Oscar ödüllü yapımcı Branco Lustig ikinci Schindler'in Listesi dediği Atatürk filmi çekecek.
İngiltere’de yaşayan Türk yönetmen Fuad Kavur, 2 yıldır üzerinde çalıştığı ‘Atatürk’ filmi için, iki Oscar ödüllü Yugoslav asıllı ünlü yapımcı Branko Lustig ile anlaştı. Schindler’s List ve Gladiator filmleriyle ‘En İyi Film’ dalında Oscar alan ve Hollywood’un ödüle doymayan yapımcısı olarak tanınan Branko Lustig(77) ile Atatürk filmini çekmeye karar veren Kavur, çekimlere 2011 yılının yaz aylarında Macaristan’da başlanacağını söyledi.
Hannibal, American Ganster, Kingdom of Heaven gibi unutulmaz filmlere de imza atan Branco Lustig ile Atatürk filmi için imza atıp, el sıkışan Türk yönetmen, ‘Ben buna kader diyorum’dedi.
Fuad Kavur, Branco Lustig ile çalışmaktan onur duyduğunu söylerken, ünlü yapımcının tüm zamanını Atatürk filmine verdiğini itiraf etti. ‘Branco, beraber yapacağımız Atatürk filmini ikinci bir Schindler’s List olarak görüyor’ diyen Kavur, çok heyecanlandığı işbirliği için şunları söyledi: ‘Branko Lustig’i, Memed’in çekimlerinde tanıdım. Çok ciddi ve işini çok iyi bilen bir prodüktör. Branko, Aushwitchz’den canlı çıkmayı başarmış birisi. Bu yüzden, fazla tartışmaya gerek yok!!! Bizim çekimlerimiz sırasında 5 günlük hava şartlarının kötüleşmesine rağmen çekimler durdurulsa da 10 haftalık çekim süresini, bir gün önce bitirdi.
Yugoslavya’nın parçalanmasının ardından, NewYork’a gitti. Yapımcılığını yaptığı filmler iki Oscar aldı. Yaptığı filmlerin tümü oldukça başarılı filmler. Komünist bir rejimden çıkmasına rağmen, her alanda çok başarılı olan bir isim. Şimdi de tüm zamanını Atatürk projesine veriyor. Beraber yapacağımız filmi ikinci bir ‘ Schindler List’ olarak görüyor, bir çok jenerasyonun geri dönüp izleyebileceği bir film yapmak istiyor.
Dünyaca ünlü yönetmen Sir Peter Ustinov’a ait Peter Ustinov Productions adlı film yapım şirketinin yıllarca yöneticiliğini yapan Fuad Kavur, bir çok filmin yönetmenliğini de yaptı. Yakın ilişki içinde olduğu İngiliz ve Amerikalı yapımcı arkadaşlarının ısrarıyla ve Atatürk’e olan büyük sevgisiyle böyle bir projeye imza atan Fuad Kavur, ‘ Atatürk’le ilgili bazı projeler hayata geçirildi. Ancak, biz Atatürk’ü uluslararası arenada ilgi çekecek farklı bir senaryoyla tanıtmak istedik. Atatürk gerçekten çok büyük bir devlet lideri. Çok yönlü bir devlet adamı. Bana arkadaşlarım, sen yıllardır yurtdışında yaşıyorsun. Türkiye koşullarını çok iyi biliyorsun. Büyük Önder’i tarafsız bir dille anlatabilirsin, dediklerinde ikna oldum. İlk senaryoyu 7 ay evden çıkmadan yazdım. Ama sonradan eksiklikler olduğunu fark ettim. Tam 2 yıldır, bu projenin üzerinde çalışıyorum’dedi.
Peter Ustinov ile birlikte çektiği İnce Memed(Memed My Hawk) filminin, Londra’daki Kraliyet Galası Unisef yararına verilirken bir çok aristokrat ve film eleştirmeninden tam puan alan Fuad Kavur, yapımcı Branko Lustig ile Yugoslavya’da tanıştığını anlattı. Merhum yönetmen Ömer Kavur’un amcasının oğlu olan Fuad Kavur, Branko Lustig’e, İnce Memed filminde bir de rol vermişti. İkili, sonraki yıllarda arkadaşlıklarını sürdürürken, yolları Atatürk filmi için tekrar kesişti.
Hayata geçirilen Atatürk filmleriyle ilgili yorum yapmaktan kaçınan yönetmen Fuad Kavur, ‘ Amacımız kimseyi eleştirmek değil. Ben, yıllardır İngiltere’de yaşıyorum. Hollywood’da çok yakın arkadaşlarım var. Bizim yapacağımız Atatürk filmi, uluslararası boyutda bir film olacak. Tabi, bunun için devletden destek de bekliyoruz’dedi.
/_np/0275/9530275.jpgKavur ve Branko Lustig, yapımcı olarak kontratlarını Hollywood’da imzaladıktan sonra yaz aylarında Zagrep’te buluşup, oradan Macaristan’a geçtiler. Bundan sonrasını yönetmenin ağzından dinleyelim:
-Atatürk filmini Macaristan’da çekmeye karar verdiniz. Hem de yanınıza Oscar’a doymayan ünlü yapımcı Branko Lustig’i de alarak. Neden Macaristan?
-Macarlar yabancı filmleri Macaristan’a getirmek için yüzde 30 sübvansiyon veriyorlar. Ayrıca teknik bakımdan son derece ileri imkanları var. Evita filmi tamamiyle orada çekilmişti. Bu nedenle, çekim olarak Macaristan’a karar kıldık. Ama, Türkiye’de ve başka yerlerde de çekimlerin yapılacağı sahneler olacak.
-Atatürk’ü oynaması için Daniel Craig’e teklif gittiği de konuşulmuştu. Hatta ben de kendisiyle James Bond serisinin sonuncusu olan Quantum of Solace filmi için röpörtaj yaptığımda, ‘ Atatürk’e ve yaptıklarına çok saygı duyuyorum’ demişti. Hala, bu teklif gündemde mi?
-Biliyorsunuz, Hollywood’da bir aktörün bir rolü kabul etmesi çeşitli aşamalardan geçiyor. İmza atılmadan konuşmak yanlış olur. Zaten o dönem, elimizdeki senaryo da yeterli değildi. Ama, 2 yıldır senaryo üzerinde çalışıyoruz. Senaryo, sinemada en önemli unsurdur. Son derece iyi bir senaryo hazır olmadan Atatürk gibi bir konu film olamaz. Bu nedenle, senaryonun üzerinde iki yıldır beraber çalıştığım bir başka isim var. Atatürk senaryosu ikimize ait.
Atatürk filminin senaryosunu sizinle yazan diğer yazar kim?
-Ünlü yazar Frederick Raphael. O da Oscar kazanmış biri. Stanley Kubrick’in unutulmaz filmi, ‘ Eyes Wide Shut’ın yazarıdır kendisi. Frederick ile beraber ciddi bir senaryo yazdık. Üzerinde çok çalışılmış bir senaryo.
Peki, sizin çekeceğiniz Atatürk filminin özü itibariyle nasıl bir teması olacak?
-Senaryonun ana teması laiklik olacak. Laiklik, ‘ Din ile devlet idaresinin ayrılması’ fikridir. Senaryo bu fikrin Atatürk ile Kurtuluş Savaşı’na katılmış en yakın arkadaşı ile arasının nasıl açılmasına sebep olduğunu anlatıyor.
Türkiye’nin ve hatta dünyanın bugünkü problemini ele almayan bir Atatürk senaryosu, sinemasevere ilginç gelmez, sadece kuru bir tarih dersi olur. Sinemaseverlerin merak ettiği bir senaryoda içinde insan dramı olan bir hikayedir.
İngiltere’de yaşayan Türk yönetmen Fuad Kavur, 2 yıldır üzerinde çalıştığı ‘Atatürk’ filmi için, iki Oscar ödüllü Yugoslav asıllı ünlü yapımcı Branko Lustig ile anlaştı. Schindler’s List ve Gladiator filmleriyle ‘En İyi Film’ dalında Oscar alan ve Hollywood’un ödüle doymayan yapımcısı olarak tanınan Branko Lustig(77) ile Atatürk filmini çekmeye karar veren Kavur, çekimlere 2011 yılının yaz aylarında Macaristan’da başlanacağını söyledi.
Hannibal, American Ganster, Kingdom of Heaven gibi unutulmaz filmlere de imza atan Branco Lustig ile Atatürk filmi için imza atıp, el sıkışan Türk yönetmen, ‘Ben buna kader diyorum’dedi.
Fuad Kavur, Branco Lustig ile çalışmaktan onur duyduğunu söylerken, ünlü yapımcının tüm zamanını Atatürk filmine verdiğini itiraf etti. ‘Branco, beraber yapacağımız Atatürk filmini ikinci bir Schindler’s List olarak görüyor’ diyen Kavur, çok heyecanlandığı işbirliği için şunları söyledi: ‘Branko Lustig’i, Memed’in çekimlerinde tanıdım. Çok ciddi ve işini çok iyi bilen bir prodüktör. Branko, Aushwitchz’den canlı çıkmayı başarmış birisi. Bu yüzden, fazla tartışmaya gerek yok!!! Bizim çekimlerimiz sırasında 5 günlük hava şartlarının kötüleşmesine rağmen çekimler durdurulsa da 10 haftalık çekim süresini, bir gün önce bitirdi.
Yugoslavya’nın parçalanmasının ardından, NewYork’a gitti. Yapımcılığını yaptığı filmler iki Oscar aldı. Yaptığı filmlerin tümü oldukça başarılı filmler. Komünist bir rejimden çıkmasına rağmen, her alanda çok başarılı olan bir isim. Şimdi de tüm zamanını Atatürk projesine veriyor. Beraber yapacağımız filmi ikinci bir ‘ Schindler List’ olarak görüyor, bir çok jenerasyonun geri dönüp izleyebileceği bir film yapmak istiyor.
Dünyaca ünlü yönetmen Sir Peter Ustinov’a ait Peter Ustinov Productions adlı film yapım şirketinin yıllarca yöneticiliğini yapan Fuad Kavur, bir çok filmin yönetmenliğini de yaptı. Yakın ilişki içinde olduğu İngiliz ve Amerikalı yapımcı arkadaşlarının ısrarıyla ve Atatürk’e olan büyük sevgisiyle böyle bir projeye imza atan Fuad Kavur, ‘ Atatürk’le ilgili bazı projeler hayata geçirildi. Ancak, biz Atatürk’ü uluslararası arenada ilgi çekecek farklı bir senaryoyla tanıtmak istedik. Atatürk gerçekten çok büyük bir devlet lideri. Çok yönlü bir devlet adamı. Bana arkadaşlarım, sen yıllardır yurtdışında yaşıyorsun. Türkiye koşullarını çok iyi biliyorsun. Büyük Önder’i tarafsız bir dille anlatabilirsin, dediklerinde ikna oldum. İlk senaryoyu 7 ay evden çıkmadan yazdım. Ama sonradan eksiklikler olduğunu fark ettim. Tam 2 yıldır, bu projenin üzerinde çalışıyorum’dedi.
Peter Ustinov ile birlikte çektiği İnce Memed(Memed My Hawk) filminin, Londra’daki Kraliyet Galası Unisef yararına verilirken bir çok aristokrat ve film eleştirmeninden tam puan alan Fuad Kavur, yapımcı Branko Lustig ile Yugoslavya’da tanıştığını anlattı. Merhum yönetmen Ömer Kavur’un amcasının oğlu olan Fuad Kavur, Branko Lustig’e, İnce Memed filminde bir de rol vermişti. İkili, sonraki yıllarda arkadaşlıklarını sürdürürken, yolları Atatürk filmi için tekrar kesişti.
Hayata geçirilen Atatürk filmleriyle ilgili yorum yapmaktan kaçınan yönetmen Fuad Kavur, ‘ Amacımız kimseyi eleştirmek değil. Ben, yıllardır İngiltere’de yaşıyorum. Hollywood’da çok yakın arkadaşlarım var. Bizim yapacağımız Atatürk filmi, uluslararası boyutda bir film olacak. Tabi, bunun için devletden destek de bekliyoruz’dedi.
/_np/0275/9530275.jpgKavur ve Branko Lustig, yapımcı olarak kontratlarını Hollywood’da imzaladıktan sonra yaz aylarında Zagrep’te buluşup, oradan Macaristan’a geçtiler. Bundan sonrasını yönetmenin ağzından dinleyelim:
-Atatürk filmini Macaristan’da çekmeye karar verdiniz. Hem de yanınıza Oscar’a doymayan ünlü yapımcı Branko Lustig’i de alarak. Neden Macaristan?
-Macarlar yabancı filmleri Macaristan’a getirmek için yüzde 30 sübvansiyon veriyorlar. Ayrıca teknik bakımdan son derece ileri imkanları var. Evita filmi tamamiyle orada çekilmişti. Bu nedenle, çekim olarak Macaristan’a karar kıldık. Ama, Türkiye’de ve başka yerlerde de çekimlerin yapılacağı sahneler olacak.
-Atatürk’ü oynaması için Daniel Craig’e teklif gittiği de konuşulmuştu. Hatta ben de kendisiyle James Bond serisinin sonuncusu olan Quantum of Solace filmi için röpörtaj yaptığımda, ‘ Atatürk’e ve yaptıklarına çok saygı duyuyorum’ demişti. Hala, bu teklif gündemde mi?
-Biliyorsunuz, Hollywood’da bir aktörün bir rolü kabul etmesi çeşitli aşamalardan geçiyor. İmza atılmadan konuşmak yanlış olur. Zaten o dönem, elimizdeki senaryo da yeterli değildi. Ama, 2 yıldır senaryo üzerinde çalışıyoruz. Senaryo, sinemada en önemli unsurdur. Son derece iyi bir senaryo hazır olmadan Atatürk gibi bir konu film olamaz. Bu nedenle, senaryonun üzerinde iki yıldır beraber çalıştığım bir başka isim var. Atatürk senaryosu ikimize ait.
Atatürk filminin senaryosunu sizinle yazan diğer yazar kim?
-Ünlü yazar Frederick Raphael. O da Oscar kazanmış biri. Stanley Kubrick’in unutulmaz filmi, ‘ Eyes Wide Shut’ın yazarıdır kendisi. Frederick ile beraber ciddi bir senaryo yazdık. Üzerinde çok çalışılmış bir senaryo.
Peki, sizin çekeceğiniz Atatürk filminin özü itibariyle nasıl bir teması olacak?
-Senaryonun ana teması laiklik olacak. Laiklik, ‘ Din ile devlet idaresinin ayrılması’ fikridir. Senaryo bu fikrin Atatürk ile Kurtuluş Savaşı’na katılmış en yakın arkadaşı ile arasının nasıl açılmasına sebep olduğunu anlatıyor.
Türkiye’nin ve hatta dünyanın bugünkü problemini ele almayan bir Atatürk senaryosu, sinemasevere ilginç gelmez, sadece kuru bir tarih dersi olur. Sinemaseverlerin merak ettiği bir senaryoda içinde insan dramı olan bir hikayedir.
Ayşegül EKİNCİ/LONDRA
