Mayhoş
mayhoş
Bir delikanlı varmış. Bir köye gidecekmiş; fakat gideceği köydeki köprü ha düştü ha düşecek.. Köprünün başına gelmiş türkü söyleye söyleye öbür tarafa geçmiş.
Bir mübarek zât da bu taraftan seyr ediyormuş. Aynı anda bir adam daha gelmiş okumuş köprünün sallandığını görünce Cenab-ı Hakka yalvarır. Tam köprünün üzerine geldiğinde köprünün ipleri kopar ve nehire düşerek ölür.
O mübarek zât elini açmış Ya Rabbi öteki delikanlı köprüye bakmadı bile. Türkü söyleye söyleye karşıya geçti. Bu zavallı çok yalvardı yakardı; ama nehre gitti. Ya rabbi nedir bunun hikmeti demiş.
Allahü teala buyurmuş ki;
O genç her zaman gece gündüz hep beni andı. Köprünün başına gelinceye kadar beni andı. O köprüye gelince ben de onu andım. O beni hiç unutmadı ben de onu köprüde unutmadım. Karşıya onun için rahat geçti. Öteki ölümü görünce zikr etmeye dua etmeye başladı. Halbuki köprüyü görünce değil çok eskiden beri benimle beraber olsaydı ben de köprüde onunla beraber olurdum.
(A)
Bir mübarek zât da bu taraftan seyr ediyormuş. Aynı anda bir adam daha gelmiş okumuş köprünün sallandığını görünce Cenab-ı Hakka yalvarır. Tam köprünün üzerine geldiğinde köprünün ipleri kopar ve nehire düşerek ölür.
O mübarek zât elini açmış Ya Rabbi öteki delikanlı köprüye bakmadı bile. Türkü söyleye söyleye karşıya geçti. Bu zavallı çok yalvardı yakardı; ama nehre gitti. Ya rabbi nedir bunun hikmeti demiş.
Allahü teala buyurmuş ki;
O genç her zaman gece gündüz hep beni andı. Köprünün başına gelinceye kadar beni andı. O köprüye gelince ben de onu andım. O beni hiç unutmadı ben de onu köprüde unutmadım. Karşıya onun için rahat geçti. Öteki ölümü görünce zikr etmeye dua etmeye başladı. Halbuki köprüyü görünce değil çok eskiden beri benimle beraber olsaydı ben de köprüde onunla beraber olurdum.
(A)