Türkler Kürtlere borcunu ödesin
Diyarbakır'da yapılan Akil insanlar toplantısında, heyet üyeleri poşu takarken, salonda bulunanlar teröristbaşı Öcalan'a özgürlük istedi...
AKPnin Akil adamları, görevlendirildikleri bölgelerde temaslarına devam ediyor. Diyarbakırdaki çalışmalarının 3′üncü gününde Diyarbakır Dernekler Platformunun organizasyonuyla merkez Kayapınar Belediyesine ait Kültür Merkezindeki toplantıya heyet başkanı Yılmaz Ensaroğlu ile üyeler Murat Belge, Etyen Mahçupyan, Kezban Hatemi, Mehmet Emin Ekmen, Fazıl Hüsnü Erdem katıldı. Heyet üyelerinden Yılmaz Erdoğan, Lami Özgen, Ahmet Faruk Ünsal ise kentten ayrıldıkları için bugünkü çalışmalara katılmadı.
Gazeteciler karşısında yapılan küçük açılıştan sonra toplantı basına kapatıldı. Toplantıda konuşmacıların sesleri salonun dışından da duyuldu. 75 yaşındaki Hayriye Dolan, 4 çocuğundan 3′ünün dağda PKK saflarına katıldığını ve çatışmalarda yaşamını yitirdiğini belirterek, Çocuklarım Selahattin, Abdülkadir ve Mehmet Ali, PKKya katıldıktan sonra yaşamlarını yitirdiler. Ben ölene kadar Kürdüm. Biz barışı hukuk, adalet ve eşitlik temelinde istiyoruz. Tank ve topla barış olmaz. Tank ve toplar varken barış nasıl olacak? Bu insanlar devletin zulmü nedeniyle dağa çıktı. Haksız adaletsiz eşitliksiz bir barış istemiyoruz dedi.
Söz alan bir başka kişi de Başbakan Erdoğana başlattığı süreçten dolayı teşekkür ederek, Başbakan bir konuşmasında daha önce Kürdistan eyaleti vardı dedi, bu bizi memnun etti. Kürtler ne terörist ne de ırkçı olmamıştır. Bugüne kadar da hiç olmadılar. 17 bin 600 faili meçhulü kimse araştırmadı. Gerçek bir barış için genel af, faili meçhullerin aydınlatılmasını istiyoruz. Herkes gelip siyaset yapsın artık kavga olmasın dedi. Söz alan bir başkası da Bir babanın çocuklarıysak, gerçek bir barış eşitlik koşullarında olmalıdır dedi. Bir başkası da, Sayın Öcalanın yoldaşlarıyla iletişim kurabilmesi sağlanmalıdır. Ve Öcalanın Türk halkına de seslenebilmesi için koşullar yaratılmalı dedi.
TÜRKLER, KÜRTLERE BORCUNU ÖDESİN
Toplantıda bir başkası da Türklerin Kürtlere borçlu olduğu görüşünü savundu. Adı öğrenilemeyen bu kişi şöyle konuştu: Kürtler tarihten günümüze kadar 3 defa Türklere destek verdi. Malazgirtte, Çaldıranda ve 1920′de ulusal kurtuluş savaşında Türklerin yanında yer aldı ve savaştı. Türkler, Kürtlere borçludurlar. Türk devletinin Kürtlere borcunu ödeme zamanı geldi. Barışın gelmesi için bu borcun ödenmesi lazım. Eğer barış olacaksa Sayın Başbakanın devlet ve hükümet adına Roboski olayı nedeniyle ailelerden özür dilemesi gerekiyor. Ayrıca Suriye Kürtlerine barış elini uzatsın. Özgür Suriye Ordusuna verdiği desteği Suriye Kürtlerine de versin.
ÖCALAN SERBEST BIRAKILSIN
Toplantıya verilen arada açıklamada bulunan Akil İnsanlar Heyeti Başkanı Yılmaz Ensaroğlu, şunları söyledi: Çok somut öneriler yapanlar da oldu. Anayasal yasal düzenlemeler istendi. Uygulama bağlamında düzeltilmesini gerekenler var. Diyarbakırdaki program içinde bu toplantının epeyce anlamlı oldu. Komisyon üyesi üyeler açısından doğrudan doğruya halkın nabzı tutuldu. Burada taleplerde çok yoğun biçimde Abdullah Öcalanın serbest bırakılması, koşullarının iyileştirilmesi öne çıktı.
SÖZCÜ
Diyarbakır'da yapılan Akil insanlar toplantısında, heyet üyeleri poşu takarken, salonda bulunanlar teröristbaşı Öcalan'a özgürlük istedi...
AKPnin Akil adamları, görevlendirildikleri bölgelerde temaslarına devam ediyor. Diyarbakırdaki çalışmalarının 3′üncü gününde Diyarbakır Dernekler Platformunun organizasyonuyla merkez Kayapınar Belediyesine ait Kültür Merkezindeki toplantıya heyet başkanı Yılmaz Ensaroğlu ile üyeler Murat Belge, Etyen Mahçupyan, Kezban Hatemi, Mehmet Emin Ekmen, Fazıl Hüsnü Erdem katıldı. Heyet üyelerinden Yılmaz Erdoğan, Lami Özgen, Ahmet Faruk Ünsal ise kentten ayrıldıkları için bugünkü çalışmalara katılmadı.
Gazeteciler karşısında yapılan küçük açılıştan sonra toplantı basına kapatıldı. Toplantıda konuşmacıların sesleri salonun dışından da duyuldu. 75 yaşındaki Hayriye Dolan, 4 çocuğundan 3′ünün dağda PKK saflarına katıldığını ve çatışmalarda yaşamını yitirdiğini belirterek, Çocuklarım Selahattin, Abdülkadir ve Mehmet Ali, PKKya katıldıktan sonra yaşamlarını yitirdiler. Ben ölene kadar Kürdüm. Biz barışı hukuk, adalet ve eşitlik temelinde istiyoruz. Tank ve topla barış olmaz. Tank ve toplar varken barış nasıl olacak? Bu insanlar devletin zulmü nedeniyle dağa çıktı. Haksız adaletsiz eşitliksiz bir barış istemiyoruz dedi.
Söz alan bir başka kişi de Başbakan Erdoğana başlattığı süreçten dolayı teşekkür ederek, Başbakan bir konuşmasında daha önce Kürdistan eyaleti vardı dedi, bu bizi memnun etti. Kürtler ne terörist ne de ırkçı olmamıştır. Bugüne kadar da hiç olmadılar. 17 bin 600 faili meçhulü kimse araştırmadı. Gerçek bir barış için genel af, faili meçhullerin aydınlatılmasını istiyoruz. Herkes gelip siyaset yapsın artık kavga olmasın dedi. Söz alan bir başkası da Bir babanın çocuklarıysak, gerçek bir barış eşitlik koşullarında olmalıdır dedi. Bir başkası da, Sayın Öcalanın yoldaşlarıyla iletişim kurabilmesi sağlanmalıdır. Ve Öcalanın Türk halkına de seslenebilmesi için koşullar yaratılmalı dedi.
TÜRKLER, KÜRTLERE BORCUNU ÖDESİN
Toplantıda bir başkası da Türklerin Kürtlere borçlu olduğu görüşünü savundu. Adı öğrenilemeyen bu kişi şöyle konuştu: Kürtler tarihten günümüze kadar 3 defa Türklere destek verdi. Malazgirtte, Çaldıranda ve 1920′de ulusal kurtuluş savaşında Türklerin yanında yer aldı ve savaştı. Türkler, Kürtlere borçludurlar. Türk devletinin Kürtlere borcunu ödeme zamanı geldi. Barışın gelmesi için bu borcun ödenmesi lazım. Eğer barış olacaksa Sayın Başbakanın devlet ve hükümet adına Roboski olayı nedeniyle ailelerden özür dilemesi gerekiyor. Ayrıca Suriye Kürtlerine barış elini uzatsın. Özgür Suriye Ordusuna verdiği desteği Suriye Kürtlerine de versin.
ÖCALAN SERBEST BIRAKILSIN
Toplantıya verilen arada açıklamada bulunan Akil İnsanlar Heyeti Başkanı Yılmaz Ensaroğlu, şunları söyledi: Çok somut öneriler yapanlar da oldu. Anayasal yasal düzenlemeler istendi. Uygulama bağlamında düzeltilmesini gerekenler var. Diyarbakırdaki program içinde bu toplantının epeyce anlamlı oldu. Komisyon üyesi üyeler açısından doğrudan doğruya halkın nabzı tutuldu. Burada taleplerde çok yoğun biçimde Abdullah Öcalanın serbest bırakılması, koşullarının iyileştirilmesi öne çıktı.
SÖZCÜ