruz... bu kişiler Türkiye'yi Türkiye yapan Ulu Önder Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün yaptığı devrimlerin temelini yani Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini dinamitle patlatmak isteyen kişilerdir. Bu temelleri atan yükselten koruyan kişi "Adam gibi Adam" Mustafa Kemal Atatürk gibi bir kişi bir daha ne bu ülkede nede Dünyanın herhangi biyerinde yetişmiyecektir. Ama en azından O'nun yolundan giden O'nun serçe parmağı kadar olabilmek için can atan ve bu değerleri korumak uğruna herşeyinden sözde değil gerçekten vazgeçecek kişiler yetişti yetişiyor ve yetişecek.Bu kişiler de Türk gençliği yani biz'leriz.Eğer adımız "azgın azınlık" sa evet bende onlardan biriyim ve bununla sonuna kadar gurur duyarım...

Bide türbanla eski dönemdeki başörtüsü arasındaki dağlar kadar farkı görün artık lütfen...
 
Dünyanın hiç bir yerinde böyle anlamsız bir gösteriye rastlayanazsınız.gösteri yerine kuru gürültü desek daha mantıklı olur aslında. Çünkü bu tür şovların kuru gürültü olduğu daha önce sahneye konan Cumhuriyet mitingleri adı altında batık solu birleştirme yürüyüşlerinde ortaya çıktı.

Bu şova katılanlara sorsanki arkadaş birileri sana zorla gel başını ört dediği için mi sen gösteri yapıyorsun.

Birileri senin yaşam biçimine müdahale ettiği için mi sen bu gösteriyi düzenledin.

Eğer gerçekten bunlar oldu da sen bu yüzden gösteri yapıyorsan ozaman bende seninle beraberim.Ve senin hakkını sonuna kadar savunmaya razıyım.

Aksine bu gösteriye katılan kuru kalabalık diyor ki "Daha önce başörtülü öğrenciler için yasaklanan eğitim hakkı kalkmasın aynen devam etsin"

işte görüldüğü gibi özgürlük veya bir hak arama için yapılmış bir gösteri değil.Aksine baskının zorbalığın devam

etmesi için yapılan bir şov.

ama sen ,eğitim hakkı ellerinden alınmış ve haksızlığa uğramış bu kızlarımıızın üzerlerinde ki yasak kalkacağı için gösteri yapıyorsan bunu dünyanın hiçbir yerinde saygıyla karşılamazlar.

Ve böyle içi boş şovlara da bu millet pirim vermez.

Bu ülkenin yüzde 80 i bu yasak kalksın diyorsa o yasaka eninde sonunda kalkacak. Bğırsanızda çağırsanızda boş
 
Yaa abi tutturmuşlar Atatürk ün annesi başörtülüymüş hikayesini sölüyorlar durmadan...Atatürk ün

annesi başörtü takarken daha Osmanlı İmparatorluğu egemendi şimdiki TC nin yerinde.... O zaman

şeriat kanunları geçerli olduğu için insanlar mecburen başörtüsü fes vb şeyler takıyordu...Sanki

Atamızın annesi Zübeyde Hanım Cumhuriyet ilanından sonra yaşadıda başörtüsü taktı...

Biraz mantıklı olun Allah için yaa...
 
Dünyanın hiç bir yerinde böyle anlamsız bir gösteriye rastlayanazsınız.gösteri yerine kuru gürültü desek daha mantıklı olur aslında. Çünkü bu tür şovların kuru gürültü olduğu daha önce sahneye konan Cumhuriyet mitingleri adı altında batık solu birleştirme yürüyüşlerinde ortaya çıktı.

Bu şova katılanlara sorsanki arkadaş birileri sana zorla gel başını ört dediği için mi sen gösteri yapıyorsun.

Birileri senin yaşam biçimine müdahale ettiği için mi sen bu gösteriyi düzenledin.

Eğer gerçekten bunlar oldu da sen bu yüzden gösteri yapıyorsan ozaman bende seninle beraberim.Ve senin hakkını sonuna kadar savunmaya razıyım.

Aksine bu gösteriye katılan kuru kalabalık diyor ki "Daha önce başörtülü öğrenciler için yasaklanan eğitim hakkı kalkmasın aynendevam etsin"
işte görüldüğü gibi özgürlük veya bşir hak arama için yapılmış bir gösteri değil.Aksine baskının zorbalığın devam etmesi için yapılan bir şov.

ama sen ,eğitim hakkı ellerinden alınmış ve haksızlığa uğramış bu kızlarımıızın üzerlerinde ki yasak kalkacağı için gösteri yapıyorsan bunu dünyanın hiçbir yerinde saygıyla karşılamazlar.

Ve böyle içi boş şovlarada bu millet pirim vermez.

Bu ülkenin yüzde 80 i bu yasak kalksın diyorsa o yasaka eninde sonunda kalkacak. Bğırsanızda çağırsanızda boş

Eğer bu gösteri anlamsız ise yakın geçmişte üniversiteler önünde türbanlılar eylem yapmadı mı? O zaman o eylem de anlamsız

bencede yasak -malesef- kalkacak işte ozaman birçok kişi farkında olmadan yarattığı kaosun farkına varacak tabi bunların yanında amaçları zaten kaos yaratmak olanlar bunu zevkle izleyecekler..
belki biraz kaba bi tabir olacak özür dilerim ama eminim şimdi herşeyi rahatça istediği gibi yapanların yakın gelecekte birçok şey ellerinde patlıcak...
 
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı 3 seçim önce hata yapmadıda şimdimi yaptı. 2 seçim önce hata yapmadıda şimdimi hata yaptı.

Hata değil Muhalefete ders verdi. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları DERS verdi. Ama muhalafet maalesef dersini almak istemiyor o ayrı bir konu.

Paralar bitmişmiş, Ak parti hükümetinden önceki hükümetin borçlarını ödüyorlar, hani o hatırlarsın dolar fırlamıştı, ülkenin ekonomisi allak bullak olmuştu. O günün cefasını ödüyorlar. Kara kara asıl o zaman düşünmüşlerdi.

Destan yazılmaz konusuna gelince, destan yazılacağı söylenmez, DESTAN YAZILIR...

Çok basit bir hata, neden çünkü insanlarımız iyi niyetli ve herkesi öyle zannediyor.

Hangi muhalefete ders verdi, halkın böyle bir kaygısı yok inan buna.

Doların düşüşünü Akp iktidarın harika ekonomik politikasına dan mı sanıyorsun.
Arap şeyhleri yatırım yapmaları için yalvaran biri vardı kimdi o.
Abd li askerler evlatlarımız oldu neden bize borç verecekler de ondan.
Abd yatırımcıları ülkemizden paralarını çektiği anda hiçsin, o yüzden de hükümetin her eyvallahını sen de kabul edeceksin.

Destan konusuna gelince, destanı yazacak olan da biziz, öğretecek olanda biziz, anlatacak olan da...


[/SIZE][/FONT][/COLOR]
 
bu ülkede öcü gibi göstermeye çalışıyorsunuz baş örtüsünü nedendiir anlam veremiyorum hiç bir zaman örtmesen bile eğer müslüman isen tabutunun üzerine örtülür o baş örtüsü RABBİM ıslah etsin sizleri
 
Özgürlük korkusu​


Şifre 222A... 555K'dan kopya. Bu bir 27 Mayıs özentisi. 'İkinci ayın ikinci günü saat 2'de Anıtkabir'de' demek. Üniversitelerde başörtüsü yasağından yana olanlar Anıtkabir'e çıktı dün.
Cumhuriyet mitinglerini tertipleyen sol tandanslı sivil toplum örgütleri yine sahnede. Anıtkabir'e yürüyüşü onlar düzenledi. Katılımcıların profili cumhuriyet mitingleri kadar zengin değil. CHP toplantısı gibi. Ve mezhepsel renk hemen dikkat çekiyor. Sloganlar aynı; 'Türkiye laiktir laik kalacak'. Toplumun bir kesimi meydanda sadece. Giderek marjinalleşen bir kesim bu aslında. Sesli azınlık. Yüksek sesle konuşmasını biliyorlar. Medyanın özel ilgisine mazhar olduklarını televizyonların canlı yayınları gösterdi.

Sesleri gür, ancak toplumda azınlığı temsil ediyorlar. 22 Temmuz seçim sonuçları ortada. Sol, tarihinin en düşük oy oranına indi. Bir yanda yüzde 20'lerde dolaşan sesli azınlık, diğer yanda yüzde 80'lere dayanan sessiz çoğunluk. Anıtkabir görüntülerinin özeti bu. Adı sivil toplum örgütü olan kimi kuruluşların 'Özgürlüğe hayır' yürüyüşü yapması ne kadar ilginç. Yadırgamamak mümkün değil. Amaç özgürlük ortamından başörtülü kızların yararlanmasını engellemek. Yasağın devamına imkân sağlamak. 2008 Türkiye'sinde 'yasakların sürmesi için' miting yapanları da gördük.

Özgürlüklerden korkan sivil toplum örgütlerini herhalde başka bir ülkede görmek olası değil. Bazı kesimler tek yanlı özgürlükten yana. Başkasının solumasından rahatsız oluyorlar. 27 Mayıs özentisi sadece '222A' şifresiyle çıkmadı ortaya. Üniversitelerdeki hareketlenmeyi de bu kapsamda değerlendirmek pekala mümkün. Cuma günü Ankara'da toplanan Üniversitelerarası Kurul'un bildirisine yansıyan ifadeleri okudunuz gazetelerde. YÖK Başkanı'nın uyarısına rağmen bildiri üslup ve muhteva olarak siyasi içerikli.

Aslında toplantıya ilgi çok azdı. Rektörlerin dörtte biri ancak katıldı. Üniversitelerden gelen temsilciler sayesinde gerekli çoğunluk sağlanabildi. O da güç bela. Bildirinin yanı sıra toplantının şov ve gösteri boyutu da öne çıktı. Konuşmalar, değerlendirmeler hep yasaktan yanaydı. Dünyanın hiçbir ülkesinde üniversite ile yasaklar yan yana gelmez. Bu sadece Türkiye'ye mahsus görüntü olsa gerek. Azınlık da olsa kimi rektörler yasağın devamından yana sert tavır koydular.

'Kanunu uygulamayız, derse girmeyiz' diyenler bile çıktı aralarından. Nasıl yapacaklarsa... Rektörlerin başörtüsü üzerinden üniversitelerde gerilimi tırmandırmayı hedefleyen çıkışları 27 Mayıs'taki rollerine çok benziyor. 27 Mayıs kanlı darbesine giden yolun taşlarını üniversiteler döşedi. 27 Mayıs darbesinde üniversitelerin günahı büyük. Son günlerde katı tutumu nedeniyle isminden çok söz ettiren Prof. Celal Şengör'ün bir gazeteye verdiği demeçte '27 Mayıs'ı üniversiteler yaptı' dediğini hatırlatmak isterim.

Çağdaş dünyadaki örneklerinin aksine Türkiye'de üniversiteler bilimsel çalışma ve buluşlardan ziyade siyasi olaylarla adından söz ettiriyor. Bu da bize özgü bir üniversite anlayışı. Sokakların, meydanların yasaklar adına doldurulması üzüntü verici. Bu özgürlük korkusu niye; anlamak mümkün değil. Allah'tan her türlü kışkırtmaya rağmen sağduyuyu elden bırakmayan ve özgürlüklerden yana tavır koyanlar toplumda ezici çoğunlukta.

Üniversite bildirisi ile 222A yürüyüşünün, 27 Mayıs veya 28 Şubat öncesini çağrıştırdığı doğru. Ancak benzer sonucu beklememek lazım. Dün Murat Yetkin köşesinde yazdı: '222A'nın hatırlattığı bir söz var. Karl Marx, Napoleon Bonaparte'ın Fransa'da yönetime bir kez daha el koyuşunun ardından şöyle yazmış: Tarih tekerrür eder; ama ilk seferinde trajedi, ikincisinde komedi olarak'. Bu kez yaşananların biraz komediye benzediği söylenebilir.


Mustafa Ünal /zaman
 
Geri
Üst