- Katılım
- 7 Şub 2007
- Mesajlar
- 20,136
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Ellerim cebimde bakıyorum dünyaya
Manasızlık ve bilinçsizlik yanyana düşüncelerimde
Ne leyleği havada görmek istiyorum, ne de vurmak gözünden turnayı
Hiç birşey beklemiyorum hatta, aşka sevdaya dair….
Bir kumar ya da oyun… Kazanılası, kaybedilesi birşeyler
Dışarıdan seyretmek istiyorum, ta dibinde buluyorum kendimi
Aşkı tatmak istemiyorum… Her öğün ekmek misali karşımda
Kavgalardan kaçıyorum ama, işte hayat… Ecel kadar yakında
Ömür geçtikçe anlıyorsun… İnsanları ve kahrolası kendini
Herkes birilerini yahut birşeyleri kovalıyor
Kovalananlar kaçıyor, kaçanlar…?
Kaçanlar kovalanıyor, kovalayanlar…?
Anladım ki bunca arbedenin ardından
Üstünkörü idealist bir budala olabilmişim hayatta
Onurumu, gururumu, şerefimi, başkalarının söylemlerine terketmiş,
Ayıp-günah-yanlış üçgeninde dolaşmış durmuşum…
İstemiyorum artık kimseden, ne merhamet ne sitem
Bir tek ses duymamalıyım, vermemeliyim tek bir nefes
Ne ah’ı olmalı kimsenin bana, ne de olmalı eyvallahım dünyaya
Kalmamalı vefa borcum, evlatlık ödevlerim, vesair tabularım
Ayıp kadar fantezik ve kızartıcı bir hayat,
Günah kadar lezzetli ve lanet bir dünya...
Yanlış kadar eğreti ve öğretici bir eylem,
Ve yapmak isteyip de yapamamak kadar acıklı bir durum benimkisi…
Ne seni düşünüyorum durmaksızın,
Ne de sen olmadan bir arpa boyu yol gidebiliyorum
Ne lanetayn bir küfür gibi savurabiliyorum seni,
Ne de şiir tadında hissedebiliyorum seni dokularımda
Herkes birşeyler anlatıyor, ukalalık diz boyu
Herkes birşeyler yapıyor, yalakalık kaf dağı
Ben de birşeyler anlatıyorum, gözlerim dolu dolu
Ben hiç birşey yapmıyorum, menzilim hayat sonu
Diyorlar ki durgunmuşum, gülmez olmuş gözlerim
Eski halim iyiymiş, neymiş bu nemrut pozu?
Derdim varsa anlatmalı, derman aramalıymışım
Arada güldüklerim de, geçiştirme yoluymuş
Gördükleri aslında buzdağı gibi
Siz buyrun bir de suyun altına bakın
Bildiğiniz sadece beynimin aydın yüzü
Kıvrımları aşarsanız izbeyede beklerim
Yazacagım en sonunda rakının mavisini
Neyi var neyi yoksa dökeceğim içimi
Kusacağım yakındır nefretimi kinimi
Kurşun asker misali yakacağım kendimi
Manasızlık ve bilinçsizlik yanyana düşüncelerimde
Ne leyleği havada görmek istiyorum, ne de vurmak gözünden turnayı
Hiç birşey beklemiyorum hatta, aşka sevdaya dair….
Bir kumar ya da oyun… Kazanılası, kaybedilesi birşeyler
Dışarıdan seyretmek istiyorum, ta dibinde buluyorum kendimi
Aşkı tatmak istemiyorum… Her öğün ekmek misali karşımda
Kavgalardan kaçıyorum ama, işte hayat… Ecel kadar yakında
Ömür geçtikçe anlıyorsun… İnsanları ve kahrolası kendini
Herkes birilerini yahut birşeyleri kovalıyor
Kovalananlar kaçıyor, kaçanlar…?
Kaçanlar kovalanıyor, kovalayanlar…?
Anladım ki bunca arbedenin ardından
Üstünkörü idealist bir budala olabilmişim hayatta
Onurumu, gururumu, şerefimi, başkalarının söylemlerine terketmiş,
Ayıp-günah-yanlış üçgeninde dolaşmış durmuşum…
İstemiyorum artık kimseden, ne merhamet ne sitem
Bir tek ses duymamalıyım, vermemeliyim tek bir nefes
Ne ah’ı olmalı kimsenin bana, ne de olmalı eyvallahım dünyaya
Kalmamalı vefa borcum, evlatlık ödevlerim, vesair tabularım
Ayıp kadar fantezik ve kızartıcı bir hayat,
Günah kadar lezzetli ve lanet bir dünya...
Yanlış kadar eğreti ve öğretici bir eylem,
Ve yapmak isteyip de yapamamak kadar acıklı bir durum benimkisi…
Ne seni düşünüyorum durmaksızın,
Ne de sen olmadan bir arpa boyu yol gidebiliyorum
Ne lanetayn bir küfür gibi savurabiliyorum seni,
Ne de şiir tadında hissedebiliyorum seni dokularımda
Herkes birşeyler anlatıyor, ukalalık diz boyu
Herkes birşeyler yapıyor, yalakalık kaf dağı
Ben de birşeyler anlatıyorum, gözlerim dolu dolu
Ben hiç birşey yapmıyorum, menzilim hayat sonu
Diyorlar ki durgunmuşum, gülmez olmuş gözlerim
Eski halim iyiymiş, neymiş bu nemrut pozu?
Derdim varsa anlatmalı, derman aramalıymışım
Arada güldüklerim de, geçiştirme yoluymuş
Gördükleri aslında buzdağı gibi
Siz buyrun bir de suyun altına bakın
Bildiğiniz sadece beynimin aydın yüzü
Kıvrımları aşarsanız izbeyede beklerim
Yazacagım en sonunda rakının mavisini
Neyi var neyi yoksa dökeceğim içimi
Kusacağım yakındır nefretimi kinimi
Kurşun asker misali yakacağım kendimi
alıntıdır.
