aşkın gerçek gücüüüüü

  • Konbuyu başlatan TéuféL
  • Başlangıç tarihi
T

TéuféL

Guest
SEVGININ GÜCÜ


Mavisi yesiline karismis, uzun uzun agaclarin
gölgelerini cömertce sundugu, türlü türlü böceklerin,
ciceklerin yasadigi, insanoglunun pek az ugradigi
ormanlardan birinde güzel bir göl vardi.
Suyu berrak mi berrak, serin mi serin... Gölün kiyisinda
hayat bulmus boynu bükük papatya, yanibasinda
o essiz büyülü suyun icinde acmis olan, en az kendi
kadar yalniz görünen nilüfer cicegine sevdalanmisti.
Onun görkemli görüntüsünü, saf, masum,
asaletli halini hayranlikla seyrediyordu her gün.

Nilüfer cicegi de kayitsiz degildi sevgili
papatyasina karsin. Birbirlerine sevgiyle bakiyorlar,
sarkilar söylüyorlardi birlikte. Yalnizliklarini
unutuyorlardi su koskoca orman icinde...
Tanrim, diyordu papatya icinden kimi kez.
Bu güzelligin yaninda benim yerim nedir ki?
O suyun icinde yasar bense toprakta...
Elimi uzatsam tutamam bile onu... Oysa
öylesine istiyorum ki onun yaninda olmaii...

- Ey güzel cicegim, ey benim nilüferim
seviyorum seni... Lâkin öylesine caresizim ki...
Sana nasil ulasacagimi bile bilmiyorum...
Evet, orada oldugunu bilmek, sesini duymak,
güzelligini görmek bile yetiyor bana ama
istiyorum ki elini tutayim, güzelligine dokunayim.
Gel gör ki ben bir papatyayim, sen ise bir nilüfer...
Ayri dünyalarda yasayan iki ayri cicek...

Nilüfer, karsiliksiz birakmadi papatyanin sözlerini:
- Papatyalarin en tatlisi, kemandan cikan müzik ayni
ama nagmeleri cikaran teller ayridir. Sen baskasin,
ben baskayim, sen ordasin, ben buradayim diye yerinme.
Gönül sesine kulak ver yalniz... Bir seyi istiyorsan
yürekten iste....Sevgi, ask, ne büründügün kiyafeti,
ne makami, ne mesafeleri ne de baska bir seyi dinler...
Onun fermani okunmaya basladimi her sey susar.
Her sey caresiz kalir... Sevgi söz konusu oldugunda
kisi kendi disindaki güclerin insafina kalmaz.
Cünkü; kendisi de güclü bir varlik haline gelir.
Ruhunun derinliklerinden gelen bu ezgi güvlenmeye
basladikca kayitsiz kalamaz buna tüm evren...
Sen ki benim güzelligime, askinla güzellik katmakta,
yalnizligimi örtbas etmektesin. Benim ve kendinin
varoldugumu ispatlamaktasin dünyaya.

simdi kapat gözlerini simsiki...
Siyril tüm düsüncelerinden...
Yalnizca ama yalnizca beni düsle...
Yanimda oldugunu, gölün sularinda
elimi tuttugunu hayal et... Iste beni...
Göreceksin ki sevginin asamayacagi engel yoktur!

Papatya, nilüferin dedigini yapti. Yalnizca ama
yalnizca onun hayalini doldurdu tüm benligine.
Kendini güzeller güzeli ciceginin
yaninda farzetti. Istedi... Istedi...

- Ac gözlerini!, dedi nilüfer.
Paptya saskinlik icindeydi gözlerini actiginda.
Sevgili ciceginin yaninda,
gölün sulari icinde bir nilüfer cicegiydi artik o da...

Sevmek...
Istemek...
Hayal etmek...
Inanmak...

Olmayacak sey yoktur!
Eger ki; bu duygulara sahipseniz...​
 
yıkmışsın ortalığı yaa bravo hakikaten
 
TeufeL' Alıntı:
Gaza Getirıyorsun yıkarım Burayı Bak:D

yık tabi bu bölümde paylaşımlarını görmek çok güzel..

Sevmek...
Istemek...
Hayal etmek...
Inanmak...

Olmayacak sey yoktur!
Eger ki; bu duygulara sahipseniz...
 
AngeL' Alıntı:
yık tabi bu bölümde paylaşımlarını görmek çok güzel..

Sevmek...
Istemek...
Hayal etmek...
Inanmak...

Olmayacak sey yoktur!
Eger ki; bu duygulara sahipseniz...

Bırsey degıL AngeL Elımden Geldıgınce Fazla Ormantık Degılım Ama Tas kaLplıde Degılım:D
 

SEVGİNİN GÜCÜ
Mavisi yeşiline karışmış,türlü türlü çiçek va böceklerin bulunduğu,insan oğlunun pek az uğradığı ormanlardan birinde güzel bir göl varmış..
Gölün kıyısında hayat bulmuş,boynu bükük PAPATYA,yanı başında da o eşsiz büyülü suyun içinde açmış olan en az kendi kadar yalnız görünen NİLÜFER çiçeğine sevdalanmıştı.Nilüfer çiçeğide kayıtsız değildi,sevgili papatyasına karşı.Birbirlerine sevgiyle bakıyorlar,şarkı söylüyorlardı birlikte.
Tanrım diyodu papatya içinden kimi kez.Bu güzelliğin yanında benim işim nedir ki?O,suyun içinde bense toprakta.Elimi uzatsam tutamam bile onu.
-Ey güzel çiçeğim,ey benim nilüferim seviyorum seni...Lâkin öylesine çaresizim ki...Sana nasıl ulaşacağımı bile bilmiyorum.Evet orada olduğunu bilmek,sesini duymak,güzelliğini görmek bile yetiyor bana ama istiyorum ki elini tutayım,güzelliğine dokunayım.Gel görki bir papatyayım.Ayrı dünyalarda yaşayan iki ayrı çiçek...
Nilüfer karşılıksız bırakmadı papatyanın sözlerini...
-Papatyaların en tatlısı,kemandan çıkan müzik aynı ama nağmeleri çıkaran teller ayrıdır.Sen başkasın,ben başkayım,sen orda ben burdayım diye yerinme.Gönül sesine kulak ver yalnız...Bir şeyi istersen yürekten iste.Sevgi,aşk,ne büründüğün kıyafeti,ne makamı,ne mesafeleri ne de başka birşeyi dinler.Onun fermanı okunmaya başladımı herşey susar.Herşey çaresiz kalır.Sevgi söz konusu olduğunda kişi kendi dışındaki güçlerin insafına kalmaz.Çünkü kendisi de güçlü bir varlık haline gelir.Ruhunun derinliklerinden gelen bu ezgi güçlenmeye başladıkça kayıtsız kalamaz buna tüm evren.Sen ki benim güzelliğime,aşkınla güzellik katmakta,yalnızlığımı örtbas etmektesin.Benim ve kendinin varolduğunu ispatlamaktasın Dünya'ya.Şimdi kapat gözlerini sımsıkı.Sıyrıl tüm düşüncelerinden.Yalnız beni düşle...Yanımda olduğunu,gölün sularında elimi tuttuğunu hayal et.İste beni.Göreceksin ki sevginin aşamayacağı engel yoktur.
Papatya,nilüferin dediğini yaptı.Yalnızca ama yalnızca onun hayalini doldurdu tüm benliğine.Kendini güzeller güzeli çiçeğinin yanında farzetti...istedi...istedi...
-Aç gözlerini dedi nilüfer.
Papatya şaşkınlık içindeydi gözlerini açtığında.Sevgili çiçeğinin yanında,gölün suları içinde bir nilüfer çiçeğiydi artık oda...
Sevmek....İstemek....Hayal etmek....İnanmak
Olmayacak şey yoktur.Eğer ki,bu duygulara sahipseniz....:aşk
 
hikaye çok güzel olduğundan
ve verilen konu eski olduğundan konuları birleştirdim,
saygılarımla
 
Geri
Üst