
Hain zamanların puslu sularında
vedaların kendini bilmez susuşlarında
sen ki bana düşman
sen ki bana hasret
sen ki sensizsin artık...
Derin anlamları tükenişine gömdüm
basit cümleleri boş sayfalara
üzerini çizmekte yetmiyor satırlarca
siyahların hükmü geçiyor şimdi
sana koşmaya can atan tüm üç noktalarda...

Yanlış teşhis edilmiş bir kimlikle yolların çıkmazında
apansız sarmışım hayata
küsmüşüm küfretmişim..
Resimlerde yaşayan gündüzleri
hayatın üzerime yüklediği kafiyeyi neyleyim..
Ses yok
ben yok
dün yok!
İlacı yok ki bu yoklukların hükmü olsun!

Durup durup takvimlerin aldatıcı sülietleri
zamanın kan revan çıkmazı
kaldığım yerden ne kadar uzakta sence?
Gelmeni dilemediğim her duada
hala yoksun ki...
Türküler söylenir yine
sana kalmışlıkta senli ve sensiz..
Yakmışlığımda büyüdün sen
serpilmeden küçüldün..
GüL olmak için harcadığın çaba
gonca kalmışlığına da yetmedi..
Gayrı dayanılmaz bu iç çekişler kederle
sevmediğim hesaplarım var şimdi kaderle..
ne olursa olsun sen yine de gelme!
(alinti)