Muasır medeniyette askerî yargı

ISHYnum846

New member
Katılım
18 Eki 2005
Mesajlar
3,284
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
karşıt odak
Muasır medeniyette askerî yargı

cungar.jpg



Demagojinin doruğuna dayandığı dakikalardı... Genelkurmay Başkanı, cuma günkü basın toplantısında "Akademik unvana sahip kişiler cahilce, belki de maksatlı beyanda bulunuyorlar" dedi.


Sonra da, bu hakaretamiz cümleyle andığı akademisyenlerin bu gerçeği gizlediklerini iddia ederek, Batı ülkelerinin bazılarında hâlâ askerî mahkemelerin bulunduğunu anlattı.

Orgeneral Başbuğu dinleyenler, İngiltere, İtalya, Belçika, Lüksemburg, İspanya, Polonya ve ABD gibi ülkelerde askerî yargının işlediğini öğrendiler.

Türkiye Cumhuriyeti'nin genelkurmay başkanına, "cahilce" ya da "maksatlı" konuşmayı yakıştıramayan herkes de haliyle inandı ki Başbuğ'un saydığı bütün bu ülkelerde, Türkiye'dekine benzer bir çift hukukluluk hâkim...

Sandılar ki bizdeki gibi sivil denetimden muaf askerî yargı kararları Batı ülkelerinde de muteber.

ONLARINKİ BİZİMKİNE BENZEMEZ

Tabiî, Genelkurmay Başkanı'na sunulan liste doğruydu; sıraladığı ülkelerde gerçekten de askerî mahkeme bulunuyor.

Ama ya önüne not koyanlar bazı gerçekleri Başbuğ'dan gizliyorlar ya da Başbuğ, gerçekler karşısında seçici davranmak zorunda hissediyor kendisini ve iddiasını zayıflatan bilgileri es geçiveriyor.

Zira, "Sadece bizde değil onlarda da var" diye saydığı Batı ülkelerinde, askerî mahkemelerin yetki alanı, çalışma usulü, sivil yargıyla ilişki ve denetlenme biçimi bakımından bizdekilerden farklı olduğundan hiç söz etmedi Başbuğ.

Bu farkın, "her ülkenin kendine özgü koşulları" ile de açıklanamayacağını; doğrudan doğruya, "demokratik hukuk devleti olmak ya da olmamak," "askeriyenin sivillere tâbi olması ya da olmaması" arasındaki temel siyasi tercihin sonucunu yansıttığını bilmezden geldi.

Gelin, biz öyle yapmayalım.

Başbuğ'un sözünü ettiği ülkelerdeki askerî mahkemelerin nasıl işlediğine daha yakından bakalım.

öncelikle, muasır medeniyetin gösterdiği yönün askerî yargının tasfiyesi olduğunu bilmemizde yarar var.

  • Almanya, İsveç, Danimarka, Avusturya gibi ülkelerde "barış zamanında görev yapan" askerî mahkemeler büyük ölçüde tarihe karışmış durumda.

  • Fransa da o istikamette ilerliyor; zira Paris'te bir askerî mahkeme var ama görev alanı "Fransız askerlerinin barış zamanında Fransa dışında işlediği askerî suçlar" ile sınırlı; Fransa topraklarında işlenen bütün askerî suçlar üzerinde sivil mahkemeler yetkili.

  • ABD'de ve barış zamanında askerî mahkemeleri işletmeye devam eden Avrupa ülkelerinde ise, bu mahkemelerin görev alanını büyük ölçüde "disiplin" konuları kaplıyor; askerî bir suçun ya da askerî bir personelin işlediği bir suçun sivilleri ilgilendirdiği noktada hemen sivil yargı devreye giriyor.

Bir de tabii, bu ülkelerde askerî yargı kararlarının sivil denetime tâbi olması keyfiyeti var...

AVRUPA BİRLİĞİ'NDEN ÖRNEKLER

Avrupa Birliği'nde askerî mahkemelerin görev alanı giderek sınırlanıyor.

  • Örneğin Hollanda, 1991'de, sivil mahkemeleri, askerlerin işlediği bütün suçlar üzerinde yetkili kıldı ve sadece askerlerin hedef alındığı suçlar konusunda askerî yargı hükümlerini korudu.

  • Başbuğ'un listesindeki ülkelerden Lüksemburg'da, evet doğrudur, "Conseil de Guerre" adlı bir askerî mahkeme var.

    Ama bu mahkeme, isnat edilen suç herhangi bir şekilde sivilleri hedef alıyorsa ya da siviller suça ortaksa devreden çıkıp sözü sivil yargıya bırakıyor ki, bu da, bizdeki 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda "askere sivil yargı yolunun açılmasını sağlayan"
    son değişikliği destekler nitelikte bir uygulama.

  • Yine Başbuğ'un listesindeki Belçika'da da durum aynı; askerî suç sivilleri ilgilendiren bir meseleyse davaya siviller bakıyor.

Birleşik Krallık'ta da aynı ilke geçerli...

Esasen, Başbuğ'un "İngiltere" olarak listesinin başına aldığı Birleşik Krallık'ta askerî yargı, "Bakın onlarda da var" argümanını desteklemekten ziyade çürütecek kadar bizdekinden farklı.

Zira Birleşik Krallıktaki askerî mahkeme kararları "Courts-Martial Appeals Court" diye adlandırılan Askerî Temyiz Mahkemesi'ne gidiyor ve, sıkı durun, bu "askerî" mahkeme tümüyle sivillerden oluşuyor.
İş, orada da bitmiyor; bir İngiliz askerî mahkemesinde alınan karar bu "üst ve sivil" mahkemede bozulmazsa, itiraz yolu ülkenin en yüksek mahkemesine yani Lordlar Kamarasının "Hukuk Lordları" diye adlandırılan komitesine kadar açık.

  • Başbuğ'un saydığı bir diğer ülke olan İtalya'da da durum benzer; askerî mahkeme kararlarına itiraz "Corte di Cassazione"de yapılıyor ki bu da, evet tahmin ettiniz, tepeden tırnağa sivil bir kurum.

Gelelim İspanya ve Polonya gibi, Başbuğ'un listesinde yer alan ve askerî mahkemelerin gücü, diğer ülkelerdekinden daha fazla olan örneklere...

  • İspanya'da askerî yargı kararına itiraz, ülkenin en üst mahkemesine kadar taşınabiliyor; buradaki sekiz hakimli Askerî Hukuk Kamarası son hükmü veriyor ki bu hâkimlerden dördü sivil; ayrıca, İspanya'da bütün askerî savcıları Savunma Bakanı göreve atıyor, görevden alıyor.

  • Polonya'da da askerî yargı kararları üzerinde sivil denetim esas; Polonya Adalet Bakanı, ülkenin Başsavcısı sıfatıyla bütün askerî savcıları göreve atıyor ve denetliyor.

AMERİKA'DAKİ "ASKERÎ YARGITAY"

Bitirirken, ABD'ye de kısaca bakalım.

Geçenlerde Ali Bayramoğlu yazmıştı; "askerî müzik ne kadar müzikse askerî hukuk da o kadar hukuktur."

Bayramoğlu belirtmemişti ama bu pek doğru söz, Amerika'da halen yapısı çok tartışılan askerî yargı konusunda Robert Sherrill'in yazdığı eleştirel kitabın da başlığıdır.

ABD'de askerî mahkemelerin gücü çok eleştirilir; yine de Amerikan askerî yargısı "sivil denetim" konusunda bizimkinin fersah fersah önündedir.

Nitekim, Amerikan askerî mahkemelerinin kararları önce sanık konumundaki askerî personelin bağlı olduğu kuvvet bünyesindeki temyiz mahkemesine gider; orada aynı karar çıkarsa, "Court of Appeals of the Armed Forces" yani Silahlı Kuvvetler Temyiz Mahkemesi ya da, son günlerde basında "Bakın bakın onlarda da var işte" diye nedense sevinerek yazanların deyimiyle "Askerî Yargıtay" devreye sokulur; itiraz sahibi isterse, Yüksek Mahkeme'ye kadar da gidilebilir.

Yani evet, hakikaten Amerika'da "Askerî Yargıtay" vardır...

Ama kimlerden oluşur biliyor musunuz?

ABD'nin halk oyuyla işbaşına gelmiş başkanının, halk oyuyla seçilmiş Senato'nun tavsiye ve onayına tâbi olarak 15 yıllığına atadığı beş hâkimden.

Ve bu hâkimler sivildir.


Amerika'da "Askerî Yargıtay," askerî mahkemelerin kararlarına bakan sivil bir mahkemedir.
(Yasemin Çongar/TARAF)


 
eee bu bilgilere göre Başbuğ bize gene yalan söylemiş
 
ama saydığı bu ülkelerin hiçbirinin halkı kendi askerine düşman deil
nedense bizim halkımız kendi askerini yerden yere vurmak için elinden geleni yapıyor
 
ama saydığı bu ülkelerin hiçbirinin halkı kendi askerine düşman deil
nedense bizim halkımız kendi askerini yerden yere vurmak için elinden geleni yapıyor

saçmalamayın ya

Bu halk hiçbir zaman askere düşman olmamıştır.

Bu milletin istediği tek şey var

Askerler sadece görevlerini yani askerliklerini yapsın

hem asker hemde siyasetci olunmaz

kısaca askerler siyasetten elini çeksin istiyor bu halk
 
saçmalamayın ya

Bu halk hiçbir zaman askere düşman olmamıştır.

Bu milletin istediği tek şey var

Askerler sadece görevlerini yani askerliklerini yapsın

hem asker hemde siyasetci olunmaz

kısaca askerler siyasetten elini çeksin istiyor bu halk

taraf'ta çıkan haberlere göre senin söylediklerin çok ters düşüyor nasıl oluyor bu... taraf asker yanlısı mı... onu okuyanlar aynı şekilde asker yanlısı mı :goz: bu son belge askeri yanlışlık.. vs vs say bitmez... asker hiç bi zaman devlet işine siyaset'e karışmasın bu sözüne hak veriyorum ama siyaset asker'e karışırsa onu bitirmeye kalkarsa o zaman orada hopp derler :goz:
 
taraf'ta çıkan haberlere göre senin söylediklerin çok ters düşüyor nasıl oluyor bu... taraf asker yanlısı mı... onu okuyanlar aynı şekilde asker yanlısı mı :goz: bu son belge askeri yanlışlık.. vs vs say bitmez... asker hiç bi zaman devlet işine siyaset'e karışmasın bu sözüne hak veriyorum ama siyaset asker'e karışırsa onu bitirmeye kalkarsa o zaman orada hopp derler :goz:

Siyaset burada askeriyenin işini
nasıl bitirmeye çalışmış merak ediyorum?
Suç işleyenlerin adalete uygun bir şekilde
sivil mahkemelerde yargılanmasına karar
vererek mi!? Bu mu askeriyeyi bitirmek.
Saçmalamayın lütfen.

Ayrıca askeriye bu devlete, bu cumhurbaşkanına,
bu başbakana bağlı bir kurumdur. Gerek görüldüğünde
son verilmesi kanunlarla TAMAMEN uyuşmaktadır.
Silah bende sen beni bitiremezsin mantığı
hukuka uygun değil. Şimdi buradan çıkıp da
asker düşmanı gibi saçmalıklarda bulumayın.
Askerin isinin bitirilmesine HOOP diyenlerden
olurum fakat hukuğu bilmeden ne adaleti
ne de dengeyi savunabilirsiniz.
 
kardeeeeeş bi tehlike durumunda seçilen 550 kişi savaşa gitmicek asker savaşa gidicek

asker T.C nin tek koruyucusudur dışarda ve içerde

kendi kendini yönetmeyi beceremeyen ümmet aşkı içinde olduğunun farkında olmayan bi halkın seçtiği hükümet gerçekten yanlış bi yolda ilerliyorsa asker buna dur deme yetkisine sahiptir sahip olmalıdır

halk istesede istemesede

asker hiç kimsenin hiç bi partinin adamı olamaz Atatürk ilke ve inkilaplarından ayrılmaz ayrılamaz

bunuda bildikleri için o pis ellerinin kirletemediği kurumu karalamak halka düşman etmek için hertürlü adiliği yapmaktan çekinmiyorlar

peki bunlar kim ?
 
Askeri darbe altında yaşamak isteyenler

askerin postal sesini duymadan ondan emir almadan sivil hayatta mutlu olmayanlar

kısacası darbe yalakası postal yalama meraklılarına bir tavsiyem var

bakın Honduras da bir darbe oldu.

postal yalamaya meraklıysanız sizi Hondurasa gönderelim
 
muassır medeniyetin bayrağını biz taşıyoruz ,avrupa/dünya bizi örnek alsın.
 
Askeri darbe altında yaşamak isteyenler

askerin postal sesini duymadan ondan emir almadan sivil hayatta mutlu olmayanlar

kısacası darbe yalakası postal yalama meraklılarına bir tavsiyem var

bakın Honduras da bir darbe oldu.

postal yalamaya meraklıysanız sizi Hondurasa gönderelim



vatan haini şerefsiz yobaz yalancı ümmetçi asker düşmanı bölücü hırsız din sömürücüsü olan köpek çok var onları nereye yollayalım

varmı bildiğin adres
 
“Askerler politikada devam etmek istiyorlarsa ordudan çıksınlar, üniformalarını çıkarıp siyaset yapsınlar.
……

Bir ordunun cevherine olursa olsun siyasete karışırsa, birlikte hareket ve savaşma
kabiliyetini kaybeder ve vatanın savunma gücünü hiçe indirir.”
M. Kemal Atatürk
 
asker siyasete karışmış olsaydı her pisliğin üstüne allah yazılmazdı.
 
Darbeciler ve postal yalayıcıları Honduras' a lütfen...
 
“Askerler politikada devam etmek istiyorlarsa ordudan çıksınlar, üniformalarını çıkarıp siyaset yapsınlar.
……

Bir ordunun cevherine olursa olsun siyasete karışırsa, birlikte hareket ve savaşma
kabiliyetini kaybeder ve vatanın savunma gücünü hiçe indirir.”

M. Kemal Atatürk

Atatürkçü olduklarını iddia eden darbeciler Atatürk ün bu sözünü işlerine gelmediği için hiç sevmezler
 
“Askerler politikada devam etmek istiyorlarsa ordudan çıksınlar, üniformalarını çıkarıp siyaset yapsınlar.
……

Bir ordunun cevherine olursa olsun siyasete karışırsa, birlikte hareket ve savaşma
kabiliyetini kaybeder ve vatanın savunma gücünü hiçe indirir.”
M. Kemal Atatürk

€lyesa;4433144' Alıntı:
Atatürkçü olduklarını iddia eden darbeciler Atatürk ün bu sözünü işlerine gelmediği için hiç sevmezler


aksine sever bu sözü Atatürkçülüğün ne oldunu bilmesende birilerinin sözde Atatürkçü olduğunu idda ettiğin kesimi

anlamınıda iyi bilir senden belkide daha iyi

ama bazı beyinsiz kesim hala anlayamadı Ata ilkesinin temelini

din ve siyasetin bir arada olmasının tehlikesini

cübbesini çıkartıp takım elbise giysede beyninden yobazlığı sökemeyen din sömürgeni vatan hani çekerse siyasetten o pis elini

sen rahat ve emin ol şanlı asker çeker siyasetten süngülerini
 
Geri
Üst