T
Banned
- Katılım
- 8 May 2006
- Mesajlar
- 3,665
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Sivil anayasada bürokrat dokunulmazlığının sınırlandırılacak olması sebebiyle ‘yolsuzluklarının soruşturulacağı’ korkusuna kapılan bazı üniversite rektörleri zehir zemberek açıklamalarla gerginliği artırıyor.
Sivil anayasada bürokrat dokunulmazlığının sınırlandırılacak olması sebebiyle ‘yolsuzluklarının soruşturulacağı’ korkusuna kapılan bazı üniversite rektörleri zehir zemberek açıklamalarla gerginliği artırırken, Vakit’e konuşan akademisyen ve siyasetçiler, “YÖK zırhı kalkarsa rektörlerin büyük bir çoğunluğu hapsi boylar” diyor.
Sivil anayasada bürokrat dokunulmazlığının sınırlandırılacak olması nedeniyle korkuya kapılan bazı üniversite rektörleri zehir zemberek açıklamalarla gerginliği artırırken, Vakit’e konuşan akademisyenler, “YÖK zırhı kalkarsa rektörlerin büyük bir çoğunluğu hapsi boylar. Bu yüzden şimdiden anayasanın değişmemesi için ortalığı ayağa kaldırıyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
PROF. AĞIRAKÇA: “HEPSİ CEZA ALIR”
Medeniyet Derneği Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Ağırakça: “20-25 yıldır büyük saltanat süren rektörlerin saltanatları ellerinden gideceği için bağırıp çağırdıklarını belirterek, “Özellikle üniversitelerdeki yatırımlarda, maddi zararlar alabildiğine çok. Rektörlerin büyük bir çoğunluğunun yolsuzluk dosyaları bulunuyor. YÖK zırhı kalkar, devletin müfettişleri namuslu bir şekilde tetkik ederse, onlar da hak yemezlerse, bu adamların hepsi ceza alır. Birçoğu hapsi boylar. Şimdiden bunun önüne geçmek istiyorlar” dedi.
“Bu zalim rektörlerin yaptıkları, bu şekilde bağırıp çağırmaları saltanatlarının gitmemesi içindir” diyen Ağırakça, “YÖK’ün rektörleri koruma yetkisi azaltılsın ve akademik kurullara daha fazla imkan tanınsın” çağrısında bulundu. Prof. Ağırakça’nın değerlendirmeleri şöyle: . “Zamanında, Kemal Alemdaroğlu aleni olarak ülkenin malını çaldı. Devletin malını çaldı. Buna hiçbir şey yapılmadı, sadece görevden aldılar. Yaptıkları yanına kar kaldı. Hepsinin suiistimalleri var ve bunu kendileri de biliyorlar.”
“MESUT PARLAK YALAN SÖYLEDİ”
“Başbakan Erdoğan, ‘Mesut Parlak’ı destekleyin’ demeseydi ‘Mesut Parlak’ asla seçilemezdi. Sırf Başbakan öyle dedi diye, bizim gibi düşünen öğretim üyelerinin oyunu aldı Mesut Parlak. Şimdi ise, Mesut Parlak, kendi menfaatine dokunacağı için yeni anayasaya sırt çeviriyor. Yönetime geldiğinde demişti ki ‘Bütün mağdurların mağduriyetini gidereceğim.’ Yalan söyledi. Bütün mağdurların mağduriyetlerini gidereceğini söylediği halde, benim dönmem için hukuki dayanaklarım bulunmasına rağmen, beni almamak için gayret sarfediyor.”
“1960 askeri darbesinden sonra 147 önemli öğretim üyesi görevden alındı. Bunlar Süleyman Demirel döneminde çıkartılan af kanunu ile görevlerine geri döndüler. Yine, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, 1402 sayılı yasa gereğince yüzün üzerinde akademisyen görevden alındı, 1402’ler olarak anılan bu akademisyenler de Özal döneminde önemli af kanunları çıkartılarak görevlerine geri döndüler. Darbelerden sonra gelen sivil iktidarlar bunların hukukunu korudu. Ancak, 28 Şubat'tan sonra da bizim gibi bir çok kimse görevden atıldı. Ancak, bu güne kadar gelen yönetimler 28 Şubat'ta mağdur olan akademisyenler için her hangi bir çalışma yapmadı. Şimdi anayasaya konulacak geçici maddelerle, YÖK mağdurları, üniversiteden atılanlar, görevlerine geri dönmelidir.”
HATİPOĞLU: ZIRH KALKARSA ÇOĞU GİDER
Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahir Hatipoglu da, “Türkiye’de en büyük dokunulmazlık zırhı rektörlerdedir. İkinci bir kamu görevlisi daha gösteremezsiniz” dedi ve ekledi: “Eğer ki, dokunulmazlık zırhı kaldırılırsa, rektörlerin çoğu gider. Çünkü otoriter birisi yargılanacağını bile bile, otoriter davranamaz. Böyle bir karar çıktığında rektörlerin yarısından fazlasının yargılanması gerekir.”
KİK 47 ÜNİVERSİTEDE YOLSUZLUK TESPİT ETTİ
2003 yılında kurulan Kamu İhale Kurumu (KİK) mercek altına aldığı 53 üniversiteden 47’sinde çeşitli yolsuzluk ve usulsüzlüklerle karşılaştı. 4 yılda masaya yatırılan 690 ihalenin 240’ında şaibe gördü. Üstelik incelenen ihaleler üniversitelerin yaptığı toplam ihalelerin sadece yüzde 5'ini kapsıyordu. Usulsüzlüklerin en yoğun olduğu yer İstanbul Üniversitesi. Onu, Gazi ve Ondokuz Mayıs üniversiteleri izledi. Listede Boğaziçi, Galatasaray ve ODTÜ de yer aldı.
İHALELERİNDE YOLSUZLUK TESPİT EDİLEN ÜNİVERSİTELER
Marmara, İstanbul Teknik, Yıldız Teknik, Van Yüzüncü Yıl, Ankara, Hacettepe, Dokuz Eylül, Ege, Fırat, Dicle, Harran, Gaziantep, Gazi, İnönü, Adnan Menderes, Afyon Kocatepe, Selçuk, Balıkesir, Çanakkale Onsekiz Mart, Mustafa Kemal, Mersin, Abant İzzet Baysal, Akdeniz, Anadolu, Atatürk, Celal Bayar, Çukurova, Cumhuriyet, Erciyes, Gaziosmanpaşa, Kafkas, Sütçü İmam, Karadeniz Teknik, Kocaeli, Muğla, Niğde, Osman Gazi, Pamukkale, Trakya, Uludağ ve Zonguldak üniversiteleri.
İPEKÇİ HAKKINDA SORUŞTURMA AÇILMADI!
Galatasaray Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Duygun Yarsuvat; beş yıldızlı otelde 6 kişi ile birlikte grup seks yaptığı ve geceyi organize ettiği iddia edilen Gönül İpekçi hakkında gazetelerde haber yer almasına rağmen soruşturma açmadı.
YAMAÇ VE BERNAY KORUNDU
YÖK, ilaç çetesi ile işbirliği yaparak Bağ-Kur’u zarara uğratmakla suçlanan Gazi Üniversitesi Rektörü Kadri Yamaç’ın yargılanmasına izin vermedi. YÖK, hakkında “Keyfi yönetim, kamu kaynaklarının amaç dışı kullanımı, haksızlık, yolsuzluk, akraba atamaları, kadrolaşma, torpil ve devleti zarara uğratma” gibi iddialar bulunan OMÜ Rektörü Ferit Bernay’ı, soruşturma izni vermeyerek korudu.
Sivil anayasada bürokrat dokunulmazlığının sınırlandırılacak olması sebebiyle ‘yolsuzluklarının soruşturulacağı’ korkusuna kapılan bazı üniversite rektörleri zehir zemberek açıklamalarla gerginliği artırırken, Vakit’e konuşan akademisyen ve siyasetçiler, “YÖK zırhı kalkarsa rektörlerin büyük bir çoğunluğu hapsi boylar” diyor.
Sivil anayasada bürokrat dokunulmazlığının sınırlandırılacak olması nedeniyle korkuya kapılan bazı üniversite rektörleri zehir zemberek açıklamalarla gerginliği artırırken, Vakit’e konuşan akademisyenler, “YÖK zırhı kalkarsa rektörlerin büyük bir çoğunluğu hapsi boylar. Bu yüzden şimdiden anayasanın değişmemesi için ortalığı ayağa kaldırıyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
PROF. AĞIRAKÇA: “HEPSİ CEZA ALIR”
Medeniyet Derneği Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Ağırakça: “20-25 yıldır büyük saltanat süren rektörlerin saltanatları ellerinden gideceği için bağırıp çağırdıklarını belirterek, “Özellikle üniversitelerdeki yatırımlarda, maddi zararlar alabildiğine çok. Rektörlerin büyük bir çoğunluğunun yolsuzluk dosyaları bulunuyor. YÖK zırhı kalkar, devletin müfettişleri namuslu bir şekilde tetkik ederse, onlar da hak yemezlerse, bu adamların hepsi ceza alır. Birçoğu hapsi boylar. Şimdiden bunun önüne geçmek istiyorlar” dedi.
“Bu zalim rektörlerin yaptıkları, bu şekilde bağırıp çağırmaları saltanatlarının gitmemesi içindir” diyen Ağırakça, “YÖK’ün rektörleri koruma yetkisi azaltılsın ve akademik kurullara daha fazla imkan tanınsın” çağrısında bulundu. Prof. Ağırakça’nın değerlendirmeleri şöyle: . “Zamanında, Kemal Alemdaroğlu aleni olarak ülkenin malını çaldı. Devletin malını çaldı. Buna hiçbir şey yapılmadı, sadece görevden aldılar. Yaptıkları yanına kar kaldı. Hepsinin suiistimalleri var ve bunu kendileri de biliyorlar.”
“MESUT PARLAK YALAN SÖYLEDİ”
“Başbakan Erdoğan, ‘Mesut Parlak’ı destekleyin’ demeseydi ‘Mesut Parlak’ asla seçilemezdi. Sırf Başbakan öyle dedi diye, bizim gibi düşünen öğretim üyelerinin oyunu aldı Mesut Parlak. Şimdi ise, Mesut Parlak, kendi menfaatine dokunacağı için yeni anayasaya sırt çeviriyor. Yönetime geldiğinde demişti ki ‘Bütün mağdurların mağduriyetini gidereceğim.’ Yalan söyledi. Bütün mağdurların mağduriyetlerini gidereceğini söylediği halde, benim dönmem için hukuki dayanaklarım bulunmasına rağmen, beni almamak için gayret sarfediyor.”
“1960 askeri darbesinden sonra 147 önemli öğretim üyesi görevden alındı. Bunlar Süleyman Demirel döneminde çıkartılan af kanunu ile görevlerine geri döndüler. Yine, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, 1402 sayılı yasa gereğince yüzün üzerinde akademisyen görevden alındı, 1402’ler olarak anılan bu akademisyenler de Özal döneminde önemli af kanunları çıkartılarak görevlerine geri döndüler. Darbelerden sonra gelen sivil iktidarlar bunların hukukunu korudu. Ancak, 28 Şubat'tan sonra da bizim gibi bir çok kimse görevden atıldı. Ancak, bu güne kadar gelen yönetimler 28 Şubat'ta mağdur olan akademisyenler için her hangi bir çalışma yapmadı. Şimdi anayasaya konulacak geçici maddelerle, YÖK mağdurları, üniversiteden atılanlar, görevlerine geri dönmelidir.”
HATİPOĞLU: ZIRH KALKARSA ÇOĞU GİDER
Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahir Hatipoglu da, “Türkiye’de en büyük dokunulmazlık zırhı rektörlerdedir. İkinci bir kamu görevlisi daha gösteremezsiniz” dedi ve ekledi: “Eğer ki, dokunulmazlık zırhı kaldırılırsa, rektörlerin çoğu gider. Çünkü otoriter birisi yargılanacağını bile bile, otoriter davranamaz. Böyle bir karar çıktığında rektörlerin yarısından fazlasının yargılanması gerekir.”
KİK 47 ÜNİVERSİTEDE YOLSUZLUK TESPİT ETTİ
2003 yılında kurulan Kamu İhale Kurumu (KİK) mercek altına aldığı 53 üniversiteden 47’sinde çeşitli yolsuzluk ve usulsüzlüklerle karşılaştı. 4 yılda masaya yatırılan 690 ihalenin 240’ında şaibe gördü. Üstelik incelenen ihaleler üniversitelerin yaptığı toplam ihalelerin sadece yüzde 5'ini kapsıyordu. Usulsüzlüklerin en yoğun olduğu yer İstanbul Üniversitesi. Onu, Gazi ve Ondokuz Mayıs üniversiteleri izledi. Listede Boğaziçi, Galatasaray ve ODTÜ de yer aldı.
İHALELERİNDE YOLSUZLUK TESPİT EDİLEN ÜNİVERSİTELER
Marmara, İstanbul Teknik, Yıldız Teknik, Van Yüzüncü Yıl, Ankara, Hacettepe, Dokuz Eylül, Ege, Fırat, Dicle, Harran, Gaziantep, Gazi, İnönü, Adnan Menderes, Afyon Kocatepe, Selçuk, Balıkesir, Çanakkale Onsekiz Mart, Mustafa Kemal, Mersin, Abant İzzet Baysal, Akdeniz, Anadolu, Atatürk, Celal Bayar, Çukurova, Cumhuriyet, Erciyes, Gaziosmanpaşa, Kafkas, Sütçü İmam, Karadeniz Teknik, Kocaeli, Muğla, Niğde, Osman Gazi, Pamukkale, Trakya, Uludağ ve Zonguldak üniversiteleri.
İPEKÇİ HAKKINDA SORUŞTURMA AÇILMADI!
Galatasaray Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Duygun Yarsuvat; beş yıldızlı otelde 6 kişi ile birlikte grup seks yaptığı ve geceyi organize ettiği iddia edilen Gönül İpekçi hakkında gazetelerde haber yer almasına rağmen soruşturma açmadı.
YAMAÇ VE BERNAY KORUNDU
YÖK, ilaç çetesi ile işbirliği yaparak Bağ-Kur’u zarara uğratmakla suçlanan Gazi Üniversitesi Rektörü Kadri Yamaç’ın yargılanmasına izin vermedi. YÖK, hakkında “Keyfi yönetim, kamu kaynaklarının amaç dışı kullanımı, haksızlık, yolsuzluk, akraba atamaları, kadrolaşma, torpil ve devleti zarara uğratma” gibi iddialar bulunan OMÜ Rektörü Ferit Bernay’ı, soruşturma izni vermeyerek korudu.