~~JoKeR_34~~ ¨ °ºO _+*~$iiR Kö$eSi¨ °ºO _+*~

SambaRio

4Lq
Katılım
14 Eyl 2006
Mesajlar
1,556
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
Rio
Yüregimdeki çocuk

Yüregimdeki çocuk

Yüregimde bir çocuk
Sevinçle hüznü
Bir arada yaşıyor
Bir elinde umut çiçekleri
Digerinde mutsuzluk dikenleri...
:aşk
Yüregimdeki bu çocuk aglıyor,
Batmış eline
Mutsuzluk dikenleri...
Umut çiçekleri
Gönlünü okşuyor...
Kendisini
Bekleyen geleceği
Umut çiçeklerinde
Biliyor...
:aşk
Yüregimdeki çocuk
Ellerin de
Umut çiçekleri,
Gözlerinde
Bir ümit ışıgı yanıp sönerken
Kendisine sevgiyle uzanacak
Bir dost eli bekliyor...
:aşk
Yüregimdeki çocuk
Bir elinde umutsuz dikenleri
Digerinde umut çiçekleri
Gözlerinin içi gülüyor...
:aşk
Yüregimdeki bu çocuk
Gelecekten umutlu
Hayatla barışık yaşıyor...


--------------------------------------------------


Sevmek; farkında olmaksa yaşadığının

Sevmek; bakmak değil görmekse eğer

Aklın başından gitmesi değil,

Duymak ve bilmekse eşit olarak;

Yemeden, içmeden kesilmeden

Çoğalmaksa sevmek eksilmeden,

Çağına tanıklık ederek

Ve kahrolmamaksa arabeske inat.

İçin içine sığmamaksa

Bir coşku, bir şenlik, bir erdemse sevmek;

İnsanları, çocukları, kuşları unutmadan

Verem olmamaksa sevmek senin aşkından

Daha sağlam basıyorsam toprağıma,

Unutmak, şaşkınlık, azap değilse;

Bilinç, öğreti ve sevinçse,

Paylaşılan bir ekmek gibiyse sevgi;

SENİ SEVİYORUM !
 
Kes çığlıklarını yüreğim, karanlıklar seni duyamaz...
Kes ki, matemlerle, kederlerle örülmüş bir girdaba düşmüş omuzlar, seni taşıyamayacak
kadar yorgun... Geçmiş vakitlerin ruhunun ağırlığıyla zaten bitap düşmüş bu mahkum, ağaçkurtlarının yiyip bitirdiği gövdesiyle ümitsizlik okyanusunda zillet ve boyuneğiş
mücadelesine devam ediyor çünkü...

Sus işte, sus terennümlerinde aşkın yeri olmasın, acemaşiran nağmelerin derin sükuta bırakmasın yerini... Ey kalbim bana hatırlatma, kahkaha ve neşe sedalarını, kaygılara, korkulara, onulmaz bekleyişlere, kahredici ateşlere dönüştürme...

Yakma içimi ve sis bulutlarının içine defnetme hülyalarımı... İnceden inceye 'gel' diyen davetkar sesinin tınılarıyla bir ince gırnap gibi sarılma boğazıma... Pusu kurarak bed yüzlü çehrelerle çıkma karşıma, fecir yüzlü sevdaların tuzağına düşürme beni...

Parmakuçlarında yanaşma yanıma, nüfuz ederek melankolime, kapama gözkapaklarımı gizli parmaklarınla...
Sus, sus ki, dehşetli rüyaların esiri olmayayım, zan ve vehim peçesiyle sarmalanmış ruhumu bırakmayayım alışmadığı yerlere... O yerler ki, vahaların serin ılgıtıyla, gülşenlerin ıtırlanmış kokusuyla evli de olsa bir garip kalır burada...

Bırak, bırak ki, ruhumun sabahı eceliyle yaşıt olsun..
Sus yüreğim, haykırma, cezbolma güzelliklere... Onlar ki, gecenin medcezirine ibtila olur, ardından gider, sonra döner pervane olurlar ışığa, yokoluşa...

Sen ey kalbim, idrakimin köşe bucağında suskunlaşmış bir düşünce olarak kal... Ebediyette ölümle hayatın zifafa girdiği gecelerin kanatlarına takılınca dalgalanma birdenbire, tutuşma...

Özgürlüğüme göz koyma, koyu renkli sevdaların albenisine bahtsızca at sürme, ayartma hayallerimi ve sızlatma kıyımı bucağımı gözalıcı vaadlerle...

Yakarışlar, senin nidandır yüreğim... Kalk ve sakince yürü kalabalığın ardı sıra...

Heyhat yüreğim, dövünmelerim özlemlerini teskin etmiyor, gözyaşlarım susuzluğunu dindirmiyor, hüzünlerim depremlerini bitirmiyor ve görüyorum ki, sahnesiz trajedim senin oyun hevesini alaşağı etmiyor.
Cemreler düşüyor sana güneş her uyandığında, gülümsediğinde... Umutların arkasına türkü yakıyorsun ve kutsal sevdalar ummanına yelken açmayı hayal ediyor, bekliyorsun. Gurbetleri gömüyor okyanuslara, sılayı düşlüyorsun..

Ve sen ey kalbim çığlıkların tükenmiyor bir türlü, sesleniyor, haykırıyor, bağırıyor, istiyorsun!

Git o halde, azad ettim seni... Müebbet sevdaların gamlı hazanına koş... Nisan ovalarının menekşe kokularına karış... Yokol sevda çimenlerinde..

Ve kalbim, ey kalbim... Değecekse eğer karanfillere git oraya... Kanlı tırnaklarınla kazı aşkını taşlara... Bir daha çıkmamacasına, ölesiye kazı onu...


Kazı ve haykır aleme, "Devlerin aşkı büyük olur"

-------------------------------

Ellerinin sıcaklığını hissedememişsem eğer
Saçlarını kokusunuda alamamışsam
Hislerimi kafesindeki kuş gibi azad etmemişsem
Buralardan sensiz çekip gitmişsem
Zordur gitmek.

Telefonda bile sesini duyamamışsam
Gözyaşlarımla boynunu ıslatamamışsam
Gözlerine,karadenize dalar gibi dalamamışsam
Rüyalarında süzülememişsem bulut gibi
Zordur esmek

Titremişsem soğuklarda sensiz
Çöl sıcaklarında bile ısınamıyorsam
Birde efkarlı bir şarkı çalıyorsa derinden
Kadehde balık olmuşssam; zilzurna
Zordur ayrılmak

Dilimde düğümlenmişse kelimelerim
Ağlamaklı olmuşssa sesim
Birde göğsüm inip kalkıyorsa aşkının şiddetinden
Geceler gündüz olmuşsa
Zordur uyumak

Seni aramışsam başkalarında
Ağzındam düşürmemişsem ismini
Olmaz demişsem kendi kendime
Birde itiraf etmişsem; her gece kendime
Zordur unutmak

Sigaralarım yanıp yanıp sönüyorsa
İçten içe of çekilip,efkara kardeş oluyorsam
Bir delilik diyorsam kendi kendime
Aklımda mıh gibiysen...
Zordur söküp atmak seni kalbimden

Tahammülüm yoksa sensizliğe
Zifiri karanlığa mahkum olmuşsa ruhum
Dalıp gidiyorsam senin hayaline
Kendimi unutuyorsam bedenimde
Zordur hayal kurmamak

Eğer yürünecek yollar sensizse
Gelen mektuplar senden değilse
Bana ait değilsen
Zordur ölüm...seni hiç göremesem bile...


-----------------------------------------


Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır
Kitaplara göre insan
Karanlıkta yüzüne bin mumluk lamba tutulmuş
Gözleri, yüreği kamaşmış insandır
Aptaldır, hastadır, kahramandır
Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır.
İçinde bir tek suret yaşayan yüreğe yürek mi derler
Bir tek yaprak veren dalın YASAK KELİME burarlar
Bir tek meyve veren dalı keserler
İnsan dediğin bir buğday tarlası gibi olmalı
Esti mi rüzgar bir değil milyonlar için esmeli
Bir tek meyve veren dalı kesmeli
İnsan dediğin derya misali
Üstünde milyonlarca dalga
İçinde kıyametler kopmalı
İnsan dediğin derya misali
Uçsuz bucaksız olmalı.

Gel çıkalım sevgilim gel
Gel kurtulalım birler hanesinden
Çekelim gidelim bir uçtan bir uca
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar.

-----------------------------


hoşgeldin göçebe karanlığım
haramiler el ayak çektiğinde
şarap şişelerinin gözleri şaşkın şimdi
hoşgeldin gedikli dostum

gün ışığı aldattı beni bir ömür
birazı kadınlardı birazı toy kızlar
gözümden sakınmalıydım oysa seni

doğrusu budur bilsin insanlar
umudum fenerini söndürdüm geldim
kim uyandırsa uğursuz lambaları
dağılır eşsiz güzelliği karanlığımın

kaldırdım attım paleti elimden
yanık türküsünü dinliyorum gecenin
içimde sevginin ve ihanetin dumanı
gerçeğin kırbacını tadıyorum

hoşgeldin dost karanlığım
sana şiirler söyleyeceğim
övgüler dizeceğim kucak dolusu
çiçekler sunacağım

-------------------------------


Tükendi gençliğim karanlıklarda
Çılgın fırtınalarda ve yağmurlarda;
Güneş bazan açtı, kapandı derhal
Bahtımın yazgısı karanlıklarda;
Öyle harap ettiler ki gönül bahçemi
Dallar hep kırıldı, yapraklar yerde
Kuytularda birkaç meyvesi kaldı...

İşte ulaştım güz aylarına
Fikirler sararmış yapraklar gibi;
Kullanmalı artık her bir aleti
Küreği, tırmığı ve ötekileri
Düzeltip onarmak için yeniden
Bahçemdeki bütün harap yerleri
Suların basıp da oyup açtığı
Kocaman çukurları mezarlar gibi...

Hayal ettiğim yeni çiçekler
Acaba bulurlar mı kimbilir
Ardıç kuşlarının bulduğu gibi
Güç alabilecekleri her bir gıdayı
Gizemli gıdayı, özlü gıdayı
Bu sulak topraklarda.
Bu hoş havada.

Ey acı! Ey acı!
Yiyip bitiriyor hayatı zaman
Ve yüreğimizi kemiren düşman
Bu anlaşılmaz, bu garip düşman
Büyüyüp güçleniyor kanlarımızla
Durmadan kaybettiğimiz kanlarımızla.

-------------------------------

Değişir rüzgarın yönü,
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi,
Boşuna bir liman arar.
Gülüşü bir yabancının,
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir,
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına
Aşk iki kişiliktir.

Bir anı bile kalmamıştır,
Geceler boyu sevişmelerden;
Binlerce yıl uzaklardadır,
Binlerce kez dokunduğun ten;
Yazabileceğin şiirler,
Çoktan yazılıp bitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Avutamaz olur artık
Seni bildiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Yitik bir ezgisin sadece,
Tüketilmiş ve düşmüş, gözden.
Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
Gece camlara sürtünürken;
Çünkü hiç bir kelebek
Tek başına yaşayamaz sevdasını,
Severken hiçbir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

------------------------





 
ELLerine Yureqine SaqLik... Hepsi ßir ßirinden quzeL =)
 
Ellerine Saglik Joker Ne O Lem Duygusallikmi Basti :hhmanD
 
Bir küçük çiçekle kandırılabilirim şu sıralar.

Bir tek papatya, bir kır menekşesi ile örneğin Bir kaç satır şiire tav olabilirim

Bir gamlık notayla artar sevincim
Bir parça güneşle kandırılabilirim şu sıralar

Gündoğumu, günbatımı fark etmez
Bir oturumluk deniz kenarına tav olabilirim

Rüzgârlar beni üşütmez.
Bir kaç damla yağmurla kandırılabilirim şu sıralar

Üstelik şemsiyeler evde unutulmuşBir bardak sıcak çaya tav olabilirim

Üstüm başım henüz yeni kurutulmuş. Bir tutam sevgiyle kandırılabilirim şu sıralar
Fazlasına öykünmeden

Bir kaçamak bakışa tav olabilirim
Belki bugün, gün bitmeden.

------------


Ağladım göz yaşalarım döndü denize.
Derdimi kimseye söleyemedim.
Kurşun geldi kalbime dönüpde bakamadım.

Başıma neler geldi sana diyemedim.
Beni kaç kere vurdular adını söylemedim.
Yıkılsın dünyam.

Ağladım göz yaşalarım dödü ateşe.
Baıra bağıra yazdım seni içime .
Bir kez olsun seni öpemedim.


-------------


sevdiceğim

İsyanlar çağlıyor içimde,

sevdiceğim içimde terkedişlerinin acısı var.

kapkara bulutlarla yüklüdür gözlerim,

kan ve irindir sayende akıttığım gözyaşlarım.



İçinden çıkılmaz kuyular kazıyorsun yoluma,

geçemeyeceğim engeller yaratıyorsun,

kalbimi kederle,kıskançlıkla doldurduğun yeter!

Bırak ne olur seyrinde aksın günlerim.



Yaşlandım ,artık gelemem kaprislerine

belki hergün o istediğin hayat öpücüğünü kunduramam dudaklarına

Beklediğin o enerjik ve atılgan beden

korkarım sevdiceğim artık yok bende.

...yaşlandım....


--------------------------


Bir Gün

...Hangi zorluğu
yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde
bu insanca sevgiyi.
Güzel günler
zorlu duraklardan
geçer sevdiğim.
Damla damla
birikyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün
akıp gideceğiz hayata.
Duvarlar yıkılacak,
açılacak bütün kapılar
bilesin.
Benim yüreğim
sensin şimdi,
seni vurur durur...
Ve yine damla damla
çoğalıyorsun içimde.


---------------


Bana gel..
Sadece bana..
yıllardır içinde sakladıın we haykırmak için biriktirdiin Sewda sözleriyle gel..
Yada konuşma,
Tek bi söz bile söyleme,suskunluunla gel!
uyuyamadıın bütün uykuları,
Üşüdüün kış sabahlarını,
İç sıkıntısıyla geçirdiin akşamları,
kabuslarını ,korkularını topla öyle gel
Hayatında ertelediin ne warsa,hepsini al gel...
Sana kendini anlatmak için bir fırsat wermeyen insanları bırak bi kenara,
Sadece benim wazgeçilmezim olmak için gel..
Seni kaybetmekten öyle korkayım ki;
düşüncesi bile titretsin yüreğimi..
Gel we sarıl bana,
başkalarının göremedii,birtek benimle konuşan,içindeki o deli çocuu çıkarmak için gel !!
Sensiz geçen tek bir gün bile acıtıor içimi..
Gel çünki sadece sana sunabilirim;
hiçbişey beklemeden Yüreğimi.....


--------------------


Oda soğuk...
Ellerimi gözlerimle ısıtıyorum
Gözlerimi gözlerinle...
Parmaklarım parmaklarında hiç birleşmese de
Bir düşe tutunuyor
Kirpiklerinde duran gülüşlerde yoksam bile
Gözyaşlarımız aynı yöne düşüyor
'O' da soğuk...
Uzun ve kumral bir uykum var
Omzuna koysam başımı
Tutunurum
Çocuk ellerinde kollarında yer aç
Hayatımda ilk kez sarılmak istiyorum


------------------

SEVDİM SENİ

Sevdim seni bir kere,
Vazgeçmem ölsem bile
Sen ne söylersen söyle,
Bu aşk bitmez bunu belle.

Seni düşündüm yine bu gece,
Anldım geçmiyor sensiz gece,
Yokluğun vuruyor beni derde,
Bu aşk bitmez bunu belle.

Sakın başkasını arama,
Bırakmam seni anlasana,
Yapsanda türlü numara,
Bu aşk bitmez bunu belle.

İstediğini yapmadım mı?
Sana bakanları harcamadım mı?
Senin için ölümü göze almadım mı?
Bu aşk bitmez bunu belle.


---------------------

Kimi sevsem sensin / hayret
Sevgi hepsini nasıl değiştiriyor
Gözleri maviyken yaprak yeşili
Senin sesinle konuşuyor elbet
Yarım bakışları o kadar tehlikeli
Senin sigaranı senin gibi içiyor
Kimi sevsem sensin / hayret
Senden nedense vazgeçilemiyor

Her şeyi terk ettim / ne aşk ne şehvet
Sarışın başladığım esmer bitiyor
Anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli
Dudakları keskin kırmızı jilet
Bir belaya çattık / nasıl bitirmeli
Gitar kımıldadı mı zaman deliniyor
Kimi sevsem sensin / hayret
Kapıların kapalı girilemiyor

Kimi sevsem sensin / senden ibaret
Hepsini senin adınla çağırıyorum
Arkamdan şımarık gülüşüyorlar
Getirdikleri yağmur / sende unuttuğum
Hani o sımsıcak iri çekirdekli
Senin gibi vahşi öpüşüyorlar
Kimi sevsem sensin / hayret
İn misin cin misin anlamıyorum.

---------------------




NeRoN_64' Alıntı:
Ellerine Saglik Joker Ne O Lem Duygusallikmi Basti :hhmanD


:hhaşık :hhaşık Aşk qim ßen qim ;-)
 
eline yüregine sağlık
bunlarda benden

Mavi Özlem

Her yer mavi olsa
Maviye dursa gece
Sonra maviyi bulsam dese deniz
Martı mavi çığlıklar atsa
Rüzgar mavi şarkılar söylese
Çiçek mavi koksa
Zaman mavi geçse
Kan mavi
Düşman mavi
Mavzer mavi çıksa
Mavi düşünceler sarsa bilmi
Mavi acılar çeksem
Bir gözler mavi olmasa
Kaybolmasam içinde diye
Mavi düşlerim
Mavi aşklarım doğsa
Mavi anlayışlı sevgililerim olsa
Mavi siyah saçlılar
Mavi anlayışta olsalar
Ve mavi bir ölüm olsam
Kendime maviliklerde
Sadece mavi olan...

Mehmet Savaş Peker




Mavi Gece

Bir mavi gecede başlamıştı sevdamız
Ve maviye çalmıştı bütün umutlarım o gece
Unutturmuştun bana karanlığın siyah olduğunu
Ve gözlerinde farkettim ilk kez
Bütün gecelerin mavi olduğunu

Bir mavi geceydi o
Bütün gecelerden güzel
Bir mavi geceydi o
Benim için ömre bedel

Ve sonra...
Bir gidişin vardı ki
Mutluluğuma inat
Bir gidişin vardı ki
Kırıldı içimde kol kanat

Umutlarımın mavisini alıp gittin
Denizlerimin mavisini çalıp gittin
Masmavi dünyama
Simsiyah bir çivi çakıp gittin...

Gittin
Ve sen de her yalan gibi bittin...

Ahmet Selçuk İlkan
 
ßir KıvıLCım Dü$er ÖnCe
ßüyür Yava$ Yava$...
ßir ßakarSın voLkan oLmu$
Yanmı$sın arkada$...


DoLduramaz ßo$Luqunu Ne Ana Ne Garda$
ßu €n GüzeL €n SıCak Duygudur Arkada$..

Ortak oLmak Her Sevice Her Derde Kedere ve
Yürümek Ömür ßoyu ßeraberce eL eLe
OLmasın hic o taa İcten güLen gözLerde Yas YoLLarımız AyrıLsa ßiLe SeninLe Arkada$...


Evet Arkada$..
Kim oLduqumu ne oLduqumu
Nereden GeLip Nereye Gittiğimi
Sen Öğrettin ßana...
€Limden Tutup KaranLıktan AydınLıqa Sen Cıkardın..
ßana Yürümeyi Öğrettin..
Yeniden eL eLe Ve Daima İLeriye ....
ßirgün ßirbirimizden Ayrı Dü$sek ßiLe
ßiiLiyorum Hic ßir Zaman Ayrı diiL yoLLarmız Ve
Ayri YoLda YürüdükCe Gene eLLerimiz DostCa ßirLe$ir Ve Ayrılsak ßiiLee Kopamayız...

------------------------


Rabbim
Rabbim...
Bir insan koy kalbime
Ama o insan seninde sevdigin olsun

Onunla el ele tutustugumuzda
Ikimizin uzerinde Senin elin olsun
Bana öyle gözler göster ki
Ben o gözlerden sana bakayim

Bana öyle bir sevgili ver ki
O gözler cennete acilan iki pencere olsun
Onunla öyle bir yolda yürüyelim ki
Kilavuzumuz sen olasin ey Rabbim

Öyle bir sevgili verki bana
Ona sarildigimda kainat bize baksin
Birbirine sarilsin


Sevgimiz kurtla kuzulari baristirsin
Bize bakip seytan Adem'e secde etsin
Günah sevap ugruna kendini feda etsin
Olüler birer birer uyansin sevgimizle

Bize öyle bir sevgi ver ki Rabbim!
Sevgimizde Muhammed sevilsin
Oyle sevelimki birbirimizi
Hz. Hatice göklerden bize seslensin
Ve desin ki;

"Bak ya Muhammed bak su sevgililere onlar bizde...
bizde onlardayiz.
Bak Askimiz birkez daha yasaniyor yer yüzünde..
Allah Askimizi öyLe cok seviyorki binlerce insana
yasatiyor..


------------------


VARSIN YA
BASIMDA BİR DUMAN OLUYOR HASRETİN
SENDEN DİYE KIYAMIYORUM BOZMAYA
ŞİİRİME İLHAM OLUYOR HASRETİN
BAŞLIYORUM ÇEKTİKLERİMİ YAZMAYA

BURNUMDA TÜTÜYOR YEMYEŞİL GÖZLERİN
DÜŞTE BİLE DOYAMIYORUM BAKMAYA
KULAĞIMDA ÇINLIYOR TATLI SÖZLERİN
DAYANAMIYORUM BEN SENSİZ OLMAYA

GÖZÜME GELMİYORDA ŞU IRAKLIĞIN
SENİNLE YAŞIYORUM ANCAK CANSIN YA
AKLIMA GELMİYORDA BİR AN YOKLUĞUN
NASIL ŞÜKREDİYORUM BİLSEN VARSIN YA.

--------------------


Akşam Erken İner Mapushaneye
Akşam erken iner mahpushaneye.
Ejderha olsan kar etmez.
Ne kavgada ustalığın,
Ne de çatal yürek civan oluşun.
Kar etmez, inceden içine dolan,
Alıp gotüren hasrete.

Akşam erken iner mahpushaneye.
İner, yedi kol demiri,
Yedi kapıya.
Birden, ağlamaklı olur bahçe.
Karşıda, duvar dibinde,
Üç dal gece sefası,
Üç kök hercai menekşe...

Aynı korkunç sevdadadır
Gökte bulut, dalga kaysı.
Başlar koymağa hapislik.
Karanlık can sıkıntısı...
"Kürdün Gelini"ni söyler Malta'da biri,
Bense Volta'dayım ranza dibinde
Ve hep olmayacak şeyler kurarım,
Gülünç, acemi,çocuksu...

Vurulsam kaybolsam derim,
Çırılçıplak, bir kavgada,
Erkekçe olsun isterim,
Dostluk da, düşmanlık da.
Hiçbiri olmaz halbuki,
Geçer süngüler namluya.
Başlar gece devriyesi jandarmaların...

Hırsla çakarım kibriti,
İlk nefeste yarılanır cıgaram,
Bir duman alırım, dolu,
Bir duman, kendimi öldüresiye,
Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin,
Ama akşam erken iniyor mahpushaneye.
Ve dışarda delikanlı bir bahar,
Seviyorum seni,
Çıldırasıya...

------------------


Seninle Yaşamak Seninle Ölmek İstiyorum
Gözlerim gecenin sonsuz karanlığında seni düşünüyorum
yoksun yanımda hayalin yetmiyor artık seni istiyorum
Akşam olup gün battığında ve her sabahın şafağında
Bülbül olup baykuşa inat senin için ötmek istiyorum.

Beni özlüyor sende beni istiyorsun farkındayım
Sanmaki uzakta çok yakında hatta yanındayım
Kara gözlerine bakıp seni seviyorum diyemedim ama
Gökyüzüne haykırıp seni seviyorum demek istiyorum

Seslensem sesimi duyarmısın uzatsam elimi tutarmısın
Her sabahın şafağında güneşe baktığında beni hatırlarmısın
Bazen kızıyorum kendime neden sevdim diyorum ama
Tekrar gelsem dünyaya yine seni sevmek istiyorum.

Kalabalık bir hayatın içinde sensiz yalnızım
Uğrunda ölecek kadar aşık bir o kadar da bahtsızım
Dünyanın bütün güzelleri önümde diz çöksede
Ey güzel yarim seninle yaşamak seninle ölmek istiyorum.

------------------------

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullular
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydiki sevmek
Ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bırakasalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.

----------------------

Yüreğimde lodos var.
Kıyılarını dövüyor arsız dalgalar.
Kokusu geliyor, yosun tutmuş duyguların.
Yüreğimi, selamlamaya çıkmış yıldızlar.
Evet de, bitsin aşk seferleri,
Yüreğim demir atsın,
Yüreğinin tam ortasına.

Yapman gereken,
Sadece evet demek,
Yüreğimde ki lodoslar bitecek
Ve gönülde tüm fırtınalar dinecek
Denizin üstünde belirecek yakamozlar,
Senin, ismini yazacaklar, bütün okyanusa
Deniz minareleri, adını fısıldayacaklar.
Deniz feneri, gül kırmızısı olacak.
Gözlerim, bir dalgıç misali, gözlerine dalacak,
Korkusuzca, vurgun yemek pahasına.
Yeter ki cevap ver aşkıma,
Yüreğim demir atsın,
Yüreğinin tam ortasına.

Sonrasında,
Ay şahidimiz olacak.
Yıldızlar ezberleyecek adımızı.
Öylesine bir sevda ki düşlediğim.
Deniz kızları bile, imrenerek bakacak sana
Kabul edip, bir evet demen yeter aşkıma
Bırakacağım artık, aşk kaptanlığını.
Yüreğine olacak, bütün seferlerim.
Demir almayacağım artık, başka bir maceraya,
Eğer cevap verirsen aşkıma,
Demir atacak yüreğim,
Yüreğinin tam ortasına.

İnan ki
Sen gördüğüm, en güzel limansın.
Bense, yüreği bu limana vurulmuş, biçare kaptan.
Hep, sahte rüzgarlarla dolardı yelkenim.
Gezerdim, o sahil senin, bu sahil benim.
İlk kez, sevgiyle doldu yelkenlerim,
Rotası sensin, dümenim sana kitlenmiş,
Küreklerimi atmışım bir kenara.
Demir atmak için bekliyor yüreğim,
Yüreğinin tam ortasına.

Ya aşkıma cevap vereceksin
Yada bu gece, çıkarım son seferime
Olurda dersen ki, güle güle
Diyeceğim ki, yüreğim alabanda, bütün aşklarım fora
Dönmemek üzere, çıkacağım son yolculuğuma.
Ya bu yolculuk da, olurum alabora
Ya da kaybolurum bu aşkın ufkunda....

-------------------------


AYRILIK

Öpsem şu rüzgarı sana dokunur diye,
Ölüp kalacak mıyım yoksa, ismini diye diye,
Gün boyunca bekledim telefon çalsın diye,
Ama sen aramadın ayrılalım diye...

Bahtsız benim adım, ayrılık ise soyadım,
Her geçen gün yaklaştım ayrılığa adım adım,
Herşeyden ayrılırım ama ayrılıktan asla,
Yoktur benim yarim ayrılıktan başka...

İşte bir şiir daha, yine bir acı,
Yarab dinmeyecek mi, bende ki bu sancı?
O tatlı gülüşün artık benim kaderim,
Gülüyor kaderim, bitmiyor kederim...

-------------------------------

:hhaşık :hhaşık :hhaşık :hhaşık :hhaşık :hhaşık
 
forum kirliliğini önlemek adına konularını birleştirdim ;)
 
Teşekkürler kardeş, ellerine yüreğine sağlık...
 
qαρяίگ' Alıntı:
forum kirliliğini önlemek adına konularını birleştirdim ;)

iyi yaptın.. artıq tek başlık altında toplucamm..


Rüyalarımın Tatlı Hırsızı

Sonsuzluk denizinde duygularımla boğuluyordum,
Yalnızlık hasretinin aleviyle kalbimi yakıyordum,
Ta ki o tatlı seni görüp, yaşayana kadar,
Umutsuzluğu yıkıp, rüyalarımı çalana kadar,
Sonra gülüyordum geçmişime,
Sensiz yaşamış serseri kendime,
İlk önce ağlıyordum o yıllara,
Sonra tekrar gülüyordum rüyalarımın tatlı hırsızına,
Ağzımda tek şarkı "sen" ,
Gönlümde tek umut "sen" ,
Kalbimde göz kırpışın, ukala bakışın,
Dilimde mutluluk acısının coşkusu,
Ellerimde masumiyetinin korkuttuğu titreme,
Bedenimde sesinin yarattığı ürperti,
Ve rüyalarımda devamlı gezinen tatlı hırsız, sen.
Hani ilk günkü beni anlayışın,
Duygularımdan serseri kurşun gibi kaçışın,
Alaycı gülüşünün yarattığı korkum,
Arkaya bakmadan özgürlüğe kaçış,
Rüzgar olup mutluluk şarkısını söyleyişin,
Yağmur olup hasret gözyaşlarını döküşün,
Sel olup kalbime akışın,
En önemlisi rüyalarımı çalışın.
Sevginin yüceliğini ve mutluluk önemini,
Yalnız geçirdiğim yılların nefretini,
Tek kelimeyle öğrettin "biz",
Sen ben aşkım "biz".



--------------------------------------


Bir akşamüstü bir rüzgâr yapıştı belime, içtik beraber.
Sarhoşluk daha çok acıtır dedi, gözleri yaşararak.
Önce inanmadım.
Sonra kudurdu, kudurdu.
Başım döndü, bağırdım...

"Sen, giderken gülüm izlerini silmeyi unuttun.
Sen, giderken bitanem, bende bıraktıklarını almayı unuttun.
Sen, giderken aşkım, sen hâlâ bendeydin.

Çalan bir müzik parçasının sözlerinde unuttun kendini.
Bir ağustos akşamında unuttun beni ve seni.
Süzülen damlaların sıcaklığında,
Sensiz bir gecenin sabahındaki hıçkırıklarda unuttun seni.
Terasda içilen bir bardak çayda
ya da bir bardak birada unuttun.

Bir mangal ateşinin sonrasında, yanmış közlerde unuttun.
Beyoğlu'nun o güzel sokaklarında,
O ıssız kalabalıkda unuttun kendini.
Söylenen yalanlarda, 'iyi ki varsın'larda unuttun seni ve beni.
Geceleri baktığımız o yıldızlarda unuttun bizi.

Bir daha birlikde çıkamayacağımız Yeniköydeki
çay bahcesinde, Papatya'da unuttun bizi.
Adını bir türlü koyamadığın
gelecekdeki güzel günlerimizde unuttun.
Beraber yakılan sigaralarda unuttun bizi.
Sen giderken bitanem,

SENİ BENDE UNUTTUN !!!."
 
Kaçmasam
Ne zaman seni düşünsem
Önünde dururum
Tetiği çekilen tabancanın
Ah.. gözlerin
Kurşunu hiç sektirmeyen
Gözlerini ben seçmedim
Ki..vuracaktı kaçmasam





İçindekilere Sitem...

İçinde sakladınız nicesini,darıldım.
Sözün piri ozan değil mi.
Muhabbetten bıktım,yoruldum.
İçsellik,doğru olan değil mi.
Yar diye diye,diyar diyar gezerim,
Oyunları,yalanları çabuk sezerim.
Kolay olan kırmak ise,bende üzerim.
Aptala bin ,anlayana bir kez derim
Şahidim olun can dostlarım
Iraklarda ben de varım
Kavli kararım
Lisan-ı hafi bir duvarım...
Anlayana kalb-i şükür,anlamayana ağyarım...
Risaley-i eşarı şiddet-i kalp ile yazarım.






Zannetme bir nefes kadar uzaktasın..
Acıya inat hala yüreğimde yaşamaktasın..
Belki de gözyaşıyla adımı anmaktasın..
Belki de yıldızların koynunda karanlıktasın..

Sen ağlama ne olur..
Hatırlar mısın bir zamanlar..
Gözyaşında ıslanmış gülüşlerimi..
Ölümsüz sevdanla yeniden yeşertmiştin..
Şimdi sıkıca sarıl bana..
Usulca zifiri karanlıkları giydir tenime..
Yaşadığın şehrin günahlarını ser yüreğime..
Ve uyanmadan hasretinden bu sabah..
Tüm umutlarımı al gizlice..
Bundan sonra karanlıkların benim..
Yıldızlar ise hep senin olsun...

Zannetme ki bir nefes kadar uzaktasın..
Sensizliğe inat hala yüreğimde yaşamaktasın..
Belki de baharın koynunda karakışlardasın..
Belki de Temmuz ortasında gözyaşında ıslanmaktasın..

Sen ağlama ne olur..
Hatırlar mısın bir zamanlar..
Tükenmekte olan nefesimi..
Gülen gözlerinle mutluluklara sermiştin..
Şimdi sıkıca sarıl bana..
Usulca acılarının gömleğini giydir bedenime..
Asırlık gözyaşlarını değdir yüreğime..
Ve uyanmadan özleminden bu sabah..
Tüm mutluluklarımı al gizlice..
Bundan sonra acıların benim..
Mutluluklarım ise hep senin olsun..


 
Ellerine sağlık...Hepsi birbirinden güzel ama birazda yarına ertesi güne sakla şu şiirleri hergün güncellicen bi günde bitirme şiirleri,okuyamıyorumda hepsini o kadar çok açmışsın ki hergün iki üç tane açsan yeterli... =)
 
Gidiyorum...

Gidişler hep hüzünlü oluyordu..
Bu kez tek gitmiyorum..
Çünkü yüreğini yanımda gotürüyorum..
Sesini,nefesini,hatta bakışlarınıda..

Sıkı sıkı sarılsan bile son kez Biliyorum Yetmiyor...

Tek kabahati var bu ayrılığın ...
Uzaktan seviyoruz birbirimizi...




EL SALLAMAK BOSUNA

Zavallı yüreğime saplanırken bir kama
Odamda gözyaşlarım vururken camdan cama
Beni böyle bırakıp gidersende git ama
El sallama boşuna arkandan bakmam oki

Yazılar yazılsada şu anlıma al kandan
Kızıla boyansada dağlarda ki kar kandan
Kuruyup çöl olsanda bundan böyle arkandan
Umut etme boşuna sel olup akmam oki

Unutmak zor olsada bırakırım peşini
Aramam masamda ki kadehimin eşini
Madem ki sen söndürdün bu aşkın ateşini
Hiç uğraşma boşuna yeniden yakmam
 
güzeLLikler cıkarıyosun oRtaya
eline sağlık;)
 
joker duygulara basmışsın;)
emeğine,yüreğine sağlık...
 

Bu kent! Bu sokaklar!

Gri bir özlem taşıyor kıyıdaki o banklar...

Ahh... Hâlâ esaretin altında bu kent...

Yarım bırakılmış bir besteydin sanki
hiç kimsenin bilmediği.
Hâlâ söyleniyorsun buralarda, melodin hiç dinmedi...

Bilir misin bu kent tepeden tırnağa sen dolu.
Her adımımda, her sokakta sen çıkıyorsun karşıma.
Gün seninle başlıyor bu kentte...
Önce güneş oluyorsun, derken kahvaltım,
müziğim, çantam, saatim... Her şey sen oluyor birden.
Gittiğim kafe, baktığım deniz, yaktığım sigara, her şey sen...

Hâlâ söyleniyorsun dedim ya buralarda, kulağımdaki uğultu sen...

Gözümdeki görüntü sen..

Yüreğimdeki gürültü sen...

Hâlâ esaretin altında bu kent,
burada yaşamak sen... Ve gün senle bitiyor elbet...

Şimdi içimde hazin bir sonbahar gibi soluk hayalin!

Ve artık yordu yüreğimi melodin..

Yeter! Sonu gelmedi mi bu esaretin?



:hhaşık :hhaşık :hhaşık :hhaşık :hhaşık



Git hadi git cigerim yaniyor
Son gece bu beni sevsen ne olur
Kim saracak beni kim sevecek
Dur dokunma yuregim aciyor
Sevme beni sevdalardan vurgunlar yedim
Bana cok gordugun aski sen ellere ver
Terk edilisim ilk deyil alisir gonlum
Sevilmeden sevmek varya o daha beter
Hadi beni oldur beni unut
Hadi beni gom yanlizliga
Hadi bana hepsi yalan de
BENI BIRAKMA.....
 
Benden de bi Siir oLSun bari .!

Düşünle Boyadım Nehirleri

Aguların davetlisi bir sevda artığı
Cellâdına yangın bir başıma lığım
Sen kefenimde yırtacağım
Karanlık bir ölüm
Sana hasret bir elim
Ve hep sana saklı
Diğeri ecelin avuçlarında tir tir
Ölemem…
Ölmek için yaşamak lazım.

Şimdi teslim olmak zamanı
Çiseleyen yağmura
Ve çalıntı sanılara
Ve üşüyen umutlara
Ve kulağımda ki suskuya
Taammüden katlime sürgülenmiş gecele
Sana uzak her yanım bıçak altında
Açılmıyor rengi kara düşlerin
Kaçılmıyor
Biliyor musun gece kaç duvar.

Karanlıklardan topladığım ateş çiçeği
Şehrin tüm ışıklarıyla yandım
Düşünle boyadım nehirleri

Umutlarımla kök saldım toprağa
Kızıllaşan gözlerim yeşerdi
Kırışacak kirli tenim kadar
Artık cüretkar değilim
Gündelik aşklarda yırtılmalıymış dudaklarım
Acıyor
Her yanımla acıyorum
Yirmi yaş şiirlerimce değil
Ağustos böceklerince sevmeliymişim.

Alıntı ..
 
Geri
Üst