Я@SmUsSعN ™
♥ нєяşєуỉи нαуıяℓıѕı ♥
Türkiye'de 50'ye yakın lisanslı menajer var ama asıl parayı, 'çantacılar' denilen lisanssız simsarlar vuruyor. Futbolcu-menajer-kulüp üçgenindeki son olay ise.
Aurelio'nun Real Betis'e transferinde futbolcudan çok, menajeri Bayram Tutumlu'nun ismi gündeme geldi. Türkiye'de sayıları 50'ye varan lisanslı menajer var ama asıl parayı lisanssız, ahbap-çavuş ilişkisiyle işlerini yapan, çantacı yakıştırması yapılan simsarlar kazanıyor..
"Futbol Vadisinin Kurtları". 2006 yılında Aksiyon dergisinin menajerler üzerine yaptığı bir haberin başlığı buydu. Sivasspor'un Teknik Direktörü Bülent Uygun, 'çantacılar' dediği futbolcu simsarlarının kulüpleri etkilediğine dair sözler sarf etti; aslında mesele çok eskilere, neredeyse futbolun az çok profesyonelleştiği dönemlere kadar gidiyor. Futbolcu kaçırılması, zorla mukavele imzalatma, araya hatırlı kişilerin konulduğu günlerden daha profesyonel ve yasal çalışmaların olduğu dönemlere geldik. Arada Tarık Daşgün'ün menajer marifetiyle Çin'e gidip gördüğü Çin işkencesi de küçük bir anekdot olarak kaldı. Bugün, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) belirlediği kriterlerle sınavı kazanıp, yükümlülükleri yerine getiren her Türk vatandaşı menajer olabiliyor ama yine de her Türk vatandaşı yasal çalışma yerine elde çantayla çalışmayı tercih ediyor.
İŞTAH KABARTIYOR
Türkiye'de 50'ye yakın lisanslı futbolcu menajeri var. Onlar TFF'nin kriterlerine uyup vergi veriyor, futbolcularla en fazla iki yıllık sözleşme imzalıyor, dahası sorumlu olduğu futbolcuyla bir işçi-işveren ilişkisi kuruyorlar. UEFA'nın kriterlerine göre lisanssız sözleşme yapmak ve lisanssız menajerlik yapmanın cezaları kulübü küme düşürmeye kadar götürebiliyor ama Türkiye'de kulüp kapılarını aşındıran simsarlardan hâlâ bahsediliyor. Her transfer döneminde 400-500 milyon dolar para akışı olduğunu, bunun yüzde 10'unun da menajerlere ayrıldığı düşünülürse, iştah kabartan bir alandan bahsediliyor demektir.
FIFA'YA ŞİKÂYET ETTİLER
Futbolcu-menajer-kulüp üçgeninde yaşanan son ilgi çekici olay Mehmet Aurelio-Bayram Tutumlu-Fenerbahçe kulübü arasında yaşandı. Aurelio'nun sözleşmesi geçen sezon sona erdi. Opsiyon hakkı bulunan Fenerbahçe, Aurelio ve menajeri ile sezon ortasında sözleşmeyi uzattı. Sezon bittiğinde menajer Bayram Tutumlu, basına sık sık Aurelio'nun Avrupa'dan talipleri olduğunu ve Fenerbahçe'den ayrılabileceği yönünde açıklamalar yaptı. Fenerbahçe kulübü, bu gelişmeler karşısında önce suskun kaldı, ardından Başkan Aziz Yıldırım, menajer Tutumlu'ya meydan okudu: "Aurelio'yu alabilen varsa alsın." Tutumlu ise, sözleşmenin sadece Türkiye'de geçerli olduğunu, Aurelio'nun yurtdışına transfer olabileceğini açıkladı. Ve geçtiğimiz günlerde Aurelio, İspanyol kulübü Real Betis ile resmi sözleşme imzaladı. Fenerbahçe ise son çare olarak Aurelio ve menajerini FIFA'ya taşıdı. Aksiyon dergisi, futbol vadisinden bahsetmişti, o vadinin zenginliği iştah kabartmaya devam ediyor ve puslu havayı sevenlerin de vadiyi kolayca terk etmeyeceği kesin. Belki de filozof Hegel yaşasaydı, köle-efendi diyalektiği yerine menajer-futbolcu diyalektiğini kaleme alırdı.
Lisanssız menajerlere ağır cezalar gelebilir
Haldun Şarman (Türkiye Futbol Federasyonu Futbolcu Temsilcileri Departman Müdürü)..
Federasyon lisanssız menajerlerle çalışmayı, sözleşme yapmayı yasaklamış ama hâlâ bu tip lisanssız çalışanların hukuki tespiti yapılamıyor. Burada iş, kulüplere düşüyor. Kulüplerin inisiyatifi dışında bir tane lisanssız menajer kulüpten içeriye adım atamaz. Kulübün menfaati düşünülürse her şeyin legal olması gerekir ama başka çıkarlar devreye girince, kulüp çıkarları unutuluyor. Lisanslı menajerlikle ilgili yeni bir talimat üzerine çalışıyoruz. Hukuki çerçeve tamamlanınca lisanssız menajerlik faaliyetlerine daha ağır cezalar gelecek."
Menajerle ortak çalışan spor yazarı var
Kazım Kanat (SABAH spor yazarı)..
"Menajerlik deyince aslında sistem olarak birbirine bağlı iki durum söz konusu. Birincisi; kulüp menajerleri. Bana göre Adnan Sezgin dışında kulüp menajerliğinin hakkını veren yok. Beşiktaş'ta her şey 'ağır ağabey'liğe göre işler. Avrupa'da ise tamamen profesyonel. Futbolcu menajerliğinde de benzer keşmekeş var. Mesela Sergen Yalçın'ın doğru dürüst menajeri olsa futbola bağlı kalırdı. Feyyaz Uçar, futboldan daha erken ayrılmazdı. Bence Türkiye'de futbolcu menajerliğini UEFA standartlarında yapan Saffet Sancaklı ve birkaç kişi daha vardır o kadar. Zaman içinde çantacılık denen bir kurum oluştu. Haluk Ulusoy zamanında bu durum daha da vahim hale geldi. Birçok spor yazarı menajerlerle ortak çalışıyor. Spor yazarı oyuncuyu işaret ediyor, menajer de arkasından pazarlığa gidiyor. Düşünün medya başı sıkıştıkça Serhat Akın'ı Beşiktaş'a transfer ediyor, kurumsal olarak Hasan Doğan'ın varlığı bir şanstı ama ölümüyle o şansı da yitirdik."
Menajerlik, sosyal danışmanlık gibidir
Haluk Canatar (Menajer)..
"Futbolcu 18 vitesli bisiklet hayali kurar, ardından lüks arabaya geçer, dolayısıyla futbolcu-menajer ilişkisi biraz da sosyal danışmanlık gibidir... Simsarlık hakkında konuşmak istemiyorum ama herkesin bildiği gerçekler var. Ben mesela Tolga Seyhan ve bu yıl Gaziantep'de oynayacak olan Mehmet Yozgatlı'yla profesyonellik dışında biraz da ağabey-kardeş ilişkisi kurdum."
Alt liglerde durum çok daha vahim
Erkan Sancaklı (Menajer)..
"Şu anda lisanslı 50-60 kadar menajer var. Biz FIFA'nın ve Türkiye Futbol Federasyonu'nun belirlediği yasal çerçeveye göre çalışıyoruz. Dil bilmeniz, futbolla ilgilenmeniz, fatura kesmeniz gerekir ama bazı futbolcu simsarları akrabalık ilişkileriyle bu kuralların hiçbirine uymuyor. Tarık Daşgün'ün menajer marifetiyle Çin'e götürülmesi bilinen bir hikâye, asıl alt liglerdeki futbolcuların durumu daha vahim. Saffet Sancaklı futbolda bilinen bir isim ama genç oyuncu o ismi bile dikkate almıyor. Genelde komisyon olarak yüzde 10 kazanıyoruz ama bu rakam bazen daha da aşağıya inebiliyor."
Kâğıt üstünde avukat ama futbolcu simsarı
Batur Altıparmak (Menajer)..
"Yedi senedir bu işi yasal olarak sürdürüyorum. Mesela ben Mehmet Topal'ı, Çanakkale Dardanel'de oynarken keşfetmiştim. Eski futbolcu olduğumuz için de futbolla içli dışlıyız ama simsar ya da çantacı denilen bazı menajerler haksız kazanç sağlıyor. Mesela yasak olmasına rağmen bir avukat 11 futbolcuyu temsil edebiliyor. Sivassporlu Balili, Çaykur Rize'nin oyuncusu Gonzalez gibi yabancı oyuncularımız da var. Biz, yasal taahhütlere uygun olarak çalışıyoruz."
Futbolcuya boş kâğıt imzalatan simsarlar var
İlker Uzel (Arena Menajerlik yetkilisi)..
"Biz, Türkiye Futbol Federasyonu'na bağlı olarak çalışıyoruz. Federasyona da futbolcuya da karşı sorumluluklarımız var. Vergi veriliyor, poliçeler hazırlanıyor. Her şeyimiz resmi ama simsar dediğimiz diğer menajerler de çoğunlukla arkadaş ilişkileriyle futbolcu temsil eder hale geldi. Bir futbolcuyla iki yıldan fazla sözleşme yapamayız ama bazı simsarlar futbolculara boş kâğıt imzalatabiliyor."
Sabah- Pazar
Aurelio'nun Real Betis'e transferinde futbolcudan çok, menajeri Bayram Tutumlu'nun ismi gündeme geldi. Türkiye'de sayıları 50'ye varan lisanslı menajer var ama asıl parayı lisanssız, ahbap-çavuş ilişkisiyle işlerini yapan, çantacı yakıştırması yapılan simsarlar kazanıyor..
"Futbol Vadisinin Kurtları". 2006 yılında Aksiyon dergisinin menajerler üzerine yaptığı bir haberin başlığı buydu. Sivasspor'un Teknik Direktörü Bülent Uygun, 'çantacılar' dediği futbolcu simsarlarının kulüpleri etkilediğine dair sözler sarf etti; aslında mesele çok eskilere, neredeyse futbolun az çok profesyonelleştiği dönemlere kadar gidiyor. Futbolcu kaçırılması, zorla mukavele imzalatma, araya hatırlı kişilerin konulduğu günlerden daha profesyonel ve yasal çalışmaların olduğu dönemlere geldik. Arada Tarık Daşgün'ün menajer marifetiyle Çin'e gidip gördüğü Çin işkencesi de küçük bir anekdot olarak kaldı. Bugün, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) belirlediği kriterlerle sınavı kazanıp, yükümlülükleri yerine getiren her Türk vatandaşı menajer olabiliyor ama yine de her Türk vatandaşı yasal çalışma yerine elde çantayla çalışmayı tercih ediyor.
İŞTAH KABARTIYOR
Türkiye'de 50'ye yakın lisanslı futbolcu menajeri var. Onlar TFF'nin kriterlerine uyup vergi veriyor, futbolcularla en fazla iki yıllık sözleşme imzalıyor, dahası sorumlu olduğu futbolcuyla bir işçi-işveren ilişkisi kuruyorlar. UEFA'nın kriterlerine göre lisanssız sözleşme yapmak ve lisanssız menajerlik yapmanın cezaları kulübü küme düşürmeye kadar götürebiliyor ama Türkiye'de kulüp kapılarını aşındıran simsarlardan hâlâ bahsediliyor. Her transfer döneminde 400-500 milyon dolar para akışı olduğunu, bunun yüzde 10'unun da menajerlere ayrıldığı düşünülürse, iştah kabartan bir alandan bahsediliyor demektir.
FIFA'YA ŞİKÂYET ETTİLER
Futbolcu-menajer-kulüp üçgeninde yaşanan son ilgi çekici olay Mehmet Aurelio-Bayram Tutumlu-Fenerbahçe kulübü arasında yaşandı. Aurelio'nun sözleşmesi geçen sezon sona erdi. Opsiyon hakkı bulunan Fenerbahçe, Aurelio ve menajeri ile sezon ortasında sözleşmeyi uzattı. Sezon bittiğinde menajer Bayram Tutumlu, basına sık sık Aurelio'nun Avrupa'dan talipleri olduğunu ve Fenerbahçe'den ayrılabileceği yönünde açıklamalar yaptı. Fenerbahçe kulübü, bu gelişmeler karşısında önce suskun kaldı, ardından Başkan Aziz Yıldırım, menajer Tutumlu'ya meydan okudu: "Aurelio'yu alabilen varsa alsın." Tutumlu ise, sözleşmenin sadece Türkiye'de geçerli olduğunu, Aurelio'nun yurtdışına transfer olabileceğini açıkladı. Ve geçtiğimiz günlerde Aurelio, İspanyol kulübü Real Betis ile resmi sözleşme imzaladı. Fenerbahçe ise son çare olarak Aurelio ve menajerini FIFA'ya taşıdı. Aksiyon dergisi, futbol vadisinden bahsetmişti, o vadinin zenginliği iştah kabartmaya devam ediyor ve puslu havayı sevenlerin de vadiyi kolayca terk etmeyeceği kesin. Belki de filozof Hegel yaşasaydı, köle-efendi diyalektiği yerine menajer-futbolcu diyalektiğini kaleme alırdı.
Lisanssız menajerlere ağır cezalar gelebilir
Haldun Şarman (Türkiye Futbol Federasyonu Futbolcu Temsilcileri Departman Müdürü)..
Federasyon lisanssız menajerlerle çalışmayı, sözleşme yapmayı yasaklamış ama hâlâ bu tip lisanssız çalışanların hukuki tespiti yapılamıyor. Burada iş, kulüplere düşüyor. Kulüplerin inisiyatifi dışında bir tane lisanssız menajer kulüpten içeriye adım atamaz. Kulübün menfaati düşünülürse her şeyin legal olması gerekir ama başka çıkarlar devreye girince, kulüp çıkarları unutuluyor. Lisanslı menajerlikle ilgili yeni bir talimat üzerine çalışıyoruz. Hukuki çerçeve tamamlanınca lisanssız menajerlik faaliyetlerine daha ağır cezalar gelecek."
Menajerle ortak çalışan spor yazarı var
Kazım Kanat (SABAH spor yazarı)..
"Menajerlik deyince aslında sistem olarak birbirine bağlı iki durum söz konusu. Birincisi; kulüp menajerleri. Bana göre Adnan Sezgin dışında kulüp menajerliğinin hakkını veren yok. Beşiktaş'ta her şey 'ağır ağabey'liğe göre işler. Avrupa'da ise tamamen profesyonel. Futbolcu menajerliğinde de benzer keşmekeş var. Mesela Sergen Yalçın'ın doğru dürüst menajeri olsa futbola bağlı kalırdı. Feyyaz Uçar, futboldan daha erken ayrılmazdı. Bence Türkiye'de futbolcu menajerliğini UEFA standartlarında yapan Saffet Sancaklı ve birkaç kişi daha vardır o kadar. Zaman içinde çantacılık denen bir kurum oluştu. Haluk Ulusoy zamanında bu durum daha da vahim hale geldi. Birçok spor yazarı menajerlerle ortak çalışıyor. Spor yazarı oyuncuyu işaret ediyor, menajer de arkasından pazarlığa gidiyor. Düşünün medya başı sıkıştıkça Serhat Akın'ı Beşiktaş'a transfer ediyor, kurumsal olarak Hasan Doğan'ın varlığı bir şanstı ama ölümüyle o şansı da yitirdik."
Menajerlik, sosyal danışmanlık gibidir
Haluk Canatar (Menajer)..
"Futbolcu 18 vitesli bisiklet hayali kurar, ardından lüks arabaya geçer, dolayısıyla futbolcu-menajer ilişkisi biraz da sosyal danışmanlık gibidir... Simsarlık hakkında konuşmak istemiyorum ama herkesin bildiği gerçekler var. Ben mesela Tolga Seyhan ve bu yıl Gaziantep'de oynayacak olan Mehmet Yozgatlı'yla profesyonellik dışında biraz da ağabey-kardeş ilişkisi kurdum."
Alt liglerde durum çok daha vahim
Erkan Sancaklı (Menajer)..
"Şu anda lisanslı 50-60 kadar menajer var. Biz FIFA'nın ve Türkiye Futbol Federasyonu'nun belirlediği yasal çerçeveye göre çalışıyoruz. Dil bilmeniz, futbolla ilgilenmeniz, fatura kesmeniz gerekir ama bazı futbolcu simsarları akrabalık ilişkileriyle bu kuralların hiçbirine uymuyor. Tarık Daşgün'ün menajer marifetiyle Çin'e götürülmesi bilinen bir hikâye, asıl alt liglerdeki futbolcuların durumu daha vahim. Saffet Sancaklı futbolda bilinen bir isim ama genç oyuncu o ismi bile dikkate almıyor. Genelde komisyon olarak yüzde 10 kazanıyoruz ama bu rakam bazen daha da aşağıya inebiliyor."
Kâğıt üstünde avukat ama futbolcu simsarı
Batur Altıparmak (Menajer)..
"Yedi senedir bu işi yasal olarak sürdürüyorum. Mesela ben Mehmet Topal'ı, Çanakkale Dardanel'de oynarken keşfetmiştim. Eski futbolcu olduğumuz için de futbolla içli dışlıyız ama simsar ya da çantacı denilen bazı menajerler haksız kazanç sağlıyor. Mesela yasak olmasına rağmen bir avukat 11 futbolcuyu temsil edebiliyor. Sivassporlu Balili, Çaykur Rize'nin oyuncusu Gonzalez gibi yabancı oyuncularımız da var. Biz, yasal taahhütlere uygun olarak çalışıyoruz."
Futbolcuya boş kâğıt imzalatan simsarlar var
İlker Uzel (Arena Menajerlik yetkilisi)..
"Biz, Türkiye Futbol Federasyonu'na bağlı olarak çalışıyoruz. Federasyona da futbolcuya da karşı sorumluluklarımız var. Vergi veriliyor, poliçeler hazırlanıyor. Her şeyimiz resmi ama simsar dediğimiz diğer menajerler de çoğunlukla arkadaş ilişkileriyle futbolcu temsil eder hale geldi. Bir futbolcuyla iki yıldan fazla sözleşme yapamayız ama bazı simsarlar futbolculara boş kâğıt imzalatabiliyor."
Sabah- Pazar