Nestal
New member
- Katılım
- 13 Nis 2006
- Mesajlar
- 670
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
????? 
Teskere zamanı yaklaşmıştır. Aynı tertip askerlerden bazıları oturup bir karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmet`e ayak işleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet`e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar:
- "Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?"
- "Evet."
- "Sen Osman, benim sigaralarımdan otlanmayacaksın değil mi?"
- "Otlanmayacağım."
- "Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?"
- "Yıkattırmayacağım."
Herkesten gerekli yanıtı alan Mehmet:
-İyi, ben de bundan sonra karavanaların içine hacet görmeyecegim..
__________________
Mehter Takimi:
Bir gün Cennet`in kapıları şiddetle vurulmuş: -Güm Güm Güm !!
İçeriden seslenmişler: -Kim o?
Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz İstanbul’u fetheden Fatih`in yiğitleriyiz! İçeriden hoş geldiniz diyerek kapılar ardına kadar açılmış ve yiğitleri içeriye buyur etmişler.
Her şey çok güzel gidiyormuş. Ta ki, 40 yıl geçinceye kadar. Bir gün kapılar yine şiddetle çalınmış: -Güm Güm Güm !!!
İçeriden sormuşlar: -Kim o?
Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz İstanbul’u fetheden Fatih`in yiğitleriyiz!
İçeriden hemen cevaplamışlar: -Hadi len! Onlar 40 yıl önce geldi!
Dışarıdan yine ses gelmiş: -Biz mehter takımıyız ancak geldik!!!
Doktor Temel:
Adamin biri, bizim doktor Temel in yanina gelmis.
- Tohtor bey, kotiyim. Benim derdime bi çare, demis.
Temel : - Neyin var, anlat, deyince :
- Tohtor bey, ben ne yesem oni çikarayrum, yani elma yiyrum elma çikay, armut yiyrum armut, lahana yiyrum lahana vs. vs. ne yapacaam tohtor bey diye dert yaninca,
Temel: - "Himmmmm. Sen B.K YE o zaman, demis...
Sperm testi:
Bir gün 75 yasinda bir ihtiyar sperm testi yaptirmak için doktora gider. Doktor adama bir kavanoz verir ve : - Bunu doldurup yarin bana getirin, der. Ertesi gün ihtiyar kavanozu getirip doktora verir. Doktor kavanoza bakar, bos oldugunu görür ve sebebini sorar. Ihtiyar anlatmaya baslar : - Doktor bey, dün gece sag elimle denedim olmadi, sol elimle denedim gene olmadi. Karimi çagirdim, o da sag ve sol elleriyle denedi, agziyla denedi önce disini çikararak sonra disini takarak denedi gene olmadi. Baktik olacak gibi degil komsunun karisini çagirdik o da iki eli ve agziyla denedi gene olmadi, deyince doktor kendini tutamadi ve : - Naaptiniz, komsunun karisini da mi çagirdiniz? Ihtiyar yanitladi : - Napalim, açamadik su lanet kavanozu bir türlü....:durdurun Kor Hakem:
Maçın tam ortalarında oyunculardan biri hakemin yanına yaklaşır:
-Köpeğinizin ismi nedir?
-Benim köpeğim yok ki.
-Çok garip, hem körsünüz, hem de köpeğiniz yok!...
Temel doktora gitmis.
- Hastayim doktor, cok hastayim, vucudumun her yeri agriyor, nereme dokunsam sizim sizim sizliyor, dokuluyor...
Doktor:
- Nasil hastalik o, tum vucudunu saran, agritan?
Temel parmaginin ucuyla kafasina dokunmus.
- Ay ay ay...
Sonra gogsune parmagini basmis ve yine aciyla bagirmis. Sonra beline, yine acidan allak bullak olmus, sonra bacaklarina... Temel parmagini neresine dokundursa agriyla irkiliyormus... Doktor daha fazla dayanamamis.
- Ver bakayim su elini, demis; Bak oglum senin parmagin kirik...
ins verilmemislerdir....
Teskere zamanı yaklaşmıştır. Aynı tertip askerlerden bazıları oturup bir karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmet`e ayak işleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet`e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar:
- "Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?"
- "Evet."
- "Sen Osman, benim sigaralarımdan otlanmayacaksın değil mi?"
- "Otlanmayacağım."
- "Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?"
- "Yıkattırmayacağım."
Herkesten gerekli yanıtı alan Mehmet:
-İyi, ben de bundan sonra karavanaların içine hacet görmeyecegim..
__________________
Mehter Takimi:
Bir gün Cennet`in kapıları şiddetle vurulmuş: -Güm Güm Güm !!
İçeriden seslenmişler: -Kim o?
Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz İstanbul’u fetheden Fatih`in yiğitleriyiz! İçeriden hoş geldiniz diyerek kapılar ardına kadar açılmış ve yiğitleri içeriye buyur etmişler.
Her şey çok güzel gidiyormuş. Ta ki, 40 yıl geçinceye kadar. Bir gün kapılar yine şiddetle çalınmış: -Güm Güm Güm !!!
İçeriden sormuşlar: -Kim o?
Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz İstanbul’u fetheden Fatih`in yiğitleriyiz!
İçeriden hemen cevaplamışlar: -Hadi len! Onlar 40 yıl önce geldi!
Dışarıdan yine ses gelmiş: -Biz mehter takımıyız ancak geldik!!!
Doktor Temel:
Adamin biri, bizim doktor Temel in yanina gelmis.
- Tohtor bey, kotiyim. Benim derdime bi çare, demis.
Temel : - Neyin var, anlat, deyince :
- Tohtor bey, ben ne yesem oni çikarayrum, yani elma yiyrum elma çikay, armut yiyrum armut, lahana yiyrum lahana vs. vs. ne yapacaam tohtor bey diye dert yaninca,
Temel: - "Himmmmm. Sen B.K YE o zaman, demis...
Sperm testi:
Bir gün 75 yasinda bir ihtiyar sperm testi yaptirmak için doktora gider. Doktor adama bir kavanoz verir ve : - Bunu doldurup yarin bana getirin, der. Ertesi gün ihtiyar kavanozu getirip doktora verir. Doktor kavanoza bakar, bos oldugunu görür ve sebebini sorar. Ihtiyar anlatmaya baslar : - Doktor bey, dün gece sag elimle denedim olmadi, sol elimle denedim gene olmadi. Karimi çagirdim, o da sag ve sol elleriyle denedi, agziyla denedi önce disini çikararak sonra disini takarak denedi gene olmadi. Baktik olacak gibi degil komsunun karisini çagirdik o da iki eli ve agziyla denedi gene olmadi, deyince doktor kendini tutamadi ve : - Naaptiniz, komsunun karisini da mi çagirdiniz? Ihtiyar yanitladi : - Napalim, açamadik su lanet kavanozu bir türlü....:durdurun Kor Hakem:
Maçın tam ortalarında oyunculardan biri hakemin yanına yaklaşır:
-Köpeğinizin ismi nedir?
-Benim köpeğim yok ki.
-Çok garip, hem körsünüz, hem de köpeğiniz yok!...
Temel doktora gitmis.
- Hastayim doktor, cok hastayim, vucudumun her yeri agriyor, nereme dokunsam sizim sizim sizliyor, dokuluyor...
Doktor:
- Nasil hastalik o, tum vucudunu saran, agritan?
Temel parmaginin ucuyla kafasina dokunmus.
- Ay ay ay...
Sonra gogsune parmagini basmis ve yine aciyla bagirmis. Sonra beline, yine acidan allak bullak olmus, sonra bacaklarina... Temel parmagini neresine dokundursa agriyla irkiliyormus... Doktor daha fazla dayanamamis.
- Ver bakayim su elini, demis; Bak oglum senin parmagin kirik...
ins verilmemislerdir....