Durumunuz çok vahim Tayyip Bey, Kemal Bey!

l3adl3oy

New member
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
1,797
Reaction score
0
Puanları
0
Durumunuz çok vahim Tayyip Bey, Kemal Bey!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Siyaset Meydanı” programında Ali Kırca’nın “Yeni Anayasa’da kimlik konusunun nasıl düzenlenmesini öngörüyorsunuz” sorusu üzerine, anayasada etnik kimlik tanımı yapılmaması gerektiğini, üst kimlik olarak “Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı” tanımının yapılmasının uygun olacağını söyledi.
Demek ki CHP’nin parti içindeki bütün karşı çıkışlara rağmen Anayasa Komisyonu’nda yer almasının sebebi, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın da “Türkiye kimliği” diye kısaca ifade ettiği bu görüş imiş... Yani Tayyip Bey ile Kemal Bey arasında, bu konuda hiçbir fark yokmuş... İkisi de millet kimliğini, etnik kimliklerden biri sayıyormuş..
Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na Türkiye’nin koyduğu bütün çekinceleri kaldırma sözünü verenler de Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu idi..

***

TBMM Başkanı Cemil Çiçek ise üniter yapı ve özerkliğin gündem maddesi olarak tartışıldığı Abant Platformu sırasında Habertürk muhabirlerinin “Anayasa’nın başlangıç metni” ve ilk dört maddesinin değiştirilemezliği ile ilgili kesin Anayasa hükmü olduğu halde bu konuda da sanki sadece “çekinceler” varmış gibi bir soru sorması üzerine, başlangıç metninin yeniden yazılacağını, ilk maddelerin değişmesinin de önünde engel olmadığını söyledi...
Cemil Çiçek, başlangıcın ve ilk dört maddenin değiştirilmesinin rejim değişikliği girişimi, yani Türk Milleti’nin egemenlik hakkıyla oynamak olduğunu iyi bilir. Bu da ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan bir suçtur. Gerçi Anayasayı, Özal bir kere deldikten sonra AKP iktidarı da delik deşik etti ama bugüne kadar güçleri rejim değişikliğine yetmedi. Şimdi, “Dört parti de Yeni Anayasa istiyor” diyerek buna güç yetirebileceklerini düşünüyor olsalar gerek ki mevcut yasalara göre suç işlemekten çekinmiyorlar.

***

Onur Öymen ise şöyle diyor: “Son zamanlarda sorumluluk taşıyan bazı siyaset adamlarının anayasada üst kimlik olarak ’Türkiye Cumhuriyeti Yurttaşlığı’ kavramının kullanılmasını önerdikleri görülüyor. Oysa Atatürk’ün öncülüğüne, ulus devlet anlayışına dayanan Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana Türk vatandaşlarının üst kimliğinin ’Türk Milleti’ olduğu kabul edilmiştir. Atatürk devrimlerinin temel taşlarından biri budur. Bu anlayış bütün anayasalarımızda yer almaktadır. (...) Geçen dönemde bir AKP Grup Başkan Vekili anayasadan Türk kelimesinin çıkartılabileceğini söylediğinde o zamanki CHP Genel Başkanı Deniz Baykal tarafından şiddetle eleştirilmişti. Baykal, bütün alt kimliklerin zenginliğimiz olduğunu söylemiş ancak üst kimliğin ’Türk milleti’ olduğunu vurgulamıştı. Bütün bu gerçekler ortadayken Türk milletinin bir üst kimlik olmasından vazgeçilmesi düşünülemez. Kimden gelirse gelsin Türk milleti kavramından vazgeçilmesi önerisi, Atatürk devrimlerini gönülden benimseyen Türk milletinin ezici çoğunluğu tarafından kabul edilemez. Atatürk devrimlerine sahip çıkanların başında da CHP’liler gelmektedir.”

***

AKP, Türk Milleti’nin kimliğini, dolayısıyla egemenliğini ortadan kaldırma girişimini, hangi taktikleri kullanarak hayata geçirmeyi planlıyor?
Onu da CHP İzmir milletvekili Aytun Çıray söyledi... Referandum sürecinin AKP tarafından 12 Eylül kullanılarak yönlendirildiğini belirten Çıray, “Yeni Anayasa” nın da “28 Şubat” temasıyla kamuoyuna sunulacağını söyledi. Çıray, ayrıca Yeni Anayasa taslağının aylar önce hazırlandığını; hatta Oslo’da PKK’lılarla çoktan tartışılmaya başlandığını hatırlattı. Çıray, “CHP’nin kırmızı çizgileri belli. Anayasa’nın ilk 3 maddesi... O maddelere dokunmak demek sistemi kökten değiştirmek demektir. Buna izin vermeyeceğiz” dedi ama anlaşılan o ki önce Kemal Kılıçdaroğlu’nu ikna etmesi gerekecek.

***

Son söz olarak belirtmeliyim ki Türk Milleti, alt veya üst kimliğini değil; kendi öz kimliğini ve egemenlik haklarını Anayasa’da yazıyor diye kazanmadı. Önce bedelini ödedi, egemen oldu, sonra Anayasasını yazdı!
Türk Milleti’ne kâğıt üzerinde zincir vurabileceklerini zannedenler, şaibeli seçimlerde aldıkları oya güvenerek arkalarına ABD’yi de Avrupa’yı da alsalar ve polis devleti uygulamaları ile herkesi korkutup sindirseler bile tarihi değiştirmek için bunların yetmeyeceğini, fiilen meşruiyetlerini kaybettiklerini hatta kadrolarının alenen Türkiye Cumhuriyeti aleyhine, casuslukla suçlanmakta olduklarını unuttu herhalde.


Arslan BULUT

YENİÇAĞ
 
bilgisayarlı (seçsis) seçim sistemi hile karıştırlabildiği için avrupada yasaklandı ülkemizde yasaklanmaz, hayali sanal sandıklardan amerikaya kim uşaklık edecekse ona oy çıkar o kazanır, ister a apartisi olsun ister b partisi olsun sonuçta kazanan milletin iradesi değil amerikanın iradesi olur......

Gerekirse yeni bir devlet daha kurarız adınıda Türkiye Cumhuriyeti değil TÜRK CUMHURİYETİ yaparız ne kadar hain terörist kahpe varsa temizleriz ne kadar mal varsa arabistana süreriz vel hasıl bu memleketi ite köpeğe mala bırakmayız...
 
İktidar yolu çetrefilli bir yol her görünen göründüğü gibi olmayabilir.chp nin kırmızı çizgileri hiç bir zaman değişmez sadece uygulamada günümüze uygun demokratik farklılıklar gösterebilir bu da halkın iyiliği için başka bir sebebi olamaz.düz mantık her zaman doğru yola çıkmayabilir eşittir siyaset değilmidir.abd nin yönetmesini istemiyorsak taşın altına elimizi sokacaz başka çare yok.sabit düşüncelere hapsolup abd nin yönetmesine seyirci kalmak mı yoksa iktidara gelip herşeyi yola koymak mı bu işin ortası yok bunu herkez bunca yıldır deneyimledi zaten.bir kaç saplantılı yazarın ve anlamsız derecede aşırı solcuların laflarına kalırsak uzaktan seyirci olmaya devam eder dahada öteye gidemeyiz ki öylede olmadımı 40 senedir.bu halkın tümü aynı kültürde değil hala bakıpta göremeyen olaylardan bi haber o kadar çok insan var ki malesef.bu güne kadar inanmak istemedik ama sonuç ortada.kısaca oyun günümüz kurallarıyla oynanmak zorunda.atamızda strateji uzmanıydı ona layık olmamız lazım.
 
Sol diye bir şey yok, kalmadı, ecevitle birlikte sol rahmete kavuşmuştur. sol görüşlü geçinen avaneler var onlarda tıpkı hurafeci mallar gibi hayal alemindeler dünyanın gerçeklerini göremiyorlar, birbirlerinden tek farkları hurafeciler Mehdi bekliyor, sol görüşlü geçinen avanelerde Atatürk bekliyor....

Beklemek geri kalmaya neden olur, bekleyenler bu nedenle geri kalıp gericilik yapar. Kimisi 1400 yıl geride kalmış, kimisi 100 yıl geride kalmış yobazlaşmış bu nedenle günümüzü anlıyamıyorlar geleceği düşünemiyorlar ...

Tanrı bizi avanelerin ve malların ahmaklıklarından korusun. Türkün Türkten Başka Dostu Yoktur....
 
bizi biz yapan değerleri muhafaza etmenin yanında, yeni nesil yeni çağ amaç bu başkası düşünülmüyor zaten.kadronun bütün yapı taşlarında bilgelik, gençlik ve kültür yatıyor kısaca yeni nesil.işe yaramazlar tek tek süprüldü olması gereken de buydu.ne batı ne doğu güçlü türkiye bağımsız türkiye için herkez taşın altına elini soktu durdurak bilmeden özveriyle damarlardan gelen asil kuvvetle karşılıksız çalışılıyor.samimiyetle herşey şu topraklara layik olabilmek için.
 
bizi biz yapan değerleri muhafaza etmenin yanında, yeni nesil yeni çağ amaç bu başkası düşünülmüyor zaten.kadronun bütün yapı taşlarında bilgelik, gençlik ve kültür yatıyor kısaca yeni nesil.işe yaramazlar tek tek süprüldü olması gereken de buydu.ne batı ne doğu güçlü türkiye bağımsız türkiye için herkez taşın altına elini soktu durdurak bilmeden özveriyle damarlardan gelen asil kuvvetle karşılıksız çalışılıyor.samimiyetle herşey şu topraklara layik olabilmek için.

Bağımsızlık savaşı verebilmek için muhafazakar olmak değil, zamanı şartları iyi kavramış olup isyankar olmak gerekir. Muhafazakarlık bağımlılık demektir, bağımlı insanlar bağımsızlık savaşı veremez, ancak isyan eden insanlar bu savaşı verebilir. kimisi haline şükür eder kimside bir şeylerin ters gittiğini sorgular...

-BAĞIMSIZLIK KAREKTERİMDİR! Bu sözü söyleyen Atamız boşa dememiş. Atamız Bağımsızlığına düşkün biriydi onu BİAT kültürünü benimsemiş dinci yobaz takımları bu nedenle sevmezler... Bir Türkün muhafazakar olması devşirilmediği yada mankurtlaşmadığı müddettçe tabiat kanunlarına aykırıdır...

Herkes taşın altına elini sokması gerekir tabiii ancak herkesin isyan edebilmesi gerek, kurtuluş savaşında rumların ermenilerin yapmadığı canilik kalmamıştı, arapların ve arnavutların hainlikleri bizi mahfetmişti dinci yobaz takımlarının ortalığı karıştırması midemizi bulandırmıştı. İllaki isyankar olmak için rumların ermenilerin kadınlarımızın ırzınamı geçmesi gerekkiii muhafazakarlıktan vazgeçip isyan edelim elimizi taşın altına koyalım?

Bence iş eğitimde bitiyor, biat kültüyle yetiştirilen mal sürüleri devletimizin en kritik noktalarına getiriliyor. Toplum iyice muhafazakarlaşıp dincileşiyor bu sorunu acil olarak çözümleyemezsek önümüzdeki 20-30 yıl içerisinde milletimizi acı felaketler bekliyor olacaktır.
 
Geri
Üst