64general1
New member
- Katılım
- 14 Haz 2007
- Mesajlar
- 1,720
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Sevgili okuyucular,
Her zaman belirttiğim gibi hergün bir çok gruptan,
Örgütten, kişiden değişik konularda 300’e yakın ileti almaktayım.
Gelen iletiler arasından birini yani bir Nurcu’nun gönderdiği ileti üzerinde durmak istiyorum.
" ...Bir peygamberden hadis nakleder gibi ikide bir Atatürk'ten söze başlayanlar aslında baskı unsuru koruma yasası kalkanının arkasına gizlenerek hareket eden
beyinsiz ve ruhsuzlar grubudur. Atatürk'ü seveceksin. Fatih Sultan Mehmeti de seveceksin..."
Bu satırlarda ifade edilen ve baskı unsuru koruma yasası denilen şey, gericiliğe, yobazlığa, çağdaşlığa karşı çıkan Atatürkçü fikirler-düşünceler oluyor. Bu fikirlere karşı çıkanlar da Atatürk ve kurduğu çağdaş ve laik rejimin karşıtları. .Çünkü, bunlar Atatürk’ün fikirlerine, cumhuriyet rejimine karşı çıkan, millet-ulus olma, vatan sevgisi gibi duygulardan yoksun, Mustafa Kemal Atatürk'ü ve başardıklarını anlayamayacak-kavrayamayacak kadar da zavallılar..
Evet, peygamberler, Tanrı'nın hadislerini-buyruklarını nakleder ve din'in doğru anlaşılmasına, doğru yaşanmasına yardım ederler. Atatürk'ün sözlerini hatırlatanlar da; O büyük liderin Haçlı zihniyetli işgalcilerden kurtarıp kurduğu yeni Türk devletinin daha büyük, daha güçlü, daha ileri ve saygın bir devlet, halkının da eğitimli, bilgili, çağdaş düşünceli-görüşlü olmasını isteyenlerdir. Atatürk’ten ve O’nun sözlerinin hatırlatılmasından sıkılanlar, korkanlar ise dini çıkara, saltanata ve siyasete alet ederek halkı sömüren cahil din baronları ve müritleridir..
İleti sahibinin dediği gibi bizler Atatürk’ü sevdiği kadar Fatih Sultan Mehmet’i, Osmanlı Devleti’ni kuran Osman Bey’i de seviyoruz. Ama ülkesini ve milletini Haçlılara teslim edip kaçan Padişah Vahidettin’i, Kurtuluş savaşını başlatan Mustafa Kemal ve arkadaşlarının katline-idamına fetva veren İngiliz mandacısı Seyhülislâm Mustafa Sabri’yi, gazeteci Ali Kemal ve benzerlerini, Atatürk ve rejim düşmanı gericileri, mandacıları, Haçlı zihniyetlilerle işbirliği yapanları sevmiyoruz hiç bir zaman da sevmeyeceğiz.
Yine bu Nurcu kişi iletisinin bir başka yerinde “ kızılacak o kadar çok imansız, ahlâksız Türk ve islâm düşmanı var ki “ diyor ki, çok doğru..
Bizlerin de kızdığı, karşı olduğu kimseler bu imansız, ahlaksız Türk ve islâm düşmanları.. Bu kızılan-kızılacak hatta nefret edilecek imansızlar, ahlâksızlar, Türk ve islâm düşmanları o kadar çok ki hangi birini sayalım ? Hemen aklımıza gelenleri şöyle sıralıyabiliriz;
-İslâmı kullanarak terör estiren, müslümanı müslümana öldürten sözde dinadamı imamlar-şeyhlerler,
-“ Faiz haram, kazanç helâl “ diyerek gurbetçilerden topladıkları milyarlarca doların üstüne yatan sözde islami holdinglerin kurucuları, yöneticileri,
-Fakir-fukaraya yardım edeceğiz diye topladıkları yardımları yandaş televizyon kanallarına, gazetelere, partilere gizlice aktaran Deniz Feneri ve benzeri yardım kuruluşlarının kurucu ve yöneticileri,
-Ülkeyi ve milleti bölmek isteyen PKK’ya ve etnik ayrımcılığı yapanlara fırsat ve destek verenler…
……….
Peki Atatürk ne yaptı da bu din taciri hocalar-imamlar ve şeyhler O’na düşmanlar?
-Padişah Vahidettin, Şeyhülislam Mustafa Sabri gibi ülkeyi işgalcilere teslim edipte mi kaçtı ?..
-İslâmı mı yasakladı ?
-İslâmı en iyi şekilde öğrenmek ve yaşamak için Diyanet İşleri Başkanlığını Atatürk kurmadı mı ? ..
-İlahiyat Fakültelerini Atatürk açmadı mı ?
-Halkımızı, saf dindarlarımızı hükmü altına alıp, sömüren, soyup sovana çeviren cahil hocalardan-imamlardan ve şeyhlerden kurtardığı için mi suçlu oldu da bu düşmanlık yapılıyor ?.. Türk ve Müslüman geçinipte Atatürk’e düşmanlık, hıyanet içinde olanlara yazıklar ve Tanrının lâneti üzerlerinde olsun.
………….
Eğer, Atatürk halkı uyandırıp kurtuluş savaşını başlatarak ülkemizi Haçlı işgalcilerden kurtarmasaydı, bugün dinden, imandan bahsedenler, Atatürk düşmanlığı yapanlar,o zaman ne olacaktı hiç merak ediyorlar mı ? En basitini söyleyelim; camiler kiliselere çevrilecek, halk sabah ve akşam ezan yerine çan seslerini duyacaklardı. Bütün bunlara rağmen halâ Atatürk'e karşı çıkanlar, bir yerde beyinlerinin yıkandığını, kimliklerinden yani Türklükten uzaklaştırıldıklarının farkına bile varamamaktalar !.
Şimdi şu kendilerinden başkalarını müslüman görmeyen, Atatürk’ün başarılarını, fikirlerini kavrayamadıkları için düşmanlık hissi besleyen ve bunu saf dindarlara aşılayan sözde din adamlarına soralım; -Daha dün sayılacak yakın bir zamanda Hollan'da da, Belçika'da müslümanların evlerinde Kur'an bulundurmalarına, okumalarına ve Kur'anın bu ülkelere sokulmasına karşı çıkanlara hangi tepkiyi gösterdiniz ?..
-Müslüman düşmanlarıyla mücade ettiklerini iddia edenlerin, sözde islâmi ama aslında terör estiren örgütlerin Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da, Cezayir’de ve Filistin’de kendi din kardeşlerini öldürmelerine neden sessiz kalmaktasınız ?
-Haçlı zihniyetli AB ülkelerinin Anadolu'yu bir hıristiyan toprağı yapmayı, hıristiyanlığı kabul etmeyen müslümanları bu topraklardan kovmayı amaçladıklarını sağır sultan bile duyduğu-bildiği halde, ülkemizin milli çıkarlarına ters düşen şartlarını üstelik onursuzca kabullenenlere neden tepki göstermiyorsunuz ?
Yoksa hepinizin gözleri kör mü oldu, diliniz mi tutuldu, kulakları sağır oldu ?
..............
İSLAM DİNİ İLİMDEN-BİLİMDEN YANADIR ...
İslâm dini herşeyden önce akıl dini olup, okumaya, öğrenmeye yani bilime- ilime büyük önem veren dindir. Ama cahil mahalle hocalarından-imamlarından öğrenilen bilgi ile yetişen insanların var olduğu topluluklarda-ülkelerde ise geri kalmışlık, sefalet ve hastalık olur.
Peygamberimiz,
“ İlim Çin’de de olsa gidiniz, alınız “,
İslâm aydınları,
“ İlim bilim bilmektir
Bilim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Bu nice okumaktır “ ,
Atatürk,
“ Hayatta en hakiki mürşit ilimdir “ derken nasıl oluyor da; İslâm dünyasında kadınlar-kızlar eğitimden uzak tutuluyor, müslümanlar çağdışı bir yaşam; cehalet, sefalet içinde yaşıyorlar ?.. Atatürk gibi dünyaca takdir edilen bir lidere sahip olmanın, bilimden-ilimden yana olan bir din’e-islâma inanan bir millet-ulus olmanın kıvancını yaşamak varken, hiç bir neden yok iken üç-beş cahil-eğitimsiz mahalle veya köy hocalarına-imamlarına, şeyhlerine inanıp bir yerde bilinçsizce Atatürk’e ve fikirlerine düşmanlık yapılıyor çok şaşırtıcı ve akıl dışı bir şey !..
Hulusi ŞENEL
Her zaman belirttiğim gibi hergün bir çok gruptan,
Örgütten, kişiden değişik konularda 300’e yakın ileti almaktayım.
Gelen iletiler arasından birini yani bir Nurcu’nun gönderdiği ileti üzerinde durmak istiyorum.
" ...Bir peygamberden hadis nakleder gibi ikide bir Atatürk'ten söze başlayanlar aslında baskı unsuru koruma yasası kalkanının arkasına gizlenerek hareket eden
beyinsiz ve ruhsuzlar grubudur. Atatürk'ü seveceksin. Fatih Sultan Mehmeti de seveceksin..."
Bu satırlarda ifade edilen ve baskı unsuru koruma yasası denilen şey, gericiliğe, yobazlığa, çağdaşlığa karşı çıkan Atatürkçü fikirler-düşünceler oluyor. Bu fikirlere karşı çıkanlar da Atatürk ve kurduğu çağdaş ve laik rejimin karşıtları. .Çünkü, bunlar Atatürk’ün fikirlerine, cumhuriyet rejimine karşı çıkan, millet-ulus olma, vatan sevgisi gibi duygulardan yoksun, Mustafa Kemal Atatürk'ü ve başardıklarını anlayamayacak-kavrayamayacak kadar da zavallılar..
Evet, peygamberler, Tanrı'nın hadislerini-buyruklarını nakleder ve din'in doğru anlaşılmasına, doğru yaşanmasına yardım ederler. Atatürk'ün sözlerini hatırlatanlar da; O büyük liderin Haçlı zihniyetli işgalcilerden kurtarıp kurduğu yeni Türk devletinin daha büyük, daha güçlü, daha ileri ve saygın bir devlet, halkının da eğitimli, bilgili, çağdaş düşünceli-görüşlü olmasını isteyenlerdir. Atatürk’ten ve O’nun sözlerinin hatırlatılmasından sıkılanlar, korkanlar ise dini çıkara, saltanata ve siyasete alet ederek halkı sömüren cahil din baronları ve müritleridir..
İleti sahibinin dediği gibi bizler Atatürk’ü sevdiği kadar Fatih Sultan Mehmet’i, Osmanlı Devleti’ni kuran Osman Bey’i de seviyoruz. Ama ülkesini ve milletini Haçlılara teslim edip kaçan Padişah Vahidettin’i, Kurtuluş savaşını başlatan Mustafa Kemal ve arkadaşlarının katline-idamına fetva veren İngiliz mandacısı Seyhülislâm Mustafa Sabri’yi, gazeteci Ali Kemal ve benzerlerini, Atatürk ve rejim düşmanı gericileri, mandacıları, Haçlı zihniyetlilerle işbirliği yapanları sevmiyoruz hiç bir zaman da sevmeyeceğiz.
Yine bu Nurcu kişi iletisinin bir başka yerinde “ kızılacak o kadar çok imansız, ahlâksız Türk ve islâm düşmanı var ki “ diyor ki, çok doğru..
Bizlerin de kızdığı, karşı olduğu kimseler bu imansız, ahlaksız Türk ve islâm düşmanları.. Bu kızılan-kızılacak hatta nefret edilecek imansızlar, ahlâksızlar, Türk ve islâm düşmanları o kadar çok ki hangi birini sayalım ? Hemen aklımıza gelenleri şöyle sıralıyabiliriz;
-İslâmı kullanarak terör estiren, müslümanı müslümana öldürten sözde dinadamı imamlar-şeyhlerler,
-“ Faiz haram, kazanç helâl “ diyerek gurbetçilerden topladıkları milyarlarca doların üstüne yatan sözde islami holdinglerin kurucuları, yöneticileri,
-Fakir-fukaraya yardım edeceğiz diye topladıkları yardımları yandaş televizyon kanallarına, gazetelere, partilere gizlice aktaran Deniz Feneri ve benzeri yardım kuruluşlarının kurucu ve yöneticileri,
-Ülkeyi ve milleti bölmek isteyen PKK’ya ve etnik ayrımcılığı yapanlara fırsat ve destek verenler…
……….
Peki Atatürk ne yaptı da bu din taciri hocalar-imamlar ve şeyhler O’na düşmanlar?
-Padişah Vahidettin, Şeyhülislam Mustafa Sabri gibi ülkeyi işgalcilere teslim edipte mi kaçtı ?..
-İslâmı mı yasakladı ?
-İslâmı en iyi şekilde öğrenmek ve yaşamak için Diyanet İşleri Başkanlığını Atatürk kurmadı mı ? ..
-İlahiyat Fakültelerini Atatürk açmadı mı ?
-Halkımızı, saf dindarlarımızı hükmü altına alıp, sömüren, soyup sovana çeviren cahil hocalardan-imamlardan ve şeyhlerden kurtardığı için mi suçlu oldu da bu düşmanlık yapılıyor ?.. Türk ve Müslüman geçinipte Atatürk’e düşmanlık, hıyanet içinde olanlara yazıklar ve Tanrının lâneti üzerlerinde olsun.
………….
Eğer, Atatürk halkı uyandırıp kurtuluş savaşını başlatarak ülkemizi Haçlı işgalcilerden kurtarmasaydı, bugün dinden, imandan bahsedenler, Atatürk düşmanlığı yapanlar,o zaman ne olacaktı hiç merak ediyorlar mı ? En basitini söyleyelim; camiler kiliselere çevrilecek, halk sabah ve akşam ezan yerine çan seslerini duyacaklardı. Bütün bunlara rağmen halâ Atatürk'e karşı çıkanlar, bir yerde beyinlerinin yıkandığını, kimliklerinden yani Türklükten uzaklaştırıldıklarının farkına bile varamamaktalar !.
Şimdi şu kendilerinden başkalarını müslüman görmeyen, Atatürk’ün başarılarını, fikirlerini kavrayamadıkları için düşmanlık hissi besleyen ve bunu saf dindarlara aşılayan sözde din adamlarına soralım; -Daha dün sayılacak yakın bir zamanda Hollan'da da, Belçika'da müslümanların evlerinde Kur'an bulundurmalarına, okumalarına ve Kur'anın bu ülkelere sokulmasına karşı çıkanlara hangi tepkiyi gösterdiniz ?..
-Müslüman düşmanlarıyla mücade ettiklerini iddia edenlerin, sözde islâmi ama aslında terör estiren örgütlerin Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da, Cezayir’de ve Filistin’de kendi din kardeşlerini öldürmelerine neden sessiz kalmaktasınız ?
-Haçlı zihniyetli AB ülkelerinin Anadolu'yu bir hıristiyan toprağı yapmayı, hıristiyanlığı kabul etmeyen müslümanları bu topraklardan kovmayı amaçladıklarını sağır sultan bile duyduğu-bildiği halde, ülkemizin milli çıkarlarına ters düşen şartlarını üstelik onursuzca kabullenenlere neden tepki göstermiyorsunuz ?
Yoksa hepinizin gözleri kör mü oldu, diliniz mi tutuldu, kulakları sağır oldu ?
..............
İSLAM DİNİ İLİMDEN-BİLİMDEN YANADIR ...
İslâm dini herşeyden önce akıl dini olup, okumaya, öğrenmeye yani bilime- ilime büyük önem veren dindir. Ama cahil mahalle hocalarından-imamlarından öğrenilen bilgi ile yetişen insanların var olduğu topluluklarda-ülkelerde ise geri kalmışlık, sefalet ve hastalık olur.
Peygamberimiz,
“ İlim Çin’de de olsa gidiniz, alınız “,
İslâm aydınları,
“ İlim bilim bilmektir
Bilim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Bu nice okumaktır “ ,
Atatürk,
“ Hayatta en hakiki mürşit ilimdir “ derken nasıl oluyor da; İslâm dünyasında kadınlar-kızlar eğitimden uzak tutuluyor, müslümanlar çağdışı bir yaşam; cehalet, sefalet içinde yaşıyorlar ?.. Atatürk gibi dünyaca takdir edilen bir lidere sahip olmanın, bilimden-ilimden yana olan bir din’e-islâma inanan bir millet-ulus olmanın kıvancını yaşamak varken, hiç bir neden yok iken üç-beş cahil-eğitimsiz mahalle veya köy hocalarına-imamlarına, şeyhlerine inanıp bir yerde bilinçsizce Atatürk’e ve fikirlerine düşmanlık yapılıyor çok şaşırtıcı ve akıl dışı bir şey !..
Hulusi ŞENEL
