
DÜZENCİLER İŞ BAŞINDA!.
Hükümette ki :
Dindar ve kindar gençlik yetiştireceğiz.
Türkiyede 34 etnik halk var.
Reyhaniye de 54 sünni vatandaşımız öldürüldü.
%50i evlerinde zor tutuyorum.
Kürdistan başkanı, Diyarbakıra hoş geldin.
gibi sayısız söylemlerle, taşıdığı hükümet sorumluluğunun ağırlığından uzak; Anayasa suçu işlemeye devam ediyor..
Baş muhalefette ki:
Diyarbakırdaki Kürdistan lafını göz ardı ederek, türkücüden dem vurarak, kenardan sıyrılmaya çalışıyor. İmralıdakinin BDP sadece Kürtlerden oy alıyor. İçinizden birkaç milletvekiliyle yeni bir parti kurun. Batıdaki solcu, sosyalist ve liberallerden de oy alın talimatıyla kurulan DHP ile, İstanbul seçimleri için kur yapıyor. DHPliler, İlkeler de anlaşırsak olur diyorlar. Bu, hayır yok böyle bir şey, asla olmaz. demiyor..
Tam da yerel seçimler arifesinde, Öp babanın elini yapmak için, ABDye gidiyor. Türkiye ve halkın geleceği için gidiyormuş!. öyle söylüyor. Program da Pentagonda var, ziyaret edilecek yerler arasında!. Türkiyedeki bir siyasi parti mensupları, Amerikalı askerlerle niçin ve neyi görüşür dersiniz?. Obamayla aynı dokudayız diyor.. Hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olay kaydetmemiştir. diyen, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Partinin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal; siz bunları duymamış olun!..
Yedek muhalefette ki:
Lafa gelince, mangalda kül bırakma; ama, AKEPEinin meclise getirip de sayı olarak sıkıntıya düştüğü, kanun tekliflerinde, bulunmaz bir müttefik ol!. 30 yıldır iki slogan çarpıştı: Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez. ve Vur Gerilla Vur, Kürdistanı Kur. Bugün gelinen yere baktığımız da, siyaseten hangisi daha önde görünüyor? Fıratın doğusunda Türkiye,
müstemleke valiliği durumuna düşürülmedi mi? Milli değerleri koru ve yaşat gibi edilgen sözlerle, bu işlerin üstesinden gelebileceğinizi mi sanıyorsunuz? Devam edin!.
Legal PKKlar:
Aslında bu gün, dağdaki silahlı PKKlılar da elbise giyip kravatla, Kürdistan kurma peşinde olanlar gibi , legal oldu ya!. Bunların hem dağdaki hem de meclistekileri, hiç değilse kıvırmadan, açık seçik ne istediklerini söylüyorlar: Müzakerenin bundan sonraki bölümü Apoya özgürlük olacaktır. diyecek derecede, net konuşuyorlar!.
Meclistekilerin tümü, katıksız; kendilerinin maaşlarında, kıyak emekliliklerin de, sağlık harcamalarında, pahalı araçlarda, emekliliklerin de, kırmızı pasaport taşımada, öldüklerin de cenazelerinin top arabasıyla kaldırılmasında ( bu top merakları nereden geliyorsa!.Dünyada iken bütün günahları işledik.. Topla öbür tarafa gidelim de, kendimizi daha iyi savunuruz diye bile, düşünür bunlar!.) hemen, saniyen anlaşabiliyorlar..
Hak, hukuk, eşitlik, demokrasi, bağımsızlık, gelir dağılımı bozukluğu, düşünce ve ifade özgürlüğü, ülkenin bölünmez bütünlüğü, devletin onuru, milletin şerefi gibi işlerde, neredesiniz hemşerim?. demeye kalkışmayın sakın: Bu kadar özel işimiz arasında bir de sizinle mi uğraşacağız?. Sözlerini yüzünüze karşı söylemiyorlarsa; bu, klasik siyasetçinin oy avcılığı içgüdüsündendir..
Aynı şeyleri, tekrar tekrar yapıp, sonucun hiç değişmediğini görmenize rağmen, hala farklı neticeler bekliyorsanız, gayretleriniz nafiledir..
Bu böyle olmayacak, yeter artık deyip yenisini aramazsanız, dünyaya bir şey olmaz, sizin ömrünüzün bir bölümü boşa gider..
Aramasını bilen bulur!..
Osman Pamukoğlu
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı