LOOPUSED
Altın Üye
Erdoğan: Türkiye'nin resmi dili Türkçe'dir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'nin resmi dili Türkçe'dir. Bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilmez. Bu mesele sosyal barış, sosyal bütünlük meselesidir." dedi.
Başbakan Erdoğan, Demokratik Toplum Kongresi tarafından hafta başında açıklanan taslakla ilgili TBMM'de konuştu.
TBMM Genel Kurulu'nda, 2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı görüşmelerinin son gününde hükümet adına söz alan Erdoğan, "Bu ciddiye dahi alınmayacak bir taslaktır" dedi ve resmi dille ilgili de net konuştu: Resmi dil Türkçe'dir.
Sık sık DTP sıralarına dönerek eleştirilerde bulunan, "Ben Kürtçülüğe karşıyım ve aynı şekilde Türkçülüğe de karşıyım" diyen ve "Bu ülke bu topraklar üzerinde ameliyat yaptırmayız" şeklinde konuşan Erdoğan, DTP'yi marjinal kalmakla eleştirdi. Erdoğan'ın hedefindeki bir diğer isim de, seçim vaatleri nedeniyle CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ydu.
Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran 'demokratik özerklik' tartışmalarıyla ilgili sessizliğini, TBMM'de bugün tamamlanan 2011 bütçe görüşmelerinde bozdu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan bazı konu başlıkları şöyle:
- ''Ortak dil Türkçe'dir, bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilemez. Zira bu mesele sosyal barış ve sosyal bütünlük meselesidir. Bu meseleyi tartışmaya dahi açmak, bu meseleyi getirip Türkiye'nin gündemine taşımak ne demokrasiye, ne özgürlüklere, ne toplumsal barışa ne de kardeşliğe asla hizmet etmez.''
-''Terör örgütünün ve onun uzantılarının, her seçim öncesinde olduğu gibi yeniden taşeronluk üstlenerek, iç politikayı dizayn etme girişimlerini karşılıksız bırakmayız.''
-''Demokratik sistemlerde siyasi partiler aykırı projeler, teklifler getirme hakkına sahip olabilir, ama bu hakkın kötüye kullanılması, demokratik siyaseti zayıflatır, ülkenin gündemini gerer. Sonuçta millet destek vermez, bu partiler de marjinal kalmaya mahkum olurlar. Ama zarar gören siyaset kurumu olur, ülke olur.''
-''Özerklik tartışması, demokratikleşmeyi, Türkiye'nin ileri demokratik standartlara kavuşmasını hazmedemeyenlerin çirkin bir tezgahı. Bu millet, bu tür tezgahlara evet der mi, bu tür taslakları alır bağrına basar mı, bu tür projelere onay verir mi? Millete rağmen, milletin kurumlarına rağmen, anayasal düzene rağmen, kim hangi projeyi hayata geçirebilir?''
-''Hiçbir ciddiyeti ve derinliği olmayan bu projeleri, benim Kürt kökenli kardeşlerimin talebiymiş gibi takdim etmek, çok büyük bir haksızlıktır. Bu bildirileri yayınlayanlar, bunun siyasetini yapanlar benim Kürt kökenli vatandaşımın ne kadarını temsil ediyorlar? Bunlar, Doğu ve Güneydoğu'nun ne kadarını temsil ediyorlar?''
-''Ben her fırsatta defalarca söyledim, bugün de söylüyorum: Ne terör örgütü, ne de onun uzantıları, hiç bir zaman benim Kürt kökenli vatandaşımın temsilcisi, sözcüsü olmamıştır. Bundan sonra da asla olmayacaktır.''
-''Demokratik hak ve özgürlüklerden bahsedenler, benim bölgedeki vatandaşımın haklarını kullanmasını engelliyor, tehditle, baskıyla engelliyor.''
-''Milletim müsterih olsun, biz kimseye bu ülke üzerinde ameliyat yaptırmayız, kimseyi bu milletin hissiyatıyla oynatmayız.''
GENEL KURUL'DAN NOTLAR
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın, Erdoğan konuşması sırasında ''Bizi tehdit mi ediyorsunuz?'' diye bağırması üzerine Erdoğan, ''O sizin işiniz'' karşılığını verdi.
Erdoğan'ın, konuşmasında CHP'ye eleştiriler yönelttiği bölümünü, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, gülümseyerek karşıladı.
Başbakan Erdoğan'ın, ''Milletin dili tekdir'' sözü üzerine, MHP sıralarından ''Hangi milletin?'' sorusu yöneltildi. Erdoğan'ın, ''Türk milleti'' sözleri, MHP'lilerce alkışlandı.
TBMM Başkanı Şahin, Erdoğan'ın konuşmasına müdahalede bulunan BDP'li Kaplan'a, ''İçtüzüğü uygulatmak zorunda bırakmayın'' uyarısında bulundu.
Genel Kurulda, CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın da aralarında bulunduğu bazı CHP'li milletvekilleri, CHP Genel Sekreterliğine seçilen Bihlun Tamaylıgil'i kutladı.
2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, 15 Ekimde TBMM Başkanlığına sunuldu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in 26 Ekimdeki sunumunun ardından tasarının görüşmelerine, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda 1 Kasımda başlandı. Bütçe tasarısı, müzakerelerin ardından 26 Kasımda TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Bütçe tasarısı, 13 Aralıktan itibaren de Genel Kurulda ele alınmaya başlandı. Genel Kurulda 12 gün süren mesainin ardından, 2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı 118'e karşı 332 oyla kabul edildi.
"KAYNAK KEMAL Mİ HIDIR MI?"
Başbakan Erdoğan, 'demokratik özerklik' taslağını konu aldığı konuşmasının ilerleyen bölümünde de, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi.
Kılıçdaroğlu'nun seçim vaatlerini eleştiren Erdoğan, "'Benim adım Kemal, ben kaynağı bulurum' demişti: Adınız Kemal mi Hıdır mı bilmiyorum ama benim adım Hıdır elimden gelen budur demek istiyorsunuz" dedi.
KYNK
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'nin resmi dili Türkçe'dir. Bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilmez. Bu mesele sosyal barış, sosyal bütünlük meselesidir." dedi.

Başbakan Erdoğan, Demokratik Toplum Kongresi tarafından hafta başında açıklanan taslakla ilgili TBMM'de konuştu.
TBMM Genel Kurulu'nda, 2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı görüşmelerinin son gününde hükümet adına söz alan Erdoğan, "Bu ciddiye dahi alınmayacak bir taslaktır" dedi ve resmi dille ilgili de net konuştu: Resmi dil Türkçe'dir.
Sık sık DTP sıralarına dönerek eleştirilerde bulunan, "Ben Kürtçülüğe karşıyım ve aynı şekilde Türkçülüğe de karşıyım" diyen ve "Bu ülke bu topraklar üzerinde ameliyat yaptırmayız" şeklinde konuşan Erdoğan, DTP'yi marjinal kalmakla eleştirdi. Erdoğan'ın hedefindeki bir diğer isim de, seçim vaatleri nedeniyle CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ydu.
Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran 'demokratik özerklik' tartışmalarıyla ilgili sessizliğini, TBMM'de bugün tamamlanan 2011 bütçe görüşmelerinde bozdu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan bazı konu başlıkları şöyle:
- ''Ortak dil Türkçe'dir, bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilemez. Zira bu mesele sosyal barış ve sosyal bütünlük meselesidir. Bu meseleyi tartışmaya dahi açmak, bu meseleyi getirip Türkiye'nin gündemine taşımak ne demokrasiye, ne özgürlüklere, ne toplumsal barışa ne de kardeşliğe asla hizmet etmez.''
-''Terör örgütünün ve onun uzantılarının, her seçim öncesinde olduğu gibi yeniden taşeronluk üstlenerek, iç politikayı dizayn etme girişimlerini karşılıksız bırakmayız.''
-''Demokratik sistemlerde siyasi partiler aykırı projeler, teklifler getirme hakkına sahip olabilir, ama bu hakkın kötüye kullanılması, demokratik siyaseti zayıflatır, ülkenin gündemini gerer. Sonuçta millet destek vermez, bu partiler de marjinal kalmaya mahkum olurlar. Ama zarar gören siyaset kurumu olur, ülke olur.''
-''Özerklik tartışması, demokratikleşmeyi, Türkiye'nin ileri demokratik standartlara kavuşmasını hazmedemeyenlerin çirkin bir tezgahı. Bu millet, bu tür tezgahlara evet der mi, bu tür taslakları alır bağrına basar mı, bu tür projelere onay verir mi? Millete rağmen, milletin kurumlarına rağmen, anayasal düzene rağmen, kim hangi projeyi hayata geçirebilir?''
-''Hiçbir ciddiyeti ve derinliği olmayan bu projeleri, benim Kürt kökenli kardeşlerimin talebiymiş gibi takdim etmek, çok büyük bir haksızlıktır. Bu bildirileri yayınlayanlar, bunun siyasetini yapanlar benim Kürt kökenli vatandaşımın ne kadarını temsil ediyorlar? Bunlar, Doğu ve Güneydoğu'nun ne kadarını temsil ediyorlar?''
-''Ben her fırsatta defalarca söyledim, bugün de söylüyorum: Ne terör örgütü, ne de onun uzantıları, hiç bir zaman benim Kürt kökenli vatandaşımın temsilcisi, sözcüsü olmamıştır. Bundan sonra da asla olmayacaktır.''
-''Demokratik hak ve özgürlüklerden bahsedenler, benim bölgedeki vatandaşımın haklarını kullanmasını engelliyor, tehditle, baskıyla engelliyor.''
-''Milletim müsterih olsun, biz kimseye bu ülke üzerinde ameliyat yaptırmayız, kimseyi bu milletin hissiyatıyla oynatmayız.''
GENEL KURUL'DAN NOTLAR
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın, Erdoğan konuşması sırasında ''Bizi tehdit mi ediyorsunuz?'' diye bağırması üzerine Erdoğan, ''O sizin işiniz'' karşılığını verdi.
Erdoğan'ın, konuşmasında CHP'ye eleştiriler yönelttiği bölümünü, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, gülümseyerek karşıladı.
Başbakan Erdoğan'ın, ''Milletin dili tekdir'' sözü üzerine, MHP sıralarından ''Hangi milletin?'' sorusu yöneltildi. Erdoğan'ın, ''Türk milleti'' sözleri, MHP'lilerce alkışlandı.
TBMM Başkanı Şahin, Erdoğan'ın konuşmasına müdahalede bulunan BDP'li Kaplan'a, ''İçtüzüğü uygulatmak zorunda bırakmayın'' uyarısında bulundu.
Genel Kurulda, CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın da aralarında bulunduğu bazı CHP'li milletvekilleri, CHP Genel Sekreterliğine seçilen Bihlun Tamaylıgil'i kutladı.
2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, 15 Ekimde TBMM Başkanlığına sunuldu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in 26 Ekimdeki sunumunun ardından tasarının görüşmelerine, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda 1 Kasımda başlandı. Bütçe tasarısı, müzakerelerin ardından 26 Kasımda TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Bütçe tasarısı, 13 Aralıktan itibaren de Genel Kurulda ele alınmaya başlandı. Genel Kurulda 12 gün süren mesainin ardından, 2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı 118'e karşı 332 oyla kabul edildi.
"KAYNAK KEMAL Mİ HIDIR MI?"
Başbakan Erdoğan, 'demokratik özerklik' taslağını konu aldığı konuşmasının ilerleyen bölümünde de, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi.
Kılıçdaroğlu'nun seçim vaatlerini eleştiren Erdoğan, "'Benim adım Kemal, ben kaynağı bulurum' demişti: Adınız Kemal mi Hıdır mı bilmiyorum ama benim adım Hıdır elimden gelen budur demek istiyorsunuz" dedi.
KYNK