64general1
New member
- Katılım
- 14 Haz 2007
- Mesajlar
- 1,720
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Genelkurmay veya Jandarma İstihbaratı Çete mi?
Yazar M. KARABULUT
Salı, 28 Ağustos 2007
Sorguda Ergün POYRAZ'a Soruyorlar,
- Genelkurmay veya Jandarma İstihbarattan olduğunu söyle hemen bırakalım!...
- Ve ARINÇ'ın o sözleri, "...benimle uğraşma Hoca ve onun yetiştirdiği Rum ve Ermeni Yahudi kırması olanlarla uğraş. İşte belgeler"
Dün (27 Ağustos 2007) Kandıra F tipi cezaevinde tutuklu olan yakın arkadaşım Ergün POYRAZ'ı ziyarete ettim. Tutuklanmadan önce hemen hemen her gün görüştüğüm Ergün ile bu görüşmelere zorunlu bir ara vermiştik. Nihayet dün camların arkasında görüştük. Yazacağı kitapları anlattıkça gözleri parlıyordu. Bu arada yeni birkaç kitabın hazırlığını da tamamlamış. Cezaevinde, yazarlığından dolayı yazmasına müsaade edildiği için, uzunca zamandır araştırmalarını birlikte yaptığımız "Protestan Kuran"a son noktayı tutuklu bulunduğu cezaevinde koyacak. Merak etmeyin, bugün Türkiye Cumhuriyeti'ni nasıl tanınmaz hale getirildiğini, asıl sorumluların "sözde laikler" olduğunu, inançlı saf insanlarımızın sapkın tarikat ve cemaatlerin pençesine nasıl itildiğinin bütün ayrıntıları ile "Protestan Kuran" da okuyacaksınız...
Neyse, en sonunda Ergün'e neden tutuklandığını sordum. Bu konuyla ilgili avukatıyla konuşmuş ve basına yansıyan yazıları takip etmiştim. Benim için önemli olan Ergün'ün ifadesiydi. "Ümraniye'mi" der demez, "yok" dedi. "Ümraniye ile ilgili yalnızca Oktay'ı tanıyıp tanımadığımı sordular, bende hiçbir samimiyetim olmadığı gibi, 1.5 senedir görüşmediğimi söyledim. Asıl sordukları, benim Genelkurmay veya Jandarma istihbaratçısı olup olmadığım idi." İstanbul'daki sorgulamada "eğer Genelkurmay veya Jandarma istihbaratının elemanı olduğunu söylersen seni bırakırız" dediler.
- Evet, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya ÖZ'ün Ümraniye'de bir çatıya konularak sergilenen el bombaları kapsamında yaratılan bir çete soruşturmasında Ankara'daki evinde gözaltına alınan ve T.C. Devleti tarafından korunan araştırmacı yazar Ergün POYRAZ'a yapılan sorguda sorulan soru, basına yansıdığı gibi çete soruşturması değil, Genelkurmay yada Jandarma istihbaratçısı olup olmadığıdır... Şuanda bu satırları okuyan sizler nasıl bir şaşkınlık yaşıyorsanız, bende cezaevinde camın arkasında duran Ergün'ü telefon ahizesi ile dinlerken aynı şaşkınlığı yaşadım ve bir daha sordum. Yine aynı itiraflarda bulundu. En çok ağırına gidense, hastahanede yapılan anjiyo sırasında, yarı baygın bir vaziyette olmasına rağmen, yıllardır kendisini bekleyen jandarmanın elini zincirlemiş olmasıydı.
Ergün POYRAZ soruşturmasında sorulacak tek bir soru var.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Genelkurmay veya Jandarma istihbaratını, bir çete örgütlenmesi olarak mı görüyor?
Bu soruya ivedi olarak yanıt verecek olan makamın T.C. Başbakanlığı olduğunu biliyorum. Ayrıca, Genelkurmay Başkanlığı konuyu değerlendirerek, kendisine bağlı kuruluşların "çete" olmadığını da açıklamalıdır.
Ayrıca, Ergün, tutuklanma nedeninin yazdığı kitaplar olduğunu söyledi. O kitapların, başta Musa'nın Çocukları olmak üzere, Musa'nın GÜL'ü, Mücahiti ve AKP'si olduğu biliniyor.
Bu durumda;
1- seçimlerin bittiği akşam olan 22 Temmuz 2007 günü, herkesi kucaklayacağını söyleyen ERDOĞAN ,dört gün sonra Ergün POYRAZ'ın tutuklanmasına, Elif Şafak SAĞLIK davasında olduğu gibi itiraz etmeliydi.
2- Ergün POYRAZ' ın kaleme aldığı Musa serisinin ilk kitabı olan "Musa'nın çocukları" ismine kaynaklık eden, başbakanlık danışmanı ve basın sözcüsü sayın M. Akif BEKİ'nin bizzat kendisidir. Çünkü, BEKİ "Erdoğan'ın Harfleri" adlı kitapta sayın R.T. ERDOĞAN için, "Tayyip Erdoğan'ın harfler hiyerarşisindeki peygamberi, Erdoğan, İbn Arabi'nin çizelgesine göre Musa peygamber soyundan geliyor", diyerek yazmıştır. Ergün POYRAZ' da doğal olarak kitabında bu alıntıyı (63-64. s) yapmıştır. Kitabın adı konulurken, bu alıntı etkili olmuştur. Ve bu nedenle de kitabın adı "MUSA'NIN ÇOCUKLARI" olmuştur... Yine, R.T. ERDOĞAN'ın kimliği, özel rahatsızlığı ve sayın Addullah GÜL ile Beşir ATALAY'ın akrabalığı konusunda bilgiyi veren ise eski TBMM başkanı AKP Manisa milletvekili sayın B. ARINÇ'tan başkası değildir. İşte sayın ARINÇ'ın, Ergün'e söylediği o sözler, "...benimle uğraşma Hoca ve onun yetiştirdiği Rum ve Ermeni Yahudi kırması olanlarla uğraş. İşte belgeler" diyerek yalakalık üzerine yalakalık yapmıştır.
Yine, Ergün'ün Musa AKP'sinde yazılı olmayan bir bilgiyi yine cezaevi ziyaretimde öğrendim. Ergün, ERDOĞAN ve Hasan Hüseyin CEYLAN'ın DGM'de yargılanmasına ilişkin tüm belgeleri veren kişinin kendisi olduğunu söyledi.
Tüm bunlara rağmen, ERDOĞAN'ın sonuçta Türkiye'nin en çok okunan bir yazarı olarak Ergün POYRAZ ile doğrudan görüşmesi en doğrusuydu. İşte, o zaman - Genelkurmay mı veya Jandarma İstihbarattan mı olup olmadığı gibi bir soruya gerek kalmayacak, T.C. Devletinin kurumları yıpratılmayacaktı!!!
3- Bence geç kalınmadan, her türden hatalar bir tarafa itilerek T.C. Devleti kurumları ve birlikte vatandaşları bir olmak zorundadır.
Yorum
Yazar Konuk açık Cuma, 07 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Sn.Ergün Poyraz öncelikle bizi böyle gerçekler hakkında belgeli bir biçimde bilgilendirip,aydınlattığınız için size sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.Ben sizin kitabınız olan''MUSA'NIN ÇOCUKLARI''adlı kitabınızı bugün aldım ve okumaya başladım TÜRKİYE'NİN nasıl bir kaosa sürüklendiğini gözler önüne sermeniz takdir edici bir davranış.Ben bu ADL denilen yahudi grup hakkında yazmış olduğunuz bölümü defalarca okudum,çünkü bu grubun uluslararası silah kaçakcılığı,uyuşturucu kaçakcılığı,kara para aklama vs... gibi pis işlerle uraştığını sizin yazınızdan öğrendim ve aklımın ermediği bişey var;bu grup ermeni soykırımını deskteklediğini söyledi ve bizim başmızdakilerin bunlarla diaologları dikkatimi çekti,başımızdaki insanları halkımız seçti bu başımızdaki insanların gerçekten vicdanları sızlamıyormu ki acaba?Nasıl bir vicdandır bu.Ben daha 19 yaşındayım ve bu yaşananları gördükçe duydukça ve okudukça benim vicdanım sızlıyor soruyorum YÜCE TÜRK MİLLETİNE nasıl bu insanları seçip bizi yönetmesine izin veriyoruz anlamıyorum artık kötüden kötüye üç maymunu oynama işi fazlalaştı görmedim,duymadım,bilmiyorum.Nerde bizim atatürkçü düşüncemiz,nerde bizim vatana olan bağlılığımız,nerde bizim vatan sevgimiz.Tabiri caizse ülke tırnaklarla kazına kazına bu hale geldi vee şu anda kepçeyle gidiyor artık bu acizlikten kurtulup birlik olmamız lazım.Sizinde haklı olduğunuz anlaşılır ve inşallah tekrar aramızda görürüz saygılar SN.POYRAZ.
12. Yazar Konuk Selahattin Gulnar açık Cuma, 07 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Bendeki fikirden fayda az. Bu sebeble; FARABI'den Once dogruyu bilmek gerekir,dogru bilinirse yanlis da bilinir. Ama once yanlis bilinirse dogruya ulasilamaz. Selamlar.
11. Yazar Konuk Zeynep ÖZKAN açık Pazartesi, 03 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Ergün POYRAZ okuduğum bir yazar değildi. Tutuklandıktan sonra nerak ettim ve şu anda Musanın Çocuklarını aldım. Bugün okumaya başladım. Tayyiple Emine aşkındayım sormayın gözlerim yaşardı. Yazara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bundan sonra eserlerini takip edeceğim.
10. Yazar Konuk açık Pazar, 02 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Elbette,Rabbimiz zulmedenleri ve tabii bu arada dinden geçinen sömürgen "siyonist müslümanları",onları devler reisi yapanları ve onlara oy vererek o makamlara getiren seçmenleri cezalandıracaktır.Onlara arka çıkanları da..."Allah,hesabı çabuk görendir!"
Yazar Konuk açık Cumartesi, 01 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Ergün Bey ve sizin gibi yürekli yazarlarımızın olması umudumuzu güçlendiriyor.
Sevgi ve saygılarımla,
Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
az kaldı çok az...
herkes görecek,özellikle %47'lik çoğunluk...
yalnız kurunun yanında yaş da yanıyor,kimse farkında değil...bu arada sn vatansever,Allah hesap soracak evet ama o devlet reislerinize de soracak!!!
Yazar sancarhan açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
esas cevap vermesi gerekenler susuyor,cevap verenlerin başına gelenler, cevap vermeyi düşünenleri düşündürüyor.
6. Yazar Konuk Ahmet açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Allah Aşkına Kim İnanır bu saçma sapan Yazılara Ancak İnanda Senin Gibi Aynı Kafaya Sahip olduğu için İnanır Saygılar
Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yazınız için sizi tebrik ediyorum, dürüst gazetecilik anlayışınız için de.
Asıl Allahın hesap soracakları kişiler
Danıştay olayından itibaren kamuoyunu yanlış yönlendiren satılık medyanın yalancı kalemşörleridir çünkü onlar ve bu komplolar ile TSK'yı yıpratmak isteyenler, kul hakkı alarak suçsuz insanları karalamaktadırlar !
4. Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yazıklar olsun...!
Başka bir şey demege lüzum yok...
Taşak sahibi Adam kalmamış memlekette...
Hani, nerde, bu Cumhuriyetin teminatçısı olduklarını iddia edenler?
Yazık... Çok yazık...
Yazar tskgucu.net açık Çarşamba, 29 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı başlatılan karalama kampanyası ancak bu kadar çığrından çıkabilir. Her yönden ve her yerden durmaksızın TSK'ya hücumlar devam ediyor. Sonumuz nereye gidiyor? Ordumuza karşı yapılan bu saldırılar, iftiralar ve korkunç hücumlar nerede son bulacak?
Yazar Konuk açık Salı, 28 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
sn karabulut un yazisinda devletin degerlerini karalama degil yuceltme var... sanirim okuyucunun yaziyi tekrar okumasi gerekir.
Yazar Vatansever açık Salı, 28 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yapmayın yaaa, bu kadar çarpıtmayın söylenenleri. İçerideki arkadaşınız uğruna devletin değerlerini hiçe saymayarak kamuoyunu yanlış yönlendiriyorsunuz. Sn. Karabulut, devlet reislerimize daha saygılı olun, lütfen, bu insanlar bu ülkenin oyu ile seçildi, allah sorar bunun hesabını, eğer gram inancın varsa yapma böyle, Rabbim zulmedenleri en ağır cezalarla cezalandırır mahşerde, 3 günlük dünya hayatının meşakkati için bu güzel insanları karalama, ama derim ki allah seni bildiği gibi yapsın... Amin
Kaynak;http://www.tepkimiz.net/index.php?option=com_content&task=view&id=403
Yazar M. KARABULUT
Salı, 28 Ağustos 2007
Sorguda Ergün POYRAZ'a Soruyorlar,
- Genelkurmay veya Jandarma İstihbarattan olduğunu söyle hemen bırakalım!...
- Ve ARINÇ'ın o sözleri, "...benimle uğraşma Hoca ve onun yetiştirdiği Rum ve Ermeni Yahudi kırması olanlarla uğraş. İşte belgeler"
Dün (27 Ağustos 2007) Kandıra F tipi cezaevinde tutuklu olan yakın arkadaşım Ergün POYRAZ'ı ziyarete ettim. Tutuklanmadan önce hemen hemen her gün görüştüğüm Ergün ile bu görüşmelere zorunlu bir ara vermiştik. Nihayet dün camların arkasında görüştük. Yazacağı kitapları anlattıkça gözleri parlıyordu. Bu arada yeni birkaç kitabın hazırlığını da tamamlamış. Cezaevinde, yazarlığından dolayı yazmasına müsaade edildiği için, uzunca zamandır araştırmalarını birlikte yaptığımız "Protestan Kuran"a son noktayı tutuklu bulunduğu cezaevinde koyacak. Merak etmeyin, bugün Türkiye Cumhuriyeti'ni nasıl tanınmaz hale getirildiğini, asıl sorumluların "sözde laikler" olduğunu, inançlı saf insanlarımızın sapkın tarikat ve cemaatlerin pençesine nasıl itildiğinin bütün ayrıntıları ile "Protestan Kuran" da okuyacaksınız...
Neyse, en sonunda Ergün'e neden tutuklandığını sordum. Bu konuyla ilgili avukatıyla konuşmuş ve basına yansıyan yazıları takip etmiştim. Benim için önemli olan Ergün'ün ifadesiydi. "Ümraniye'mi" der demez, "yok" dedi. "Ümraniye ile ilgili yalnızca Oktay'ı tanıyıp tanımadığımı sordular, bende hiçbir samimiyetim olmadığı gibi, 1.5 senedir görüşmediğimi söyledim. Asıl sordukları, benim Genelkurmay veya Jandarma istihbaratçısı olup olmadığım idi." İstanbul'daki sorgulamada "eğer Genelkurmay veya Jandarma istihbaratının elemanı olduğunu söylersen seni bırakırız" dediler.
- Evet, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya ÖZ'ün Ümraniye'de bir çatıya konularak sergilenen el bombaları kapsamında yaratılan bir çete soruşturmasında Ankara'daki evinde gözaltına alınan ve T.C. Devleti tarafından korunan araştırmacı yazar Ergün POYRAZ'a yapılan sorguda sorulan soru, basına yansıdığı gibi çete soruşturması değil, Genelkurmay yada Jandarma istihbaratçısı olup olmadığıdır... Şuanda bu satırları okuyan sizler nasıl bir şaşkınlık yaşıyorsanız, bende cezaevinde camın arkasında duran Ergün'ü telefon ahizesi ile dinlerken aynı şaşkınlığı yaşadım ve bir daha sordum. Yine aynı itiraflarda bulundu. En çok ağırına gidense, hastahanede yapılan anjiyo sırasında, yarı baygın bir vaziyette olmasına rağmen, yıllardır kendisini bekleyen jandarmanın elini zincirlemiş olmasıydı.
Ergün POYRAZ soruşturmasında sorulacak tek bir soru var.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Genelkurmay veya Jandarma istihbaratını, bir çete örgütlenmesi olarak mı görüyor?
Bu soruya ivedi olarak yanıt verecek olan makamın T.C. Başbakanlığı olduğunu biliyorum. Ayrıca, Genelkurmay Başkanlığı konuyu değerlendirerek, kendisine bağlı kuruluşların "çete" olmadığını da açıklamalıdır.
Ayrıca, Ergün, tutuklanma nedeninin yazdığı kitaplar olduğunu söyledi. O kitapların, başta Musa'nın Çocukları olmak üzere, Musa'nın GÜL'ü, Mücahiti ve AKP'si olduğu biliniyor.
Bu durumda;
1- seçimlerin bittiği akşam olan 22 Temmuz 2007 günü, herkesi kucaklayacağını söyleyen ERDOĞAN ,dört gün sonra Ergün POYRAZ'ın tutuklanmasına, Elif Şafak SAĞLIK davasında olduğu gibi itiraz etmeliydi.
2- Ergün POYRAZ' ın kaleme aldığı Musa serisinin ilk kitabı olan "Musa'nın çocukları" ismine kaynaklık eden, başbakanlık danışmanı ve basın sözcüsü sayın M. Akif BEKİ'nin bizzat kendisidir. Çünkü, BEKİ "Erdoğan'ın Harfleri" adlı kitapta sayın R.T. ERDOĞAN için, "Tayyip Erdoğan'ın harfler hiyerarşisindeki peygamberi, Erdoğan, İbn Arabi'nin çizelgesine göre Musa peygamber soyundan geliyor", diyerek yazmıştır. Ergün POYRAZ' da doğal olarak kitabında bu alıntıyı (63-64. s) yapmıştır. Kitabın adı konulurken, bu alıntı etkili olmuştur. Ve bu nedenle de kitabın adı "MUSA'NIN ÇOCUKLARI" olmuştur... Yine, R.T. ERDOĞAN'ın kimliği, özel rahatsızlığı ve sayın Addullah GÜL ile Beşir ATALAY'ın akrabalığı konusunda bilgiyi veren ise eski TBMM başkanı AKP Manisa milletvekili sayın B. ARINÇ'tan başkası değildir. İşte sayın ARINÇ'ın, Ergün'e söylediği o sözler, "...benimle uğraşma Hoca ve onun yetiştirdiği Rum ve Ermeni Yahudi kırması olanlarla uğraş. İşte belgeler" diyerek yalakalık üzerine yalakalık yapmıştır.
Yine, Ergün'ün Musa AKP'sinde yazılı olmayan bir bilgiyi yine cezaevi ziyaretimde öğrendim. Ergün, ERDOĞAN ve Hasan Hüseyin CEYLAN'ın DGM'de yargılanmasına ilişkin tüm belgeleri veren kişinin kendisi olduğunu söyledi.
Tüm bunlara rağmen, ERDOĞAN'ın sonuçta Türkiye'nin en çok okunan bir yazarı olarak Ergün POYRAZ ile doğrudan görüşmesi en doğrusuydu. İşte, o zaman - Genelkurmay mı veya Jandarma İstihbarattan mı olup olmadığı gibi bir soruya gerek kalmayacak, T.C. Devletinin kurumları yıpratılmayacaktı!!!
3- Bence geç kalınmadan, her türden hatalar bir tarafa itilerek T.C. Devleti kurumları ve birlikte vatandaşları bir olmak zorundadır.
Yorum
Yazar Konuk açık Cuma, 07 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Sn.Ergün Poyraz öncelikle bizi böyle gerçekler hakkında belgeli bir biçimde bilgilendirip,aydınlattığınız için size sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.Ben sizin kitabınız olan''MUSA'NIN ÇOCUKLARI''adlı kitabınızı bugün aldım ve okumaya başladım TÜRKİYE'NİN nasıl bir kaosa sürüklendiğini gözler önüne sermeniz takdir edici bir davranış.Ben bu ADL denilen yahudi grup hakkında yazmış olduğunuz bölümü defalarca okudum,çünkü bu grubun uluslararası silah kaçakcılığı,uyuşturucu kaçakcılığı,kara para aklama vs... gibi pis işlerle uraştığını sizin yazınızdan öğrendim ve aklımın ermediği bişey var;bu grup ermeni soykırımını deskteklediğini söyledi ve bizim başmızdakilerin bunlarla diaologları dikkatimi çekti,başımızdaki insanları halkımız seçti bu başımızdaki insanların gerçekten vicdanları sızlamıyormu ki acaba?Nasıl bir vicdandır bu.Ben daha 19 yaşındayım ve bu yaşananları gördükçe duydukça ve okudukça benim vicdanım sızlıyor soruyorum YÜCE TÜRK MİLLETİNE nasıl bu insanları seçip bizi yönetmesine izin veriyoruz anlamıyorum artık kötüden kötüye üç maymunu oynama işi fazlalaştı görmedim,duymadım,bilmiyorum.Nerde bizim atatürkçü düşüncemiz,nerde bizim vatana olan bağlılığımız,nerde bizim vatan sevgimiz.Tabiri caizse ülke tırnaklarla kazına kazına bu hale geldi vee şu anda kepçeyle gidiyor artık bu acizlikten kurtulup birlik olmamız lazım.Sizinde haklı olduğunuz anlaşılır ve inşallah tekrar aramızda görürüz saygılar SN.POYRAZ.
12. Yazar Konuk Selahattin Gulnar açık Cuma, 07 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Bendeki fikirden fayda az. Bu sebeble; FARABI'den Once dogruyu bilmek gerekir,dogru bilinirse yanlis da bilinir. Ama once yanlis bilinirse dogruya ulasilamaz. Selamlar.
11. Yazar Konuk Zeynep ÖZKAN açık Pazartesi, 03 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Ergün POYRAZ okuduğum bir yazar değildi. Tutuklandıktan sonra nerak ettim ve şu anda Musanın Çocuklarını aldım. Bugün okumaya başladım. Tayyiple Emine aşkındayım sormayın gözlerim yaşardı. Yazara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bundan sonra eserlerini takip edeceğim.
10. Yazar Konuk açık Pazar, 02 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Elbette,Rabbimiz zulmedenleri ve tabii bu arada dinden geçinen sömürgen "siyonist müslümanları",onları devler reisi yapanları ve onlara oy vererek o makamlara getiren seçmenleri cezalandıracaktır.Onlara arka çıkanları da..."Allah,hesabı çabuk görendir!"
Yazar Konuk açık Cumartesi, 01 Eylül 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Ergün Bey ve sizin gibi yürekli yazarlarımızın olması umudumuzu güçlendiriyor.
Sevgi ve saygılarımla,
Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
az kaldı çok az...
herkes görecek,özellikle %47'lik çoğunluk...
yalnız kurunun yanında yaş da yanıyor,kimse farkında değil...bu arada sn vatansever,Allah hesap soracak evet ama o devlet reislerinize de soracak!!!
Yazar sancarhan açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
esas cevap vermesi gerekenler susuyor,cevap verenlerin başına gelenler, cevap vermeyi düşünenleri düşündürüyor.
6. Yazar Konuk Ahmet açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Allah Aşkına Kim İnanır bu saçma sapan Yazılara Ancak İnanda Senin Gibi Aynı Kafaya Sahip olduğu için İnanır Saygılar
Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yazınız için sizi tebrik ediyorum, dürüst gazetecilik anlayışınız için de.
Asıl Allahın hesap soracakları kişiler
Danıştay olayından itibaren kamuoyunu yanlış yönlendiren satılık medyanın yalancı kalemşörleridir çünkü onlar ve bu komplolar ile TSK'yı yıpratmak isteyenler, kul hakkı alarak suçsuz insanları karalamaktadırlar !
4. Yazar Konuk açık Perşembe, 30 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yazıklar olsun...!
Başka bir şey demege lüzum yok...
Taşak sahibi Adam kalmamış memlekette...
Hani, nerde, bu Cumhuriyetin teminatçısı olduklarını iddia edenler?
Yazık... Çok yazık...
Yazar tskgucu.net açık Çarşamba, 29 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı başlatılan karalama kampanyası ancak bu kadar çığrından çıkabilir. Her yönden ve her yerden durmaksızın TSK'ya hücumlar devam ediyor. Sonumuz nereye gidiyor? Ordumuza karşı yapılan bu saldırılar, iftiralar ve korkunç hücumlar nerede son bulacak?
Yazar Konuk açık Salı, 28 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
sn karabulut un yazisinda devletin degerlerini karalama degil yuceltme var... sanirim okuyucunun yaziyi tekrar okumasi gerekir.
Yazar Vatansever açık Salı, 28 Ağustos 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Yapmayın yaaa, bu kadar çarpıtmayın söylenenleri. İçerideki arkadaşınız uğruna devletin değerlerini hiçe saymayarak kamuoyunu yanlış yönlendiriyorsunuz. Sn. Karabulut, devlet reislerimize daha saygılı olun, lütfen, bu insanlar bu ülkenin oyu ile seçildi, allah sorar bunun hesabını, eğer gram inancın varsa yapma böyle, Rabbim zulmedenleri en ağır cezalarla cezalandırır mahşerde, 3 günlük dünya hayatının meşakkati için bu güzel insanları karalama, ama derim ki allah seni bildiği gibi yapsın... Amin
Kaynak;http://www.tepkimiz.net/index.php?option=com_content&task=view&id=403
