Hadi daha açık konuşalım

mehmetünlü

New member
Katılım
18 Ara 2006
Mesajlar
12,137
Reaction score
0
Puanları
0
131b.jpg


MEMLEKETİN herhangi bir köşesinde bir “isyan”, bir “kalkışma”, bir “dağa çıkma” vakası zuhur ederse...

Devlet o “isyan”ı, o “kalkışma”yı bastırır...

Buraya kadar anlaştık mı?
Ama durun bir dakika!
Devlet, “isyan”ı ya da “kalkışma”yı bastırırken, isyan bölgesinde yaşayan herkesi, çoluk çocuk demeden katletmez.
Mağaralara sığınmış zavallı insanları fare gibi zehirlemez.
Yediden yetmişe herkesi kesmez...
Munzur Çayı’nın kan akmasına yol açmaz.
İsyan çıkan bölgeyi havadan bombalayarak haritadan silmeye kalkışmaz.
Kısacası devlet canilik yapmaz.
Hata hatadır... Zulüm zulümdür...
Cinayet cinayettir... Ayıp ayıptır...
Ve hiç kimse ama hiç kimse hatadan münezzeh değildir...
Bir milletin yok oluş anında ortaya çıkan büyük bir “kahraman” da hata yapar.
Celal Bayar da yapar... Saraçoğlu da yapar... Menderes de yapar...
Onların yaptıkları hataları yorumlarken...
“Sene 1937 idi... O dönemde en medeni ülkelerde bile isyanlar böyle bastırılır idi...” dersin...
“Konjonktür” dersin...
O dönemde başka ülkelerde yapılan katliamları sayar dökersin...
“Geçmişi bırakalım / İleriye bakalım” dersin...
Dersin oğlu dersin...
Ama 2009 yılında...
“Ne de güzel bastırılmıştı isyan... Ne de güzel başka çare aranmadan fare gibi zehirleme yapılıyordu” diyemezsin.
Dersen, sonuçlarına katlanırsın.
* * *
2009 yılındayız...
Türkiye’nin en “tahsilli”, en “karıncaezmez”, en “janti”, en “centilmen”, en “kadınları dansa kaldırma konusunda üstat”, en “diplomat”, en “dil bilen”, en “kibar”, en “uygar” adamlarından biri...
Milletin Meclisi’nde...
“Bir isyan nasıl bastırılır?” konusunun tartışıldığı bir oturumda...
İnsanların yediden yetmişe fare gibi zehirlendiği bir katliamı örnek gösterirse...
Dünyanın her medeni ülkesinde...
O adamı tefe koyarlar...
İnsan içine çıkamaz hale getirirler...
Adama Hitler bıyığını da layık görürler, Mussolini çizmesi de giydirirler...
En hafifinden “gereğini yap arkadaş” derler...
* * *
Ama merak buyurmayınız efendiler...
O “medeni diplomat”, bizim memleketimizde ne yalnız kalır, ne de sahipsiz...
“Genel Başkan” çeker yanına “medeni diplomat”ı, verir fotoğrafı ve herkes mesajı alır...
Bir iki Alevi örgütü bir süre daha devam ettirir tepkiyi...
Sonra da olay, milletimizin meşhur “unutkan hafızası”na tevdi edilir.
Seçime kadar da hatırlayan kalmaz. Yani endişeye mahal yoktur efendiler...
Onur’a bir şey olmaz...
Olan yine Dersimli’nin incitilmeye alışkın onuruna olur vesselam...

 
80 YILDIR Türk tarih kitabına almadıkları gerçekler o tarih tarafından kusuluyor işte. demekki tarihin karanlık durumları öyle tütsülü devrim nutuklarıyla gizlenemiyormuş. Amet hakan kendinden beklenmeyen bir dürüstlükle bişeyler yazmış.. güzeldi kardeş eline sağlık...
 
Geri
Üst