YoruLdum Çok!

Mayhoş

mayhoş
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
11,125
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
ღ♥Sonu Ölüm de olsa O♥ღ
Bugün efkarlıyım sebebi yok öyleyim. Yine gece avutuyor gönlümü. Karanlığa sığınmış bütün sevdaların ötesinde bir yüreğim.






Kaç sigara içmişsem bugüne kadar kaç dostun omzunda ağlamışsam kaç kahkaha savurmuşsam kaç anı biriktirmişsem cebimde kaç bedel ödemişsem o kadarım.


Rüzgarda aralık kalmış pencere gibi kendime çarpıyorum. Kendime ne kadar zalimsem dışarıya o kadar yumuşağım.
Bu bedene hapsolmuş başka yerlere ait bir ruhum. Dünyanın tepesinden durmalıydım aslında kuşlar gibi uçabilmeliydim. Oradan seyretmeliydim alemi orada öğrenmeliydim benliği.


Gönlümün sevebildiği kadar insanım. Aşkı sonuna kadar tutkusu vahşeti asaletiyle yaşayabildiğim kadar varım. Sevginin orta yerine uyuyakalırım. Rüyalarım bile sevdaya çıkar benim ancak o zaman bu dünyayı anlarım.
Namerde muhtaç olmadan yaşamak derdindeyim. Paranın pulun ötesindeyim. Ne kadar param olsa yine iki tabakla doyacak karnım biliyorum. Ben kendimi terbiye etme peşindeyim.


Ölümden korkmam. Ne olacak? En fazla aslıma rücu ederim. Zaten koca evrende bir hiçtim geldiğim yere geri dönerim. Bütün mesele elimde kaç sevgi tutacağımdır; ben bir tek o hesabı bilirim.Gereksiz yere gurur yapmam ama onurlu bir yaşamı becerebilmeliyim. Dik duran kafamı kendi yanlışlarımla eğmemeliyim. Duvarlara çarparak öğreniyor insan fakat çarptığımın duvar olduğunu bilmeliyim.


Boş yüreksiz kötü insanlara ayıracak enerjim yok. Ben yaşamın acemisiyim. Öğrenecek öyle çok şey gidilecek öyle çok yer sevilecek o kadar çok canlı var ki; zamanımı iyi değerlendirmeliyim.
Akreple yelkovanın hışmına uğruyor hayat. Bazen biz önde görünsek de hep ileride duruyor zaman. Değişiyoruz. Tenimiz aklımız ruhumuz değişiyor. Vakte yetişmek zor!


Vefadan yana bonkörüm de daha çok affetmeyi öğrenmeliyim. Kulun kula ettiğine dayanmıyor yürek ama kendimi eğitmeliyim. İnzivaya çekilip yükselmek marifet değil asıl bu kargaşanın ortasında sakin kalmayı becerebilmeliyim. Daha çok sevmeliyim daha koyu aşık olmalıyım. Daha büyük özlemeliyim çiçeğin kokusu dostun omzunu annemin gülüşünü sevdanın büyüsünü. Sevdikçe büyürüm ben daha fazla sevmeliyim….

alıntı.
 
Herşeye Rağmen Şanslı Biriyim Ben.!
Bakmayın yazılarıma sinmiş hüzne.

Avuçlarımdan umuda uçan kelebek..

Hiç ağlamadığımdan değil; çok akıttım gözyaşımı içime.
Hiç kaybetmediğimden değil; çok yandım ciğerimden.
Baktığım her yere sevdiklerimin yüzünü kazıdı hasret.

Yıldızlarla doluydu gökyüzüm; kapkara bir boşluk bıraktılar kayanlar.
Bir daha asla dolduramadım.

Gidene soramadığımdan kalanın ıstırabı daha çok sandım.
Hiç ihanete uğramadığımdan da değil; yarası her zaman taze birkaç hançerle dolaştım durdum sırtımda; hem öfkelendim hem anlamsız geldi kızmak.

Herkesten farklı değildi başımdan gelip geçenler.
Herkes kadar ağladım herkes kadar yandım.
Acısız olmuyordu ki hayat!
Ağlamaktaydı bereket yağmurda ıslanmadan yeşermiyordu ki toprak!


Bakmayın yazılarıma sinmiş hüzne.
Mutlu bir çocuktum ben!
Kalabalık bir ailenin sevgisiyle büyümüştüm. Bir sürü arkadaş bir sürü oyun..kuyruğuna tutunmuştum kırmızı bir uçurtmanın.
Hayat hep veriyordu alacağı günleri hiç düşünmemiştim.

Sancılıydı ilk gençlik!
Şimdiki hüzünlerimle o zamanları karşılaştırdığımda çocukluk deyip geçiyorum.
Ah nerdesiniz 17’lik dertlerim!

On yedimde başlamıştı hayatla kavgam.
Artık sadece tartışıyoruz.

Acıya alıştığımı söyleyemem hala; hele nasır tuttuğunu kalbimin.
Unutmayı becerdiğimi de söyleyemem; asla unutamadım kusurluydu hafızam; almayı biliyordu da silmeyi asla!
İyi ki hatırlıyorum!

Yaşamımdan çıkanlara kızmıyorum; öğrettikleri her şey için minnettarım. Bir zamanlar doyasıya güldüğümüz içindi uğurlarken akıttığım gözyaşlarım..Paylaştıklarımız kadar değerliydiler.
Paylaşamayacaklarımızın adıydı hasret!

İhanete de alışamadım elbette; ama edenlere de eyvallah! Kir tutsa da kin tutmaz yüreğimiz. Az şey sayılmaz utanmayı bilmeyenden öğrendiğim; sırf bu nedenle bile affedebilirim.

Bakmayın yazılarıma sinmiş hüzne....
Şanslı biriyim ben!
Mükemmel bir anne-baba; harika kardeşlerimle; hem büyük hem mutludur ailem!

Eski-yeni fark etmez; hem köklü hem sınanmıştır dostluklarım!
Kolay yere gelmez sırtım; ne yaparsa yapsın kolay vazgeçmem hayattan!

Kokladığım gülleri teker teker solduracak biliyorum. Asla hazır olamayacağım acıya; ama çekmeyi de öğrendim artık. Bütün duyularım açık elimde suyum yüreğimde umut güllerimin yanındayım.

Az şey midir biteceğini bildiğin bir hayatı son nefese kadar paylaşmaya hazır olmak.
Ve baş kaldırmak ölüme sonsuza kadar sevip hatırlayarak..

Zaman bir değirmen; keder girer hüzün çıkar kapıdan..
Ben de toy girip olgun çıktım içinden..
Bakmayın dertlenip içlenmeme; yağmur yağar toprak kokarım; güneş açar çiçek kokarım!

Avuçlarımdan umuda uçan kelebek..

Sadece güneşli günlerde kalem oynatmaz yürek!
 
Deliligin arafında dolanırken kaybolmuşlugum takılıyor ayaklarıma
İçtigim sigaraların dumanı kaplamış heryeri..Sözcüklerim sağırlaştırıyor beni...

Susmuyorum yine de...Susmamalıyım...

Bu köşeden bakınca oda daha da büyüyor...Belkide dünyaya da yanlış yerden baktıgımdan bu kadar korkunç duruyor...Hissiz dokunuşlarımla çevreyi yokluyorum...Düşkırıklıklarım parmaklarımı kesiyor...

Dökülen kan benden degilmişcesine izliyorum...Yine de Susmuyorum!
Neden susmamalıyım bilmiyorum...Ama yinede susmuyorum...

Kalbiyle mantıgı ikisininde galip gelemiyecegi bir savaşın ortasındayken
Kendiyle konuşması insanın anormal midir?
Peki Anormallik kelimesini anlamlandıran nedir?
Mantık mı?

Hah mantık evet...
Hani şu düşsel özgürlügümüzü kanlar içinde bırakan mantık...

Ve yine oradayım işte...Adımlarım..adımlarım kulaklarımda çınlıyor...
Çığlıklarımkulaklarmdan akan kanlarda boguluyor...
Dünyaya yine dogru bildigim yönden bakıyor...
Yine bunun sancısını çekiyorum.

Kendime bile susmam mı gerekiyor?

Şizofreni olma ihtimalim var mı...Korkularım...Onlaronlar..
Dalıyorlar kendimle sohbetimin tam ortasında...Paranoyak tedirginlikler altında..Cümlelerimi bogazından yakalıyor..Kelimelerimin çığlıklarına aldırmadan...Ses tellerimi koparıyor bir bir...Çığlıklarımkendi kanımda boğuluyor...

Sahi kimse konuşmaz mı kendisiyle?
Bir ben miyim kişilik yükleyen rakamlara bile...
Kendileri gözlerini kapamadı onların hiç?
Ya da tıkamadı mı kulaklarını...
Teoride hepimizde 2 ben varken...
Nasıl bencillikle suçlanır insanlar...
İnsanlar deil midir insanları kendine mecbur bırakan...
Sevmeye hakkı yok mudur peki tek arkadaşlarını..Kendilerini...
Kendim bile bana bunu yapiyor
Sadece onu dinlememi istiyor...
Ardından açıklamamı
Duymak istiyorsordugu sorulara verecegim cevapları...
Kendine bile açıklama yapmakta zorlanan biri
Başkalarına kendini anlatabilir mi?


Neden sustun?Dur gitme...gitmemelisin...
Peki nasıl istersen...Bahsetmiyecegim birdaha sana mantıktan ya da bencillikten...
Yeter ki...bırakma beni...İnsan kendine bile kalamadıktan sonra
Tüm bu saçmalıkların ne anlamı var ki?

 
ßu Sana :)

ßu da Sana SevgiLi ßak seni de unutmadım
Yüreğimdesin herşeye rağmen :)









Güneşe kısık gözlerle bakmak gibi..Cilalı sözleri kazıyorum defterimden...



Süslenip sırtımı dayadığım uçurum ağızlarından geri dönmüyorsam
Ve hala sevdiğini söylemeyen bir gecenin çıplak gülüşüne şahitlik ediyorsam..Yalan söylüyorsam hala..Kaçıp kaçıp giderken
Bırakırken avuçlarını bir veda havasında
Sevişmeden gözlerinle
Bitirmeden ...


bm1.png



Yarısına gelmeden korkarak söndürülmüş bir askı..Hasretini çektiğim sigaranın ateşinde bırakıyorsam..Bende hiçbir şey kalmıyor
Senden başka hiçbir şey..Bir can seni çok özlüyor titreyen bir üşümenin tam ortasında..



Becerebildiğim tek şey özlemek…
Bir de giderek sana benzemek…Beni bul bıraktığım bitişlerde
Sevdası kâğıttan bir gemiyi fırtınayla karşılayan derya gibi…



bm3t.png




Güneşe kısık gözlerle bakmak gibi...Cilalı sözleri kazıyorum defterimden..Kağıttan bir gemi yapıyorum ..Ölmek gibi bir başlangıç istiyorum son sayfasından…





Söylesene g i d e r k e n bu hale geleceğini düşünmüş müydün acaba?
 
Unutmayı becerdiğimi de söyleyemem; asla unutamadım kusurluydu hafızam; almayı biliyordu da silmeyi asla!

işte ben.

ilk iki mesajdaki yazıların bir kısmı beni anlatıyor.

teşekkürler she.
 
Geri
Üst