
Sinemaseverler, bu hafta 2'si yerli 7 yeni filmle buluşacak.
ÜÇ SİLAHŞÖRLER
Paul W.S Anderson'un yönettiği, Orlando Bloom ve Milla Jojovich'in oynadığı macera ve aksiyon sahneleriyle sinemaseverlerle buluşacak olan ''Üç silahşörler'' filminin konusu da şöyle:
Asabi bir genç olan D'Artagnan ve 3 haydut silahşör, kötülüklere karşı koymak için güçlerini birleştirir. Şeytani planları olan Richlieu'yu durdurmak için Buckingham ve hain Milady ile karşı karşıya kalacaklardır.
ŞEY
Matthijs Van Heijningen Jr'un yönettiği ve Mary Elizabeth Winstead, Joel Edgerton, Ulrich Thomsen ile Eric Christian Olsen'ın oynadığı bilimkurgu tarzındaki ''Şey'' adlı filmin konusu şöyle:
''Kate, Antartika'da buzulların içine gömülmüş bir uzay gemisi bulan Norveçli bilim adamlarına katılır. Çok uzun zaman önce çarpışmanın etkisiyle ölen bir yaratık bulur. Ancak buldukları 'Şey', uyanmak üzeredir. Kate, takımın hayatını kurtarmak için pilotu Carter'la işbirliği yapar. Ancak 'Şey', dokunduğu her şeyi taklit edebilmekte ve insanları birbirine düşürmektedir.''
HAYAT SANA GÜZEL
David Dobkin'in yönettiği ve Ryan Reynolds, Olivia Wilde, Jason Bateman ile Leslie Mann'ın oynadığı ''Hayat sana güzel'' filmi, komedi sahneleriyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak.
Filmde, birlikte büyüyen Mitch ve Dave, çok yakın iki arkadaştır ama yıllar içinde yavaş yavaş birbirlerinden kopmuşlardır. Dave evli, 3 çocuk babası ve çok çalışan bir avukatken, Mitch hiç evlenmemiş, doğru düzgün çalışmayan bir erkek çocuktur. Dışarıda içerek geçirdikleri bir gecenin ardından Mitch ve Dave birbirlerinin bedenlerinde uyanınca iki arkadaşın dünyaları alt üst olur.
OĞUL
Atilla Cengiz'in yönetmenliğini, Canan Evcimen'in yapımcılığını yaptığı, uluslararası festivallerde büyük beğeni toplayan ''Oğul'' filmi, dram sahneleriyle sinemaseverlerle buluşacak.
Filmde, ülkenin politik durumunun farkında bile olmadan doğudaki sevgilisinin peşine düşen Karadenizli bir çocuğun babası ile doğudaki küçücük bir dağ köyünde yalnız yaşayan ve tüm çabalarına rağmen oğlunun dağa çıkmasına engel olamayan umutsuz bir babanın öyküsünü içeriyor.
BİR GÜN
Lone Scherfig'in yönettiği ve Anne Hathaway, Jim Sturgess, Romola Garai, Patricia Clarkson'ın oynadığı ''Bir Gün'' filmi, dram sahneleriyle sinemaseverlerle buluşacak.
Filmin konusu şöyle: ''Emma, işçi sınıfından bir aileden gelen prensipli bir kızdır. Dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeyi düşler. Dexter ise çapkın bir zengin çocuğudur. Onun düşü, dünyayı kendi oyun parkına çevirmektir. Üniversiteden mezun oldukları gün tanışan zıt kutuplardaki bu iki insan, birlikte geçirdikleri bir günden sonra hayat boyu sürecek bir arkadaşlığa adım atar.''
BENDEYAR
Dram ve aksiyon sahneleriyle izleyicinin karşısına çıkacak olan ''Bendeyar'' filminin yönetmenliğini Joel Leang yaptı. Senaryosu Haşim Akten'e ait olan filmin müzikleri ise Erkan Mutlu imzası taşıyor.
Ümit Olcay, Şemsa Deniz Tolunay ve Haşim Akten'in oynadığı filmde, ''Nefsine yenilmeyen bir irade, baba şefkati ile dolu onurlu bir kahraman. Bilgi ve tecrübesini genç nesillere aktaran savaşçı bir bilge. Zulmün emrinde olmanın çelişkisini yaşayan güçlü bir ajan. Masum ama bilinçli, kendini yalnız bırakan, kaderini azme dönüştüren baba özlemi ile tutuşan bir genç kız. Gençlerin hal ve davranışları ile özenecekleri örnek gençler. Aksiyon çağın savaşçıları ve yarınlar için umut'' anlatılıyor.
ŞEYTANIN İKİZİ
Lee Tamahori'nin yönettiği ve Dominic Cooper, Ludivine Saignier, Raad Rawi'nin oynadığı ''Şeytanın ikizi'', dram, suç ve aksiyon sahneleriyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak.
Filmde, 1987 Bağdat'ının kanunsuz, taşkın ve şiddet dolu dünyasında tehlike dolu bir macera sunuyor. Film, cepheden Saddam Hüseyin'in sarayına çağrılan Iraklı Teğmen Latif Yahya'ya, Saddam Hüseyin'in ehlikeyif, sadist, seks, şiddet ve eğlence düşkünü ''Kara Prens'' unvanıyla adı kötüye çıkan oğlu Uday Hüseyin'in dublörü olmasının emredilmesiyle kendini kraliyet ailesinin üst kademelerinde bulmasını ve tek bir yanlış hamlesinin bile hayatına mal olabileceğini anlatıyor.
GEÇEN HAFTANIN FİLMLERİ:
ŞANGAY
Mikael Hafström'ün yönettiği ve John Cusack, Li Gong, Chow Yun-Fat ile David Morse'un oynadığı ''Şangay (Shanghai)'' filmi, gerilim ve dram sahneleriyle izleyicilerin karşısına çıkacak.
Filmde, Paul Soames, Pearl Harbor baskınından 4 ay sonra Japonya'nın kontrolünde olan Şangay'a gelir. Kaybolan arkadaşının öldüğünü öğrenen Soames, bu ölümün arkasındaki sırları araştırırken, hem aşık olacak, hem de kendi hükümetinin sakladığı gizli gerçeklerin olduğunu keşfedecek.
ÇELİK YUMRUKLAR
Shawn Levy'nin yönettiği ve Hugh Jackman, Evangeline Lilly, Dakota Goyo ile Anthony Mackie'nin oynadığı ''Çelik Yumruklar (Real Steel)'' filmi, macera sahneleriyle sinemaseverlerin ilgisini çekecek.
Filmde Hugh Jackman, 2,5 metre boyunda 900 kilogramlık robotların ringlere çıkmasıyla unvan kazanma şansını kaybeden dövüşçü Charlie'yi canlandırıyor. Artık küçük çaplı bir organizatör olan Charlie, bir yer altı boks ringi için hurda metalden kalitesiz robotlar yaparak geçimini sağlar.
ÇILGIN, APTAL, AŞK
Glenn Ficarra ile John Requa'nın yönettiği ve Steve Carell, Ryan Gosling, Julianne Moore ile Emma Stone'nin oynadığı ''Çılgın, Aptal, Aşk (Crazy, Stupid, Love)'' filmi, komedi sahneleriyle izleyicilerle buluşacak. Filmin konusu şöyle:
''40'lı yaşlarında tutucu bir adam olan Cal Weaver'ın rüya gibi hayatı vardır. İyi bir işe, güzel bir eve, harika çocuklara sahiptir ve lise aşkıyla evlidir. Fakat eşi Emily'nin kendisini aldattığını ve boşanmak istediğini öğrendiğinde mükemmel hayatı hızla tepetaklak olur. Cal'in eşini unutması ve yeniden hayatını yaşamaya başlaması gerekmektedir.''
KATİLİN YÜZÜ
Julien Magnat'nın yönettiği ve Milla Jovovich, Julian McMahon ile Marianne Faithfull'un oynadığı ''Katilin Yüzü (Faces In The Crowd)'' filmi, korku ve gerilim sahneleriyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak.
Filmde Anna Marchant, bir seri katilin saldırısından canlı kurtulduktan sonra beyin fonksiyonlarının algıyla ilgili bölümlerinde yaşanan hasar sonucu ortaya çıkan ''yüz körlüğü'' hastalığına yakalanır. İnsanların yüzlerini tanıyamayan, hatta kendi yüzünü bile aynada ayırt edemeyen Marchant, bu durumla başa çıkmaya çalışsa da yitirdiği her görüntüde katil ona bir adım daha yaklaşır.