yeozkara
New member
- Katılım
- 6 Mar 2006
- Mesajlar
- 248
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Adana'da bir vatandaş, AK Parti'nin kapatılması için iddianame hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya hakkında şikayette bulundu.
Adana'da bir vatandaş, AK Parti'nin kapatılması için iddianame hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın "Görevini kötüye kullandığını" ileri sürerek, Adalet Bakanlığı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na başvurdu.
Sucuzade Mahallesi'nde esnaflık yapan Yusuf Coşkun (48), şikayet dilekçesini postayla HSYK'ye gönderdi.
Coşkun, başsavcının şahsi kin ve Müslümanlara düşmanlık besleyerek, yasaları bilmeden, okumadan veya kasten Ak Parti hakkında dava açarak, devlete, demokrasiye ve Türk milletine hakaret ettiğini savundu.
Başsavcının iddianamesinde "Laiklik ilkesinin zedelenip, 'odak' haline getirildiği ve cumhurbaşkanı hakkında siyaset yasağı" istendiğini hatırlatan Coşkun, Anayasa değişikliğinin, kanunlara uygun olarak 441 oyla TBMM tarafından yasama yetkisi kullanılarak yapıldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı'nın Anayasa'nın ilgili maddeleri doğrultusunda seçildiğini ve sadece "vatana ihanetten" yargılandığını hatIrlatan Coşkun, dilekçesinde, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ya bu maddeleri bilmiyor, ya da bir kastı var. Kapatma davası usule ve hukuka uygun olarak yapılmamış, sadece 'şov yapma', 'isim, nam' bırakma adına yapılmıştır. En önemlisi davanın Türk milletine ne kadar zarar verebildiği hesaplanmamıştır. Bu gerekçelerle başsavcıdan şikayetçiyim." dedi.
40 yıldır okuduğu Anayasa'nın 144. maddesi kapsamında Abdurrahman Yalçınkaya'dan davacı olduğunu bildiren Coşkun, ülkenen ne zaman darbelerden, muhtıralardan kurtulacağını sordu.
Aldığı oy oranı ne olursa olsun Ak Parti'nin kapatılıp kapatılmamasının çok önemli olmadığına işaret eden Coşkun, şunları söyledi: "Bu yük ülkeyi 30 sene geriye götürür. Bugün balıkçısından, kuyumcusuna ve diğer esnafına herkes oturmuş, kara kara düşünüyor. Ben en domakratik hakkımı kullanarak, böyle bir gerişimde bulundum. Bu eylemde bulunmasam, bu tür savcılar bütün partileri kapatır, bu kez askeri rejimler ortaya çıkar. Ben 1960 doğumluyum. Askeri muhtıra ve ihtilallerle büyüdük. Ben 48 yaşına geldim, demokrasiyi ne zaman göreceğiz."
CİHAN
Adana'da bir vatandaş, AK Parti'nin kapatılması için iddianame hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın "Görevini kötüye kullandığını" ileri sürerek, Adalet Bakanlığı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na başvurdu.
Sucuzade Mahallesi'nde esnaflık yapan Yusuf Coşkun (48), şikayet dilekçesini postayla HSYK'ye gönderdi.
Coşkun, başsavcının şahsi kin ve Müslümanlara düşmanlık besleyerek, yasaları bilmeden, okumadan veya kasten Ak Parti hakkında dava açarak, devlete, demokrasiye ve Türk milletine hakaret ettiğini savundu.
Başsavcının iddianamesinde "Laiklik ilkesinin zedelenip, 'odak' haline getirildiği ve cumhurbaşkanı hakkında siyaset yasağı" istendiğini hatırlatan Coşkun, Anayasa değişikliğinin, kanunlara uygun olarak 441 oyla TBMM tarafından yasama yetkisi kullanılarak yapıldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı'nın Anayasa'nın ilgili maddeleri doğrultusunda seçildiğini ve sadece "vatana ihanetten" yargılandığını hatIrlatan Coşkun, dilekçesinde, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ya bu maddeleri bilmiyor, ya da bir kastı var. Kapatma davası usule ve hukuka uygun olarak yapılmamış, sadece 'şov yapma', 'isim, nam' bırakma adına yapılmıştır. En önemlisi davanın Türk milletine ne kadar zarar verebildiği hesaplanmamıştır. Bu gerekçelerle başsavcıdan şikayetçiyim." dedi.
40 yıldır okuduğu Anayasa'nın 144. maddesi kapsamında Abdurrahman Yalçınkaya'dan davacı olduğunu bildiren Coşkun, ülkenen ne zaman darbelerden, muhtıralardan kurtulacağını sordu.
Aldığı oy oranı ne olursa olsun Ak Parti'nin kapatılıp kapatılmamasının çok önemli olmadığına işaret eden Coşkun, şunları söyledi: "Bu yük ülkeyi 30 sene geriye götürür. Bugün balıkçısından, kuyumcusuna ve diğer esnafına herkes oturmuş, kara kara düşünüyor. Ben en domakratik hakkımı kullanarak, böyle bir gerişimde bulundum. Bu eylemde bulunmasam, bu tür savcılar bütün partileri kapatır, bu kez askeri rejimler ortaya çıkar. Ben 1960 doğumluyum. Askeri muhtıra ve ihtilallerle büyüdük. Ben 48 yaşına geldim, demokrasiyi ne zaman göreceğiz."
CİHAN
