Kazdıkça cephane çıkıyor

ISHYnum846

New member
Katılım
18 Eki 2005
Mesajlar
3,284
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
karşıt odak
Kazdıkça cephane çıkıyor

ergenekon.jpg


Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonlar, çok önemli bir sürecin başlamasına yol açtı. Gözaltına alınan eski Özel Harekât Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'in evinde bulunan 3 kroki, Ergenekon'un cephaneliklerinden birini ortaya çıkardı.

Savcılığın talimatıyla harekete geçen polis, dün ilk olarak krokilerde gösterilen Ankara'nın Gölbaşı ilçesinin girişindeki ormanlık arazide Jandarma ekiplerinin desteğiyle kazı çalışması başlattı. 8 saatlik aramanın sonunda

-2 lav silahı,
-1 kilo plastik patlayıcı,
-TNT kalıpları,
-çoğu Uzi marka suikast silahına ait 8 bin mermi,
-seri numaraları tahrip edilmiş 1 el bombası ve
-22 sis bombası bulundu.


Mühimmatın 6 ay önce gömüldüğü belirtilir-ken, bu tarihin emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un gözaltına alındığı Temmuz 2008'e rastlaması dikkat çekti. Polis, bombaların sarılı olduğu 2004 tarihli gazeteleri ise cephanenin başka bir yerden nakledilmiş olmasına bağlıyor. Gölbaşı'ndaki çalışma biter bitmez, farklı bölgelerden kazı haberleri gelmeye başladı. Ankara'da aralarında Atatürk Orman Çiftliği'nin de bulunduğu 5 ayrı yerde yapılan kazı çalışmaları geç saatlere kadar sürdü. Hatay'ın Kumlu ilçesinde yapılan kazılarda herhangi bir bulguya rastlanmadığı açıklandı.

ergenekon2.gif


ergenekon1.jpg


Karanlık geçmişiyle hesaplaşan Türkiye dün tarihî günlerinden birini yaşadı. Eski Özel Harekât Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'in 7 Ocak'ta gözaltına alınmasının ardından evinde yapılan aramalarda bir kroki ele geçirildi. Kroki Gölbaşı yolu üzerinde ODTÜ'ye ait ormanlık arazideki bazı noktaları gösteriyordu.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, Ankara polisine krokiyi fakslayarak bölgede araştırma yapılması talimatını verdi.

Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, önceki gün saat 18.00'de Gölbaşı girişindeki ormanlık arazide kazı çalışmaları başlattı. Ormanlık alanın jandarma bölgesi olması nedeniyle Ankara İl Jandarma Komutanlığı da aramalara destek verdi. Dedektör köpeklerinin yanı sıra ceset köpekleri de kullanıldı. Gece 01.30'a kadar süren aramalarda herhangi bir sonuç alınamadı. Ara verilen kazılara dün sabah yeniden başladı. Bu kez krokide işaretli Samanyolu Evleri'nden sonraki 4. ışıklandırma direğinin karşısı hedef alındı. Dedektör köpeklerin işaret vermesi üzerine kazıldı. İş makinelerinin de kullanıldığı ve 10 ayrı noktada süren çalışmalarda güvenlik şeridi bir önceki güne göre genişletildi. 8 saat süren kazılarda, toprağın 20-25 santimetre altında iki yağlı poşet içerisinde

-2 lav silahı,
-1 kilo ABD yapımı plastik patlayıcı,
-30 m/sn fitil,
-çoğu Uzi marka silaha ait 8 bin mermi,
-1 adet el bombası,
-22 sis bombası bulundu.


Parçalara ayrılmış lav silahları poşetler içinde araçlara taşındı. Bombaların, Ümraniye'de ele geçirilen bombalar ve Cumhuriyet Gazetesi'ne atılanlarla aynı kafile numarasına sahip olup olmadığı da araştırılacak. Mühimmat, çıkarıldıktan hemen sonra Ankara Polis Kriminal Laboratuvarı'nda incelemeye alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın isteği üzerine, mühimmatın tasnif edildikten sonra İstanbul'a gönderileceği öğrenildi.

Malzemeler 6 ay önce gömülmüş

Kriminal polisi, bombaların 5-6 ay önce gömüldüğünü değerlendiriyor. Emniyetin verdiği tarih, ADD Genel Başkanı emekli Orgeneral Şener Eruygur ve emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un soruşturma kapsamında gözaltına alındığı 1 Temmuz 2008'den hemen sonra gömülmüş olma ihtimalini güçlendiriyor. Şahin'in, paşalar gözaltına alındıktan sonra mühimmatı gizlemiş olabileceği kaydediliyor. Eski Özel Harekât Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin, istihbaratçı ve tetikçilerden oluşan 20 kişilik suikast timi ile şok suikast hazırlığında olduğu yönündeki tespitler üzerine gözaltına alınmıştı. Şahin'in, ekibini, Sivas ve Tokat gibi hassas illerin içinde bulunduğu 10 şehirde yapılandırdığı öğrenildi.

Ankara'da Gölbaşı'nın dışında Atatürk Orman Çiftliği'nin de aralarında bulunduğu 4 ayrı yerde yapılan kazı çalışmaları geç saatlere kadar sürdü. Çalışmalar Ankara ile sınırlı kalmadı. Hatay'ın Kumlu ilçesi Muharremli köyünde emekli öğretmen H.Ö.'ye ait arazi kazıldı. Yaklaşık 30 metrekarelik alanda yürütülen araştırmada 1 iş makinesi ve 1 kepçe kullanıldı. Saat 16.00 sularında başlayan ve 30-40 kişilik ekiple yürütülen çalışmalarda herhangi bir mühimmat ya da şüpheli delil bulunamadı. Hatay Cumhuriyet Başsavcısı Enis Yavuz Yıldırım, kazıların Ergenekon soruşturması kapsamında yapıldığını bildirdi.

İbrahim Şahin, Glock'u saklamaya çalışmış

İbrahim Şahin'in evinde yapılan aramalarda da Glock marka 9 tabanca ele geçirilmişti. Şahin'in ruhsatsız Glock marka tabancayı gizlemek için ilginç bir yol seçtiği ortaya çıktı. Şahin'in Glock'u gizlemek için polis araması bitinceye kadar üzerinde oturduğu öğrenildi. Evin araması bittikten sonra polis, Şahin'in üzerine oturduğu koltuğu da aramak istedi. Şahin'in Glock'u, üzerine oturduğu koltuğun arasına gizlediği anlaşıldı. Glock'un ruhsatının da sahte olduğu belirlendi.

Ankara karış karış kazılıyor


İbrahim Şahin'in evinde çıkan 3 kroki ışığında, Gölbaşı, Mamak, Bala, Emek, Söğütözü, Atatürk Orman Çiftliği'nde de arama yapıldı. Dün AOÇ ve Söğütözü'nde başlayan kazılara bugün devam edilecek. Krokilerde 'depo' diye geçen yerler aranıyor.

Gölbaşı'ndaki silahlar Susurluk'tan farklı

Gölbaşı'nda bir arazide başlatılan kazı çalışmalarında mühimmat, bomba ve lav silahları bulunması akıllara Susurluk'un kayıp silahlarını getirdi. Ergenekon'un Gölbaşı cephaneliğindeki malzemelerin, Tansu Çiller'in başbakan, Mehmet Ağar'ın emniyet genel müdürü olduğu 1994 senesinde İsrail'den alınan silahlar olduğu yönünde yorumlar yapıldı. Ancak mühimmat ve silah listeleri birbirini tutmuyor. Dün gerçekleştirilen kazılarda, TNT kalıpları, bomba ve lav silahı ele geçirildi. Susurluk çetesi suçlamaları arasında en önemli yeri tutan Hospro şirketince, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilmiş gösterilen silahlar ise Uzi ve tabancalardan oluşuyordu.

Dalan'ın kasasında 7 bin mermi ve burs listesi çıktı

Bedrettin Dalan'ın İstek Vakfı'ndaki çelik kasasında 5 silah, 7 bin mermi ile burslu öğrencilerin listesi ele geçirildi. Bu öğrencilerin büyük bölümünün paşaların çocuğu olduğu ileri sürüldü. Yeditepe Üniversitesi'nin eski dekan yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Erdaş, üniversitedeki yolsuzlukları açıklayacağı gerekçesiyle Dalan tarafından kafasına silah dayanıp tehdit edildiğini iddia etti. Erdaş, "Dekan, Dalan'a benimle ilgili bilgiler vererek sırları ifşa edeceğimi söylemiş. Sır dedikleri de hileli yatay geçişler, hileli öğrenci alımları. Dalan'ın kapısında askerler çocukları için kuyruk olurdu. Bursla okuttuğu paşa çocuklarının açıklanmasından korktu." dedi.

Yargıtay'dan spekülatif haberlere tepki

Yargıtay Başkanlığı, Başkan Hasan Gerçeker'in yaptığı açıklamalar dışında yazılanlar ve söylenenlerin spekülasyondan ibaret olduğunu bildirdi. Açıklamada ayrıca 'Başbakan Yardımcısı Sayın Cemil Çiçek'in yapmış olduğu açıklama sonucu bildiri yayınlanmadığına' ilişkin haberlerin de gerçeği yansıtmadığı vurgulandı.

Savcı Zekeriya Öz'e tam zırhlı otomobil

Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılardan Zekeriya Öz'e tam zırhlı Mercedes marka makam aracı tahsis edildi. Öz, bir süredir emniyete ait sadece camları zırhlı 2008 model 'Renault Megane' marka otomobil kullanıyordu. Savcı Öz'ün daha önceleri kullandığı 'Ford Taunus' marka otomobil birçok kez yolda kalmıştı.


 
yawww bu ergekon nasıl bir çeteymiş yha her yerden biir parçaları çıkıo
 
Ergenekon bombaları şoke etti

Ergenekon bombaları şoke etti

Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde ortaya çıkarılan silahlar, Ergenekon terör örgütünün boyutunu gözler önüne serdi. Lav silahı, el bombası ve patlayıcılardan oluşan cephanelik, siyasetçileri şoke etti.

Bir orduyu donatacak çaptaki silahlara şaşıran isimlerin başında Meclis Başkanı Köksal Toptan geliyor. Toptan, şaşkınlığını "ilginç" ifadesiyle ortaya koyarken, bir kez daha yargıya güvenilmesinin önemine işaret etti. BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu, olay ne kadar vahim olursa olsun yargıya güvenilmesi ve soruşturmanın süratle sonuçlandırılmasını istedi. Yazıcıoğlu, "Suç işlemişse mevkisi, şöhreti, gücü var diye kimsenin yargıdan muaf olmaması gerekir. Milletimizin beklentisi, bu davanın bütün derinliğiyle soruşturulup sonuca vardırılmasıdır." ifadelerini kullandı. AK Parti Grup Başkan Vekili Nihat Ergün de daha önce ele geçirilen bombaları küçümseyen çevrelere göndermede bulundu. Ergün, "Danıştay saldırısında sadece bir avukat ve bir silah söz konusuydu. Bir avukatın, eli silahlı bir kişinin meydana getirebileceği sansasyonu ve Türkiye'deki gerilimi Danıştay saldırısında çok gördük.'' dedi.

'Yüzyılın davası' olarak görülen Ergenekon soruşturması derinleştirildikçe vahim bulgulara ulaşılıyor. Son dalganın ardından Ankara'da gerçekleştirilen kazılarda çok sayıda silah ve mühimmat ortaya çıkarıldı. Emniyet güçlerinin Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde bulduğu cephanelikler kamuoyunu şoke ederken, siyasetin de ana gündemini oluşturdu. TBMM'de gazetecilerin konuya ilişkin sorularını cevaplandıran Meclis Başkanı Toptan'ın ilk sözü "ilginç" oldu. Ardından bir gün önce yaptığı "yargıya güvenin" mesajına dikkat çekti: "İşte bu nedenle yargı sürecini, sağlıklı bir şekilde düşünerek, telaşa kapılmadan, endişe etmeden, yargıya güveni sürdürerek beklemek lazım.''

Konferans için geldiği Balıkesir'de esnafı ziyaret eden BBP lideri Yazıcıoğlu da,


Ergenekon soruşturmasıyla ilgili sorulara muhatap oldu. Telafisi olmayan bir suçlamayla kimseyi karşı karşıya bırakmamak gerektiğinin altını çizen BBP lideri, diğer yandan mevkisi ve şöhreti ne olursa olsun suç işleyenin yargıdan muaf tutulamayacağını vurguladı. Üstü kapalı bir şekilde anamuhalefetin tavrını eleştiren Yazıcıoğlu, "Bu dava kesinlikle sulandırılmamalı, siyasete kurban edilmemeli, magazinleştirilmemeli. 'Cumhuriyet elden gidiyor, Cumhuriyet'in değerlerine karşı yapılmış bir hareket.' diyorlar. Arkasından gerçekten suç çıkarsa, Cumhuriyet mi suç işlemiş olacak? Artık Türkiye'nin gerçekten bir hukuk devleti olmasını ve demokrasinin işlemesini istiyoruz." diye konuştu.

AK Parti Grup Başkan Vekili Nihat Ergün, silahların savcıların talimatı ile yapılan işlemler sonucunda ortaya çıkarıldığını vurguladı. Soruşturmayı takip etmekten başka yapacak bir şeyin olmadığını belirten Ergün, bu gelişmelerin hem geçmişteki karanlıkları aydınlatması hem de geleceği karartmak isteyenlere fırsat verilmemesi açısından önemli olduğunu söyledi. Nihat Ergün, "Operasyonu çok basit görenler, özellikle muhalefetten, 'Bir tane silahla darbe mi yapılırmış?' diyenler vardı. Bunu, bu son bulgularla birlikte nasıl yorumluyorsunuz?'' sorusuna şu karşılığı verdi: "Silah, her zaman tehlikeli bir şeydir. Tek bir tane silah bile çok büyük sorunlara yol açabiliyor. Bir tek bombayla yüzlerce insanın ölümüne sebebiyet verilebiliyor. Hatırlarsanız, Danıştay saldırısında sadece bir avukat ve bir silah söz konusuydu. Bir avukatın, eli silahlı bir kişinin meydana getirebileceği sansasyonu ve Türkiye'deki gerilimi Danıştay saldırısında çok gördük. Bir tane tabanca, bir kişi deyip geçmemek lazım. Suçlar ve suçluyla her vesileyle mücadele etmek lazım.''

Muhalefetin şok gelişme karşısındaki tavrı ise dikkat çekti. CHP, hadiseyi sadece Susurluk'tan yargılanarak hüküm giyen İbrahim Şahin'le sınırlı tutarken, MHP'den herhangi bir açıklama gelmedi. MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır, basın mensuplarının soruları üzerine "Zamanı geldiğinde açıklama yapılacak.'' demekle yetindi.

 
Geri
Üst