WaTcHFuL
EVERYWHERE
- Katılım
- 10 Kas 2005
- Mesajlar
- 10,456
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
1969'da yayınlanan ünlü ''69 Subay Bildirisi''ni Ali Kırca kaleme almış..
Son günlerde en çok Deniz Kuvvetleri’nde hazırlandığı iddia edilen “Kafes” darbe planı konuşuluyor. Toplumu şekillendirmeyi amaçlayan psikolojik operasyonların ya da cunta oluşumlarının yakın dönemdeki merkezi ise ilginçtir, hep Deniz Kuvvetleri oldu. Planların uygulayıcıları da sürekli bahriyeliler arasından çıktı..
ÜNLÜ SUBAY BİLDİRİSİ
Aksiyon dergisinin haberine göre Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki cunta oluşumunda adı kamuoyuna yansıyan ilk isim Sarp Kuray’dı.
1945’te Boyabat’ta doğan Kuray’ın babası eski Ankara valilerinden Enver Kuray’dı. Sarp Kuray, 1966’da deniz subayı olarak Bahriye’de görev yapmaya başladı. 1968 ve 1969’da yayımlanan iki ‘subay bildirisi’ sebebiyle 1970 yılında tutuklandı; yargılama sonucu ordudan atıldı ve hapis cezası aldı. 1974 affıyla özgürlüğüne kavuştu ve yurt dışına gitti. Son olarak 1993’ten bu yana yargılandığı davada müebbet hapis cezası alıp cezaevine girdi.
Sarp Kuray’ın Bahriye’deki eylemleri yönetirken 69 Subay Bildirisi’ni kamuoyunun çok yakından tanığı bir isim kaleme almıştı. Asker kökenli bir sosyalist olan Kuray, hazırlanacak bildiri için kalemi kuvvetli bir subay aramış, eylemci subaylar, edebiyatı güçlü, şiir yazan bir subayı, Ali Kırca’yı önermişti.
ALİ KIRCA KALEME ALMIŞ
Şimdilerin ‘anchorman’ı Kırca, meşhur ‘69 Subay Bildirisi’ni kaleme alan kişiydi. O bildiri şöyle başlıyordu:
“Halkımıza bildiririz! Senden yana olanları bir bir vurmaya başladılar. Yiğit halkım. Önce Vedat’ı öldürdüler. Alacakaranlıkta. ‘Bağımsız Türkiye’ demişti Vedat. Sonra Mehmet’i vurdular, sonra Taylan’ı. ‘Türk halkı ezilmekten kurtulsun.’ demişti Taylan’la Mehmet. Sonra bir gece bir başka Mehmet, sonra bir gece bir yiğit Battal. Sandılar ki, durdururuz ihanet barikatlarıyla bu coşkun seli.” Ve şu cümlelerle sona eriyordu, genç denizcilerin bildirisi: “Ne değişir, isterse kesilsin devrimcilerin başları birer birer. Oysa bir yasadır bu, mümkünü yok! Devrimciler ölür, devrimler sürer.”
kaynak

Son günlerde en çok Deniz Kuvvetleri’nde hazırlandığı iddia edilen “Kafes” darbe planı konuşuluyor. Toplumu şekillendirmeyi amaçlayan psikolojik operasyonların ya da cunta oluşumlarının yakın dönemdeki merkezi ise ilginçtir, hep Deniz Kuvvetleri oldu. Planların uygulayıcıları da sürekli bahriyeliler arasından çıktı..
ÜNLÜ SUBAY BİLDİRİSİ
Aksiyon dergisinin haberine göre Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki cunta oluşumunda adı kamuoyuna yansıyan ilk isim Sarp Kuray’dı.
1945’te Boyabat’ta doğan Kuray’ın babası eski Ankara valilerinden Enver Kuray’dı. Sarp Kuray, 1966’da deniz subayı olarak Bahriye’de görev yapmaya başladı. 1968 ve 1969’da yayımlanan iki ‘subay bildirisi’ sebebiyle 1970 yılında tutuklandı; yargılama sonucu ordudan atıldı ve hapis cezası aldı. 1974 affıyla özgürlüğüne kavuştu ve yurt dışına gitti. Son olarak 1993’ten bu yana yargılandığı davada müebbet hapis cezası alıp cezaevine girdi.
Sarp Kuray’ın Bahriye’deki eylemleri yönetirken 69 Subay Bildirisi’ni kamuoyunun çok yakından tanığı bir isim kaleme almıştı. Asker kökenli bir sosyalist olan Kuray, hazırlanacak bildiri için kalemi kuvvetli bir subay aramış, eylemci subaylar, edebiyatı güçlü, şiir yazan bir subayı, Ali Kırca’yı önermişti.
ALİ KIRCA KALEME ALMIŞ
Şimdilerin ‘anchorman’ı Kırca, meşhur ‘69 Subay Bildirisi’ni kaleme alan kişiydi. O bildiri şöyle başlıyordu:
“Halkımıza bildiririz! Senden yana olanları bir bir vurmaya başladılar. Yiğit halkım. Önce Vedat’ı öldürdüler. Alacakaranlıkta. ‘Bağımsız Türkiye’ demişti Vedat. Sonra Mehmet’i vurdular, sonra Taylan’ı. ‘Türk halkı ezilmekten kurtulsun.’ demişti Taylan’la Mehmet. Sonra bir gece bir başka Mehmet, sonra bir gece bir yiğit Battal. Sandılar ki, durdururuz ihanet barikatlarıyla bu coşkun seli.” Ve şu cümlelerle sona eriyordu, genç denizcilerin bildirisi: “Ne değişir, isterse kesilsin devrimcilerin başları birer birer. Oysa bir yasadır bu, mümkünü yok! Devrimciler ölür, devrimler sürer.”
kaynak