Türkiye Neresini Temizliyor?

Albayrak

Can Feda
Altın Üye
Katılım
23 May 2007
Mesajlar
4,439
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Aydınlığın karanlıkla savaşından...
Bugünlerde herkes dilinin ucuna geleni savuruyor; şimdi iktidar oldukları için değil, öteden beri dillerini tutamadıklarını bildiğimizden, gazetelerdeki “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” tümcesine de hiç şaşırmadık; hiç kızmadık. Toza dumana karılmış bir ortamda bu tür fırsatçılıklara şaşmamak ve kızmamak gerekir. Eskiye özlemle yanıp tutuşanların diliyle söylersek, kimi TV’lerle gazetelerde, “ishali kelama uğramış” olanlar, neyle, kimle hesaplaştıklarını açıkça ortaya koyuyorlar.

Cumhuriyet gazetesiyle hesaplaşanlar, akılları sıra Türkiye’nin neresini temizliyorlar acaba? Kimin eliyle temizliyorlar; arkasında türlü söylentiler, davalar olan dokunamadıklarımız mı temizlik yapacak? Onca sorunun, eğitimsizliğin, sağlık sorunlarının sorumlusu kim? Kişilikleri, yaptıkları toplumun büyük çoğunluğunca bilinen İlhan Selçuk ve Mustafa Balbay’la mı? Bu iki yazarla hesaplaşmak, neremizi temizleyecek?

TV’deki yüzü ve gözü iyice kararmış adama göre Cumhuriyet gazetesinin yazarı da okuru da toptan darbeci… Sözü bugünde tutmuyor; sık sık geçmişe gidiyor; laikliği savunanlara “laikçi” diyor; “ulusalcılar” derken sesine küçümseme, aşağılama tonu katıyor. Laiklik yeniden tanımlanmalıymış; bu tanımda uzlaşma sağlanmalıymış.

Uzlaşmadan neyi amaçladığını, kimin uzlaşacağını açıkça söylemek yerine, “Dön baba, dön” kılıflı biçeminden anlıyoruz ki ödün verecek olan ona göre ulusalcılar…

TV’deki yüzü ve gözü iyice kararmış olan kadına göre laiklik yanlış yaşanıyormuş; çünkü baştan tutulan yol yanlışmış. Bu yolu açanın adı anılmıyor; o ad “ulusalcılar” denilerek perdeleniyor. Bunu, “Dön bacı, dön” kılıflı biçeminden anlıyoruz. Ona göre de ödün verecek olan ulusalcılarmış...

Neden ödün verecekmiş ulusalcılar, “topluma travma yaşatan Atatürk Devrimleri”nden… Sancının kaynağı, kimlerin bağırsağını temizlemeye çalışıp da ıkınıp sıkınmanın ötesine geçemediği de belli. Ulusalcı kavramına yüklenen öfke, kin, geçmişle hesaplaşma, ulusalcı olmayanların içine taş gibi oturmuş durumda. Rahatlayamamalarının tek engeli ulusalcılar…

Ya halk? “Dön baba dön; dön bacı dön” makamındaki “hep aynı şarkıyla” ulusalcılık denilen kavramın eşanlamlısının “darbe” olduğuna alıştırılıyor. İlhan Selçuk ile Mustafa Balbay ulusalcı mı; öyleyse ikisi de darbeci olabilir! Yo, artık olasılık söz konusu değil, basın yayında “kesin öyle” yargısı bilinçli olarak işleniyor.

Oysa düşünce, inanç, köken ayrılığındaki kesimlerin, toz duman içindeki bu ortamdan incinmeden, üzülmeden çıkacakları kaynaklar da belli. Öncelikle Türk Devrimini, ülkenin 90 yıllık birikimini yalandan, önyargıdan arınarak aklın öncülüğüyle sağlıklı değerlendirmek… Hep birlikte hukukun üstünlüğüne inanmak, hukuksal olana sahip çıkmak; inançlar üstündeki oyunları bırakmak…

Hukuka, kendi birikimimize sahip çıkmadan neremizi temizleyeceğiz? Aşsız, işsiz onca genç, yaşlı ve çocuk umarsızken, ülkenin taşı toprağı haraç mezat satılırken, doğmamış bebelerin çocukları bile borçluyken, Türkiye’nin bağırsaklarında sorun yaratan ulusalcılar mıdır? Ulusalcı olmamanın keyfini sürerek bireysel malını mülkünü katlarken ülkenin suyunu, köprüsünü, yolunu “babalar gibi” satmaya çalışanlar mı temizlik yapacak? Hadi ordan!

Pek çok insanın dinlendiğini, aydınların izlendiğini, halkın ezildiğini korku, telaş, öfke içinde yaşadığı bu ortamı kim yarattı? Boyu devrilmeyesice ulusalcıların defteri dürülmeden devrimlerle hesaplaşma temizliği yapılamıyor, yalanlar saklanamıyor. Asıl “travma” bu değil mi?

Yanıtı belli soruları yineleyerek ne kendimizi, ne halkı oyalamalıyız. Halkın belleğine her “ulusalcı = darbeci”dir “travma”sını yerleştirme çabaları yerine, bebelerini düşünüyor muyuz? Bağırsak temizlikçilerinin belli ki okula başlayacak bebesi yok.

Tuzu kuru baylar bayanlar, bir an önce kendinizi “ulusalcılar, Türk Devrimi travması”ndan kurtarın da halkı, sokağı görün! Kim ister darbeyi? 12 Mart’ta, 12 Eylül’de çok sıkıntı çeken, yazarları tutukevlerine tıkılan, bombalarla can veren Cumhuriyetçiler mi? “Laikçi-ulusalcı-darbeci” dediğiniz yazarlar, aydınlar gerçekleri gördüğü, yazdığı, tepki verdiği; tutuklandığı, öldürüldüğü için mi suçlu? Hadi ordan! Hadi!


Sevgi Özel
 
Geri
Üst