Karizma kardeşime teşekkür etmek istiyorum.
Bu ve benzer fikirleri pek çok tartışmalı başlık altında ben de yazmıştım.
Evet birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Ama birliğimizi oluşturan öğelerin asgarisi nedir?
Yani birliği neyin altında sağlayacağız? Bizi bir millet haline getiren şey nedir?
Bu soruları kendimize sormamaız gerekir. Ve mutlaka cevaplarını da bulmamız şarttır.
Soru: Tek millet olduğumuzu nasıl kabul edeceğiz ve etnik milliyetçiliğin önüne nasıl geçeceğiz?
Cevap : Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes etnik kökeni ne olursa olsun TÜRK'tür. Sadece ben Türk'üm diyebilmesi yeterlidir. "Ne mutlu Türk'üm diyene" özdeyişi de bunu anlatmaktadır.
Soru : Herkes dinini , inancını özgürce yaşayabilir mi?
Cevap : Evet yaşayabilir. Ama bunu devlet işlerine karıştıramaz. Bunun adı da laikltiktir.
Bu arada hiç şöyle düşündünüz mü acaba? Biri yeni bir din icat etse mesela. Çıplaklar dini olsa adı ve bu insanlar da sokaklarda çıplak gezmeye kalkışsalar ne olur? Hadi bakalım bu da din özgürlüğü müsaade edelim mi? Yani bazı özgürlüklerin de nerede durdurulması gerektiğini iyi bilmek lazım.
Soru : Türkiye'nin en büyük sorunu nedir?
cevap : Eğitimsizlik ve cehalet. İlk yapılması gereken şey insanlarımızın hepsine kaliteli ve ilerde hayatını idame ettirip , geçimini sağlayabilecek donanıma sahip bir eğitim verilmesi gerekir. Eğitimin içinde ülkenin temel değerleri dışında hiçbir siyasi etkinin öğrencilere empoze edilmemesi gerekir. İmam hatip okulu açan devlet ruhban okulu da açmak zorunda kalır.
Soru : Sosyal devlet ne demektir niye devlet sosyal olmalıdır?
Cevap : Sosyal devlet halkına karşı sorumlu olmalıdır. Ayağı tökezlediğinde kimsesiz bir vatandaş bile sadece vatandaş olduğu için devlet tarafından korunmalı ve gözetilmelidir.
Ülke kaynakları çarçur edilmemeli , sorumsuzca harcamlar yapılmamalıdır. Borcu olan bir aile mercedes kullanamazsa devlet görevlileri de kullandıkları devlet araçlarına ve kaynaklarına dikkat edip özen göstermeli ve tasarruf yapmalıdırlar.
Yolsuzluk yapılmamalı. Bu ahlaki bir problemdir ve eğitimle ve kanunla önlenir.
En ağır cezaları vermek gereklidir ve yandaş kayrılması yapılmamalıdır.
Soru : Ülkemizde Adalet nasıl olmalıdır?
Cevap : Adalet bir ülkenin temel direğidir. Eğer adaleti tesis edemezseniz ve herkese eşit dağıtamazsanız o zaman kaos ve anarşiye davetiye çıkarırsınız. En basit hırsızlık olayları bile önlenememektedir. Çünkü kanunlar deforme edilmiş ve maalesef mağdurlar cezlandırılırken zalimler ödüllendirilmektedir.
Bu bahsettiğim temel değerlerin üzerine başka şeyler de eklenebilir.
Daha uzun da yazabilirdim ama biliyorum ki sıkılacak ve okumayacaksınız.
Bayrağımızı , dilimizi , inancımızı , ülke sevgimizi , Atatürk'ün bize gösterdiği hedefleri unutmadan şaşırmadan ülkemizi yüceltmek için hepimiz çok çalışmalıyız.
Birlikte yaşadığımız vatandaşları insan olarak görmeliyiz.
Ortak değerlerimiz üzerinden hareket etmeliyiz.
Yaşam tarzlarından dolayı kimseye düşmanlık beslememeliyiz.
Biz ve diğerleri diye ayırım yaparak insanlara farklı davranmamalıyız.
Kimseyi kendi fikrimize ya da yaşam tarzımıza ya da inmancımıza yakın olduğu için kayırmamalıyız.
O zman birlik ve beraberlik sağlanmış olur. Yoksa sen osun ben buyum diyerek yıllarca ülkemiz üzerinde oynanan senaryoları desteklemiş ve yakılan ateşin altına birkaç odun da biz atmış oluruz.
Saygılar...