- Katılım
- 12 Haz 2025
- Mesajlar
- 108
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 16
95 yaşında yaşlı bir adam doğumhanenin kapısında beklemektedir.
Doğumhaneden çıkan doktor, yaşlı adama şöyle bir bakındıktan sonra sorar :
─ İçeride doğum yapan bayanın yakını mısınız ?
Yaşlı adam cevap verir :
─ Evet, eşiyim ben onun.
Doktor şaşkınlıkla tekrar sorar :
─ Ama bayan 35 yaşında !
─ Emin misiniz eşi olduğunuza ?
Yaşlı adam cevap verir :
─ Tamam işte, eşiyim ben.
─ Neden şaşırdınız ?
─ Ben baba olamaz mıyım yani ?
Yaşlı adamın sinirlendiğini gören doktor, ona sakin bir şekilde cevap verir :
─ Yoo, aklıma birden dedem geldi de.
Yaşlı adam sorar :
─ Ne olmuş dedenize ?
Doktor cevap verir :
─ Kendisi avlanmayı çok severdi.
─ Sürekli ava çıkardı.
─ Fakat yaşlanınca artık zorlanmaya başladı.
─ Bir gün ava çıkacakken kendisini aman yapma dedeciğim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye uyardık.
─ Kendisi bizi dinlemedi, ısrar etti ve hazırlandı.
─ Ee, tabii yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline.
─ Ben de kendisiyle birlikte gittim avlanmaya.
─ Ormanda epeyce bir yol yürüdükten sonra bir geyik gördük.
─ Dedim ya, dedem yaşlı.
─ Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti.
─ Geyik o anda vurulup yere düştü.
Bunu duyan yaşlı adam, doktorun lafını keserek itiraz eder :
─ Olur mu hiç öyle şey !
─ Başkası vurmuştur onu !
Doktor gülümseyerek yaşlı adama şöyle der :
─ Ben de onu demeye çalışıyorum işte.
─ Başkası vurmuştur.
Doğumhaneden çıkan doktor, yaşlı adama şöyle bir bakındıktan sonra sorar :
─ İçeride doğum yapan bayanın yakını mısınız ?
Yaşlı adam cevap verir :
─ Evet, eşiyim ben onun.
Doktor şaşkınlıkla tekrar sorar :
─ Ama bayan 35 yaşında !
─ Emin misiniz eşi olduğunuza ?
Yaşlı adam cevap verir :
─ Tamam işte, eşiyim ben.
─ Neden şaşırdınız ?
─ Ben baba olamaz mıyım yani ?
Yaşlı adamın sinirlendiğini gören doktor, ona sakin bir şekilde cevap verir :
─ Yoo, aklıma birden dedem geldi de.
Yaşlı adam sorar :
─ Ne olmuş dedenize ?
Doktor cevap verir :
─ Kendisi avlanmayı çok severdi.
─ Sürekli ava çıkardı.
─ Fakat yaşlanınca artık zorlanmaya başladı.
─ Bir gün ava çıkacakken kendisini aman yapma dedeciğim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye uyardık.
─ Kendisi bizi dinlemedi, ısrar etti ve hazırlandı.
─ Ee, tabii yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline.
─ Ben de kendisiyle birlikte gittim avlanmaya.
─ Ormanda epeyce bir yol yürüdükten sonra bir geyik gördük.
─ Dedim ya, dedem yaşlı.
─ Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti.
─ Geyik o anda vurulup yere düştü.
Bunu duyan yaşlı adam, doktorun lafını keserek itiraz eder :
─ Olur mu hiç öyle şey !
─ Başkası vurmuştur onu !
Doktor gülümseyerek yaşlı adama şöyle der :
─ Ben de onu demeye çalışıyorum işte.
─ Başkası vurmuştur.