Y£$!L
New member
Kur'an ve İslam bir doktrin değildir
Doktrin, daha ziyade, Latince'de kullanıldığı yer itibariyle, beşer karihasından çıkan, toplumda karşılık bulsun bulmasın hayatın belli yönlerine ait oluşturulan bir kısım sistemler bütünü demektir ki, Durkheim'in nasyonal sosyalizmi bir içtimai doktrin olduğu gibi, içtimailiğin yanında iktisadı da ele alan Marksizm de başka bir doktrindir.

Bunlar, insan aklında çıkan, insanoğluna ait pek çok yönden tek bir tanesini ele alan ve sonra belki bazı şeylere de haşiyeler, derkenarlar olarak el atmaya çalışan tamamen beşeri sistemlerdir. Bunlar, zamanla yaşlanınca rafa kaldırılırlar ve yerlerine başkaları gelir oturur. Yani doktrinlerde daima bir değişme ve başkalaşma söz konusudur. Nitekim komünistler bir dönemde, revizyoncu olanlar ve olmayanlar diye birbirlerine düşmüşlerdi. Aslında insan aklından çıkan her şey ihtiyarlamaya mahkûmdur.
Mesele böyle ele alınınca, Kur'an-ı Kerim'e ve İslam dinine doktrin denmesi katiyen doğru değildir. Çünkü Kur'an, İslam dininin ifadesi olarak, ezelden gelmiş ve ebede namzettir. Allah, maziyi ve müstakbeli, hal (şimdiki zaman) gibi görür ve bilir. Bunun için de vaz' ettiği ahkâm, daima ter ü taze kalmıştır ve kalacaktır. Onu, ne zaman ele alırsanız alın, herhangi bir değiştirmeye ihtiyaç hissetmeden prensiplerini rahatlıkla yaşayabilirsiniz. Böyle olması zaruri ve bedihidir. Çünkü o, bütün kevn ü mekânı elinde tutan Allah'ın ifade ve beyanıdır.
Her doktrin, insanoğlunun ancak bir-iki veya üç yönünü ele alır ve aksettirir. İnsanın letâifine, kalbî melekelerine ve beyin fakültelerine kadar bütün vücudunun maddi-manevi ihtiyaçlarına cevap verecek şey ancak dindir.
Bu doktrinlerin hiçbiri, insan olarak benim ezel ve ebedle alakamı; ruhumdaki meyilleri, tûl-i emelimi; kanat çırpıp semalara doğru uçuşumu, bütün kevn ü fesada bir tekme vurup itişimi; ebedden ve ebedî Zat'tan başka bir şeye razı olmadığımı ve tabii ki insanın ebedi hayattaki durumunu hiç mi hiç anlatmıyorlar.
Din ise, bütün bunların hepsini kâmilen anlatıyor ve hepsini kucaklıyor. Bu noktada da doktrin ve din birbirinden ayrılıyor. Hâsılı, din başka, doktrin başkadır.
kürsü