Kılıçdaroğlu'nu 5 milyar dolarlık davadan Rahşan Affı kurtardı

redyellow2

New member
Katılım
22 May 2010
Mesajlar
728
Reaction score
0
Puanları
0
100818-124610-286569-C.jpg


5 milyar dolarlık davadan Rahşan Affı kurtardı

Eski Sosyal Güvenlik Bakanı Okuyan, 1999’da ortaya çıkartılan 5 milyar dolarlık SSK yolsuzluğu için DGM’de ifade veren Kılıçdaroğlu’nun, ‘Rahşan Affı’ ile kurtulduğunu iddia etti

HÜSEYİN ÖZAY ANKARA

Anayasa değişikliği paketine ‘evet’ oyu vermenin yolsuzluğa evet anlamına geldiğini öne süren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 5 milyar dolarlık yolsuzluk olayında yargılanmaktan “Rahşan Affı” ile kurtulduğu ileri sürüldü. Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan, “Soruşturmayı yürüten DGM savcısı, soruşturma kapsamında Kılıçdaroğlu’nun görüşünü aldı. Kılıçdaroğlu ve diğer SSK yöneticileri yargılanmaktan Raffan affı sayesinde kurtuldu” dedi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü görevini yürüttüğü 1992-1999 yılları arasında sarf malzemelerinde yapılan usulsüzlüklü ilgili ilginç iddialar gündeme geldi. Söz konusu dönemi inceleten 55. Hükümet döneminin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, SSK başta olmak üzere, sosyal güvenlik kurumlarında tespit edilen “sarf malzemeleri” yolsuzluğunun ayrıntılarını star’a anlattı. Okuyan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları ile yeniden gündeme gelen “sarf malzemesi vurgunu”nun temelinin 1992 yılına dayandığını ileri sürdü.

İHALESİZ SARF MALZEMESİ ALINDI

Okuyan, “Sarf malzemesi alımı, yani ameliyatlarda ve diğer tedavilerde kullanılan ürünlerin alımına ilişkin usulsüzlük, SSK’nın 1992 yılında ilaç şirketleri ile yaptığı protokol ile başlamış. Protokole göre, sarf malzemeleri ihalesiz olarak firmalardan alınıyordu. Bu uygulama ilk olarak SSK’da başladı. Ardından diğer sosyal güvenlik kurumlarına da yayıldı. Uygulama 2001 yılına kadar sürdü” diye konuştu. Sosyal güvenlik kurumlarına ihalesiz olarak sarf malzemesi alımları ile ilgili inceleme yapılması talimatı verdiğini anlatan Okuyan, inceleme sonucunda kurumlada toplam 5 milyar dolarlık vurgun yapıldığının ortaya çıktığını iddia etti. Soruşturma sonucunda DGM savcılığının vurgunla ilgili dava açtığını ifade eden Okuyan, dava sürecinin zorlu geçtiğini söyledi. Soruşturmayı engellemek isteyenlerin olduğunu ifade eden Okuyan şöyle devam etti:

29 FİRMA YÖNETİCİSİ MAHKUM OLDU

“Soruşturma kapsamında 60’a yakın firma yöneticisi hakkında dava açıldı. Bunların 29’u mahkum oldu. Mahkum olanların 9’u da 4.5 yıl yatıp çıktı. Bir kısmının cezaları da ertelendi. Yani dosya kapanmış oldu” dedi. Zararın gerçekleştiği yıllarda SSK’da ve diğer sosyal güvenlik kurumlarında görevli olan bürokratlar hakkında dava açılamadığını ifade eden Okuyan, “55. hükümet döneminde geriye dönük af çıktı. Rahşan affı olarak bilinen af. Bu af nedeniyle SSK yöneticileri soruşturma konusu yapılmadı. 1992-1999 yılları arasında SSK Genel Müdürlüğü görevini yürüten Kılıçdaroğlu da bu bürokratlar arasında bulunuyor. Savcı, Kılıçdaroğlu’nu soruşturma kapsamında çağırmış. Yolsuzluklarla ilgili bilgi almış. Af nedeniyle, Kılıçdaroğlu sanık yapılmadı. Dosyada Kılıçdaroğlu’nun anlatımları ‘ifade sahibi’ olarak yer aldı.”

İlaç şirketleri ile ihalesiz alım protokolü

• Yaşar Okuyan, Sosyal Güvenlik Kurumlarının o dönem ihalesiz mal alımı için ilaç şirketleri ile protokol imzaladığını anlatarak “22 dolardan ithal edilen bir stent devlete 2 bin 450 dolara satılmış. Bunun gibi birçok ürün, fahiş fiyatlarla ihalesiz devlete satılmış” iddiasında bulundu. Okuyan, bakanlık müfettişlerinin incelemelerinin ardından SSK ve diğer sosyal güvenlik kurumlarındaki vurgunla ilgili DGM Savcılığı’na suç duyurusu yapıldığını kaydetti. Eski Bakan Okuyan DGM savcısının iddialarla ilgili yaptığı soruşturma sonucunda, sarf malzemelerine ilişkin vurgunun boyutunun 5 milyar dolara ulaştığının tespit edildiğini ileri sürdü.

Bir stentte 1000 kat artış olur mu?

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürü ortaya çıkan ‘Stent Yolsuzluğu’ iddiaları ilk olarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından ortaya atılmıştı. CHP liderenin ‘Havuzlu villasını da ortaya çıkaran Gökçek, Kılıçdaroğlu ile ilgili şu iddialara yanıt aramıştı:

• Kalp rahatsızlıklarında kullanılan damarlara takılan ve Türkiye’ye girişi o tarihte 25 dolar olan stentin tanesi 2450 dolara satın alındı. Bunu Devlet Güvenlik Mahkemesindeki hakimler tespit etti.

• 5 Ekim 1993’te 300 MA’lık rontgen cihazlarının tanesi 350 milyon TL’ye aldı. 25 Mayıs 95’te ise aynı makineyi 1 milyar 450 milyona aldı.

• Bir hastanenin 2 yılda bitirilebileceğini iddia etti. Ama kendisi bırakın bir hastane yapmayı, Diyarbakır ve Aydın Hastanesi onarım işini 6 yılda bitirdi.


5 milyar dolarlık davadan Rahşan Affı kurtardı, star gazetesi


Gerçekten çok ilginç.

Konuşan iddia sahibi Yaşar Okuyan.

Yaşar okuyan neredeyse chp ile birleşecekti, bu sözler çok ilginç.
 
Çözüm çok basit

akp mecliste çoğunluğa sahip, kaldırsınlar kılıçdaroğlunun dokunulmazlığını yargılasınlar eğer yetim hakkı yemişse ipe çeksinler acırsam namerdim.
 
sayın baturalp:

Haberi tam okumadınız herhalde, AFa uğramış, rahşar affı denen afle kurtulmuş, yaşar okuyanın iddiası bu...affa uğrayan birisini yargılamak hukuken mümkün müdür?
 
tabiii ilmühüm tabiiii ilmühümmm :) demokrasilerde çareler tükenmez kaşının üstünde gözün var denir gene yargılanır suçunun ne olduğunu dahi bilmeden 3/5 sene hapiste çürütülüp kanser bile edilebilir...

(Not:Yüce divanda af geçersizdir, yüce divana sevk edilebilir yeterki dokunulmazlığı kaldırılsın.)
 
hukuki yazmadığınızı, sadece laf olsun diye yazdığınızı düşünüyorum, bu sebeple uzatmak istemiyorum.
 
akp nin başı nasıl milletvekili seçildi onu biliyor musunuz peki.......
 
akp nin başı nasıl milletvekili seçildi onu biliyor musunuz peki.......

akpnin başının nasıl milletvekili seçildiğinin konuyla alakası yok bir. İKincisi bir başlık açarsınız orada anlatırsınız, üçüncüsü yaşar okuyan bu iddia sahibi, akpli değil.

konumuz KILICDAROĞLU.

konuşan YAŞAR OKUYAN.

konu hakkında yazabilecekleriniz varsa buyrun.
 
iddialarında ısrarlılarsa yargıya başvursunlar, fezleke çıkarıp dokunulmazlığı kaldırsınlar yargılasınlar.


ama işin ilginç olan yönü melih gökcek tarafı.

melih gökçek bir metro inşaatına başladı yaklaşık 14 yıl önce.

her seçm öncesi bu sene tamamlayacağız dedi. eğer bana inanmayan varsa seçim vaatlerini araştırsın.

sonra bu işi bitiremeyip ulaştırma baknalığına devri için özel yasa çıkarıldı.

ve bu yasadan bir belediye daha faydalandı. hangi belediye : istanbul büyükşehir beldiyesi.



haaa birde melih gökekin gençlik parkı işi var. birde onu sorun. kaç yıllık işi kaç senede bitirdin, ya da bitt mi diye. ve kaç paraya hesaplanmış kaça malolmuş diye.

haa birde milli kütüphanenin önündeki "gökkuşağı rekreasyon alanı" var. onu da sorun. kaça malolmuş. ne kadar para geri dönmüş, şu anda ne iş için kullanılıyor diye?

haa bir de gölbaşı yolu üzerindeki önünde 24 saat 2 güvenlik görevlisinin beklediği süper lüks kebap-köfte dükkanları var. kaça malolmuş, şu anda ne iş için kullanılıyor diye onu da sorun.

haaa bir de ankarayaı beceriksizliği yüzünden 16 gün susuz bırakmasını ve susuzluk çeken vatandaşa sorunun çözümü olarak " ananızın evinde kalın" demesini de sorun.

haa bir de ankara sporu sorun. lisansı iptal edildiği için müsabakalardan men edilme sebebi nedir?

haa bir de keçiören gücü sporu bir sorun. aşti otoparkı başta olmak üzere bir çok otoparkın gelirinin aktığı ve gelen parların nereye gittiği belli olmayan ve yöneticiliğini oğlunun yaptığı takımı.


haa bir de başkent doğalgazın gelecek yıllara ait gelirinin üzerine nasıl yattığını sorun.


bir atasözü vardır

"dinime söven müslüman olsa"

 
iddia sahibi yaşar okuyan, kılıcdaroğlunun ssk genel müdür olduğu sırada çalışma bakanı olan kişi ve ulusalcı.
 


Sevgili redyellow2

İddia eden dönemin Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar OKUYAN.

Affa uğrayan Kemal KILIÇTAROĞLU.

Af uygulayan dönem hükümeti.

Şu ana dek arkadaşların yazdıklarından anladığım:

Yapılan eylem Vatana ihanet sayılırsa, affa uğramış olsa bile yeniden dava açılarak yüce divan yolu açılabilir. 4. sınıf Hukuk Fakültesi okuyan bir arkadaşım böyle diyor. Doğru yada yanlış ben bilemiyorum. Bu sözler BaturAlp_ arkadaşımızın söyledikleriyle aynı.

Hukusuzluk, yolsuzluk, kanunsuzluk dedin yine BaturAlp_ ve özellikle HARBİKIZ bu konularla ilgili çağrışımlar yapan olayları hatırlattılar.

Özellikle HARBİKIZ, bulanık olmayan bir zihnin çok kolay cevap verebileceği bir soru yöneltti.

Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanı Recep Tayyip Erdoğanın nasıl milletvekili seçildiğini bilip bilmediğimizi sordu. Umarım biliyorsundur.

Sevgili zerkli arkadaşımızda halkın malını talan etmeye yönelik vicdansız davranışlara onlarca örnek verdi. Onlarca hırsızlığı sorguladı.

Konu içerisinde bolca devlet malını kötüye kullanma, affa uğrama, yapılanların hukuka uygunluğu gibi ayrıntılardan söz edildi.

İcraatları ile Türk halkının başına bela olan, bu halkın üzerine kara bulut gibi çöken Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanı Recep Tayyip Erdoğanın Siirtten affa uğrayarak son anda nasıl milletvekili seçildiği, o bölgeden aday olmadan. Hukuk, adalet, af, akıl, insaf konuşuluyor. Bunlar konuşulurken;


'' akpnin başının nasıl milletvekili seçildiğinin konuyla alakası yok bir. İKincisi bir başlık açarsınız orada anlatırsınız, üçüncüsü yaşar okuyan bu iddia sahibi, akpli değil.

konumuz KILICDAROĞLU.

konuşan YAŞAR OKUYAN.

konu hakkında yazabilecekleriniz varsa buyrun. ''

deyince şaşırdım.

 


Ayrıca Kemal KILIÇTAROĞLUNUN Ssk yı nasıl batırdığını Akp de diline bolca doluyor.

Bu arada Sgk nın resmi sitesinden son mali durumu kontrol etmenizi ve 8 yılda ne kadar zarara uğradığını gözlerinizle görmenizi öneririm.

5 milyar dolardan daha yüksek rakamlarla karşılaşmamanı umut ederim.

 


Sevgili redyellow2

İddia eden dönemin Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar OKUYAN.

Affa uğrayan Kemal KILIÇTAROĞLU.

Af uygulayan dönem hükümeti.

Şu ana dek arkadaşların yazdıklarından anladığım:

Yapılan eylem Vatana ihanet sayılırsa, affa uğramış olsa bile yeniden dava açılarak yüce divan yolu açılabilir. 4. sınıf Hukuk Fakültesi okuyan bir arkadaşım böyle diyor. Doğru yada yanlış ben bilemiyorum. Bu sözler BaturAlp_ arkadaşımızın söyledikleriyle aynı.

Hukusuzluk, yolsuzluk, kanunsuzluk dedin yine BaturAlp_ ve özellikle HARBİKIZ bu konularla ilgili çağrışımlar yapan olayları hatırlattılar.

Özellikle HARBİKIZ, bulanık olmayan bir zihnin çok kolay cevap verebileceği bir soru yöneltti.

Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanı Recep Tayyip Erdoğanın nasıl milletvekili seçildiğini bilip bilmediğimizi sordu. Umarım biliyorsundur.

Sevgili zerkli arkadaşımızda halkın malını talan etmeye yönelik vicdansız davranışlara onlarca örnek verdi. Onlarca hırsızlığı sorguladı.

Konu içerisinde bolca devlet malını kötüye kullanma, affa uğrama, yapılanların hukuka uygunluğu gibi ayrıntılardan söz edildi.

İcraatları ile Türk halkının başına bela olan, bu halkın üzerine kara bulut gibi çöken Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanı Recep Tayyip Erdoğanın Siirtten affa uğrayarak son anda nasıl milletvekili seçildiği, o bölgeden aday olmadan. Hukuk, adalet, af, akıl, insaf konuşuluyor. Bunlar konuşulurken;


'' akpnin başının nasıl milletvekili seçildiğinin konuyla alakası yok bir. İKincisi bir başlık açarsınız orada anlatırsınız, üçüncüsü yaşar okuyan bu iddia sahibi, akpli değil.

konumuz KILICDAROĞLU.

konuşan YAŞAR OKUYAN.

konu hakkında yazabilecekleriniz varsa buyrun. ''

deyince şaşırdım.



sayın arkadaşım. uzun yazınızı sonuna kadar okudum, teşekkür ederim.

1- harbikız nickli arkadaşın sorusunun cevabını tabiki biliyoruz ama ben onun konuyu değiştirme çabası olarak gördüğüm için cevap yazmadım.

Çok istiyorsa ve siz de istiyorsanız bu kadar ısrar edilmiş madem cevap yazayım:

AKP'nin başı CHP'NİN BÜYÜK KATKILARIYLA MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ.

Hani bugün bas bas bağırıyorlar ya, tayyip erdoğan şöyle tayyip böyle diye, işte o chp destek vermeseydi tayyip erdoğan bugün milletvekili değildi!!!

Fazıl Akgündüzün milletvekili seçilmesine rağmen, ona olan gıcıklık yüzünden onun milletvekilliğinin iptaline hiç ses çıkarmadı bu chp!

Şimdi utanmadan sıkılmadan konuşuyorlar.

CHP zihniyeti başkasına laf atmadan önce kendisini sorgulamalıdır bu konuda!


2- bu olay vatana ihanet suçu değildir, bu sebeple yeniden dava açılmaz. Hukuki olarak bilmeyen arkadaşlarımıza bunu siz söyleyin ben söyleyince dinlemiyorlar. Bu olay dolandırıcılığa girer, hortuma girer, hırsızlıga girer ama vatana ihanete girmez. Af edilmiş, affa uğramış bu sebeple yeniden dava açılmaz.

(keşke açılsa bu ayrı ben zaman aşımına da affa da karşıyım herkes suçunun cezasını çekmelidir)

4.sınf hukuk öğrencisi arkadaşınıza bunu da sorun, vatana ihanet hangi suçlardır size anlatsın lütfen.

3- AKPnin yolsuzlukları, hırsızlıkları, milletin başına bela olması vs.vs.beni hiç ilgilendirmiyor. Ben akp hırsızlık yapmamıştır da demiyorum yapmış da demiyorum, elimmde belge yok.

Sizin elinizde belge varsa buyrun ayrı bir başlık açın, belgeleri paylaşım bakayım eğer gerçekten yapmışlarla bende sizinle beraber akpye hakettiği lafları söyleyim ve lütfen ELİNİZDEKİ BELGELERİ SAVCILARA İLETİN!


ve sizinde alıntı yaptığınız yazımı tekrarlayım:

'' akpnin başının nasıl milletvekili seçildiğinin konuyla alakası yok bir. İKincisi bir başlık açarsınız orada anlatırsınız, üçüncüsü yaşar okuyan bu iddia sahibi, akpli değil.

konumuz KILICDAROĞLU.

konuşan YAŞAR OKUYAN.

konu hakkında yazabilecekleriniz varsa buyrun. ''

dürüst!!!! kılıçdaroğlu hakkında ULUSALCI YAŞAR OKUYAN tarafından yani akpli değil, kılıçdaroğlunun şimdiki kankalarından iddialar var!

Bu konuda yazmak isteyen buyursun yazsın.

Akp hakkında yazmak isteyen de başlık açsın belgeleri paylaşsınlar bizde okuyalım.

selamlarımla.
 


redyellow2, sende haklısın. Yazıdaki temel düşünce kanka iddianamesi. Kankal bir şey iddia etti ne düşünüyorsunuz diyorsun.

Öncelikle yazının uzunluğu için özür dilerim. İnsanlar kuzursuz değildir. Ben chp nin başında ve öngörülü olsam böylesi işler yapacak bir kişiyi ülkemin başına bela etmezdim.

Yapılan her yanlış işin veya vatan hainliğine varan davranışların elbetteki belgelendirilmesi mümkündür. Fakat yapılanları bütün itirazlara rağmen kanunlar ile düzenlerseniz bu nasıl olacak. Sevgili Süleyman sende çok hayalperestsin diyorsan redyellow2, canın sağolsun.

***********************************************************
2- bu olay vatana ihanet suçu değildir, bu sebeple yeniden dava açılmaz. Hukuki olarak bilmeyen arkadaşlarımıza bunu siz söyleyin ben söyleyince dinlemiyorlar. Bu olay dolandırıcılığa girer, hortuma girer, hırsızlıga girer ama vatana ihanete girmez. Af edilmiş, affa uğramış bu sebeple yeniden dava açılmaz.

(keşke açılsa bu ayrı ben zaman aşımına da affa da karşıyım herkes suçunun cezasını çekmelidir)

Bu fikrine katılıyorum.

***********************************************************

Dediğim gibi. İnsanlar ve sistemler kusursuz değildir. Halk özgür iradesi ve olumlu beklentilerle hükümetleri seçerler fakat her zaman seçilen hükümetler doğru işler yapmayabilir.

Basit olacak fakat bir örnek vereyim. Ben topraklarımı işletsin diye adam tutuyorum adam ya topraktan çıkan ürünümü yada toprağımı kendi malıymış gibi satıyor veya satmaya çalışıyor.

 
AKP hemen yargılasın kardeşim elini tutan mı var? Adama çamur atmayın. Kaşının üzerinde gözü var diye adamları yıllarca hapse atanlar böyle bir gerçek varsa hemen atsınlar içeri.

Ama dokunulmazlık var dimi, onu da kaldırsın AKP. Gerçi o zaman da kendi milletvekillerinden çoğu hapse girecek. O da olmaz. En iyisi adama çamur atalım. Tutmazsa izi kalır...
 
Geri
Üst