İzleme görevli çipin bünyesindeki
mikro radyo ünitesi, harici okuyucuya her durumda veri iletebilmek maksadıyla iletim için açık olan uygun frekans değerini
otomatik olarak seçebiliyor. İletilen veriler, hastanın tedavi sürecinde kullanılmak üzere
elektronik sağlık kayıt sisteminde saklanıyor.
Araştırmacılara göre mikro bilgisayarlar kablosuz ağlar üzerinden çevre kirliliğinin izlenmesi, yapısal izleme bütünlüğü gerektiren alanlarda, gözetleme maksatlı ya da herhangi bir nesneyi akıllı ve izlenebilir hale getirmek gibi amaçlarla kullanılabilecek. Çalışmaları hakkında “
Çalışmamız, düşük güç tüketimli komple veri sistemleri alanında tüm bileşenleri ile benzersizdir” yorumunu yapan Sylvester geliştirdikleri mikrobilgisayar ile
“Veri toplayabilir, işleyebilir, depolayabilir ve iletebiliriz. Bu boyuttaki sistemler için çok sayıda uygulama alanı geliştirebiliriz.” açıklamasını yaptı.
San Francisco Uluslararası Katı Hal Devreleri Konferansında
(ISSCC) Phoenix’in tanıtımını yapan araştırmacılar ayrıca
mikrobilgisayarlar ve
nano ölçekli ağ sistemleri konulu bir brifing de sunmuşlardı. Profesör Dennis Sylvester liderliğinde sürdürülen Phoenix projesinde çalışan diğer iki akademisyen ise
Profesör David Blaauw ve
Yardımcı Doçent David Wentzloff. Araştırmacılar hala Michigan Üniversitesi
Elektrik Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimleri Bölümünde çalışmalarını sürdürüyorlar.
Profesör Blaauw, nano ölçeğine taşınan entegre sistemlerin çoklu izleme görevlerini yerine getirmek üzere tek bir silikon yongası üzerinde bir araya getirilmesinin önemli bir gelişme olduğunu ifade ederken,
Bell yasasını hatırlatıyor ve her on yılda bir bilgisayarlar endüstrisinin daha küçük daha ucuz sistemlerle tanışacağını belirtiyor. Silikon tabanlı yongalara enjekte edilecek
transistör sayısının
yıllık 2x oranlı gelişimi ile ilgili
Moore yasasıyla bağıntılı formüle edilen Bell yasasına göre her yeni bilgisayar segment fazında kişi başına düşen bilgisayar sayısı artarken hacimsel boyutlarda da küçülmeler yaşanacak.
1960 yılından bu yana 80’lerin kişisel bilgisayarları, 90’ların bilgisayar sistemleri ve günümüzün
dizüstü sistemleri,
smartphone ve
tablet türevleri düşünüldüğünde yasanın hala yürürlükte olduğunu söylemek mümkün. Vücudumuzu, çevremizi ve yaşadığımız binaları izlemek üzere farklı aplikasyonlar ile oldukça fonksiyonel ve faydalı hale gelecek olan milimetre ölçekli bilgisayar sistemleri teknolojinin meydan okuması gibi, elektronik tabanlı küçük el aygıtlarını büyük bir devrim daha bekliyor.