- Katılım
- 20 Kas 2005
- Mesajlar
- 11,509
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk,
KPSS’den önce eğitim bilimleri sorularının ham halinin Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümünden 2007’de mezun olan bir kişinin e-mail adresine servis edildiğini öne sürdü.
Koncuk, sendika genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, sendika tarafından yapılan tespitlere göre, KPSS’ye ilişkin iddiaların 50-100 kişiyle
sınırlı olmadığını, binlerce kişiye soruların servis edildiğini yüzde 100 ispat ettiklerini savundu.
Olayların ortaya çıkmasından adeta bir korku duyulduğunu iddia eden Koncuk, "Bu işi yapanların ortaya çıkmasından da korkuluyor. Belki bu olaylar,
geçmiş yıllarda da yapıldı ancak, bu yıl ortaya çıktı. (Benim adamım yaparsa her
şey mübahtır) anlayışı Türkiye’yi uçurumun kenarına sürükler, bu anlayıştan
kurtulmak lazım. Ahlaksızlığı yapan ahlaksızdır, namussuzluğu yapan namussuzdur.
Bunu tespit edemediğimiz sürece emin olun ülkenin geleceği hiç de iyi değildir"
dedi.
"ŞİFRE VERİLEREK SORULAR DAĞITILDI İDDİASI"
Koncuk, sözlerinin ardından KPSS eğitim bilimleri sorularını içeren
"PDF" formatında bir dosyayı gazetecilere gösterdi.
Dosyanın 5 Temmuz 2010’da saat 14.22’de oluşturulduğunu anlatan Koncuk,
dosya tarihinin değiştirilmediğini, orijinal dosya üzerinde değişiklik
yapılmadığını da tespit ettiklerini söyledi.
Konucuk, sınavın 10 Temmuzda, eğitim bilimleri testinin de aynı gün
öğleden sonra yapıldığını anımsatarak, şu iddialarda bulundu:
"Bu dosya 5 Temmuzda oluşturuldu. Bu dosyada ne var? Dosya, sınavdan beş
gün önce oluşturulmuş. Bu dosya bizim tespit ettiğimiz bir e-mail adresine
gönderiliyor. O e-mail adresini hukuken suç olduğu için söylemeyeceğim. Ama bu
bilgiyi ve o e-mail adresinin sahibini biz tespit ettik. Bu sorular o e-mail
adresine gönderilmiş. Bu yüzde yüz. Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden
2007’de sınıf öğretmenliği bölümünden mezun olmuş bir KPSS adayına ait hotmail
uzantılı bir e-mail bu. Bu kişi erkek ve doğum yeri İç Akdeniz’e doğru bir
ilimizin ilçesi. Ayrıca sınavda tam puan da alamamış. Bu sorular, muhtemelen her
il merkezindeki onlarca kişiye gönderildi ve onların e-mail adresinin üzerinden
başkaları bu soruları aldı.
Yani bir e-mail adresine sorular geliyor. Ben arıyorum birilerini ve
’benim e-mail adresime gir şifresi de şu. Bu şifreden soruları al’ diyorum. Şöyle
de olabilir. Bunların eğitim bilimleri sınavına ait olduğu da söylenmemiş
olabilir. ’Al bundan faydalan’ da denilmiş olabilir. Yani kopya olduğu
anlaşılmasın diye. Bu da mümkündür."
Bu olayı tesadüfen yakaladıklarını dile getiren Koncuk, "İlleri aşmışız
ilçelere kadar bu sorular servis edilmiş" dedi. Koncuk, bu bilgileri istendiği
takdirde, savcılığa, YÖK Denetleme Kurulu’na ve Devlet Denetleme Kurulu’na
vereceklerini söyledi.
"IP ADRESLERİNDEN TESPİT EDİLSİN"
Kimlerin söz konusu e-mail adresine girdiğinin IP adreslerinden tespit
edilebileceğini belirten Koncuk, "eğitim.son" adıyla oluşturulmuş bu dosyanın
başka hangi e-mail adreslerine gittiğinin de hotmail sağlayıcıları tarafından
belirlenebileceğini söyledi.
İsmail Koncuk, bu kişinin bulunduğu ilçenin kopya işlerinin merkezi
olduğunu düşünmediğini de dile getirerek, "O, e-mail adresine başka e-mail
adreslerinden soruların gelmesi kuvvetle muhtemel. Yani yetkililer çok net olarak
bu e-mailin nereden gönderildiğini ortaya çıkarabilir" dedi.
"SORULAR HAM HALİYLE SERVİS EDİLMİŞ İDDİASI"
Tespit ettikleri dosyada yer alan soruların "ham" olduğunu, asıl
sınavdakilerden ufak tefek farklılıklar gösterdiğini ve dosyada sınavdaki 4
sorunun bulunmadığını dile getiren Koncuk, "Bu durum, soruların daha baskıya
girmeden, birilerinin eline geçtiğini, e-mail adreslerine servis edildiğini
gösteriyor. Telefon trafiğiyle de belli gruplara servis edilmiş" dedi.
Bu grupların savcı tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade eden Koncuk,
"Bu, kesinlikle kendi mensuplarına, menfaat temin etmek isteyen, öncelik
kazandırmak isteyen bir grubun işi. Bunu ortaya çıkarmak benim işim değil.
Araştırmalarda bunların hangi gruplara ait olduğu da ortaya çıkacaktır" diye
konuştu.
"Servis edilen sorularda, asıl sınavdaki sorularda bulunmayan bazı yazım
ve ifade bozukluklarının bulunduğunu" iddia eden Koncuk, "Bu ham metin olduğu
için birileri alelacele bu soruları bir yere göndermiş. Ama ÖSYM, bunları
baskıdan önce düzeltmiş" dedi.
"DOST VE AKRABALARINA DA VERMİŞLERDİR"
Soruları ele geçirenlerin dost ve akrabalarına da bu soruları vermesinin
mümkün olduğunu vurgulayan Koncuk, "Şunu çok net söyleyebiliriz. Bu sorular,
yüzlerce değil, binlerce insana gönderilmiştir. Hatta sorular öylesine ortada
gezmiş ki ayağa düşmüş" diye konuştu.
Bu tespitlerinin ardından savcılık, Devlet Denetleme Kurulu, YÖK
Denetleme Kurulu’nun gerekeni yapması gerektiğini belirten Koncuk, "Bu işin
üzerine gidilirse bu işe karışmış olan hemen herkes çorap söküğü gibi ortaya
çıkacaktır. Bilgisayar aleminde yazdığınız her kelime attığınız her adım kayıt
altına alınır" diye konuştu.
Koncuk, bunların ortaya çıkarılmaması halinde olayların arkasında başka
konuların bulunduğunu düşüneceklerini söyledi.
"SINAV SİSTEMİ MERCEK ALTINA ALINMALI"
ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan’ın "düzgün bir adam" olduğuna inandığını
dile getiren Koncuk, "Ama Yarımağan’ın altında yüzlerce insan var. Onun için
ÖSYM sınav sisteminin de bir mercek altına alınması, sorgulanması gerektiğini
olaylar gösteriyor" dedi.
Koncuk, soruları hakkıyla yapanları korumak istediklerini dile getirerek
sözlerini şöyle tamamladı:
"Elimizde yarım bardak su var. İçerisine yüzde 10 kadar lağım suyu
karışmış. (Şu tarafı temiz kalmış şu tarafını içeyim) deme hakkını kendimizde
bulabilir miyiz? Bu kadar olaydan sonra (ben hakkımla yaptım) diyen insanlara
güven kalır mı? Tüm derdimiz haksızlığa uğrayanlara hakkını teslim etmeye
çalışmak. Ama artık bu kadar geniş boyut kazanmış olaylar yaşandıktan sonra (ben
hakkımla almıştım, benim durumum ne olacak?) sorusu bayat kalıyor."
Kaynak