Erdoğan'ın Ergenekon stratejisi ve cevap arayan sorular...

emrah1607

Banned
Katılım
21 Tem 2007
Mesajlar
1,436
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
ATALARIMIN İZİNDEN
İki gündür bilgisayarımın başında Ergenekon iddianamesini inceliyorum.
Okuduğum adeta bir iddianame değil de çete romanı.
İddia ya da suçlamalar korkunç ama tamamına yakını soyut yani delile dayanmıyor. Daha çok izlenim ve yoruma endeksli.
Dahası, hadiseler karşısında müthiş kopukluklar var.
İddianame adeta suçluları mahkûm etmeye değil de imaj oluşturmaya ve ses çıkarmaya matuf.
Eymür’ün ünlü MİT raporu ile Susurluk’u çağrıştıran kısımlar var.
Bu haliyle Ergenekon darbe değil, suç örgütü iddianamesi!
İddianameye göre TSK ile MİT’in bu gibi oluşumlarla zerre ilişkisi yok.
O zaman sormak lazım bu darbeyi 84 yaşındaki İlhan Selçuk evinde bulunan kuş tüfeği ile mi yapacaktı?
İddianamede çelişkiler diz boyu:
Soyut olarak Ergenekon PKK, DHKP-C ve Hizbullah ilişkileriyle Öcalan ve Barzani’ye şöyle bir değiniliyor da 2450 sayfada tek bir somut olay yok.
Bir ara kıyametler koparılan Şemdinli olayının üstüne de gidilmedi.
Yıllardır bölgede var olduğu ileri sürülen uyuşturucu ve petrol kaçakçılığı da yok.
500 yıllık örgütlenme var deniliyor ama önderi ve amaç belli değil.
Polit büro diye bahsedilen yapıdan bazıları tutuklu, bazıları serbest. Burada kıstas ne belli değil.
Dış bağlantıları var denilip haftalarca yazılıp çizildi lakin bulgu ve belge yok.
Ele geçen birkaç el bombası ile av tüfeği dışında silah ve para da yok.
Örgütün işlediği suç olarak da somut olarak iki şey ortaya konabiliyor ki bunlardan biri Danıştay saldırısı, diğeri Cumhuriyet’in bombalanmasıdır.
Danıştay saldırısı ile ilgili olarak, ortada bir yargı kararı var.
Diyelim ki Ankara’daki mahkeme yanıldı, iyi de o zaman Ergenekon savcılığının Alpaslan Aslan’ı sorgulaması gerekmiyor muydu.. Öyle ya Ankara’daki dava henüz Yargıtay aşamasında.. Ortada bir sürü iddia var ama savcılık Alpaslan Aslan’ı sorgulama gereğini bile duymadı.
Sadece o mu?
Haham Tuncay Güney ile darbe günlüklerinin sahibi Özden Örnek’i de sorgulamadı.
Bunları yapmayan savcılık, sadece iki kişinin konuşmasına dayanan delilsiz ispatsız telefon görüşmelerini iddianameye aldı.
Keza Cumhuriyet’in bombalanmasında da sahibi konusunda olan kişi suçlanıyor.
İlginç olan hususlardan biri de Savcı Öz’den önce, devletin istihbarat birimlerinin Ergenekon diye bir örgütlenmeyi görememeleri ve üzerine gidememeleridir.
Genelkurmay İstihbarat, MİT ve Emniyet İstihbarat’ın savcılığa verdiği cevaptan bu durum ortaya çıkıyor.
Koca MİT bu yapıdan kendi tespitleri ile değil de kuruma gönderilen bir mektupla haberdar olmuş!
2450 sayfadaki iddianamede mevcut olan çelişkileri buraya sığdıramam ama açıklıkla söylemeliyim ki dosyada bunlara benzer daha pek çok soru işareti var.
Hayır hayır söylemek istediğim Ergenekon fasa fisodur ve hiçbir şey yok demek değildir.
Ergenekon iddianamesi bize göre Türkiye’deki çeteler tarihinin güncel bir versiyonudur. AKP, çok akıllı bir zamanlama ile var olan efsanelerin bir araya gelmesine öncülük etmiş ve önemli bir dezenformasyon kazancını elde etmiştir.
Birincisi; Ergenekon ile beraber toplumun pahalılık, işsizlik, yoksulluk gibi sorunları örtülmüş, mesela somut olarak yüzde 40’lık elektrik zammı ile Kıbrıs ve Ermenistan’ın kucaklanması unutturulmuş yani yapay bir gündem yaratılmıştır.
İkinci boyut; AKP, Ergenekon soruşturması ile güya derin devletle boğuşan demokrat mücahit görüntüsüne girmiş ve bununla hem iç hem de dış kamuoyunda prestij sağlamıştır.
Evet ortada darbe teşebbüsü şu bu olmasa da AKP akıllı bir psikolojik harekatla TSK’yı direkt karşısına almadan ama onun üstünden puan toplamıştır.
Gelelim Ergenekon’un kapatılma davası ile olan irtibatına...
Başbakan yok diyor ama tersi değerlendirmeler de vardır.
Birinci adam ya da halka var da, açıklanmaması kapatılma davasına takas yapılmak istendiği için midir yoksa? Ayrıca ek iddianame damoklesin kılıcı olabilir mi ne dersiniz?
İddianame darbe içerikli olacak diye beklenirken, TSK’nın özellikle suçlamaların dışında tutulmasının özel bir anlamı ve mesajı var mıdır?
2005’de Ergenekon, Yaşar Büyükanıt’a suikast yapacaktı denilirken verilmek istenen mesaj nedir?
AKP’nin amacı üzüm yemek olsaydı frene basmaz, bir yerlerde durmaz, rezervler koymaz ve ötelere geçerdi. O bunu yapmadı ve aklınca topluma ve kurumlara sopa gösterdi.
Ergenekon iddianamesi ile ilgili son sözümüz şudur: Şeriatın kestiği parmak acımaz. Adalet en doğru kararı verecektir.

sebahattin önkibar -YENİÇAĞ
 
Geri
Üst