Başbağlar Katliamı (Sivas'takiler "CAN" da Başbağlar' dakiler patlıcan mı?)

  • Konbuyu başlatan Kutay Alp
  • Başlangıç tarihi
K

Kutay Alp

Guest
KATLİAM NASIL GERÇEKLEŞTİ?

Akşam namaz vaktidir. Hoca güzel sesiyle ezan okumakta, köyün erkeklerinin bir bö­lümü cami avlusunda abdest alırken, bir bölümü de abdestlerini evlerinde almış, camiye doğru hareket etmekte. Köy sessiz; Her günkinden daha sessiz.Hocanın okuduğu ezan sesi bir anda kesiliyor. Köyde bir panik yaşanıyor ve hocanın sesi duyulmuyor artık. Az önceki duygusallık, bir anda, acıya ve çocukların ve kadınların bağırışmalarına bırakıyor yerini.5 Temmuz 1993, Saat 20.30. Köyün etrafında ve içinde yüz ci­varında gözü dönmüş cani

HOCANIN SESİ DUYULMUYOR
Saat 20.30 sıralarında hoca elinde mikrofon, ezan okuyor. Hoca, arkasından gelenleri görmüyor. Ezan daha bitmeden hocanın ensesine bir tokat iniyor. Hoca arkasını dönünce, eli silahlı militanları görüyor. Ezan yarım kalmasın diye “Bırakın eza­nı tamamlayayım” dese de, dinletemiyor. Yaka paça sürükleniyor. Aynı anda camide mevcut bulunan cemaat de dışarı çıkarılıyor.

CAMİDE BULUNMAYAN ERKEKLER TESPİT EDİLİYOR
Caminin içinde olmayan köyün erkekleri tespit ediliyor. “Falan fi­lanı getirin” diye emirler yağıyor. Eşkiyalar aradıkları insanları ismen biliyorlar. Sıradan bir baskın değil bu. Militanlar, evlere dağılıyor, kadın, erkek, çocuk hepsini dışarı çıkarıyorlar. Zaten Adil Hocanın okuduğu akşam ezanının birden bire yarıda kesilmesine köy hal­kı bir anlam verememiştir. Köyün içinde bulunan militanlar, kısa süre­de köyde bulunan tüm insanları bir araya topluyorlar.

OLAYI YAŞAYANLAR ANLATIYOR

Katliamı yaşayanlardan E.A gördüklerini şöyle anlatıyor;”Akşam namazına duracaktık ki torunum geldi. Anarşistlerin kö­yü bastığını söyledi. Ben de hemen kapıyı kapattım. Kapıyı kapatır­ken, beni gördüler. Gelip kapıyı açmamı istediler. Ama ben kapıyı aç­madım. Döndü gittiler. Biz namazımızı kılıp dua etmeye başladık. Pencereden baktım ki komşunun kapısını kırıp evdeki erkeği dı­şarı çıkardılar. Bir adamı başına diktiler. Tüfeği dayadılar ve bekleme­ye başladılar. Birkaç kişi geldi, bizim kapıyı kırıp içeri girdiler ve evde erkek olup olmadığını sordular. Erkeklerin evde olmadığını söyleyin­ce, evin içine girdiler. O sırada yanımda bulunan parayı onlara doğru uzattım, belki parayı alır da bir şey yapmadan çekip giderler diye. Pa­rayı aldılar, tüfeğin ucuyla beni, gelinimi, torunumu iterek dışarı çık­mamızı istediler. Çıkarken geri döndüm ki odaya bomba koyuyorlar. Dışarı çıktıktan sonra evi ateşe verdiler. Beni götürürlerken itti ve kaktılar. Hasta ve yaşlı olduğumu söyledimse de beni sürüklediler. Kadınların toplandığı yere götürdüler. Etrafımıza bomba koydular. Bir taraftan evleri ve arabaları yaktılar. İçlerinde bayan olan terö­rist ziynet eşyalarımı istedi. Olmadığını söyleyince “Siz İstanbul Karagümrük’ten geliyorsunuz, sizin altınınız olmaz mı ? ” dedi.

KATLİAMI GERÇEKLEŞTİRENLER KÖYÜ İYİ BİLİYORLARDI


Baskın sıradan bir baskın değil. Sanki katliamı gerçekleştiren­ler daha önce köye birkaç defa gelmişler. Öyle ki köyün tüm mahalle­lerini ve köyde yaşayanları biliyor, ne tesadüf ki İstanbul’dan köye ta­til için gelen misafirlerin bile bulundukları evler tespit edilebiliyor. Ve siz İstanbul Karagümrükten geldiniz ifadesini kullanabiliyorlar. Köyde bulunan kadınlardan F.P. yaşadıklarını ağlayarak şöyle anlatıyor;”Militanlar, kapının önünden ismen çağırıyorlardı köyün insan­larını. Selim Pato, sen gel dediler. Görümcemin oğluna, Recep sen de gel, dediler. Doğru camiye dediler. Ben içeride pencerenin önünde oturmuş dinliyordum. Birkaç militan sokaklara dizildi. A.C’yi çağırdı.Bu adam yanımızdaki ilçenin köyünde oturuyordu. Bizde tırpan yapı­yordu. Onu görünce hayrete düştüm. Daha sonradan biz kadın ve ço­cukları da topladılar. Derenin yanında toplandık. Başımıza bir kız, bir erkek militan koydular. Erkekleri de öbür tarafa topladılar.”Kanlı bir katliama Başbağlar köyü sahne oluyordu artık. Bu dağ köyünde yaşayan insanlar, üstelik çoğu da yaşlı, suçsuz, günahsız olmalarına rağmen, hain kurşunlara hedef oluyorlardı. Artık köyde ya­nan evlerin ateşi ve kurşun sesleri duyuluyordu. Köy sakinlerinden G.D. “Biz kadınları topladıkları yerde havaya uçuracaklarmış, Allah kurtardı bizi, dereye topladıklarında yanımıza bir şey koydular. Biz tel­siz var sanıyoruz. Ne konuştuğumuzu dinlemek için telsiz koydular sanıyoruz. Aramızda sessiz sessiz konuşuyoruz. Meğer bombaymış. Dereden çıkmışız, bomba patlamış.” Köyün erkekleri öte tarafta kurşuna dizilirken, kadınlar ve çocuklar dere kenarında, yanlarına konan bombadan habersiz, militanlar köyü terk ettikten sonra dere­den ayrılıyorlar. Ayrılmasalar, köydeki erkeklerin akıbetine kadın ve çocuklar da uğrayacaktı. Militanlar, sloganlar atarak kanlı eylemlerini gerçekleştirdiler. Kadınların ve çocukların ağlaşmaları ve köyün ta­mamen yanması onlara adeta büyük bir zevk veriyordu

Başbağlar katliamı
 

Benimde şiddetle lanetlediğim ve kınadığım Saivas katliamın intikamını almak amacıyla Sivas olayından sadece 3 gün sonra Başbağlar Köyünü yüze yakın cani basmış 1.5 saat propagan dayaptıktan sonra ve sivas olaylarının intikamı için geldiklerini söyleyerek, tüm erkekler kurşuna dizilmişlerdir. Daha sonra köy ateşe verilmiş ve 214 ev, köy okulu, köy camii ve halkevi yakılmıştır.

Erkekler köydeki kavaklık alana götürülmüş ve orada öldürülmüştür. Ölenlerin yirmi dokuzu ateşli silahla vurulmak suretiyle dördü de yanarak hayatını kaybetmiştir.Yanarak hayatını kaybedenler evlerinde saklanan ve baskın sırasında bulunamayan kadın ve çocuklardır.

Ama yıllardır Sivas olyalarını bahane ederek muhafazakar insanlara saldıranlar bir gün bile olsun Başbağlar da intikam için katledilen bu insanları ağzına almadı.

Kimse de çıkıp ‘’Sivas Olayları nasıl kanayan yaramızsa Başbağlar Katliamı da bizim acımızdır’’ demedi…Diyemedi !!!
 
geç bunları, önce kendine batır çuvaldızını sonra başkasına batırmayı denersin.milliyetçi ve halkçı olan partileri kendi partinle karıştırma bu hayalde yaşama, öyle ufak hesapların adamı sizsiniz.memleketi bırak dünyada ki bütün zulümlere karşı olan partilere çamur atma.istiklalde ve ülkenin çeşitli yerlerinde yapılan yürüyüşlerde ve anma törenlerinde göremediğimiz tek zihniyetsiniz..çamur atmak bizim dinimizde büyük günahtır, büyüklerinin haberi olmadığı için öğretmemişler bari ben söyleyeyim.
 
Sivas ta yanarak ölen 37 can insandır insan peki Sivas'ın intikamı için Başbağlar Köyün de katledilen kişilerin "can"ları can değil mi. Onlara insan gözüyle bakmıyorsak , bu ikiyüzlülükten başka bir şey değildir
 
geç bunları, önce kendine batır çuvaldızını sonra başkasına batırmayı denersin.milliyetçi ve halkçı olan partileri kendi partinle karıştırma bu hayalde yaşama, öyle ufak hesapların adamı sizsiniz.memleketi bırak dünyada ki bütün zulümlere karşı olan partilere çamur atma.istiklalde ve ülkenin çeşitli yerlerinde yapılan yürüyüşlerde ve anma törenlerinde göremediğimiz tek zihniyetsiniz..çamur atmak bizim dinimizde büyük günahtır, büyüklerinin haberi olmadığı için öğretmemişler bari ben söyleyeyim.

Şu yazdıklarının konu ile uzaktan takından alakası yok.Konu ile ilgisiz bir kaç cümle yazın deseler senin bu yazdıkların birinci seçilir.

Sen Başbağlar katliamı için ne diyorsun açık ve net olarak eveleyip gevelemeden söyle
 
Geri
Üst