+u+énsté!n
FoRum ineği
- Katılım
- 31 Eki 2005
- Mesajlar
- 3,166
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 33
Kadınca itiraflar
Her kadının gönlünden geçen dilekler vardır. Keşke dedikleri bir sürü şey. İşte onlardan birkaçı.
1. Gerçek olmasa bile güzel olduğumuzu duymak genelde çok hoşumuza gider.
2. "Kolay kadın" imajı vermemek için çok istesek bile en az 3 kere "hayır" deriz. Ancak gerçekten sabırlı olanlar istediğini alır.
3. Bir ortama girdiğimizde tüm kadınları süzüp hepsinden kalça, bel, bacak, yüz ve kıyafet güzelliğini kendimizle kıyaslarız.
4. İsteklerimiz reddedilirse bazen bunun için ağlamayı silah olarak kullanırız.
5. Terk edildiğimizde veya reddedildiğimizde üzüntümüzü gidermek için sığınacak bir omuz ararız. Bu da genellikle eski sevgilimizdir.
6. "Çok sarhoştum, birşey hatırlamıyorum, aslında seni arkadaş, olarak görüyorum" sözlerini mutlaka kullanmışızdır. Amacımız karşımızdakinin gururunu
kırmamaktır. Tabi bununla demek istediğimiz "kırılma ama seni beğenmiyorum veya
senden hoşlanmıyorum".
7. Aslında her şeyi hatırlar ama sadece sorunlardan kaçmak için unutma yoluna
gideriz.
8. Gururumuz incindiğinde bunu düzeltecek ve her aradığımızda yanımıza gelecek bir erkek mutlaka vardır.
9. Hepimiz bize zarar vereceğini bildiğimiz halde serseri bir erkeğe tutulup hayatımızı karartır, bizi gerçekten seven kişinin omuzunda onun için ağlarız.
10. Daima rejim yaparız ama bunu sadece kilo verebildiğimiz zaman duyururuz.
11. Sabahları eşimiz uyanmadan, saç, baş ve diğer gerekli hazırlıkları yapmış oluruz.
12. En heyecanlı filmlerde bile o kendisini filme kaptırmışken biz neden elimizi tutmadığını düşünmekten filmi kaçırırız.
13. Özel bir gün değilse, en tatlı gülümsememizi bir şey rica edeceğimiz zaman kullanırız.
14. En yakın kız arkadaşımızı sevgilimizden deliler gibi kıskandığımız için onlar hakkında sevgilimize dedikodu yaparız.
15. "İlk duygusal ilişkim sensin" diyen her erkeğe inanmayız ama inanmak isteriz.
16. Konu aşk olunca intikam almayı çok severiz.
Mutlu cinsel yaşamın sırları
Evliliğinizin uzun süreli olmasında cinsel yaşamınızın etkisi çok büyük. Mevcut sorunları birbirleriyle konuşmayan çiftlerin birlikteliği zamanla tehlikeye girebiliyor.
Cinsel sorunlar, evliliklerin ve birliktelik lerin sağlıklı bir biçimde sürdürülmesini egelleyen en önemli faktörlerden biri. Ne yazık ki hem özel yaşamı, hem de sosyal yaşamı olumsuz etkileyen cinsel sorunları yaşayan kişiler, toplumsal tabular nedeniyle doktora başvurmakta zorlanıyor.
Türkiye'de, cinsel sorunlarla ilgili 1000 kişi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre; kadınlarda en sık görülen sorun vaginusmus, erkeklerde ise sertleşme problemi. Cinsel sorunu olanların yüzde 75'i evlilerden oluşuyor. Araştırmaya katılanların ortalama evlilik süresi ise yedi yılı buluyor.
Çocuk arzusu
Uzmanlara göre; toplumumuzda aslında kadınlarda cinsel istek azlığı, orgazm güçlükleri ya da cinsel doyumsuzluk gibi yakınmalar vajinismusa oranla daha sık görülüyor. Ancak vajinismusun en sık başvuru nedeni olmasının kaynağında çifti çocuk sahibi olma arzusu yatıyor. Kadınlarda vajina girişindeki kasların psikolojik nedenlerle kasılması sonucu cinsel birleşmenin gerçekleşememesi ile karakterize olan vajinismus, evlilik yaşamını iddi biçimde tehdit ediyor ve bu nedenle de doktora başvuruyu çabuklaştırıyor.
Sorunlar kabullenilmiyor
Yapılan araştırmada, cinsel sorun yaşayan kişi ya da çiftlerin bu sorunları uzun zaman kabullenmekte güçlük çektikleri saptandı. Yaşadıkları cinsel işlev bozukluğunu zorlu yaşam koşulları, iş stresi, yetişme koşulları ya da eşlerinin hataları ya da anlayışsızlığı gibi etkenlere bağlamaya çalışan bireyler, ortada bir cinsel sorunun olduğunu kabul etseler bile, bunu eşleri ile konuşmuyorlar.
Uzun süre tedavisiz kalan ve yıllar boyu sürüp giden cinsel sorunlar, çiftlerin yaşamında yeni problemlere yol açıyor. Bunların başında da kişinin kendisinde ya da eşinde başka cinsel işlev bozukluklarının da tabloya eklenmesi geliyor. Çiftin ilişkisinin ve iletişiminin bozulması, giderek kişide ya da eşinde depresyon gibi çeşitli psikiyatrik hastalıkların belirmesine de neden oluyor.
Uzmanların önerileri
Uzmanlar, çoğu zaman cinsel sorunlarda, birden fazla bedensel ve psikolojik etkenin bir arada bulunduğunu belirtiyor. Cinsel sorun yaşayan kişi ya da çiftlerin, zaman kaybetmeden en kısa sürede bir uzmana başvurmaları gerekiyor. Tedavi yöntemleri arasında ise cinsel danışmanlık, cinsel terapi veya cinsel işlev bozukluğunun niteliğine ve nedenlerine yönelik ilaç ve cerrahi müdahale bulunuyor.
Cinselliği olumsuz etkileyen nedenler..
1- Yaşlılık, hipertansiyon ve diyabet
2- Sigara ve alkol kullanımı
3- Hormonal bozukluklar
4- Genital hastalıklar
5- Genel ilişkideki sorunlar
6- Partnerler arasındaki çekicilik kaybı
7 - Eşler arasındaki zayıf iletişim
8- Başarısızlık korkusu ve suçluluk duygusu
9- Yakınlaşma korkusu ve yetersiz cinsel bilgi
10- Kısıtlı ön sevişme
alıntıdır...
Her kadının gönlünden geçen dilekler vardır. Keşke dedikleri bir sürü şey. İşte onlardan birkaçı.
1. Gerçek olmasa bile güzel olduğumuzu duymak genelde çok hoşumuza gider.
2. "Kolay kadın" imajı vermemek için çok istesek bile en az 3 kere "hayır" deriz. Ancak gerçekten sabırlı olanlar istediğini alır.
3. Bir ortama girdiğimizde tüm kadınları süzüp hepsinden kalça, bel, bacak, yüz ve kıyafet güzelliğini kendimizle kıyaslarız.
4. İsteklerimiz reddedilirse bazen bunun için ağlamayı silah olarak kullanırız.
5. Terk edildiğimizde veya reddedildiğimizde üzüntümüzü gidermek için sığınacak bir omuz ararız. Bu da genellikle eski sevgilimizdir.
6. "Çok sarhoştum, birşey hatırlamıyorum, aslında seni arkadaş, olarak görüyorum" sözlerini mutlaka kullanmışızdır. Amacımız karşımızdakinin gururunu
kırmamaktır. Tabi bununla demek istediğimiz "kırılma ama seni beğenmiyorum veya
senden hoşlanmıyorum".
7. Aslında her şeyi hatırlar ama sadece sorunlardan kaçmak için unutma yoluna
gideriz.
8. Gururumuz incindiğinde bunu düzeltecek ve her aradığımızda yanımıza gelecek bir erkek mutlaka vardır.
9. Hepimiz bize zarar vereceğini bildiğimiz halde serseri bir erkeğe tutulup hayatımızı karartır, bizi gerçekten seven kişinin omuzunda onun için ağlarız.
10. Daima rejim yaparız ama bunu sadece kilo verebildiğimiz zaman duyururuz.
11. Sabahları eşimiz uyanmadan, saç, baş ve diğer gerekli hazırlıkları yapmış oluruz.
12. En heyecanlı filmlerde bile o kendisini filme kaptırmışken biz neden elimizi tutmadığını düşünmekten filmi kaçırırız.
13. Özel bir gün değilse, en tatlı gülümsememizi bir şey rica edeceğimiz zaman kullanırız.
14. En yakın kız arkadaşımızı sevgilimizden deliler gibi kıskandığımız için onlar hakkında sevgilimize dedikodu yaparız.
15. "İlk duygusal ilişkim sensin" diyen her erkeğe inanmayız ama inanmak isteriz.
16. Konu aşk olunca intikam almayı çok severiz.
Mutlu cinsel yaşamın sırları
Evliliğinizin uzun süreli olmasında cinsel yaşamınızın etkisi çok büyük. Mevcut sorunları birbirleriyle konuşmayan çiftlerin birlikteliği zamanla tehlikeye girebiliyor.
Cinsel sorunlar, evliliklerin ve birliktelik lerin sağlıklı bir biçimde sürdürülmesini egelleyen en önemli faktörlerden biri. Ne yazık ki hem özel yaşamı, hem de sosyal yaşamı olumsuz etkileyen cinsel sorunları yaşayan kişiler, toplumsal tabular nedeniyle doktora başvurmakta zorlanıyor.
Türkiye'de, cinsel sorunlarla ilgili 1000 kişi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre; kadınlarda en sık görülen sorun vaginusmus, erkeklerde ise sertleşme problemi. Cinsel sorunu olanların yüzde 75'i evlilerden oluşuyor. Araştırmaya katılanların ortalama evlilik süresi ise yedi yılı buluyor.
Çocuk arzusu
Uzmanlara göre; toplumumuzda aslında kadınlarda cinsel istek azlığı, orgazm güçlükleri ya da cinsel doyumsuzluk gibi yakınmalar vajinismusa oranla daha sık görülüyor. Ancak vajinismusun en sık başvuru nedeni olmasının kaynağında çifti çocuk sahibi olma arzusu yatıyor. Kadınlarda vajina girişindeki kasların psikolojik nedenlerle kasılması sonucu cinsel birleşmenin gerçekleşememesi ile karakterize olan vajinismus, evlilik yaşamını iddi biçimde tehdit ediyor ve bu nedenle de doktora başvuruyu çabuklaştırıyor.
Sorunlar kabullenilmiyor
Yapılan araştırmada, cinsel sorun yaşayan kişi ya da çiftlerin bu sorunları uzun zaman kabullenmekte güçlük çektikleri saptandı. Yaşadıkları cinsel işlev bozukluğunu zorlu yaşam koşulları, iş stresi, yetişme koşulları ya da eşlerinin hataları ya da anlayışsızlığı gibi etkenlere bağlamaya çalışan bireyler, ortada bir cinsel sorunun olduğunu kabul etseler bile, bunu eşleri ile konuşmuyorlar.
Uzun süre tedavisiz kalan ve yıllar boyu sürüp giden cinsel sorunlar, çiftlerin yaşamında yeni problemlere yol açıyor. Bunların başında da kişinin kendisinde ya da eşinde başka cinsel işlev bozukluklarının da tabloya eklenmesi geliyor. Çiftin ilişkisinin ve iletişiminin bozulması, giderek kişide ya da eşinde depresyon gibi çeşitli psikiyatrik hastalıkların belirmesine de neden oluyor.
Uzmanların önerileri
Uzmanlar, çoğu zaman cinsel sorunlarda, birden fazla bedensel ve psikolojik etkenin bir arada bulunduğunu belirtiyor. Cinsel sorun yaşayan kişi ya da çiftlerin, zaman kaybetmeden en kısa sürede bir uzmana başvurmaları gerekiyor. Tedavi yöntemleri arasında ise cinsel danışmanlık, cinsel terapi veya cinsel işlev bozukluğunun niteliğine ve nedenlerine yönelik ilaç ve cerrahi müdahale bulunuyor.
Cinselliği olumsuz etkileyen nedenler..
1- Yaşlılık, hipertansiyon ve diyabet
2- Sigara ve alkol kullanımı
3- Hormonal bozukluklar
4- Genital hastalıklar
5- Genel ilişkideki sorunlar
6- Partnerler arasındaki çekicilik kaybı
7 - Eşler arasındaki zayıf iletişim
8- Başarısızlık korkusu ve suçluluk duygusu
9- Yakınlaşma korkusu ve yetersiz cinsel bilgi
10- Kısıtlı ön sevişme
alıntıdır...
