admiral
New member
- Katılım
- 30 Haz 2006
- Mesajlar
- 12,510
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Malezyalı astronot Dr. Sheikh Muszaphar Shukor, uzayda nasıl bir ibadet yapılacağını göstermek için 9. Müslüman astronot olarak uzaya gittiğini belirterek, "Uzayda herkes bir mucizeyi hisseder. Ramazan ayına denk gelen uzay seyahatinde Uzay İstasyonu’nun içerisinde bu ezan sesini duydum" dedi.
Türksat AŞ’nin davetiyle Türkiye’ye gelen Shukor, Anadolu Ajansı Genel
Müdürlüğü’nü ziyaret etti. Burada soruları yanıtlayan Shukor, İslamiyetin bir
yaşam biçimi olduğunu ifade eden Shukor, uzay seyahatinde namazını kıldığını ve
orucunu tuttuğunu söyledi.
Shukor, çocukluğunda babasının kendisine aldığı bilim kurgu kitaplarından
etkilendiğini ifade ederek, "Odamda da Süpermen, Star Wars ve uzay fotoğrafları
vardı. O zamanlar Malezya’dan birinin uzaya gitmesini kimse beklemiyordu. Ben de
bu hayalimi gerçekleştirmek için doktorluk mesleğini seçtim" dedi.
Malezya’nın nasıl bir ülke olduğunu ve diğer ülkelerle yarışabilir bir
ülke olduğunu göstermek istediğini anlatan Shukor, "Malezya, gençleri uzay
çalışmalarına özendirmek amacıyla uzaya insan göndermek istiyor. 5-10 sene gibi
yakın bir gelecekte çok daha fazla doktor ve bilim insanı yetiştirmeyi
hedefliyor. Ben nereye gitsem herkes uzayla ilgileniyor. Bu da programın temel
amacıydı" diye konuştu.
Uzaya gitmenin maliyetinin 25 milyon dolar olduğunu bildiren Shukor,
Rusya’da 18 ay süren uzaya gitme eğitimi aldıklarını anlattı.
Uzaya gitmek isteyen 11 bin 435 kişi arasından biri kadın 4 kişinin
seçildiğini ifade eden Shukor, "Bu eğitimi alabilmeye hak kazanmak için çok iyi
görmeniz, çok iyi duymanız ve dişlerinizin sağlam olması gerekiyor. Vücudunuzda
ameliyat izi olmaması gerekiyor. Çünkü uzayda basınç çok yüksek olduğu için dikiş
yerleri açılabilir" dedi.
11 bin 435 kişi içinden seçilmesinin nedeninin en hızlı, en güçlü olması
olmadığını anlatan Shukor, şunları bildirdi:
"Zihinsel olarak en güçlü kişi olduğuma inanıyorum. Ben 5 erkek kardeşin
olduğu bir ailede büyüdüm. Kaybetmekten nefret ederdim, kazanana kadar mücadele
etmeye devam ederdim. Uzaya gitmek için ailem çok destek verdi. Uzaya gitme
eğitimi aldığım süre içinde sürekli gözyaşı döken annem, 12 kilogram verdi. Babam
ise ’uzaya gitmeden geri gelme’ dedi. Herkesin uzaya gidebileceğine inanıyorum
ama zihinsel olarak çok güçlü olmak gerekiyor."
-"Uzay için bir fetva hazırlandı"-
Bütün müslümanlara İslamın nasıl bir din olduğunu uzaydan göstermenin
büyük bir önem taşıdığına işaret eden Shukor, şöyle devam etti:
"Müslüman olarak sorumluluklarınızın ne olduğunu, nerede olursanız olun
ister dünyada, ister uzayda, İslamiyet bir yaşam biçimidir. O yaşam biçimini
nasıl orada da devam ettireceğimizi göstermek istedik. Malezya’da dini
otoriteler, uzayda dini görevlerini nasıl yapılacağına ilişkin bir fetva
hazırladı. Özellikle gelecekteki Müslüman astronotlar için.
Uzay seyahatim Ramazan ayına denk gelmişti. Oruç zamanı ve ibadet zamanı
uzaya gidilen yere bağlıdır. O yüzden uzay mekiği, Kazakistan üzerinden
fırlatıldığı için oradaki saati baz aldık. Yine Kazakistan saatine bağlı olarak 5
vakit namazımı kıldım. Abdest olarak da teyemmüm aldım. Toprak olmadığı için
duvarlardan teyemmüm abdesti aldım. Kıble olarak dünyaya yönünüzü çevirmek
gerekti. Zaten Uzay İstasyonu sürekli dünyaya bakacak şekildeydi yönü. Namaz
kılmak için ayakları bağlamanız gerekiyordu, yer çekimi olmadığından. Secdeye
iniş ve kalkışlarda çok yavaş hareket etmek gerekiyordu."
Devamı İçin
Türksat AŞ’nin davetiyle Türkiye’ye gelen Shukor, Anadolu Ajansı Genel
Müdürlüğü’nü ziyaret etti. Burada soruları yanıtlayan Shukor, İslamiyetin bir
yaşam biçimi olduğunu ifade eden Shukor, uzay seyahatinde namazını kıldığını ve
orucunu tuttuğunu söyledi.
Shukor, çocukluğunda babasının kendisine aldığı bilim kurgu kitaplarından
etkilendiğini ifade ederek, "Odamda da Süpermen, Star Wars ve uzay fotoğrafları
vardı. O zamanlar Malezya’dan birinin uzaya gitmesini kimse beklemiyordu. Ben de
bu hayalimi gerçekleştirmek için doktorluk mesleğini seçtim" dedi.
Malezya’nın nasıl bir ülke olduğunu ve diğer ülkelerle yarışabilir bir
ülke olduğunu göstermek istediğini anlatan Shukor, "Malezya, gençleri uzay
çalışmalarına özendirmek amacıyla uzaya insan göndermek istiyor. 5-10 sene gibi
yakın bir gelecekte çok daha fazla doktor ve bilim insanı yetiştirmeyi
hedefliyor. Ben nereye gitsem herkes uzayla ilgileniyor. Bu da programın temel
amacıydı" diye konuştu.
Uzaya gitmenin maliyetinin 25 milyon dolar olduğunu bildiren Shukor,
Rusya’da 18 ay süren uzaya gitme eğitimi aldıklarını anlattı.
Uzaya gitmek isteyen 11 bin 435 kişi arasından biri kadın 4 kişinin
seçildiğini ifade eden Shukor, "Bu eğitimi alabilmeye hak kazanmak için çok iyi
görmeniz, çok iyi duymanız ve dişlerinizin sağlam olması gerekiyor. Vücudunuzda
ameliyat izi olmaması gerekiyor. Çünkü uzayda basınç çok yüksek olduğu için dikiş
yerleri açılabilir" dedi.
11 bin 435 kişi içinden seçilmesinin nedeninin en hızlı, en güçlü olması
olmadığını anlatan Shukor, şunları bildirdi:
"Zihinsel olarak en güçlü kişi olduğuma inanıyorum. Ben 5 erkek kardeşin
olduğu bir ailede büyüdüm. Kaybetmekten nefret ederdim, kazanana kadar mücadele
etmeye devam ederdim. Uzaya gitmek için ailem çok destek verdi. Uzaya gitme
eğitimi aldığım süre içinde sürekli gözyaşı döken annem, 12 kilogram verdi. Babam
ise ’uzaya gitmeden geri gelme’ dedi. Herkesin uzaya gidebileceğine inanıyorum
ama zihinsel olarak çok güçlü olmak gerekiyor."
-"Uzay için bir fetva hazırlandı"-
Bütün müslümanlara İslamın nasıl bir din olduğunu uzaydan göstermenin
büyük bir önem taşıdığına işaret eden Shukor, şöyle devam etti:
"Müslüman olarak sorumluluklarınızın ne olduğunu, nerede olursanız olun
ister dünyada, ister uzayda, İslamiyet bir yaşam biçimidir. O yaşam biçimini
nasıl orada da devam ettireceğimizi göstermek istedik. Malezya’da dini
otoriteler, uzayda dini görevlerini nasıl yapılacağına ilişkin bir fetva
hazırladı. Özellikle gelecekteki Müslüman astronotlar için.
Uzay seyahatim Ramazan ayına denk gelmişti. Oruç zamanı ve ibadet zamanı
uzaya gidilen yere bağlıdır. O yüzden uzay mekiği, Kazakistan üzerinden
fırlatıldığı için oradaki saati baz aldık. Yine Kazakistan saatine bağlı olarak 5
vakit namazımı kıldım. Abdest olarak da teyemmüm aldım. Toprak olmadığı için
duvarlardan teyemmüm abdesti aldım. Kıble olarak dünyaya yönünüzü çevirmek
gerekti. Zaten Uzay İstasyonu sürekli dünyaya bakacak şekildeydi yönü. Namaz
kılmak için ayakları bağlamanız gerekiyordu, yer çekimi olmadığından. Secdeye
iniş ve kalkışlarda çok yavaş hareket etmek gerekiyordu."
Devamı İçin