Ramazan Bayramını Kimler Şeker Bayramına Çevirdi ?

Börteçine9

New member
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
2,162
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
KIZILELMA!!
11 ayın sultanı olarak bilinen ‘kutlu’ bir Ramazan ayını daha geride bıraktık.
‘Tövbe’, ‘mağfiret’, ‘nefse hakimiyet’, ‘yardımlaşma’ ve ‘dayanışma’ ayı olan bir Ramazan daha, sanki ‘göz açıp kapayıncaya kadar’ bir süre içerisinde geçip gidiverdi ömrümüzden.
‘İnananlar’, ‘iman edenler’, Ramazan ayının ‘kutsal niteliğine’ uygun olarak oruçlarını tuttular, ‘hiçbir karşılık’ beklemeden yaradana ‘kulluk’ vazifelerini yerine getirdiler.
‘İnanmayanlar’, Ramazan ayını ‘sosyal bir işkence’ olarak algıladılar, ‘inanıyormuş gibi’ görünenler de bu ayı ‘gösteriş’ için araç olarak değerlendirdiler.
Kimileri, şafak sökümünden havanın kararmasına kadar geçen süre içinde ‘aç kalmak’ ile ‘ibadeti’ birbirine karıştırıp Allah katında ‘muteber’ bir kul olacakları zannına kapıldılar.
Kimileri ebeveynlerinden gördükleri ‘bir geleneği’ yerine getirdiler, kimileri ‘zayıflamak’, ‘diyet yapmak’, ‘sağlıklı kalmak’ için oruç tutmayı tercih ettiler.
Kimileri ise ‘oruç tutmadıkları’ halde, çevrelerine ‘tutuyormuş’ izlenimi vermeye çalıştılar.
Kişilerin ‘gerçek’ niyetini tabii ki Allah bilir.

* * *

Amma velakin ‘kullardan saklanamayan’ bir takım gerçekler de var.
Ramazan ayı, ne yazık ki bu sene de ‘kutsal amacına’ uygun olmayan bir takım ‘çarpık’ görüntülere sahne oldu.
‘Nefisler’ imanın önüne geçti, ‘günahlar’ dağlar gibi sıraya girdi.
‘Mutlu azınlık’ ile ‘mutsuz çoğunluk’ arasındaki ‘sosyal ayrışma’, doruk noktasına ulaştı.
‘Çalışmadan’, ‘üretmeden’, ‘rantiye’ gelirleri ile ‘yalılarda’, ‘konaklarda’, ‘şatolarda’ ‘malikanelerde’, krallara layık ‘mutlu’ bir hayat sürdürenler, ‘körler sağırlar, birbirini ağırlar’ hesabı, ‘beş yıldızlı’ otellerde, ‘lüks’ restaurantlarda ‘birbirleri’ için iftar yemekleri verdiler.
‘Çengiler’, ‘çalgıcılar’, ‘revü kızları’ eşliğinde, kilosu ‘85 milyon’ liraya satılan ‘Medine’ hurmaları, kilosu ‘120 milyon’ liraya kapışılan leziz peynirler, birbirinden enfes ‘ithal meyve tabakları’ ile süslenen ziyafet sofralarında, içine ‘altın tozu’ konulan çorbalara kaşık salladılar.
‘Devleti’ nasıl soyacakları, ‘milleti’ nasıl sömürebilecekleri, ‘daha çok’ nasıl çalıp çırpabilecekleri üzerine ‘fikir cimnastikleri’ yaptılar.
Fakirler için kurulan ‘iftar’ çadırlarını bile ‘rant’ aracı haline getirmeye çalıştılar.
İbadeti, ‘oy’ için ‘meze’ yapmaya kalkıştılar.

* * *


‘Değişim’, ‘dönüşüm’ ekseninde geçirdiğimiz ‘kimlik erozyunu’ yüzünden, bayramları bile doğru dürüst kutlayamıyoruz artık.
Bayramlarımızı da elimizden aldılar.
Ramazan bayramı ‘şeker’ bayramına dönüştü.
Kurban bayramı da ‘et’ bayramı olarak anılıyor ne yazık ki.
‘Şikayet’ değil, ‘icra’ makamında olan zatlardan biri şöyle kükrüyor:
- “Bakıyorsunuz, bayram adını değiştirdi. Ne oldu bayramın adı? Tatil. Olmaz. Adını bir başka türlü de değiştirmişler şimdi. Şeker bayramı. Bu dört dörtlük bir Ramazan bayramı, ne Şeker bayramı. Yani buna bir kültürel erozyon denir.”
Allahın bir kulu çıkıp da kendisine sormuyor:
“Tamam, doğru diyorsunuz beyefendi.
Ama tam 6 yıldan beri iktidardasınız!
Bu altı yıl boyunca ‘küpünüzü’ doldurmaktan başınızı kaldırıp, Ramazan Bayramlarının 'şeker bayramı' olarak anılmaması için ne yaptınız?”
Sahi ya, ne yaptılar?
Hatırlayan var mı?

İsrafil KUMBASAR
KaynaK
 
Şeker de ne demek oluyor yaff...
Ramazan ayını geride Bıraktığımıza Göre Ramazan Bayramı...
Yoksa Biz Şeker Ayında mıydık da bizim mi haberimiz yoktu =)
 
şeker bayramı osmanlı döneminde çocukların şeker toplaması (bi neden daha vardı unuttum) nedeniyle adını şeker bayramı almıştır.yani osmanlı geleneğimizdir
tabii bu hükümet her yerde ayrım yapmaya çalıştığı için dinciler ramazan bayramı laikciler şeker bayramı diomuş hesabına getiriyorlar.
nabalım cehalet düşkünü olup başınızdaki ne derse ona inancağınıza biraz neti karıştırın oke...veya gazete alıp okuyun yazarlarımız ne diyor diye....tabi yeni şafak zaman gibi gazeteleride hep okursanız olucağınız durum bundan ibaret olur...
bu yazım başlığı yazana değil cahillere
 
şeker de desen,

ramazan da desen farketmez



hırsıza farketmez

yetim hakkı yiyene fark etmez

kul hakkı yiyene farketmez



%47 oy alsanda bu hakları yiyemezsin

halk bunun hesabını sorar

%47 oy aldın

"sen beni kandırıp ,paramı çalanlara niye hesap sormuyorsun"

"deniz fenerine bulaşanlara niye soruşturma açmıyorsun "

"kanal 7 ye niye hesap sormuyorsun"

"tırlarla uyuşturucu kaçıranlara niye hesap sormuyorsun"

"kanun çıkarıp maliyeden ,halktan para kaçıranlara niye hesap sormuyorsun"

diye sorarlar

sen istersen bayrama ramazan de,istersen şeker de..................
 
Adına Ramazan yerine, Şeker bayramı dense daha mı az mübarek bir bayram olacak? Ayrıca Ramazan' ın bittiğine seviniyor musunuz da, Ramazan bayramı diyorsunuz? Oh ne güzel Ramazan bitti kurtulduk artık ibadet etmekten, o zaman bu bayramın adı Ramazan bayramı olsun. Öyle mi? Hadi bakalım ben de böyle düşünüyorum. Çocukların şeker yiyebildiği bir bayram olması nedeniyle Şeker bayramı olması fikri daha güzel.
 
şeker ayı diye bir ay olmadığı için şeker bayramıda olmaz .
 
Ramazan, şeker değil, Fıtır Bayramı

Ramazan, şeker değil, Fıtır Bayramı


Başbakan Erdoğan'ın başlattığı Şeker değil Ramazan Bayramı tartışmasına din otoriteleri noktayı koydu: Doğrusu Fıtır Bayramı..

Başbakan Tayyip Erdoğan önceki gün Şanlıurfa'da "Bayramın adını değiştirdiler, ne oldu bayramın adı; tatil. Bu bayram tatil değil, ayrı bir şey. Adını bir başka türlü değiştirmişler şimdi Şeker Bayramı! Bu dört dörtlük Ramazan Bayramı. Bu bir kültür erozyonudur aslında" diyerek yeni bir polemik başlatmıştı. İlahiyatçılar görüşlerini şöyle açıkladı:

Prof. Dr. Mehmet Keskin (Diyanet Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi): Tüm dini kaynaklara göre bu bayramın adı Fıtır bayramıdır. Zengin ile fakirin dayanışma içinde olmasıdır. Ramazan Bayramı da denebilir. Şeker Bayramı sonradan dilimize oturmuş. Kimsesizlerin, muhtaçların gönlünü almak içindir. Tatil olarak görmemek lazım.

Prof. Dr. Saim Yeprem (Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi): Din literatüründeki adı Fıtır Bayramı'dır. Yani fitre bayramı. Zenginin fakire destek olması. Dayanışma ruhu anlamına gelir. Ama Ramazan ayının sonunda olduğu için Ramazan Bayramı da kullanılabilir. Şeker Bayramı sonradan dilimize oturmuş. İnsanlar bayram tatilini bir dinlenme aracı olarak görüyor. Aslında ziyaretlerin, gönül almaların yapıldığı günlerdir. Anlamını unutmamak lazım.

Prof. Dr. Beyza Bilgin (Türkiye'nin İlk Kadın Vaizi): Bayramın adı Fıtırdır. Yani Arapça "yemeğe dönmek" demektir. Ramazan ayının sonuna geldiği için Ramazan Bayramı demekte de bir sakınca yoktur.

Prof. Dr. Hüseyin Hatemi (İ.Ü.Öğretim Üyesi) :
19 yüzyıl başı, hatta 18. yüzyıl ortalarından beri öyle zannediyorum ki halk arasında Şeker Bayramı deniyor. Dini bakımdan dikkatsizlik, dine önem vermeme değil, halkın kullanmasıdır. Ama Ramazan Bayramı demek daha doğrudur.

Kaynak
 
Ey güzel Allah'ım! Bir sürü sivri zeka oturmuş, Şevval ayının birinci gününün ne bayramı olduğunu tartışıyor. Her kafadan bir ses. Dinayet durur mu? Fıtır bayramı demiş. Hadi be! Ciddi misin? Diyanetin maaşlı ahkamcısı. Ülen! fıtır süresi bayram namazından önce dolduğu halde buna nasıl fıtır bayramı dersin? Ramazanda, sadece aç ve susuz kalarak, nefsine zerre kadar söz geçirememiş kişi ile Allah için kurban, küp için kavurma edebiyatı yapanların bu iki bayrama ne dedikleri çokta umurumda değil! Güzel ahlak var mı güzel ahlak? Yok mu? Salla! o zaman neye, ne dersen de!
 
Geri
Üst