CHP'nin dinleme iddiaları, her seferinde fiyasko ile sonuçlanıyor

ISHYnum846

New member
Katılım
18 Eki 2005
Mesajlar
3,284
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
karşıt odak

CHP'nin dinleme iddiaları, her seferinde fiyasko ile sonuçlanıyor

chp-edirne.jpg


Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi, televizyonunun sık sık arıza yapmasından şüphelenerek noter çağırmış ve cihazın içini açtırmıştı. Arama sırasında CHP yöneticileri de hazır bulunmuştu.


CHP, sık sık 'dinleme' iddialarıyla gündeme geliyor. Fakat genellikle bu iddialar fiyaskoyla sonuçlanıyor. Son olarak Edirne Belediye Başkanı'nın ortaya attığı iddia, daha önceki benzer açıklamaları hatırlattı. Bunlar arasında en ünlüsü Önder Sav'ın başına gelenler. Telefonunu açık unuttuğu için konuşmaları sızan Sav, karikatürlere bile konu olmuştu. Genel merkezde bulunan 'böcek'lerin de üzeri örtülmüş, Çankaya Belediyesi'ndeki iç hesaplaşmadansa 'yamyamlar' çıkmıştı.



CHP bir kez daha 'dinlenme' iddiaları ile gündemde. Bu seferki iddianın sahibi, bir süre önce yolsuzluk iddialarıyla yargılanan partili Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi. Yaz aylarında makam odasına aldığı LCD televizyonun sık sık arızalanması üzerine şüphelendiğini söyleyen Sedefçi, Ankara'dan parti yöneticilerini de davet ederek noter huzurunda televizyonu açtırmıştı. Televizyondan gizli kamera ve dinleme cihazı çıktığı öne sürülmüştü. Hemen ardından Genel Sayman ve Parti Sözcüsü Mustafa Özyürek, "Örgütlerimize yönelik telekulak yaygınlaştı." iddiasında bulundu. Son yıllarda benzer iddiaları dillendiren CHP'liler, her seferinde zor durumda kaldı.

CHP'nin bugüne kadar ortaya koyduğu en önemli dinlenme iddiası, Genel Sekreter Önder Sav ile ilgili oldu. 2008 yılının Mayıs ayında Sav ile eski Bolu Valisi Ali Serindağ'ın CHP Genel Merkezi'nde yaptığı görüşme içeriğinin bir gazete haberine yansıması, parti yönetimi tarafından iktidara yönelik sert suçlamaları beraberinde getirdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Sav'ın odasının polis tarafından dinlendiğini ve gazeteye servis yapıldığını ileri sürdü. "Bu, çok vahim bir olaydır." diyen Baykal, olayı rejim meselesi haline getirdi. Ancak çok kısa sürede gerçek ortaya çıktı. Sav'ın konuşmalarının, açık bıraktığı cep telefonu aracılığıyla dinlendiği anlaşıldı. Türk Telekom, mahkeme ve bu konuda araştırma komisyonu kuran TBMM de aynı sonuca vardı.

Bu olayın ardından CHP yönetimi, parti genel merkezini dinlemeye karşı cihazlarla donattı. Buna rağmen Aralık 2008'de bir başka dinleme hadisesi patlak verdi. Bu kez genel merkezde 'böcek' olarak tabir edilen cihazlar bulundu. Fakat cihazların, CHP'de Ergenekon soruşturmasına destek veren Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu ve Mesut Değer'in odasından çıkması dikkat çekti. Parti yönetimi, böceklerle ilgili polise ve savcıya başvuru yapmaktan vazgeçti. Baykal, tavırlarını, "Polise güvenmiyoruz." diye açıkladı. İçişleri Bakanı Beşir Atalay ise bu sözlere, "CHP'nin sayın lideri, çıkacak sonuçtan rahatsızlık duymayacaksa, partisinde bulunan cihazların kimliğini ortaya çıkarma görevini gönül rahatlığı içerisinde teşkilatımızın ihtimamına terk edebilir." diye karşılık verdi. Savcılığa veya polise başvurulmamasını garipseyen Algan Hacaloğlu ise, "Bu olaya genel başkanımız el koydu ve herhangi bir suç duyurusunda bulunulmadı." diye konuştu.

Yaklaşık bir yıl önce de CHP'li Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci, benzer bir iddiada bulunmuştu. Evinin üst sokağında park halinde duran İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı zabıta aracının kendisini dinlediğini iddia eden Değirmenci, araca baskın yaptı. Fakat iddialar asılsız çıktı. Avcılar Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen araçta kameralar önünde arama yapılmış ve herhangi bir dinleme cihazı bulunamamıştı.

'İç' dinlemeden 'yamyamlar' çıkmıştı

CHP'deki bir başka dinleme vakası ise eski Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz'ın konuşma kayıtlarının medyaya sızmasıyla ortaya çıktı. Parti içi çekişmenin bir ürünü olarak dinlenildiği ortaya çıkan Eryılmaz, yaptığı telefon görüşmesinde Çankaya Belediye Meclisi'nin CHP'li üyelerine dağıttığı rüşvetleri itiraf etmiş ve üyeleri 'yamyamlar' olarak nitelemişti. Dinleme olayıyla ilgili bu kez AK Partili Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek suçlanmıştı. Ancak bu kez de dinlemelerin Eryılmaz'la çekişme içinde olan parti içindeki bazı isimler tarafından yapıldığı ortaya çıkmıştı.


 
Edirne Belediyesi'nde 2. dinleme cihazı

Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi'nin makam odasındaki televizyonda ses kartı, görüntü kartı, FM vericisi, görüntü ve ses aktarıcı komple sistem bulundu.

Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, TBMM Telekulak ve Bilgi Teknolojileri Komisyon Üyesi Tacidar Seyhan ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, makamına alınan yeni televizyonun, haziran ayında teklif alma yöntemiyle gerçekleştiğini söyledi.

Alınan bu televizyonun temmuz ayında getirildiğini ifade eden Sedefçi, yeni olan bu televizyonun sürekli arıza yapmasından şüphelendiğini, bu şüphesini CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş ile paylaştığını, bugün de televizyonun noter ve bilirkişi huzurunda açıldığını belirtti.

Sedefçi, açılan televizyonun içerisinden komple bir dinleme ve görüntü alma, aktarma sisteminin bulunduğunu gördüğünü ve bununla ilgili de Edirne Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduğunu bildirdi.

CHP Adana Milletvekili ve TBMM Telekulak ve Bilgi Teknolojileri Komisyon Üyesi Tacidar Seyhan da televizyonun içinden çıkan bu cihazın, ses kartı, görüntü kartı, FM vericisi, görüntü ve ses aktarıcı komple sistem olduğunu belirtti.

Sistemin son derece gelişmiş olduğunu ifade eden Seyhan, bununla uydu kanalı aracılığıyla görüntü ve seslerin dünyanın herhangi bir yerine depolanabileceğini kaydetti.

CHP'li Ateş: "Başbakan cevap versin"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş de yaptığı açıklamada Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir hukuk devleti olduğunu ifade etti. Hukuk devletinde geçerli olanın Anayasa, yasalar ve insan hak ve özgürlükler olduğunu bildiren Ateş, "Eğer hakim, bir kişinin dinlemesine karar verirse bu karar alınır, gerekli dinleme ortamı hazırlanır ve üç ay dinlenir. Eğer sonunda bir suç varsa gereği yapılır. Bir suç unsuru yoksa karar veren hakimin, 'biz sizi dinledik ama herhangi bir suç unsuruna rastlamadık ve biz demirbaş mallarımızı alıyoruz' deme olanağı vardır. Daha öncede böyle olmuştur" dedi.

Ateş, "7 aydır bu televizyon, hem ses alma, hem görüntü alma, belli bir merkeze yollama, özelliği olan bir sistemdir. Hükümet aylardır ülkeyi komplo teorilerle yatırıp kaldırmaktadır. Ama ortaya da bir somut belge koymamaktadır. Şimdi bu dinleme olayı, Emniyet müdürünün işi ise bu emri kimden almıştır? Buradaki görüntü ve ses, Edirne Emniyetinde mi yoksa, Ankara'da birtakım makamlarda, hatta ve hatta başbakanlığın odalarında, dehlizlerinde mi toplanmaktadır, yoksa komplo teorileri ürettikleri AKP'nin karargahlarında mı toplanmaktadır? Bu soruların cevapların Başbakan tarafından verilmesi lazım" diye konuştu.

CHP'li Ateş, "Bu AKP'nin hukuka saygısızlığını, AKP'nin insan hak ve özgürlüklerine saygısızlığını AKP'nin Türkiye'yi bir kaosa sürüklediğinin belgesi, kanıtıdır. Bu aletlerin yerleştirildiği televizyon dünya çapında bir markadır. Firmanın bir ticari itibarı var. Bu firmanın itibarıyla oynanmıştır. Bunun suçlusu firma mıdır, Başbakanlık makamı mıdır, İçişleri Bakanlığı makamı mıdır. Ankara'daki başbakan, başbakan yardımcısı, İçişleri Bakanı Türkiye'deki komplo teorilerine kılıf bulmak yerine bu somut olayın gerekçelerini kamuoyuna açıklamalıdır. Bunun peşini bırakmayacağız" dedi.

Daha önce de bulunmuştu

Edirne Belediyesi, Belediye Makine İkmal Bakım ve Onarım Birimi Şefi Ünal Kant'ın odasında 11 Aralık 2009 tarihinde, oda parfümü sıkan bir aletin içerisinde "dinleme cihazı" olduğu iddia edilen bir alet bulunmuş ve bu konu Edirne Belediyesi tarafından yargıya taşınmıştı.

Anteni ve üzerinde seri numarası olan cihazın bulunmasının ardından, Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğü yetkilileri, aletin demirbaşa kayıtlı olduğu gerekçesiyle belediyeden geri almıştı.

Edirne Belediyesi'nde 2. dinleme cihazı CNNTurk.com

Ne Hikmetse Yalan Dolan Diyorsunuz Hep'te Birşeyler Bulunuyor... Ve kanıtlanıyor Sizin Kanıtınız Nerde ????
 
Anteni ve üzerinde seri numarası olan cihazın bulunmasının ardından, Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğü yetkilileri, aletin demirbaşa kayıtlı olduğu gerekçesiyle belediyeden geri almıştı.


MG-eVİL arkadaşın* Edirne Belediyesi'nde 2. dinleme cihazı *konusundan alıntı yaptığım
satırlar her şeyi açıklıyor.
 
İlk yazı hiç ahlaklıca değil......Daha önce ne olmuşsa olmuş(ki hepsi haklıca yapılan çağrılardır ve hepsinde de chp haklıdır...ama neyse, hukuktan anlamayanlara hukuğu anlatmak boşa vakit geçirmektir....)şu anki olaya bakmak lazım ve bu bir SKANDALDIR.....

İŞTE TAM BU NOKTADA AKP YANDAŞLARI KONUYU ÇARPTIRMAK İÇİN BÖYLESİNE BÜYÜK BİR OLAYI GEÇMİŞLE ÇARPITMAYA ÇALIŞMAKTADIR...

Tekrar ediyorum, bu olay çok büyük bir olaydır ve öyle benim diyebilecek insanların yapabileceği bir iş değildir...YANİ BİR TEŞKİLAT İŞİDİR VE SIKI ARAŞTIRILMALIDIR....BAKALIM ALTINDAN TEŞKİLAT MI....ÖRGÜT MÜ....NE ÇIKAR...

ERGENEKON'UN DEHŞETİNDEN BAHSEDENLER BU OLAYI DA BİR DEĞERLENDİRSİNLER BAKALIM....
 
parti içi olay yakında çıkar merak etmeyin.her zamanki gibi...:p
 
Ya bırakın bu safsataları , bunlar basit seçim propagandaları suni gündem oluşturma çabalarıdır ,

Belki askeriye dinliyordum diyecem hani chp de yolsuz çok çıkıyor ama sanmıyorum onlar da artık bıktı ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar zaten Arınçta olduğu gibi...
 
heeee hemen olayı çözdün di mi....senin için hiç önemli değil GESTAPO yönetim veya yeraltı F tipi örgüt mörgüt....nası olsa bana dokunmazlar diyorsun....hadi bakalım....öyle olsun...iyi uykular....


bundan öncekiler de hep öyle çıktı gözümm :sneaky2: hatırla istersen ondan sonra alıntı yap :sneaky2:
 
bundan öncekiler de hep öyle çıktı gözümm :sneaky2: hatırla istersen ondan sonra alıntı yap :sneaky2:
Bak gözüm....biraz o ağzınıza çok doladığınız demokrasi lafından nasiplenin lütfen...Birisinin telefonu açık kaldıysa bile sahibinden habersiz dinlediklerini basına sızdırmak veya açıkça yazmak ne kadar dürüstçe bir davranış?Bu kalleşliktir...

İkincisi ise ne olursa olsun sokakta iki askeri suikast yapıcak diye ortalığı ayağa kaldıranlar, siyasi bir şahsın odasındaki televizyonun içinden dinleme ve gözetleme cihazı çıkmasını sence dikkate almamalı mıdır?Bunu mu söylüyorsun?Anlıyamadım....
 
shephard_9 burnunun dikine gitme gözüm parti içi olay yakınca cıkar... tekrar yazdım anlarsın diye...
 
Senin anlayışın da bu kadar....ben her ne olursa olsun araştırılmalıdır diyorum....GÖZÜM sen ise partiden martiden bahsediyorsun....Neyse hadi bak işine...


parti içerisinde baykalın ekibini eleştirenler ve tasviye etmek isteyenler var muhalafet genel başkan yardımcılarıve üst düzey yöneticilerin çıkışlarından rahatsızların işi...gözüm.

nokta:001_rolleyes:
 
parti içerisinde baykalın ekibini eleştirenler ve tasviye etmek isteyenler var muhalafet genel başkan yardımcılarıve üst düzey yöneticilerin çıkışlarından rahatsızların işi...gözüm.

nokta:001_rolleyes:

Bu ne zeka yaaa....Ama sana ait değildir eminim....olsa olsa Nazlı Ilıcak, Mehmet Altan, Yasemin Çongar veya Fettoş'un müridlerinden biridir....
ÜÇ NOKTA GÖZÜM....ANLADIN SEN ONU....
 
Geri
Üst