Gülse Birsel

Ata Kızı

Angel Of Revenge
Moderatör
Katılım
23 May 2010
Mesajlar
10,583
Reaction score
0
Puanları
0
Gülse Birsel Biyografi

Komediyi kadına yakıştırdı!
Hep sıkıntı ve güçlüklerden çıkmaz ya başarı öyküleri,
Gülse Birsel’in hayatı da kendi tabiriyle bir tür Meg
Ryan filmi. ’Komedi’yi çevreleyen aşk sahneleri de
var, başarı da...


Kendisini bildi bileli alışıktı beğenilip
onaylanmaya... Evin en küçüğü olarak ne yapsa en az
dört yetişkin tarafından alkışlanıyordu. Annesi,
babası, ablası, abisi... Bütün komik lafları, yazdığı
kompozisyonlar, oynadığı oyunlar her birinden ayrı
ayrı tezahürat alırdı...

Biraz başka yerlerde dönüp dolandıktan sonunda hayat
onu tam da istediği gibi izlenip alkışlanabileceği
yere getirdi... Hep sıkıntılardan, güçlüklerden çıkmaz
ya başarı hikâyeleri, Gülse Birsel’inki de bir ’Küçük
Prenses masalı’...
11 Mart 1971’de Cihangir’de dünyaya gelir Şener
ailesinin küçük kızı Gülse. Kendisinden 15 yaş büyük
abisinin ve 13 yaş büyük ablasının ardından. Avukat
Gültekin Bey ile ev kadını Semiha Hanım’ın isimlerinin
ilk hecelerinden oluşur "Gülse" adı. Ve bu temenninin
hakkını verir, hep güler gerçekten...
Gayet ’hokkabaz’ bir çocuktur, hele misafir gelince
bütün numaralarını sergiler peş peşe. Taklitler,
şarkılar... Florya’daki yazlıklarında akşamüstü
mangallar yakıldı mı Gülse’nin de sahne alma vakti
gelir. Annesinin allı pullu şalını omzuna alıp önce ev
ahalisini eğlendirir, ardından konu komşuya turneye
çıkar.


Dergide staj dönemi
Ortaokul ve liseyi Beyoğlu Anadolu Lisesi’nde bitirir.
Son sınıfın yazında İsviçre’de ’Leydi Okulu’na devam
eder üç ay. Oradan yemek, çiçek aranjmanı gibi
konularda uzmanlaşmış ideal bir eş adayı olarak çıkmaz
belki ama bir sürü komik anı biriktirir...

Lisenin ardından biraz dolduruşa gelerek ve pek de
bayılmayarak Boğaziçi Üniversitesi’nde ekonomi okur.
Bir başarı simgesidir Boğaziçi Ekonomi ve buna
erişmiştir işte. İkinci sınıftayken bakar ki öğleden
sonraları boş geçiyor, bir iş bulmaya karar verir.

Tam da o sırada bir arkadaşı Ercan Arıklı’nın Boğaziçi
öğrencisi gazeteci adayları aradığını söyler... Birkaç
gün sonra Aktüel dergisinde başlar Gülse Şener.
Derginin ’çömezleri’ Kürşat Başar, Ayşe Arman ve odur.
Okul bitene kadar Aktüel’deki ’stajyerliği’ devam
eder, mezun olunca da Columbia Üniversitesi’nin yolunu
tutar. Ailenin gönlü yapılmıştır, sırada kendi
istekleri vardır artık.


Aşk zamanı...
Columbia Üniversitesi’nde sinema mastırını bitirip
döner, bu kez televizyonda çalışmayı koymuştur aklına.
Ercan Arıklı’nın önayak olmasıyla başlar atv Haber’de
muhabirlik günleri... Ardından sabah haberlerinde
editörlük... Bir yılın sonunda yine Arıklı’dan gelen
teklifle koşa koşa Esquire dergisine gider. Her şey
çorap söküğü gibi gelir sonra. Esquire’ın ardından
uzun süre Harpers Bazaar’ı çıkarır, ardından Sabah’ta
köşe yazılarına başlar.
Gülse Şener’in Gülse Birsel olmasına ise Zeki
Triko’nun düzenlediği bir Cannes gezisi sebep olur.
Ortak arkadaşları Ayşe Arman tanıştırır Murat Birsel
ile Gülse’yi. Kendi tabiriyle ’Meg Ryan filmi’ tadında
bir hayata da böyle bir aşk yakışır nitekim. Bir yıl
sonra, 1999 Ağustosu’nda evlenirler.


Kitapları başköşede
"Bir yıldız doğuyor"dur yavaş yavaş. atv’ye g.a.g.
adlı bir program hazırlayan ekip, Sabah’taki komik
yazıların sahibiyle tanışmak ister günün birinde. Ama
komik bir kadın yerine mesafeli ve soğuk bir sarışın
bulurlar karşılarında. Tam "Olmaz" derken kameranın
ışığı yanar ve bu ’soğuk’ kadın bir konuşmaya başlar,
durdurabilene aşk olsun. Derhal bir smokin bulunur ve
ilk çekim yapılır. Türkiye reklamları Gülse Birsel’in
gözünden izlemeye başlarken, Şener ailesinin küçük
kızı hayal ettiğinden de fazla seyirciye kavuşmuştur.
2003’te gazete yazılarını ve bazı g.a.g metinlerini
"Gayet Ciddiyim" adlı kitapta bir araya getirir. Bunu
"Hâlâ Ciddiyim" ve "Yolculuk Nereye Hemşerim?" izler
ve üç kitap da çok satanlar listesinde baş köşeye
kurulur.


Gerçek dönüm noktası
Derken çocukluktan beri aklında olan oyunculuk girer
devreye. Ancak başrol üstlendiği "Eyvah! Eski Kocam"
adlı dizi birinci bölümden sonra kaldırılır.
2004’te başlayan "Avrupa Yakası" senarist olarak
ünlenip Aslı rolüyle oyunculukta da şeytanın bacağını
kıracağı gerçek bir dönüm noktası olur Gülse Birsel’in
hayatında... Yalnızca onun mu? Gelip geçen, kalan
giden bütün oyuncularının, hatta hatta seyircilerinin
de...

Dört kişilik Sütçüoğlu ailesinin maceralarıyla
başlayıp, şahane Hümeyra ve Gazanfer Özcan’ın ’yeniden
doğuşunu’ müjdeleyen dizi yıldan yıla değişir,
gelişir, beğenelim beğenmeyelim güzel Türkçemize yeni
yeni sözcükler ve espriler katar. "Oha falan oldum" mu
istersiniz, "Oldu, gözlerim doldu" mu... Gülse Birsel
iyi bildiği bir çevrenin yaşam tarzını anlatırken
herkesi kıyısından köşesinden bir şekilde yakalamayı
başarır.

’Volkan’ Ata Demirer gider, ’Şesu’ Bülent Polat gider,
’tiki kız Selin’ Evrim Akın gider, yerine Burhan’ı,
Gaffur’u, Sacit’i, Makbule’yi yaratır Gülse Birsel. Ve
Gulse-Birsel_Mmo.jpg


Engin Günaydın, Peker Açıkalın, Tolga Çevik, Hasibe
Eren gibi dört iyi oyuncuyu daha katar bünyeye.
Herkesin birbirine Gaffur’un ağzından "Beni beğenmiyor
musun?" dediği bir devir açılmıştır kaçınılmaz
olarak...

Gelgelelim, bu yıl da son yılların en büyük TV
fenomenlerinden Gaffur çıkıverdi diziden, buna
karşılık Şahika (Binnur Kaya) ve Cesur (Gürgen Öz)
geldi. "Giden gider, kalan sağlar bizimdir" deyip
yoluna devam ediyor Gülse Birsel ısrar, inat ve müthiş
bir güvenle. Nitekim tutturuyor da her seferinde.
"Komedi kadına yakışır mı yakışmaz mı?" tartışmalarını
delip geçmiş, ülkenin yıllardır en çok izlenen komedi
dizisini yazmış, o güvenmesin de kim güvensin kendine?
 
bayılıyorum bu kadına ne yapsa ne etse altın ediyor
 
Geri
Üst