Türkiye'nin üç ilinde, beş kez sahnelenecek Flying Bach gösterisinin koreografı Vartan Bassil, "Break dansın bir sanat olduğunu göstermek istedik," diyor
Johann Sebastian Bach, 17. yüzyılda yaşamış klasik müziğin en özgün bestecilerinden bir tanesi. Yarattığı eserler, dünyanın farklı ülkelerinde, birçok başarılı orkestra tarafından seslendirilen bu ünlü besteci, şimdi 'break dans' ile buluşuyor. Klasik müziği sıradışı mekanlara taşıyarak ünlenen sanat yönetmeni Christoph Hagel ile break dans dünya şampiyonu Flying Steps dans topluluğunun ortaklaşa geliştirdikleri bir proje olan Red Bull Flying Bach, break dansı, Bach'ın en önemli eserlerinden Das Wohltemperierte Klavier (İyi Düzenlenmiş Klavye) ile birleştirerek, sokak sanatının yüksek kültürle buluşmasını sağlıyor. Red Bull Flying Bach, dünya prömiyerini 2010'da Berlin'de yaptı. 2011 Eurovision Yarışması'nda bir gösteri sunmalarının ardından ise dünya çapında bir üne kavuştular. Projenin sanat direktörlüğünü Christoph Hagel yürütüyor. Koreografi ise dokuz dansçıdan oluşan Flying Steps'in kurucusu Vartan Bassil'e ait. Red Bull Flying Bach da Hagel ve Bassil'in tanışmalarının ardından ortaya çıkmış. Bassil, 2009'da, Flying Steps olarak yeni bir proje için çabaladıklarını anlatıyor. Onlara ilham veren ise balerinler olmuş. Bassil, "Balerinlerin ayaklarıyla yaptığı her hareketi, biz kafamızın üstünde yapıyoruz. Bu nedenle klasik müzik eşliğinde dans ederek break dansın sadece sokak performansı olmadığını, bir sanat formu olduğunu göstermek istedik," diyor. Hagel ise bu süreci "2009'da Flying Steps'in bir performansını izledim. Flying Steps klasik muzikle bir proje gerçekleştirmek istiyordu ve kendi produksiyonlarını yaratma vizyonuna sahipti. Ancak doğru eseri arıyorlardı. Ben de Bach'ın Das Wohltemperierte Klavier eserinin onlara tam uyduğunu fark ettim. Çünkü aynı Bach'ın besteleri kadar keskin ve havalı dans ediyorlardı," sözleriyle anlatıyor. Hagel devam ediyor: "Break dans ile Bach'ın bestelerini çok hassas bir şekilde görselleştirebilirsiniz. Modern dans veya baleden daha iyi bir eşleşmeye sahiptir. Aslında break dans ve Bach zamanı görsel ve müzikal olarak benzer bir şekilde yorumlar."
İKİ YIL BOYUNCA DOLUYUZ
Gösteri, prömiyerini yaptığı ilk günden beri yoğun ilgi görüyor. Türkiye'deki gösterilerin biletlerinin tükenmesi de bunun bir kanıtı. Vartan Bassil, böylesine büyük bir ilgiyi beklemediklerini söylüyor. "Biz Bach'ın ardından diğer bestecilerinin müziklerini de kullanmak istiyorduk. Hatta birçok kez bu konu üzerine beyin fırtınası yaptık. Fakat görünen o ki, Flying Bach'ı sahnelemeye iki yıl kadar daha devam edeceğiz," diyen Bassil, akıllarında birkaç besteci olsa da bunu şimdi açıklayamayacağını belirtiyor. Red Bull Flying Bach, yarın akşam İstanbul'daki ilk gösterilerini sahnelemek için İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde olacak. İstanbul gösterileri 26 ve 27 Kasım'da da devam edecek. Red Bull Flying Bach, 28 Kasım'da İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde, 30 Kasım'da ise Ankara ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde olacak.
Sabah Gazetesi