Vamp kadınların melek hemcinsleriyle mücadelesi sonunda melekler vamp olmaya yanaştı, vamplar hafiften tövbekar oldu.
Sonunda ortada buluşuldu.
Ama kadın - erkek ilişkilerinde ortalık yine süt liman olamadı.
Bu sefer erkekleri tartışma zamanıydı.
Öyle ya, bir tarafta ‘cool’ erkekler vardı. Diğer tarafta size kul köle erkekler…
Siz hangisini alırdınız?
Okunuşlarının neredeyse aynı olmasına aldırmayın. Cool erkek, ayaklarınıza kapanan erkek türünün tam zıttı. Bakışı duruşu, oturuşu Hollywood raconuna göre uyumlandırılmış, serin kanlı ağabeylerimiz bunlar. Gözleri üzerlerine toplamaya bayılırlar. Topluluk içinde sevgililerinin elini tutmazlar – nihayetinde hayran kitlesini kaybetmemek lazım. Mümkün olduğunca aşık olmazlar. Cool (!) erkeğin sizi yanında taşıması bile ayrıcalıktır, fazla güzel söz söyleyip yüz göz olmazlar. Jöleyi, parfümü, susmayan en son model cep telefonunu yanlarından ayırmazlar. İçtikleri içkiler, gittikleri mekanlar hiç değişmez. Bilindikleri yerlerde bulunmayı, tanınır olmayı severler.
Onlar birer pahalı markadır. Hayatınıza katmanız için sürekli uğraşmanız gerekir. Sonunda sabrınız sel olur taşar, “lanet olsun imajına da yakışıklılığına da” deyip çeker gidersiniz…
Bir de kul erkekler vardır. Başlıca görevleri ağızla kuş tutmaktır. İlk günlerde sevgili olmak için ideal görünen bu erkeklerin de foyası çabuk çıkar. Bu adamlar hangi sevgilileri olursa olsun farketmez, sürekli olarak kişiliksiz, paspas olma eğilimi gösterirler. Kendi düşünceleri, hayat yorumları olmamakla beraber profesyonel hayat da dahil olmak üzere hiçbir alanda bir pırıltıya sahip değillerdir. Bu yetersizlik duygusu onlarda sevgililerini her an kaybedebileceği hissini yarattığından sevgililerine yaranmak için ellerinden gelen çabayı gösterirler. Pervane olma durumları sinir bozucu, afagan bastırıcı, fenalık getirici düzeye eriştiğinde bu bağımlı hallerinden hiçbir kadın memnun olmaz.
Bu iki erkek modelini yerden yere vurduğuma göre alternatifi de var elbet.
Bendeniz orta yol önericisi derim ki, hem kendini bilenini, hem içten sevenini taşıyın kalbinize. Mutluluk için ne vitrin süsü ne köle gerek.
Anti-bilimsel hayat araştırmalarımız gösteriyor ki, cool duranından da kul olanından da uzak durulmalı. Ne bir erkeğe aksesuar olmak, ne yanındaki adamı aksesuar niyetine taşımak mutlu etmez kadının akıllısını.
Güzel söyledin de kalmadı artık böylesi derseniz, “haydi canım oradan” derim ben de size.
Birazcık umut!
Çıkmayan candan ümit kesilmez çünkü.
P.S.diyorum ama bana da hiç ortası denk gelmes ki
ya cool ya kul oluyo hep
Sonunda ortada buluşuldu.
Ama kadın - erkek ilişkilerinde ortalık yine süt liman olamadı.
Bu sefer erkekleri tartışma zamanıydı.
Öyle ya, bir tarafta ‘cool’ erkekler vardı. Diğer tarafta size kul köle erkekler…
Siz hangisini alırdınız?
Okunuşlarının neredeyse aynı olmasına aldırmayın. Cool erkek, ayaklarınıza kapanan erkek türünün tam zıttı. Bakışı duruşu, oturuşu Hollywood raconuna göre uyumlandırılmış, serin kanlı ağabeylerimiz bunlar. Gözleri üzerlerine toplamaya bayılırlar. Topluluk içinde sevgililerinin elini tutmazlar – nihayetinde hayran kitlesini kaybetmemek lazım. Mümkün olduğunca aşık olmazlar. Cool (!) erkeğin sizi yanında taşıması bile ayrıcalıktır, fazla güzel söz söyleyip yüz göz olmazlar. Jöleyi, parfümü, susmayan en son model cep telefonunu yanlarından ayırmazlar. İçtikleri içkiler, gittikleri mekanlar hiç değişmez. Bilindikleri yerlerde bulunmayı, tanınır olmayı severler.
Onlar birer pahalı markadır. Hayatınıza katmanız için sürekli uğraşmanız gerekir. Sonunda sabrınız sel olur taşar, “lanet olsun imajına da yakışıklılığına da” deyip çeker gidersiniz…
Bir de kul erkekler vardır. Başlıca görevleri ağızla kuş tutmaktır. İlk günlerde sevgili olmak için ideal görünen bu erkeklerin de foyası çabuk çıkar. Bu adamlar hangi sevgilileri olursa olsun farketmez, sürekli olarak kişiliksiz, paspas olma eğilimi gösterirler. Kendi düşünceleri, hayat yorumları olmamakla beraber profesyonel hayat da dahil olmak üzere hiçbir alanda bir pırıltıya sahip değillerdir. Bu yetersizlik duygusu onlarda sevgililerini her an kaybedebileceği hissini yarattığından sevgililerine yaranmak için ellerinden gelen çabayı gösterirler. Pervane olma durumları sinir bozucu, afagan bastırıcı, fenalık getirici düzeye eriştiğinde bu bağımlı hallerinden hiçbir kadın memnun olmaz.
Bu iki erkek modelini yerden yere vurduğuma göre alternatifi de var elbet.
Bendeniz orta yol önericisi derim ki, hem kendini bilenini, hem içten sevenini taşıyın kalbinize. Mutluluk için ne vitrin süsü ne köle gerek.
Anti-bilimsel hayat araştırmalarımız gösteriyor ki, cool duranından da kul olanından da uzak durulmalı. Ne bir erkeğe aksesuar olmak, ne yanındaki adamı aksesuar niyetine taşımak mutlu etmez kadının akıllısını.
Güzel söyledin de kalmadı artık böylesi derseniz, “haydi canım oradan” derim ben de size.
Birazcık umut!
Çıkmayan candan ümit kesilmez çünkü.
P.S.diyorum ama bana da hiç ortası denk gelmes ki
ya cool ya kul oluyo hep 
