6. "Ay hiç çalışmadım!!!"
Diğerlerine göre en masum kalan ve sinirsel etki olarak erkeği çok da derinden etkilemeyen, ama yine de kıllandıran bir tavırdır. Fizyolojik yaş itibariyle de erkeklerin kızlarda en erken karşılaştıkları tavırlardan olması münasebetiyle de önem taşır. Kızlar özellikle ortaokula tekabül eden yıllardan başlamak suretiyle üniversiteyi bitirene kadar hemen hemen tüm
sınavlardan önce kapı önlerinde "ay hiç çalışmadımmm milletttt, ben ne yapacammmm???" diye yakınıp, sonra da o sınavlardan gidip 90-100 arası notlar alıp adamı dellendirme potansiyeline sahiptir.
5. "Dişiliğim, tangam ve ben..."
”…Tanga, erkeklerin mucidine gece gündüz dua ettikleri bir medeniyet icadıdır. Özellikle de yolda beyaz keten pantolon içinden harika kalçalarda görülen tanga, erkekleri erkek olduğuna şükrettirir. Fakat cümlemdeki harika sözcüğüne dikkat çekerim. Çünkü tanga giymek hadi biraz yumuşatılmış ifadeyle "popo" ister. (Hem fiziksel, hem ruhsal anlamda)”
güzel kalçalarda çok güzel duran bir çamaşır, ama nerdeyse her önüne gelen kadın kalça biçimine bakmadan giymeye başlayınca olayın esprisi kalmıyor. Pantolonda iz yapmıyor, rahat vs. diye giyenler olabilir onlara bir lafım yok, ama esas adamı sinir eden durum sırf tanga giyerek kendilerinin "seks bombası"na döndüğünü zanneden kadınlar Bu türler genelde gün boyu cheese cake senin, hamburger benim takılan, sonra ayna karşısına geçip büyümüş popolarına ve sarkmış selülitlerine bakıp "ay çok kilo almışım, rejim yapmalıyım" deyip pazartesi öğleni eti form çubukları ile geçirip akşama diet kola eşliğinde pizza götüren, bir sevişme ortamına gireceğini hissettiğinde de doğru iç çamaşırcısına koşup tangalara saldırıp sonra da soyunduğunda kendisinin acayip seksi olacaklarına inanan kadın modelidir. Bunların bir de daha utopik modeli de gidip g-string giyer ve iyice karikatür konumuna düşer.
4. "Beni diğer kadınlar gibi zannetme!!!"
Üzerindeki nerdeyse tüm kadınların "özel" ve "diğerlerinden farklı" olduğu, ama her ne hikmetse günlük yıldız fallarından tutun da dergilerdeki
kategorilendirme listelerine kadar hepsinin içinde kendilerini "evet evet işte bu ben!" diye çığlıklar atarak bulduğu, absürd bir gezegende yaşıyoruz.
Yahu madem "özel" ve "diğerlerinden farklı"sın, sen ne ararsın o listelerde, kategorilerde? Hem ufak tefek farklılıklar dışında yok birbirinizden, hatta
erkekleri de içine alarak söyleyeyim, yok birbirimizden farkımız. Yani durum o hale geldi ki onca "özel" ve "diğerinden farklı" kadının arasında çıkıp "ben sıradan bir kadınım işte, kimseden bir farkım yok" diyen kadın fark yaratmaya başladı ve esas takdiri de o toplamaya başladı.
3. "Üfff, siz erkekler seksten başka birşey düşünmezsiniz zaten."
İşte Erkekleri tam dellendiren cümle, sanki üç kız arkadaş biraraya geldiklerinde sevgililerinin yatak performanslarını ve organ boyutlarını vs. konuşmuyorlarmış da ve sanki hiç bu işten zevk almıyorlarmış da hani mecburiyetten yapıyorlarmış gibi bir ruh hali sergiledikleri ve tamamen koca koca yalanlar üzerine kurulu bir cümle. Bir kere kadınların seksten erkeklere oranla daha fazla zevk aldığı gibi bir durum ortada ki anatomik açılımlara hiç girmezsek, en basit ifadeyle burun karıştırma eyleminde burnun mu, parmağın mı daha fazla zevk aldığı gibi bir örnekle açıklayabiliriz vaziyeti. E üç kız arkadaş bir araya geldiğinde benim yukarıda yazdıklarımın ötesinde daha aklıma hayalime gelmeyecek neler konuşulduğunu tüm kadınlar çok iyi bilir.Yani sonuçta erkek için seks ne kadar önemliyse, kadın için de o kadar önemlidir. Aradaki tek fark, ağırlıklı olarak toplumsal nedenlerle erkeklerin kadınlara oranla bunu daha rahat ifade edebilmesidir.
2.Kafam bu aralar karışık, biraz kendimle kalmak istiyorum."
Açılımı "yaw iyisin, hoşsun hadi sevgilimsin falan da dün gece ki partide çok hoş bir çocukla tanıştım. Bana numarasını da verdi. Bugün aradım, yarın buluşacağız. Hem senle de 2.5 sene oldu be, hani biraz başka taraflara da baksam diyorum. Ama baksak demiyorum çünkü sen yerinde dur ve beni bekle, çocukta iş çıkmazsa sana geri gelirim".
1. "Ama ben seni arkadaş olarak görüyordum
Arkadaşlık muhabbeti", kadınların gen transferi yoluyla birbirlerine aktardıkları bir yöntemdir Kadınlar dünyaya "arkadaş muhabbeti" çekme potansiyeli ile gelirler ve bu süreç 40 yaşların sonlarına doğru çevrede pek "arkadaş muhabbeti" çekecek adam kalmadığını idrak etme halin kadar devam eder. Ağırlıklı olarak ortaokul lisede görülmesine rağmen yıllar ilerledikçe kadınların ruhsal gelişimlerine bağlı olarak tekrarlanma sıklıkları azalsa da her kadının "gerektiğinde kullanılacak" çekmecesinin bir köşesinde durur bu "arkadaşlık muhabbetleri". İlişkilerinde "dürüstlük"ten yana olan kadın camiasının erkeklerle olan ilişkilerinde ne kadar saf, temiz, arkadaş ve dostça olduğu, ama hain erkeklerin onları nasıl algılayıp, nasıl kötü düşündüklerinin ispatı ve erkeklere "ikiyüzlülükleri"nin hatırlatılmasıdır bu cümle aslında.
Diğerlerine göre en masum kalan ve sinirsel etki olarak erkeği çok da derinden etkilemeyen, ama yine de kıllandıran bir tavırdır. Fizyolojik yaş itibariyle de erkeklerin kızlarda en erken karşılaştıkları tavırlardan olması münasebetiyle de önem taşır. Kızlar özellikle ortaokula tekabül eden yıllardan başlamak suretiyle üniversiteyi bitirene kadar hemen hemen tüm
sınavlardan önce kapı önlerinde "ay hiç çalışmadımmm milletttt, ben ne yapacammmm???" diye yakınıp, sonra da o sınavlardan gidip 90-100 arası notlar alıp adamı dellendirme potansiyeline sahiptir.
5. "Dişiliğim, tangam ve ben..."
”…Tanga, erkeklerin mucidine gece gündüz dua ettikleri bir medeniyet icadıdır. Özellikle de yolda beyaz keten pantolon içinden harika kalçalarda görülen tanga, erkekleri erkek olduğuna şükrettirir. Fakat cümlemdeki harika sözcüğüne dikkat çekerim. Çünkü tanga giymek hadi biraz yumuşatılmış ifadeyle "popo" ister. (Hem fiziksel, hem ruhsal anlamda)”
güzel kalçalarda çok güzel duran bir çamaşır, ama nerdeyse her önüne gelen kadın kalça biçimine bakmadan giymeye başlayınca olayın esprisi kalmıyor. Pantolonda iz yapmıyor, rahat vs. diye giyenler olabilir onlara bir lafım yok, ama esas adamı sinir eden durum sırf tanga giyerek kendilerinin "seks bombası"na döndüğünü zanneden kadınlar Bu türler genelde gün boyu cheese cake senin, hamburger benim takılan, sonra ayna karşısına geçip büyümüş popolarına ve sarkmış selülitlerine bakıp "ay çok kilo almışım, rejim yapmalıyım" deyip pazartesi öğleni eti form çubukları ile geçirip akşama diet kola eşliğinde pizza götüren, bir sevişme ortamına gireceğini hissettiğinde de doğru iç çamaşırcısına koşup tangalara saldırıp sonra da soyunduğunda kendisinin acayip seksi olacaklarına inanan kadın modelidir. Bunların bir de daha utopik modeli de gidip g-string giyer ve iyice karikatür konumuna düşer.
4. "Beni diğer kadınlar gibi zannetme!!!"
Üzerindeki nerdeyse tüm kadınların "özel" ve "diğerlerinden farklı" olduğu, ama her ne hikmetse günlük yıldız fallarından tutun da dergilerdeki
kategorilendirme listelerine kadar hepsinin içinde kendilerini "evet evet işte bu ben!" diye çığlıklar atarak bulduğu, absürd bir gezegende yaşıyoruz.
Yahu madem "özel" ve "diğerlerinden farklı"sın, sen ne ararsın o listelerde, kategorilerde? Hem ufak tefek farklılıklar dışında yok birbirinizden, hatta
erkekleri de içine alarak söyleyeyim, yok birbirimizden farkımız. Yani durum o hale geldi ki onca "özel" ve "diğerinden farklı" kadının arasında çıkıp "ben sıradan bir kadınım işte, kimseden bir farkım yok" diyen kadın fark yaratmaya başladı ve esas takdiri de o toplamaya başladı.
3. "Üfff, siz erkekler seksten başka birşey düşünmezsiniz zaten."
İşte Erkekleri tam dellendiren cümle, sanki üç kız arkadaş biraraya geldiklerinde sevgililerinin yatak performanslarını ve organ boyutlarını vs. konuşmuyorlarmış da ve sanki hiç bu işten zevk almıyorlarmış da hani mecburiyetten yapıyorlarmış gibi bir ruh hali sergiledikleri ve tamamen koca koca yalanlar üzerine kurulu bir cümle. Bir kere kadınların seksten erkeklere oranla daha fazla zevk aldığı gibi bir durum ortada ki anatomik açılımlara hiç girmezsek, en basit ifadeyle burun karıştırma eyleminde burnun mu, parmağın mı daha fazla zevk aldığı gibi bir örnekle açıklayabiliriz vaziyeti. E üç kız arkadaş bir araya geldiğinde benim yukarıda yazdıklarımın ötesinde daha aklıma hayalime gelmeyecek neler konuşulduğunu tüm kadınlar çok iyi bilir.Yani sonuçta erkek için seks ne kadar önemliyse, kadın için de o kadar önemlidir. Aradaki tek fark, ağırlıklı olarak toplumsal nedenlerle erkeklerin kadınlara oranla bunu daha rahat ifade edebilmesidir.
2.Kafam bu aralar karışık, biraz kendimle kalmak istiyorum."
Açılımı "yaw iyisin, hoşsun hadi sevgilimsin falan da dün gece ki partide çok hoş bir çocukla tanıştım. Bana numarasını da verdi. Bugün aradım, yarın buluşacağız. Hem senle de 2.5 sene oldu be, hani biraz başka taraflara da baksam diyorum. Ama baksak demiyorum çünkü sen yerinde dur ve beni bekle, çocukta iş çıkmazsa sana geri gelirim".
1. "Ama ben seni arkadaş olarak görüyordum
Arkadaşlık muhabbeti", kadınların gen transferi yoluyla birbirlerine aktardıkları bir yöntemdir Kadınlar dünyaya "arkadaş muhabbeti" çekme potansiyeli ile gelirler ve bu süreç 40 yaşların sonlarına doğru çevrede pek "arkadaş muhabbeti" çekecek adam kalmadığını idrak etme halin kadar devam eder. Ağırlıklı olarak ortaokul lisede görülmesine rağmen yıllar ilerledikçe kadınların ruhsal gelişimlerine bağlı olarak tekrarlanma sıklıkları azalsa da her kadının "gerektiğinde kullanılacak" çekmecesinin bir köşesinde durur bu "arkadaşlık muhabbetleri". İlişkilerinde "dürüstlük"ten yana olan kadın camiasının erkeklerle olan ilişkilerinde ne kadar saf, temiz, arkadaş ve dostça olduğu, ama hain erkeklerin onları nasıl algılayıp, nasıl kötü düşündüklerinin ispatı ve erkeklere "ikiyüzlülükleri"nin hatırlatılmasıdır bu cümle aslında.