Weizmann Bilim Enstitüsündeki araştırmacılar, uyku sırasında da öğrenmenin mümkün olduğu sonucuna ulaştı. Araştırma 55 gönüllüden oluşan bir grup üzerinde yapıldı. Araştımacılar, bu gönüllülere uyku sırasında belirli kokuları belirli seslerle ilişkilendirmeyi öğretti.
Pavlov koşullandırması olarak da bilinen klasik koşullandırma yöntemini uygulayan araştımacılar; deney sırasında uyumakta olan gönüllüleri, belirli sesler eşliğinde belirli kokulara maruz bırakarak ilerlediler. Araştırmada; deodorant, şampuan gibi hoş kokuların yanı sıra, kokmuş balık ve çürük et gibi hoş olmayan kokulara da yer verildi.
Ortamda hoş olmayan kokular hakimken, uyuyan kişinin derin nefes almayı bırakıp daha yüzeysel bir nefes alıp verme durumuna geçtiği saptandı. Hoş kokulara da ise derin nefes alarak tepki verdiler.
Katılımcılar, uyandırıldıklarında hiçbir şey hatırlamadıklarını ifade etti. Ancak belirli sesleri duydukları anda-kokular olmaksızın-derin ya da yüzeysel nefes alıp verdikleri görüldü. Dolayısıyla uyku sırasında seslerin ve kokuların ilişkilendirildiği, öğrenmenin gerçekleştiği saptandı.