Cennete Mektup..

Kopuk Dadı

Moderatör
Moderatör
Katılım
18 Eyl 2006
Mesajlar
12,388
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Görelim Mevlam Neyler / Neylerse Güzel Eyler!
.

Alışıldıkların dışında hiçbir şey değişmedi bu şehirde. Güneşin saçları yine kıvır kıvır, yağmur yine hırçın ve geceler ayaz. Aylardan Mayıs. Vazgeçemediğin her şey yerli yerinde, bir tek sen yoksun. Hani şu benden vazgeçemeyen sen… Hani şu avuçlarımın vadisinde aynı şeyleri tekrar ederek el falı bakan ve bir kanarya edasıyla susmak nedir bilmeyen sen…

Sen… Yoksun…

Herkes, her şey burada, senin yanı başında. Midyeci İsmail, şarap içtiğimiz bank. Hatta yazdıkların bile duruyor hala. “Yakarım bu şehri”. Deli kız… Bu şehri yakamadın, dumana boğamadın gezdiğimiz kaldırımların ciğerlerini fakat gözlerime ne yağmurlar yağdırdın kalbimdeki yangınını söndürmek için; bilemezsin. Beni ateşe verdin ve gittin. Şimdi bilmediğim bir yerde, belki papatya yaprağında, belki ardıç kuşunun kanadında, belki gökkuşağının altında, ikimizin şarkısını söylüyorsun biliyorum. Akşamüzeri her meltem esişinde, kokunla süslenmiş notalar geliyor burnuma. Ne güzel kokuyorlar. Her nakarat sen gibi. Hani şu teni papatya kokan sen, hani şu “seni seviyorum” derken gözleri gülen sen, hani şu benden vazgeçemeyen sen gibi…

Alışıldıkların dışında hiçbir şey değişmedi bu şehirde. Herkes, her şey burada, senin yanı başında. Karanfil satan roman gülsüm teyze, bize durmadan tüküren yaramaz Dila, senin kahkahalarınla çınlayan hanımeli kokulu o güzel sokak ve yaz aylarının vazgeçilmez ev önü muhabbetçileri Nazmiye teyze ile arkadaşları. Evet tahmin ettiğin gibi yine muhabbetin mezesi çekirdek, konusu bizim gibi o sokağın müdavim aşıkları…

Gittin; değişmedim. Büyüdüm sadece. Saçlarımda yeni yeni beyazlar türemeye başladı; geçen zamanla ve yokluğunla kol kola. Nefesini özledim, gülüşünü özledim, gözlerime her tatlı bakışında ölüşümü özledim yıldızlar diyarının küçük kızı. Öldür beni…

Şimdi yırtık bir yelkenle yol almaya çalışıyorum ömür deryasında. Yolun sonunda sen varsın biliyorum. Hani şu saçları kömür karası olan sen, hani şu gözleri çamur çamur, kirpikleri kaşlarına değecek gibi olan, benden vazgeçemeyen sen… Üşüdüğümde ellerimi nefesinle ısıtan sen…

Yoksun işte… Gücüm yetmiyor yokluğuna, yok olmak istiyorum…

Alışıldıkların dışında hiçbir şey değişmedi bu şehirde. İnsanlar yine telaşlı, serçeler yine aç, ben bu hengâmenin ortasında yine sensiz. Ruhum bedenime dar geliyor artık. Gün başlıyor ve bitiyor. Kimse aldırmıyor. Sen rahat uyu, mühürlü gözlerin acıyarak bakmasın bana sensizim diye.

Seninleyim, seninim, sendeyim. Herkes, her şey burada, senin yanı başında. Bende…


Alıntı​
 
:( Yüreğine sağlık cnm..
 
Geri
Üst