BBP: AB Politikası Fiyasko

türk ocağı

serdengeçti
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
1,813
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Taceddin Dergahı
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Şanverdi, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik sürecinin aldatmacadan ibaret bir fiyasko olduğunu söyledi.


AB’nin aldığı son kararla Türkiye ile AB arasında yürütülmekte olan müzakereler için "katılım müzakereleri" ifadesine yer verilmeyeceğinin açıklandığını anımsatan Şanverdi, “Peki uğruna anayasa da dahil birçok reform gerçekleştirilen AB ile katılım müzakereleri yapılmayacaksa neyin müzakereleri yapılacak?” dedi.

Türkiye’den gün aşırı tavizler isteyen, değişik dayatmalarda bulunan AB’nin istekleri anında yerine getirilirken karşılığında hiçbir şey alınmadığını kaydeden Şanverdi, “Bunun cevabını 17 Aralık 2004 tarihini Kızılay meydanında bayram havasıyla kutlayan Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan vermelidirler.

AKP ve Başbakan Tayyip Erdoğan her fırsatta Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'i suçlasalar da olayın aslı öyle değildir. Türkiye’nin geldiği nokta Abdullah Gül ve Tayyip Erdogan’ın birlikte 17 Aralık 2004 tarihinde verdikleri tavizlerin doğal sonucudur” diye konuştu.

Şanverdi, şunları kaydetti: “Türkiye’yi Brüksel’de temsil eden Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan, o gün Kıbrıs, Gümrük Birliği, limanlar ve azınlık hakları gibi yerine getiremeyecekleri vaatlerde bulunmuşlardı. Aynı metinde müzakerelerin amacının ‘tam üyelik’ olduğuna ilişkin bir taahhütte de bulunulmuyor. Bu durumda AKP hükümeti neyin politikasını yaptıklarını, AB ile nasıl bir ilişki geliştirdiklerini izah etmelidirler. Anlaşılan o ki AB, Türkiye ile ilişkilerini bozmadan daha fazla taviz koparmak için çalışıyor. Bunu da Türkiye’yi rencide edici bir şekilde sürdürüyor. Eşikte bekletilen uşak muamelesi Türkiye’ye yakışmamaktadır. Türkiye buna layık değildir. Bu işin olumlu hiçbir tarafı yoktur. AB, 17 Aralık 2004 tarihinde Türkiye ile beraber Hırvatistan ile de müzakereleri 2005 sonbaharında başlatma kararı almıştı. Bugün gelinen noktada Hırvatistan tam üye olmak için kapatılması gereken 35 başlıktan 14'ünü açıp 2'sini kapatmış durumda. Bu sayı 2007 sonunda 16'ya çıkacak. Hırvatistan’ın tam üyeliğin 2010 yılına yetişebileceğine kesin gözüyle bakılıyor. Türkiye ise bugüne dek yalnızca 1 başlık kapatabildi. Açık başlık sayısı yalnızca 4. AB’nin en hızlı savunucuları ve AKP dahi bu hızla gidildiği takdirde, tam üyelik müzakerelerinin ne zaman tamamlanabileceğini söyleyemiyorlar. Müzakereler tamamlanmadıkça da Türkiye’den taviz üstüne taviz istenecek.

Ankara - Brüksel ilişkileri artık yüz kızartıcı bir hal almıştır. Hükümet hatasından bir an önce dönerek gerekli adımları atmalıdır. Her şeyden önce AB’nin dayatmalarına dur denilmelidir. AB’nin bu tavrı patolojik bir haldir. Tarih de göstermiştir ki AB ile Türkiye arasında bir doku uyuşmazlığı vardır. Ankara artık AB’nin eşiğinde beklemekten vazgeçmeli, Türkiye’nin çıkarlarına, tarihine ve onuruna yakışan bir tavır almalıdır. BBP olarak, bir kez daha AB’ye hayır diyoruz. Türk Birliği’ne ve İslam Birliği’ne evet diyoruz. 60. hükümeti uyarıyoruz; Sarkozy kabusu ile AB hayal tünelinden artık çıkın. Kendi medeniyet kodlarınıza inin ve titreyin kendinize dönün.”
 
Geri
Üst